ERGENLİKTE AİLE YAKLAŞIMI NASIL OLMALI
Yakın arkadaş bulamayan genç yalnızlık hissediyor...
08 Şubat 2022 Salı 16:28
Ergenlik dönemi biyolojik, psikolojik, zihinsel ve sosyal açıdan bir gelişme ve olgunlaşmanın yer aldığı, çocukluktan yetişkinliğe geçiş süreci olarak tanımlanıyor. Ön ergenlik döneminde gençlerin yakın bir arkadaşa ve sırdaşa ihtiyaç duyduğunu belirten uzmanlar, bu yakın ilişkiyi kuramayan ergenlerin yalnızlık duygusu içine düşebildiğini ifade ediyor. Uzmanlar, ergenlik döneminde ailelere önyargılarından kurtulmalarını ve çocuğunun büyüdüğünü kabullenerek iletişim şeklini değiştirmelerini tavsiye ediyor.
Çocuk Ergen Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, çocukluktan ergenliğe geçiş süreci hakkında önemli bilgiler ve tavsiyeler paylaştı.
Ergenlikte gençlerin yönlendirilmesi zorlaşıyor
İnsanın doğduğu andan itibaren kendini yaşadığı aile içinde sevgi, mutluluk, korku, kızgınlık gibi duygularla bireyler arası etkileşim içinde bulduğunu belirten Çocuk – Ergen Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, “Bu şekilde doğumla beraber çocuk, etrafını saran fiziksel ve sosyal çevreye uyum savaşını başlatıyor. Ancak bu çabayı gerçekleştirirken en büyük destekçisi anne ve baba oluyor. Ergenlik dönemindeki gençlerin yönlendirilmesi güçtür. Çünkü ergenlik döneminde beklenti, istekler sorgulanmaya başlanıyor. Ergen, çocukluk ve yetişkinlikte öğrendiği değer yargıları arasında karar vermekte güçlük çeker. Ergenlik döneminde oluşan özerklik ve bireyleşmeye bağlı olarak sorgulamayı, kendine ait fikirler üretmeyi öğrenen ergenler kendi kimliğini oluşturmaya, aileden ayrışmaya ve kendi başına var olmaya başlıyor. Bu süreç beraberinde anne-baba ve ergen ilişkilerinin yeniden şekillenmesini gerektiriyor.” diye konuştu.
Ön ergenlikte sırdaşa ihtiyaç duyuyorlar
Ergenlik döneminin biyolojik, psikolojik, zihinsel ve sosyal açıdan bir gelişme ve olgunlaşmanın yer aldığı, çocukluktan yetişkinliğe geçiş dönemi olduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, “Ergenliğe geçiş yani ‘buluğa erme’ döneminin kızlar için 11-13, erkekler için ise 13-15 yaşları arasında olduğu biliniyor. Ön ergenlik döneminde birey için kendi cinsinden yakın bir arkadaş-sırdaşa duyulan ihtiyacı büyük önem taşıyor. Bu dönemde birey kendi iç dünyasını paylaşabileceği, kendi cinsinden yakın arkadaşlar edinir. Böylece kişi, diğer insanlar tarafından nasıl görüldüğünü öğrenmek ister ve bu da gence olumsuz yönlerini görme ve değiştirme şansı sağlar. Ergen bu dönemde yakın arkadaşlıklar kurmayı beceremezse, yalnızlık duygusu içine düşer.” dedi.
Aileler çocukların davranışlarını izlemek istiyor
Ergenlik öncesinde çocukların vakitlerini çoğunlukla aileleri ile harcadığını fakat ergenlik döneminde ev dışında ve arkadaşlarıyla harcama eğiliminde olduklarını belirten Kilit, “Bu nedenle aileler çocuklarının ne yaptığını, kimlerle vaktini geçirmek istediğini bilmek istiyor ve izleme davranışlarına başvuruyorlar. Ebeveyn izlemesi, anne-babaların çocuğun nerede olduğunu, aktivitelerini ve adaptasyonunu izleme çabası, çocuklarının ev dışı etkinlikleri hakkındaki bilgileri olarak tanımlanıyor. Buna göre, ergenlerin aktivitelerine yönelik üç tür izleme yolundan söz edilebilir. Birincisi ergen herhangi bir soru olmadan yaptıklarını ebeveyniyle paylaşabilir. İkincisi ebeveynler çocuklarına ya da çocuklarının arkadaşlarına bilgi almak için sorular sorabilir. Üçüncüsü ise ebeveynler kurallarını ve sınırlamalarını ergenle paylaşır ve ergenin izinli olarak etkinliklere katılımı sağlanabilir.” ifadelerini kullandı.
