21 Kasım 2024
  • Bursa21°C
  • İstanbul19°C
  • Ankara10°C

İNCİTMENİN 40 TÜRLÜ HALİ!

Ayşın Bengü Bitiş

04 Aralık 2017 Pazartesi 16:03

Bazen, uzattığınız bir çiçekle, bazen bir ziyaretle, bazen bir gün ile, bir isim ile; bilmeden bir insanının dünyasını incitebilirsiniz.
 
Kelimelerinizle, fark etmediğiniz bir duruşunuzla-bakışınızla, elinizde tuttuğunuz bir demet çiçek, koca bir çikolatayla, kırmanın en dip noktasını yaşatabilirsiniz.
“İnsan yaşamadığı her şeyin yabancıdır” denen bir söz vardır. Bu söz ki, insanın en yalın durak noktasıdır aslında.
 
Hepimizin biraz durup, düşünmeye ihtiyacı var.
 
Biz istiyoruz ki, insanlar çoğunluğa uysun. Gönüllerimizi bile, çoğunluğun isteklerine göre, onların düşüncelerine göre, onların yaşam tarzına göre, dizayn ediyoruz. Kendi gönlümüzün ayarlarıyla, samimiyetiyle, bozulmamış o en şeffaf haliyle, oynuyoruz.
 
Farkında değiliz. Keza; artık, fark bile etmiyoruz.
 
Oysa bizi, biz yapan, vicdani, insani değerlerimizdi. Ne oldu bizim O; Ali olan, Arif olan yüce taraflarımıza?
İnceliklerimizi nerede kaybettik, böylesine kolaya kaçma çabamız nedendir?
Dünya’nın kutladığı bir günü, sırf çoğunluk kutluyor diye, düzen böyle istiyor diye; kutlamak zorunda mıyız biz? İsmi kaba, hatırlattıkları incitici olan bir günü; elimizdeki çikolata ve çiçekle, taçlandırma yarışımız nedendir?
 
Oysa, ne yüce hatırlatmalar var bizim yaşamımızda. Türkçemizde ne zarif kelimeler var. Hayatlarıyla, duruşlarıyla, öğrettikleri ile öğrendiklerimizle; muhteşem, gerçekten muhteşem, asli hikayeler var aslında. Bu hikayelerin baş kahramanlarına biz; özel insanlar diyoruz.
İlla bugün bir kutlama yapılacaksa, özel bir sağlık durumu olsun ya da olmasın; hikayeleriyle, duruşları ile, yaşama kattıkları değer ile; insanları engelli ya da engelsiz diyerek ayrıştırmadan; kalbimize, ömrümüze, gönlümüze, incelik getiren; güzellik çoğaltan, iyilik var eden, insanlara dair bir gün düzenlenmesi gerektiğini anlatmak istiyorum.... Bu zariflikle bir yaklaşım sergilenirse ancak, yapılan kutlamanın amacına uygun olacağını vurgulamak istiyorum.
 
Ve tüm kalbimle inanıyorum ki, birgün, tüm bu hayalimizde gerçeğe dönüşecek...
 
İşte biz, asıl o gün, bayram tadında, bu özel insanların günlerini kutlayacağız.
 
O gün gelmezse de, her sene, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü’nünde, inadına, samimiyetle, tüm söylemlere karşın, bu güne 3 Aralık Dünya Özel İnsanlar Günü demeye devam edeceğiz...
Çünkü asla, ismi yanlış, algılattıkları incitici bir günle, farkındalık yaratamazsınız...
 
Gönlü engelli olmayan tüm insanlara sevgilerimle....
 
 
Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazarın Diğer Yazıları