EBEVEYNLERİ KAYBETME KORKUSU DAHA FAZLA!
Üç-dört yaş çocuklarda, ebeveynler için kaybetme korkusu daha fazla yaşanmakta.

20 Mayıs 2016 Cuma 19:31
Üç-dört yaş çocuklarda, ilişki geliştirmiş olduğu kişi ya da ebeveynler için kaybetme ya da ayrılık korkusu daha fazla yaşanmakta. Çocuklarda ortaya çıkan bu korkularla ilgili uzmanlar; kreşe başlama, bakıcı değişimi, anne baba çatışmaları ve ayrılığı, çocuğa verilen sözlerin tutulmaması ve çocuğa yalan söyleme gibi bazı nedenlerin sebep olduğunu dile getirdi.
Psikiyatrist/Psikoterapist Yrd. Doç. Dr. Rıdvan Üney, konu hakkında bilgiler verdi. 3-4 yaş çocukların sevdiklerinden ayrılma korkusunun daha fazla olduğunu belirten Üney, şunları dile getirdi: "Genellikle anne, baba, büyükanne, ya da bakıcıdan ayrılık korkusu oluşabilir. Çocuğun ilişki geliştirmesine bağlanma diyoruz. Bağlanma, genelde çocuk ile yetişkin bir birey (çoğu zaman anne) arasındaki olumlu bağı ifade etmek için kullanılan bir terimdir. Doğumla birlikte, bağlanma gelişmeye başlar. Esasen tüm yaşam boyunca; bebeklik, çocukluk, ergenlik ve hatta yetişkinlik döneminde bile bağlanma şeklimiz, neredeyse ilk bağlanma öykümüzün güvenli olup olması ile ilişkilidir.
3-4 yaş dönemi çocuklardaki kaybetme ve ayrılık konusu da, doğumdan bu yana oluşan bağlanma şeklinin bir nedenle problemli bir hal alması ile oluşur. Anne, baba veya bakım veren her kimse çocukla üç tür bağlanma gerçekleştirir. Bunlar güvenli, kaygılı ya da kaçıngan bağlanma olarak adlandırılırlar. Güvenli bağlamada; çocuk bağlandığı kişiden ayrıldığında huzursuz olur. Ancak o kişi geri döndüğünde ise neşelenir, ebeveynini olumlu davranışlar ile karışılar.
Güvenli bağlanmış olan çocuklar, bağlandıkları bireylere güvenirler ve bunun sonucu olarak kendilerini güvende hissederler. Bağlandıkları yetişkin; bir süre ortamda olmadığında çocuk mutsuz olsa da yetişkinin geri döneceğine dair güveni vardır. Bu çocuklar korktuklarında ve kaygılandıklarında, yetişkin geri döndüğünde kolaylıkla yatıştırılabilirler. Kaygılı bağlanma durumunun nedeni annenin istikrarsız davranmasıdır. Anne bazen çocuğunun ihtiyaçlarını karşılarken bazen meşguliyeti nedeniyle karşılamaz ya da karşılayamaz. Kaygılı bağlanmış çocuklar, bağlandıkları kişiden yani anneden ayrıldıklarında çok huzursuz olurlar, ağlama nöbetleri oluşabilir. Anne geri döndüğünde dahi sakinleşmekte zorlanırlar. Yabancılara karşı şiddetli şüphe davranışı gösterebilirler. Kaçıngan bağlanan çocuklar, anneyi ya da bakım veren kişiyi yok sayma eğilimindedirler. Bakım veren kişi ile tanımadığı birini seçme durumuyla karşı karşıya kaldıklarında, herhangi birini seçme yönünde davranış göstermezler. Çoğunlukla fiziksel istismar ya da duygusal olarak ihmal edilmiş çocuklarda bu durum sık görülür. Çocuk bağlandığı kişiden zarar görmemek için ilişkiye girmez. Bakım veren kişi tarafından sakinleştirilemezler.