Mahremiyet kişisel gelişim açısından önemli
Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, mahremiyetin kişisel gelişimin en önemli parçalarından biri olduğunu söyledi ve sözlerine şöyle devam etti:
“Mahremiyet aynı zamanda otonominin ve kişiliğin anahtarı olan bir kavramdır. Ergenliği gizlilik sınırlarının değişim içinde olduğu bir dönem olarak tanımlayabiliriz. Gençler genellikle kendi özel alanlarına ilişkin sınırlarını ebeveynlerinin beklentilerinden daha geniş tutabiliyorlar. Yani ergenler kendileriyle ilgili bilgilerin ne kadarını ebeveynleriyle paylaşmaları gerektiği konusunda genellikle ebeveynlerinden farklı görüşte oluyorlar. Bu durum ise ergen ve ebeveynin özel alan ve gizlilikle ilgili beklentilerini yeniden düzenlemeleri gerektiği anlamına geliyor. Örneğin ergenler ev ödevleri, arkadaş seçimi gibi durumları kişisel konular olarak görmelerine rağmen, ebeveynler bu tür konuları özellikle ergenlik dönemi boyunca izlemeyi, müdahale etmeyi ve kontrol etmeyi tercih ediyor. Bu nedenle ergenler genellikle boş zaman aktiviteleri, riskli davranışları, akran ve romantik ilişkilerini gizleme eğiliminde oluyorlar. Sigara içmek, alkol kullanımı, gecikme ya da ebeveynin hoşlanmadığı arkadaşlarla zaman geçirme gibi davranışları örnek gösterebiliriz.”
Kız ergenler ile iletişim daha kolay kurulabiliyor
Açık iletişim ve güvenin annelerin kontrol duygusunu güçlendirdiğini belirten Kilit, “Bu konuda ergenin cinsiyeti bazı farklılıklar oluşturuyor. Genel olarak kız ergeni olan anneler, kızlarıyla daha açık bir iletişim tanımlıyor, kızları hakkında daha fazla bilgiye sahip olduklarını belirtiyorlar. Aksine, erkek ergeni olan anneler, etkili iletişim kuramamaktan ve bilgi sahibi olamamaktan yakınıyorlar. Bu durumda babaya da rol düşüyor. Odanın kapısını kapatma, eşyalarına izinsiz dokunulmasını engelleme ve arkadaşlarıyla yalnız vakit geçirme, ergenin mahremiyet ihtiyacının birer göstergesi oluyor.” dedi.
Ebeveynler çocuğun büyüdüğünü kabullenmeli
Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, ailenin bu dönemde önyargılarından kurtulması ve çocuğunun büyüdüğünü de kabullenerek iletişim şeklini değiştirmesi gerektiğini söyledi ve sözlerine şöyle devam etti:
“Ergenin karamsarlık, huzursuzluk ve iç sıkıntısı gibi hoşa gitmeyen duygulardan bunaldığını da göz önünde bulundurarak kendisine güven verip, bu duyguların geçici olduğunu anlatacak bir ebeveyne ihtiyacı olduğunu bilmesi çok önemli. Ebeveynler genci eleştirmeden, küçümsemeden ve yargılamadan dinlemeli, kendini anlatmasını sağlayarak ergeni rahatlatmalı, bütün arkadaşlarını direkt eleştirmeden tanımaya çalışmalı, kendi tecrübeleri doğrultusunda gördüğü sorunlarda emredici olmamalı, çocuğun arkadaşlarını ve yaşadığı olayları objektif bir şekilde değerlendirmesini sağlayacak şekilde onun düşüncesinin de ne kadar önemli olduğunun altını çizecek konuşmalar yapmalıdır.”
İşte iletişimde dikkat edilmesi gereken noktalar
Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, ebeveynin ergenle iletişime geçerken dikkat etmesi gereken teknikleri şöyle sıraladı;
Önemsememe: Kişinin söylediğini dinler gibi görünüp, dinlememesi.
Seçici dinleme: Söylenen bazı kısımlarını duyması, ilgi göstermemesi.
Dikkatli dinleme: Söylenen sözlere dikkat etmesi, hangi kelimelerin kullandığının farkına varması.
Empatik dinleme: Kişinin dinlediği kişiyi anlama amacıyla dinlemesidir.
