TATİL SEVİNCİ, KARNE KORKUSUNA DÖNÜŞMESİN!
Uzman Klinik Psikolog Emel Güler' e karne korkusu hakkında önemli bilgiler verdi.

19 Ocak 2018 Cuma 16:38
Zorlu bir eğitim öğretim döneminin ardından tatil sevinci ve bu dönemin nasıl geçtiği hakkında bilgi veren karne heyecanı tüm çocukları sardı şu günlerde.... Ancak yarıyıl tatilinin habercisi, karnelerin alınması bazı ailelerde sevinç ve coşku yaratırken, bazı ailelerde ise, üzüntü ve mutsuzluğa sebep olabilmektedir.
Uzman Klinik Psikolog Güler; ''Karne korkusu, öğrencinin karne aldıktan sonra nelerin olacağına dair olumsuz düşüncelerinden kaynaklanmaktadır. Bu olumsuz düşüncelerin gelişiminde ailelerin, çocuğun notlarına ve performansına gösterdikleri tepkiler önemli bir etkendir. Bu nedenle çocuğunuzun, karnedeki notlarına değil, dönem boyunca gösterdiği performansına itibar edin. Unutulmamalıdır ki, alınan karne tüm akademik hayatı belirleyen tek gösterge değildir. Eğitim ve öğretim bir süreçtir ve bu süreçte zaman zaman dalgalanmalar da olabilir. Alınan karne çocukların hayatları boyunca alacakları ne ilk ne de son karne olacaktır'' dedi.
Karneden Beklenti Ne Kadar Yüksekse, Karşılanmadığı Durumlarda Yıkım da O Derece Büyük Olabilir!
Ebeveynlerin beklenmeyen karne notları karşısında gösterdikleri aşırı tepkiler, çocuklar için kaygı ve endişeye sebep olabilir. Çocuğu suçlamak, eleştirmek kendisini daha da kötü hissetmesine sebep olur. Bu nedenle çocuğun olumlu yönleri ön plana çıkarılmalıdır. Çocuğun karne notu üzerinden değerlendirilmesi kendilik algısı üzerinde olumsuz etkiler yaratarak öz güvenini zedeleyebilir. Karneden beklenti ne kadar yüksekse, karneye yüklenen anlam ne derece büyükse karşılanmadığı durumlarda yıkım da o derece büyük olabilmektedir. Bu nedenle ailelerin çocuktan beklentileri, çocuğun yaşına, gelişim düzeyine, ilgi ve yeteneklerine, sorumluluklarına ve olanaklarına uygun olmalıdır.
Karne neyin göstergesidir?
Uzman Klinik Psikolog Emel Güler; Karne, okul yönetimince öğrencilere dönem sonlarında verilen ve öğrencinin her dersten aldığı notlarla okula devam durumunu vb. gösteren belgedir. Aslında karne nelere daha iyi çalışmak gerektiğini çocuğa, ailesine ve öğretmene hatırlatır.
Karne çocuğun zeka seviyesinin göstergesi değildir.
Karne çocuğun ilgi ve yeteneklerinin göstergesi değildir.
Karne çocuğun hayat başarısının göstergesi değildir.
Aileler karne ve karne notuyla ilgili duygu ve düşüncelerini çocuklarıyla paylaşmalı ve çocuğun da duygu ve düşüncelerini ifade etmesi için onu desteklemeli
Düşük notlar hakkında karşılıklı konuşularak nedeni tespit edilmeye çalışılmalı, amaç çocukta farkındalık yaratmaya çalışmak olmalı.
İşbirliği içerisinde düşük notların nasıl telafi edileceği konuşulmalı, etkili çözüm yöntemleri gözden geçirilmeli
Çocuklar kendilerini güvende hissedecekleri sınırlara ihtiyaç duyarlar. Ebeveynlerin aşırı müdahale etmeden, sınırlar çerçevesinde çalışma planı oluşturmaları çocuğun kendi sorumluluklarını almalarına yardımcı olur.
Çocuk başka çocuklarla kıyaslanmamalıdır. Her çocuk biriciktir.
Olumlu yönleri mutlaka övülmeli ve desteklenmelidir.