3-4 yaş dönemi çocukları bağımsız davranmaya eğilimlidirler. Anne ve babalarını taklit etmeye onların giyimlerine özenmeye başlarlar. Evcilik oyunu oynarlar. Evcilik oyununda anne baba rollerini taklit etme bu dönemin özelliklerindendir. Her şeyi keşfetmeye çalışırlar, bağımsız hareket etmek isterler. Hayali oyunlar oynarlar. Meraklıdırlar, sürekli soru sorarlar. Uyumadan önce anne-babayı yanında ister. Olumsuz tutturmacı ve inatçı davranışlar sergileyebilirler. Duygusal tepkilerinin gelişmesiyle, tüm duygu türlerini yaşarlar. Korku ve kaygı, kıskançlık, öfke ve sevinç sıklıkla gözlenir. Belki de bu dönem çocuğunun en önemli özelliği, kaygı ve korkuyla tam anlamıyla tanışmasıdır.
3-4 yaşlarındaki çocuklar kaybetme ve ayrılık korkusu yaşayabilirler. Bu yaşlarda çocuk için; anne, baba veya bakıcı güvenli bir liman olarak değerlendirilir. Hatta bu nedenle çocuk annenin kucağındayken; herhangi bir kişi onu sevme niyetiyle kucağına almaya kalktığında, gitmek istemez ve huysuzlaşır. Bunun bir başka görüntüsü de gece yarısı veya sabah çocuk uyandığında, anne babasının yatağına gider. Bu dönemin önemli özelliklerinden biri de çocuğun hayal kurabilmesidir. Bu sayede kısa süreli ayrılıklarda; çocuk anne veya babasının hayalini kurarak, ayrılıkla baş edebilir. Hatta hayal kurma sayesinde; bu yaşlardaki çocuk, anne ve babasından birkaç haftalık ayrılığa tahammül edebilir.
Bazen çocuk, bu dönemin önemli sorunlarından olan ayrılık ve kaybetme korkusunu şiddetli yaşayabilir. Bu durumda çocukta ayrılma kaygı bozukluğu (seperasyon anksiyetesi) gelişebilir. Bu problemi olan çocuklar, yapışarak, ağlayarak, yalvararak ya da bedensel yakınmalar (karın ağrısı, baş ağrısı, mide bulantısı gibi) göstererek ayrılığa direnç gösterirler. Bu en az dört hafta sürer. Özellikle kreşe veya okula başlayan çocuklarda sık görülür.
3-4 YAŞ ÇOCUKLARINDA KAYBETME YA DA AYRILIK KORKUSUNUN EN SIK GÖRÜLME NEDENLERİ
1. Kreşe başlama.
2. Bakıcı değişimi.
3. Anne baba çatışmaları.
4. Anne baba ayrılığı.
5. İlgisiz anne-baba tutumu.
6. Çocuğa verilen sözlerin tutulmaması.
7. Çocuğa yalan söyleme.
8. Ebeveynlerden birinin kaybı.
3-4 yaşındaki çocuklar, kreşe başladıklarında ya da bakıcıya bırakıldıklarında doğal olarak korkarlar. Ama ebeveynleri verdikleri sözü tutar ve geleceklerini söyledikleri saatte gelirlerse, çocukların kaygı ve korkuları azalır. Bu yaşlarda çocuklar ölüm gerçeğini tam olarak anlayamazlar. Ölümü algılayamasa da anne ya da babasının kaybolması, onu endişeye sevk eder. Bunların dışında 3-4 yaş çocuklarında, kalabalık yerlerde dolaşırken anne veya babasını kaybetme korkusu oldukça belirgindir. Çocuk adeta ebeveynine yapışır. Boşanma durumunda ebeveynlerden birinin evi terk etmesi sonucu, çocuk aşırı endişe yaşayabilir.
3-4 YAŞLARINDA AYRILIK YA DA KAYBETME KORKUSU YAŞAYAN ÇOCUKLARIN EBEVEYNLERİNE ÖNERİLER
1. 3-4 yaş çocuğunu kreşe ya da bakıcıya bıraktığınızda; en azından ilk günlerde orada biraz zaman geçirin. Çocuk oraya alıştıktan sonra, yani oranın güvenli bir ortam olduğuna ikna olmasını sağladıktan sonra ayrılabilirsiniz.
2. Çocuğunuzu yuvadan ya da bakıcıdan aldığınız saatlere özen gösterin. Hep aynı saatte bırakıp, hep aynı saatte alın. Böylece çocukta endişenin gelişmesini engelleyebilirsiniz. Yani "annem ya da babam beni terk etmedi onlara güveniyorum" duygusu gelişir.
3. Çocuğunuzu terk etmekle tehdit etmeyin. Yabancı bir ortamda yaramazlık yapan çocuklara, bazen anneleri "seni burada bırakır giderim" diyerek tehditte bulunurlar. Bu çocuk için büyük endişe yaratır.
4. Çocuklarınızla güven ilişkisi oluşturmaya özen gösterin. Güven ilişkisi her dediklerini yapmak anlamına gelmez. Hediye veya rüşvet vererek güven ilişkisi kurulmaz. Korku hissettiğinde, ağladığında onu yatıştırın. Bu konuda istikrarlı davranın ki, sizin davranışlarınızın devamını ve sürekliliğini gören çocuk, hem size hem de kendisine güvenini geliştirsin.
5. Eğer onu bırakıp dışarıda uzun zaman geçirecekseniz ya da bir seyahate gidecekseniz, döneceğiniz zamanla ilgili açık olun. Onu kandırmaya kalkmayın. Bazı ebeveynler çocukları ağlamasın diye yalan yöntemine başvururlar. Eğer birazdan geleceğim deyip saatlerce ya da birkaç gün dönmezseniz onun güvenini sarsarsınız. Sonuç olarak çocuğunuzda yoğun endişe oluşturursunuz. Hem size, hem kendisine, hem de ileriki zamanlarda dünyaya güveni zedelenecektir.
6. Anne baba boşanmışsa; evde yaşamayan ebeveyn çocuğunu belirli aralıklarla görmelidir. Ancak bu görüşmelerin hep aynı zamanlarda olması önemlidir. Söz verip gelmeyen ya da görüşme saatlerine özen göstermeyen ebeveyn çocukta ayrılık ve kaybetme korkusu oluşumuna neden olacaktır."
Dikkat! Organlarınızın yaşı, biyolojik yaşınızla aynı mı?Bilim, vücudumuzdaki her organın kendi hızında ve biyolojik yaşımızdan bağımsız olarak yaşlandığını gösteriyor.18 Aralık 2025 Perşembe 09:44YAŞAM
Çocuklarda içe basma sorununa dikkat!Çocukluk döneminde çok sık karşılaşılan yürüyüş bozukluklarından biri olan içe basma, ailelerin en çok merak ettiği konular arasında yer alıyor.16 Aralık 2025 Salı 10:41YAŞAM
Çocuğunuzun dişlerini kış sebzeleriyle koruyunÇocuk Diş Hekimi Nurgül Demir, kış mevsimiyle birlikte çocukların diş sağlığını destekleyen kalsiyum açısından zengin sebze ve meyvelere dikkat çekiyor.13 Aralık 2025 Cumartesi 10:24YAŞAM
Sürekli susama ve yorgunluk diyabet habercisi olabilirİç Hastalıkları Uzmanı Dr. Halil Eşenli, "Sürekli susama, sık idrara çıkma, yorgunluk ve yaraların geç iyileşmesi çoğu zaman önemsenmiyor. Oysa bunlar diyabetin erken sinyalleridir.12 Aralık 2025 Cuma 10:14YAŞAM
Kış hastalıklarına dikkat! İşte korunmak için 10 etkili öneriTürkiye’de kış döneminde acil servislere yapılan başvuruların yaklaşık yüzde 40’ı solunum yolu enfeksiyonları nedeniyle oluyor.11 Aralık 2025 Perşembe 11:15YAŞAM
Yeni yılda ruh sağlığını güçlendirmenin 10 yoluGünlük yaşamın rutinleri ve koşturmacası devam ederken her yeni yıl yeni bir başlangıç anlamı taşıyor.11 Aralık 2025 Perşembe 11:10YAŞAM
İşte genç yaşta kalp krizinin 8 önemli nedeniDünya Sağlık Örgütü’nün 2022 yılı verilerine göre, dünya genelinde yaklaşık 19 milyon 800 bin kişi kalp ve damar hastalıkları nedeniyle hayatını kaybetti.09 Aralık 2025 Salı 10:27YAŞAM
Yemek sonrası tatlı krizi nasıl önlenir?Bazı günler yemeği bitirir bitirmez tatlı arayışına girmek neredeyse bir refleks gibi hissedilir. Bu dürtü genellikle; kan şekeri, karbonhidrat türü, bağırsak hormonlarının etkisi ve ödül merkezi aktivasyonu ile ilişkili olduğu açıklandı.08 Aralık 2025 Pazartesi 10:38YAŞAM
Google, 2025’in en çok merak edilenlerini açıkladıHer yıl sonunda dünya çapında ve ülkeler bazında öne çıkan popüler arama trendlerini paylaşan Google, 2025’in en çok merak edilenlerini açıkladı.06 Aralık 2025 Cumartesi 10:54YAŞAM
Dikkat! Uyku apnesinin 9 önemli belirtisiModern çağın salgın hastalığı obezite nedeniyle günümüzde gençlerde de hızla yaygınlaşan uyku apnesi yaşam kalitesini düşürüp ciddi hastalıklara zemin hazırlarken, ani ölüme de yol açabiliyor!06 Aralık 2025 Cumartesi 10:52YAŞAM
Mevsim geçişinde artan ağrılara dikkat!Mevsim geçişleri pek çok kişi için yalnızca hava şartlarının değişmesi anlamına gelirken, fibromiyalji ve kronik ağrı sendromları yaşayanlar için zorlayıcı bir döneme işaret ediyor.04 Aralık 2025 Perşembe 10:57YAŞAM
“Dozunda içilen kahve, kanser riskini azaltıyor”Acıbadem Üniversitesi’nde seminer veren ve deri kanseri alanındaki öncü araştırmalarıyla tanınan Doç. Dr. Masaoki Kawasumi, kahvenin deri kanseri üzerindeki çarpıcı etkilerini açıkladı:03 Aralık 2025 Çarşamba 10:24YAŞAM
Küçük önlemler, boğaz ağrısını önleyebilirKış aylarında sıkça görülen boğaz ağrısı ve tahrişi, günlük yaşamı olumsuz etkileyebildiğini belirten uzmanlar, bazı doğal yöntemlerin de ilaç tedavisinin de kullanılabileceğini söyledi.03 Aralık 2025 Çarşamba 09:57YAŞAM
Çocuklar mikroplarla doğal yollarla tanışmalıGünümüz çocukları steril yaşam, ekran karşısında uzun zaman geçirme, hareketsizlik ve yetersiz beslenme gibi nedenlerle, bağışıklığı güçlendiren doğal uyaranlarla geçmişe göre daha az karşılaşıyor.02 Aralık 2025 Salı 11:03YAŞAM
İşte gripten korunmanın en etkili yolları...Grip hastalığının çok kolay bulaşabildiğini belirten uzmanlar, özellikle çocuklar, yaşlılar ve kronik hastalığı olan kişilerde ciddi komplikasyonlara yol açabileceğini söylüyor.01 Aralık 2025 Pazartesi 10:30YAŞAM
Sanal kumar gençliği tehdit ediyor!Uzman Klinik Psikolog Sedef Koç Bal, gençler arasında hızla yayılan ve masumane gibi görünen mobil uygulamaların, sanal kumar bağımlılığı riskini beraberinde getirdiğini belirtti.29 Kasım 2025 Cumartesi 10:35YAŞAM
Bu virüse dikkat! Aralık ve ocakta yoğunlaşıyorSonbahar ve kış mevsiminde havaların soğuması ve kapalı alanlarda geçirilen sürenin artması enfeksiyonların hızla ve kolaylıkla yaygınlaşmasına neden oluyor.29 Kasım 2025 Cumartesi 10:30YAŞAM
Evdeki toz burun eti büyümesine yol açabilirSağlıklı bir nefes alışverişi, yaşam kalitesinin artmasında kilit bir rol oynar.27 Kasım 2025 Perşembe 10:00YAŞAM
İşte saç dökülmesine neden olan 9 etkenSaç dökülmesi son yıllarda hem kadınlarda hem de erkeklerde giderek artan bir sorun olarak karşımıza çıkıyor.26 Kasım 2025 Çarşamba 10:21YAŞAM
Kontakt lens kullananlar için 4 altın kuralGöz sağlığını korumak için kontakt lensler ve kozmetik ürünler arasındaki etkileşimlerin göz önünde bulundurulması gerekiyor. Prof. Dr. Zeynep Özbek kontakt lens kullanırken dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.24 Kasım 2025 Pazartesi 10:53YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.