Eleştirilme korkusu depresyona yol açıyor
Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, ‘Ebeveynin çocuğuna uygun davranışı ve neyin yanlış neyin doğru olduğunu öğretmesi için anne babanın kendi arasındaki tutum davranışlarda dengeli, tutarlı, kararlı olmaları gerekiyor’ dedi ve sözlerini şöyle tamamladı:
“İdeal anne-baba kavramını belirlemek zordur. Ancak çocuklarının ihtiyaçlarını sezen, onlara uygun yanıt veren, ne aşırı hoşgörülü, ne çok katı olan, çocuğuna karşı esnek tavır içinde olan, tutarlı olan ebeveynler çocuklarını her daim sonsuza kadar dinleyen anne babalardır. Anne babaları tarafından kabul görmeden yetiştirilen çocuklar güvensizlik ve yalnızlık duygusu geliştirerek büyüyorlar. Çocuklar sevilmeye ve değer verilmeye ihtiyacı duyuyorlar. Çocuklardaki eleştirilmek ve reddedilmek korkusu alınganlık, umutsuzluk ve depresyona yol açıyor. Bu çocuklar ilerideki yaşamlarında kolayca incinen, depresyon yaşayan bireyler olarak hayatlarına devam ediyorlar. Çocuğun benlik saygısını; çocuğun anne-babası ile arasındaki ilişkiler, çocuğun içinde doğup büyüdüğü aile ortamı, anne ve babaların kendi aralarındaki ilişkiler, çocuğun ebeveynin beklentilerine uygun bir çocuk olup olmaması, çocuk sayısı, çocuğun cinsiyeti ve karakteristik özellikleri, ailenin sosyoekonomik durumu ve kültürel özellikler gibi pek çok etken belirliyor.”
- Bilgi hırsızlığına dikkat!Bilgi hırsızlığı nedir?22 Kasım 2024 Cuma 11:12YAŞAM
- Alışveriş bağımlısı olmayın!Kontrolsüz şekilde, ihtiyaç duymadan veya bütçesini aşarak alışveriş yapanların sayısı artıyor...22 Kasım 2024 Cuma 10:50YAŞAM
- Riskleri göz ardı ediliyor!Masum sanılan elektronik sigaralara dikkat edilmesi gerekiyor...22 Kasım 2024 Cuma 10:45YAŞAM
- TMS yöntemi Alzheimer’a umut olabilir mi?Alzheimer’ın ilerlemesini yavaşlatabilir…19 Kasım 2024 Salı 12:08YAŞAM
- Faydalarının yanında riskler de bulunuyorAtom meyve suları bağışıklığı güçlendiriyor ama tüketirken dikkat!19 Kasım 2024 Salı 11:54YAŞAM
- Sinan Meydan’ın Lozan kitabı çıktıSinan Meydan’ın Kaleminden Onurlu Barış: LOZAN18 Kasım 2024 Pazartesi 10:10YAŞAM
- Sinüzit tanısını kendiniz koyabilirsiniz"Çocuklarda ihtiyaç olmadığı sürece film çektirmeyi önermiyoruz."17 Kasım 2024 Pazar 13:06YAŞAM
- Aile içi iletişim koptu!Zayıf iletişim boşanma nedeni17 Kasım 2024 Pazar 12:51YAŞAM
- Mutlu olmak için iyilik yapmak şartİyilik yapan, iyilik görenden daha mutlu oluyor!17 Kasım 2024 Pazar 11:11YAŞAM
- Retina dekolmanı kör edebiliyor!Retina dekolmanı körlüğe neden olabiliyor13 Kasım 2024 Çarşamba 20:36YAŞAM
- Çocuklarda baş ağrısının nedeni Bruksizm olabilirKulak ağrısı, baş ağrısı, uyku düzensizlikleri varsa dikkat!13 Kasım 2024 Çarşamba 20:35YAŞAM
- Soğuk duş sizi kışa hazırlıyorSoğuk duş hasta eder mi?13 Kasım 2024 Çarşamba 20:22YAŞAM
- Haktan Akdoğan’dan “Kozmik YankıYeni Bir Kozmik Bilinç Kapısı Aralanıyor13 Kasım 2024 Çarşamba 20:17YAŞAM
- İşte migreni tetikleyen nedenlerBu etkenler migreni tetikliyor11 Kasım 2024 Pazartesi 13:41YAŞAM
- Geçmeyen öksürük ihmale gelmezRisk faktörlerine dikkat!11 Kasım 2024 Pazartesi 13:34YAŞAM
- Doom Spending Sendromu olabilirsiniz!Doom Spending bir kaçış mekanizması olarak da ortaya çıkabiliyor11 Kasım 2024 Pazartesi 13:22YAŞAM
- Lösemi ilk 5 yaşta daha sık görülüyor"Lösemi tedavisi 2 yıl sürebilir"06 Kasım 2024 Çarşamba 17:31YAŞAM
- Hipospadias mutlaka tedavi edilmeliHipospadiasın kesin bir nedeni bulunmuyor06 Kasım 2024 Çarşamba 17:21YAŞAM
- Kasıktan dize inen ağrıya dikkat!Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç.Dr.Ahmet İnanır konu hakkında önemli bilgiler verdi.06 Kasım 2024 Çarşamba 17:14YAŞAM
- Bağışıklığınızı mutlaka güçlü tutunMevsimsel hastalıklara karşı bağışıklığı güçlendirmek şart04 Kasım 2024 Pazartesi 18:31YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.