Çocuğun aldığı not üzerinden değerlendirme yapmak yerine dönem boyunca gösterdiği çabası vurgulanmalıdır.
Dışarıdan sürekli müdahale etmek yerine, çocuğun zorlandığı alanlarda içsel motivasyonunu harekete geçirmesine yönelik yaklaşımlarda bulunmak önemlidir.
Çocukla ilişki sadece okul, ders ve karne başarısı üzerinden olmamalı, her koşulda sevildiğini çocuğa hissettirmek özgüven gelişimi açısından oldukça önemlidir.
Diğer taraftan, karnedeki notların tüm sorumluluğu çocuğa yüklenmemeli. Karne notunun oluşmasında; ailenin, öğretmenin çevrenin ve okul yönetiminin de sorumlulukları olduğu unutulmamalıdır'' dedi.
Nasıl Yaklaşılmalı?
Kötü karne ile karşılaşıldığında nasıl davranılması ile ilgili bilgi veren, Uzman Klinik Psikolog Emel Güler, bu konuda aşağıdaki tavsiyelerde bulundu:
Aileler karne ve karne notuyla ilgili duygu ve düşüncelerini çocuklarıyla paylaşmalı ve çocuğun da duygu ve düşüncelerini ifade etmesi için onu desteklemeli
Düşük notlar hakkında karşılıklı konuşularak nedeni tespit edilmeye çalışılmalı, amaç çocukta farkındalık yaratmaya çalışmak olmalı.
İşbirliği içerisinde düşük notların nasıl telafi edileceği konuşulmalı, etkili çözüm yöntemleri gözden geçirilmeli
Çocuklar kendilerini güvende hissedecekleri sınırlara ihtiyaç duyarlar. Ebeveynlerin aşırı müdahale etmeden, sınırlar çerçevesinde çalışma planı oluşturmaları çocuğun kendi sorumluluklarını almalarına yardımcı olur.
Çocuk başka çocuklarla kıyaslanmamalıdır. Her çocuk biriciktir.
Olumlu yönleri mutlaka övülmeli ve desteklenmelidir.
Çocuğun aldığı not üzerinden değerlendirme yapmak yerine dönem boyunca gösterdiği çabası vurgulanmalıdır.
Dışarıdan sürekli müdahale etmek yerine, çocuğun zorlandığı alanlarda içsel motivasyonunu harekete geçirmesine yönelik yaklaşımlarda bulunmak önemlidir.
Çocukla ilişki sadece okul, ders ve karne başarısı üzerinden olmamalı, her koşulda sevildiğini çocuğa hissettirmek öz güven gelişimi açısından oldukça önemlidir
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önlemlerinize 3 ay önce başlayın“Anne olmaya hazırım” diyorsanız…12 Mayıs 2025 Pazartesi 13:09YAŞAM
Türkiye olması gerekenden iki kat fazla tuz tüketiyor12-18 Mayıs Tuza Dikkat Haftası...12 Mayıs 2025 Pazartesi 13:07YAŞAM
Sağlıklı beslenmenin görünmeyen tehdidi: PestisitÜrünleri zararlılardan korumak amacıyla tarımda pestisit adı verilen ilaçlar kullanıldığını belirten uzmanlar, bu kimyasalların insan sağlığı için tehdit oluşturduğunu söylüyor.12 Mayıs 2025 Pazartesi 13:04YAŞAM
Astımı tetikleyen 10 etkenAstım ataklarına karşı 10 etkili öneri!05 Mayıs 2025 Pazartesi 18:06YAŞAM
Zayıflar daha uzun yaşıyorÇok yemek tümörü besliyor05 Mayıs 2025 Pazartesi 18:01YAŞAM
Omurganızı yıllara ezdirmeyin!Modern yaşamın getirdiği uzun süreli oturma, yanlış duruş ve fiziksel hareketsizliğin omurga sağlığını tehdit ettiğini belirten uzmanlar, omurganın, hayati öneme sahip olduğunu söylüyor.30 Nisan 2025 Çarşamba 10:13YAŞAM
Koronavirüs sonrası kalp krizi oranlarında artış! 25-44 yaş arasını etkiliyorKoronavirüsle beraber 25-44 yaş arasında kalp krizi oranı yüzde 30 arttı. Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, kalp krizinin yaşanmadan önce hastaların büyük çoğunluğunda kritik sinyaller verdiğini söylüyor.30 Nisan 2025 Çarşamba 10:07YAŞAM
Gıda hilelerine dikkat! Çocukları zehirliyorUzman Diyetisyen Elif Melek Avcı, tağşiş ve taklit ürünlerin çocuk sağlığı üzerindeki yıkıcı etkilerine dikkat çekiyor: “Ucuz ve kalitesiz gıdalar, sağlıklı bir neslin önündeki en büyük engel!”30 Nisan 2025 Çarşamba 10:01YAŞAM
Çocuklarda diş sıkma alışkanlığına dikkat!Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir “Yetişkinlerde bile diş sıkma alışkanlığını kontrol altına almak veya kalıcı bir tedavi önerisi sunabilmek henüz mümkün değilken, çocuklarda izlenmesi gereken yol hakkında doğru adımlar atmak gerekir.” dedi.24 Nisan 2025 Perşembe 13:38YAŞAM
Ofis çalışanlarını bekleyen gizli tehditFizik Tedavisi ve Rehabilitasyon Prof. Dr. Hasan Dursun, çalışma ve yaşam şartlarının ergonomik ilkelere göre düzenlenmesinin, kümülatif travmalara bağlı yumuşak doku hasarlarının azaltılmasında önemli olduğunu vurguluyor.21 Nisan 2025 Pazartesi 13:53YAŞAM
Enginarların yapraklarını sakın atmayın!Karaciğeri arındırıyor, kalbi koruyor, sindirimi destekliyor… Uzman Diyetisyen Elif Melek Avcı Dursun, bahar aylarının şifa kaynağı enginarın sağlığa faydalarını ve en doğru tüketim yöntemlerini anlatıyor.21 Nisan 2025 Pazartesi 13:46YAŞAM
Doğru almazsanız faydadan çok zararı olabilirÖnerilen miktarlarda almak koşuluyla vitamin takviyeleri faydalı!18 Nisan 2025 Cuma 11:01YAŞAM
Belirti vermeden hayatı tehdit ediyorAort Diseksiyonu sinsice hayatı tehdit ediyor...18 Nisan 2025 Cuma 09:50YAŞAM
Kasık fıtığı çocuklarda yaygın görülüyorBoğulmuş fıtık tedaviyi zorlaştırıyor!18 Nisan 2025 Cuma 09:35YAŞAM
Covid-19 kalp krizi ve ani ölümleri tetikliyor mu?Kalp krizi haberleri, toplumda haklı bir endişe iklimi yarattı.Covid-19 pandemisinin bu durumla olan potansiyel ilişkisi ise gündem olmaya devam ediyor.15 Nisan 2025 Salı 09:57YAŞAM
Sezaryen doğum tartışmaları yeniden alevlendi!Türkiye’de doğum oranları hızla düşerken, ilk doğum yaşı 30’un üzerine çıktı.15 Nisan 2025 Salı 09:55YAŞAM
Gözde alerjisi olanlar dikkat! İşte almanız gereken önlemlerProf. Dr. Özlem Evren Kemer, göz alerjisinin kolaylıkla teşhis ve tedavi edilebilen bir hastalık olduğunu ancak tedavi edilmediğinde yaşam kalitesini düşürerek ciddi görme problemlerine yol açabileceğini vurguladı.15 Nisan 2025 Salı 09:47YAŞAM
Obezite Türkiye'de alarm veriyor!Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Can Gönen, Türkiye’de alarm veren obezitede en yeni tedavi yöntemlerini anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.10 Nisan 2025 Perşembe 09:37YAŞAM
Modern çağın yaygın hastalığı: Migren!Modern çağın stresli yaşantısında dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de görülme sıklığı önemli ölçüde artan migren, yaşam kalitesini bozan hastalıklar arasında ilk sıralarda yer alıyor.09 Nisan 2025 Çarşamba 10:08YAŞAM
Erken yaşta makyajın 5 zararıDermatoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Güldehan Atış, erken yaşta makyaj malzemesi ve diğer kozmetik ürünlerin kullanılması sonucu ortaya çıkan sorunlar hakkında bilgi verdi.07 Nisan 2025 Pazartesi 17:10YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış