OTİZM ERKEN TEŞHİS EDİLEBİLİYOR
Karşılıklı gülümseme ve parmak takibi olmaması Otizme işaret ediyor...

01 Nisan 2023 Cumartesi 12:41
Otizm teşhisinin 3 yaşından önce konulması gereken bir bozukluk olduğunu kaydeden Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, otizmin iki temel belirtisinin sosyal ve iletişimsel bozukluk olduğuna dikkat çekti.
Otizm spektrum bozukluğunda ilk olarak karşılıklı gülümseme ve parmak takibi olmaması ile başlayabilen belirtilere dikkat çeken Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, en erken teşhis koyulabilen dönemlerin 18 ay- 2 yaş civarında olduğunu söyledi. Kilit, otizm bozukluğunun kabul edilen en önde gelen tedavisinin özel eğitim olduğunu vurgulayarak ergoterapi ve dil konuşma terapisinin de otizm tedavisinde oldukça önemli yeri olduğunu kaydetti.
Her sene Nisan ayı, tüm dünyada Otizm Farkındalık Ayı olarak kutlanıyor. Birleşmiş Milletler’in 2007 yılında Dünya Otizm Farkındalık ayı ilan ettiği Nisan ayında 2 Nisan’dan başlayarak bir ay boyunca tüm dünyada otizmle ilgili bilinçlendirme çalışmaları yapılarak ve sorunlara çözüm bulma yolları araştırılıyor. Çocuk ve Ergen Gelişimi ve Otizm Merkezi (ÇEGOMER) Çocuk Ergen Psikiyatri Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, Otizm Farkındalık ayı kapsamında Otizm Spektrum Bozukluğu’na ilişkin değerlendirmede bulundu.
Otizm spektrum bozukluğunun nörogelişimsel bir rahatsızlık olduğunu belirten Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, “Otizm spektrum bozuklukları, anne karnında beyin gelişim sürecinde yapısal ve fonksiyonel farklılıklardan kaynaklanan sebepleri poligonik olarak yani birden fazla genin etki ettiği, onun dışında çevresel faktörlerin ortaya çıkış süresinde ve şiddetinde az veya çok etki de bulunduğu diğer nörogelişimsel rahatsızlıklardan bir tanesidir.” dedi.
Otizmin iki temel belirtisi: Sosyal ve iletişimsel bozukluk
Spektrumun yelpaze veya şemsiye manasına geldiğini kaydeden Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, “Bu bakımdan değerlendirdiğimizde, otizm spektrum bozukluğu, otizmin iki temel belirtisi olan; sosyal ve iletişimsel bozukluk ve sınırlı ilgi alanlarının farklı bireylerde, farklı şiddetlerde, farklı şekilde kendini ortaya koyduğu bir bozukluktur. Otizm spektrum bozukluğu, farklı poliklinik tabloların ortaya çıktığı, birden fazla ve çok sayıda hastanın bir araya geldiği bir rahatsızlık manasında kullanılmaktadır.” dedi.
Otizm, bipolar ve şizofreniye göre genetik geçişe sahip
Günümüzde otizmin, işlevsellik düzeyine göre düşük işlevselden yüksek işlevselliğe kadar ya da şiddetine göre yüksek şiddetliden düşük şiddetliye kadar olmak üzere sınıflandırıldığını ifade eden Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, “Otizm spektrum bozuklukluları, yüzde 90’a varan genetik geçişiyle psikiyatrik rahatsızlıklar arasında bipolar bozukluk ve şizofreninden bile daha fazla genetik geçişe sahip olan bir rahatsızlıktır.” dedi.
40 yaş üzerinde anne olmak riski artırıyor
Otizmin çevresel faktörlerine işaret eden Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, “Çevresel faktörler olarak doğum öncesinde, hamilelik sırasında, doğum sırasında ve doğum sonrasında olan birçok etmen gözden geçirilmiş ama günümüzde çevresel faktörler olarak en etkilisi annenin 40 yaşını aşmış olması olarak görülmektedir.” dedi.
En erken teşhis 18 ay-2 yaş civarında oluyor
Otizm spektrum bozukluklarında ilk olarak karşılıklı gülümseme ve parmak takibi olmaması ile başlayabilen semptomların olduğunu kaydeden Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, en erken teşhis koyulabilen dönemlerin 18 ay- 2 yaş civarında olduğunu söyledi.
Sosyal iletişim ve konuşmayla ilgili sorunlar ortaya çıkıyor
Otizm spektrum bozukluğu semptomlarının iki ana başlık altında incelenebileceğini ifade eden Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, “Özellikle sosyal iletişim ve konuşmayla ilgili sıkıntılar sayılabilir. Konuşmanın hiç olmaması, hiç göz teması kurmama, ismine seslenildiğinde bakmama, diğer kişilerin farkında olmama, diğer kişilerle sözlü veya sözel olmayan iletişim başlatmama, ortak dikkatin olmaması ve işaret parmağını kullanmama gibi semptomlar yer almaktadır. Unutulmamalıdır ki yukarda bahsedilen spektrum teriminden ötürü bu semptomlar çok düşük şiddetliden çok yüksek şiddetliye kadar kendini ortaya koyabilmektedir.” dedi.
Bir alanda takıntılı ve aynılık konusunda ısrarcı olurlar
Otizm bozukluğunda sınırlı ilgi alanlarının dikkat çekici olduğunu ifade eden Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, “Otizmli bireylerin özellikle bir alanda takıntılarının olduğu, aynılık konusunda ısrarları olduğu, günlük ve anlık değişiklikleri mekânsal zamansal olarak kabul etmedikleri dikkat çeken özellikleridir. Otizmli bireylerde stereotipik hareketler denilen kanat çırpma ya da kendi etrafında dönme tarzında davranışlar da ortaya çıkabilmektedir. Otizmli bireylerde, sebepsiz ağlama ve gülme atakları görülebilmektedir.” dedi.
En önde gelen tedavi, özel eğitim
Otizm bozukluğunun kabul edilen en önde gelen tedavisinin özel eğitim olduğunu vurgulayan Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, “Otizm teşhisi koyduğumuz andan itibaren özel eğitime direkt göndeririz. Onun dışında ergoterapi ve dil konuşma terapisi de otizm tedavisinde oldukça önemli yer almaktadır. Son dönemlerde uğraş terapileri ve davranışçı teknikler de otizm terapileri arasında kendini göstermektedir.” dedi.
Teşhis 3 yaşından önce konulmalıdır
Otizm teşhisinin, 3 yaşından önce konulması gereken bir bozukluk olduğunu kaydeden Yrd. Doç. Dr. Neriman Kilit, “Bazı çocuklarda 18 ay- 2 yaşa kadar normal bir gelişimin olduğundan bahsedilirken, bazı çocuklarda baştan itibaren dil gelişiminin normal olmadığı da görülebilmektedir. Otizmin genel manada baktığımızda bedensel bir duruş farklılığından bahsedilmemekle birlikte parmak ucunda yürümek, otizmde spesifik olarak görülen semptomlardan bir tanesidir. Otizm teşhisini en sıklıkla 18 ay civarında koyabilmekteyiz. Otizm teşhisi bundan daha önceki zamanlarda da konulabilmektedir. Teşhis konulduktan sonra vakit kaybetmeden tedaviye başlanması son derece önemlidir.” diye konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Astımı tetikleyen 10 etkenAstım ataklarına karşı 10 etkili öneri!05 Mayıs 2025 Pazartesi 18:06YAŞAM
Zayıflar daha uzun yaşıyorÇok yemek tümörü besliyor05 Mayıs 2025 Pazartesi 18:01YAŞAM
Omurganızı yıllara ezdirmeyin!Modern yaşamın getirdiği uzun süreli oturma, yanlış duruş ve fiziksel hareketsizliğin omurga sağlığını tehdit ettiğini belirten uzmanlar, omurganın, hayati öneme sahip olduğunu söylüyor.30 Nisan 2025 Çarşamba 10:13YAŞAM
Koronavirüs sonrası kalp krizi oranlarında artış! 25-44 yaş arasını etkiliyorKoronavirüsle beraber 25-44 yaş arasında kalp krizi oranı yüzde 30 arttı. Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, kalp krizinin yaşanmadan önce hastaların büyük çoğunluğunda kritik sinyaller verdiğini söylüyor.30 Nisan 2025 Çarşamba 10:07YAŞAM
Gıda hilelerine dikkat! Çocukları zehirliyorUzman Diyetisyen Elif Melek Avcı, tağşiş ve taklit ürünlerin çocuk sağlığı üzerindeki yıkıcı etkilerine dikkat çekiyor: “Ucuz ve kalitesiz gıdalar, sağlıklı bir neslin önündeki en büyük engel!”30 Nisan 2025 Çarşamba 10:01YAŞAM
Çocuklarda diş sıkma alışkanlığına dikkat!Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir “Yetişkinlerde bile diş sıkma alışkanlığını kontrol altına almak veya kalıcı bir tedavi önerisi sunabilmek henüz mümkün değilken, çocuklarda izlenmesi gereken yol hakkında doğru adımlar atmak gerekir.” dedi.24 Nisan 2025 Perşembe 13:38YAŞAM
Ofis çalışanlarını bekleyen gizli tehditFizik Tedavisi ve Rehabilitasyon Prof. Dr. Hasan Dursun, çalışma ve yaşam şartlarının ergonomik ilkelere göre düzenlenmesinin, kümülatif travmalara bağlı yumuşak doku hasarlarının azaltılmasında önemli olduğunu vurguluyor.21 Nisan 2025 Pazartesi 13:53YAŞAM
Enginarların yapraklarını sakın atmayın!Karaciğeri arındırıyor, kalbi koruyor, sindirimi destekliyor… Uzman Diyetisyen Elif Melek Avcı Dursun, bahar aylarının şifa kaynağı enginarın sağlığa faydalarını ve en doğru tüketim yöntemlerini anlatıyor.21 Nisan 2025 Pazartesi 13:46YAŞAM
Doğru almazsanız faydadan çok zararı olabilirÖnerilen miktarlarda almak koşuluyla vitamin takviyeleri faydalı!18 Nisan 2025 Cuma 11:01YAŞAM
Belirti vermeden hayatı tehdit ediyorAort Diseksiyonu sinsice hayatı tehdit ediyor...18 Nisan 2025 Cuma 09:50YAŞAM
Kasık fıtığı çocuklarda yaygın görülüyorBoğulmuş fıtık tedaviyi zorlaştırıyor!18 Nisan 2025 Cuma 09:35YAŞAM
Covid-19 kalp krizi ve ani ölümleri tetikliyor mu?Kalp krizi haberleri, toplumda haklı bir endişe iklimi yarattı.Covid-19 pandemisinin bu durumla olan potansiyel ilişkisi ise gündem olmaya devam ediyor.15 Nisan 2025 Salı 09:57YAŞAM
Sezaryen doğum tartışmaları yeniden alevlendi!Türkiye’de doğum oranları hızla düşerken, ilk doğum yaşı 30’un üzerine çıktı.15 Nisan 2025 Salı 09:55YAŞAM
Gözde alerjisi olanlar dikkat! İşte almanız gereken önlemlerProf. Dr. Özlem Evren Kemer, göz alerjisinin kolaylıkla teşhis ve tedavi edilebilen bir hastalık olduğunu ancak tedavi edilmediğinde yaşam kalitesini düşürerek ciddi görme problemlerine yol açabileceğini vurguladı.15 Nisan 2025 Salı 09:47YAŞAM
Obezite Türkiye'de alarm veriyor!Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Can Gönen, Türkiye’de alarm veren obezitede en yeni tedavi yöntemlerini anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.10 Nisan 2025 Perşembe 09:37YAŞAM
Modern çağın yaygın hastalığı: Migren!Modern çağın stresli yaşantısında dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de görülme sıklığı önemli ölçüde artan migren, yaşam kalitesini bozan hastalıklar arasında ilk sıralarda yer alıyor.09 Nisan 2025 Çarşamba 10:08YAŞAM
Erken yaşta makyajın 5 zararıDermatoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Güldehan Atış, erken yaşta makyaj malzemesi ve diğer kozmetik ürünlerin kullanılması sonucu ortaya çıkan sorunlar hakkında bilgi verdi.07 Nisan 2025 Pazartesi 17:10YAŞAM
Hamileler dikkat! İşte kaçınmanız gereken 10 önemli hataKadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Burak Güler, hamilelik sürecinin sağlıklı ilerleyebilmesi için kaçınılması gereken hatalar hakkında bilgi edinmenin son derece önemli olduğunu vurguladı.07 Nisan 2025 Pazartesi 17:02YAŞAM
Kanatlı etleri pişirildikten sonra hemen tüketilmeliArtvin Çoruh Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Hüdayi Ercoşkun, kırmızı ete göre daha çabuk bozulan kanatlı etinin pişirilmesinden tüketilmesine kadar her aşamasında dikkatli olunması gerektiğini söyledi.07 Nisan 2025 Pazartesi 13:14YAŞAM
Telefonu yatakta şarj etmeyin! Yangın riskini arttırıyorTelefonu gece şarjda bırakmak yangın riskini artırıyor. Uzmanlar, özellikle düşük kaliteli veya hasarlı şarj aletleri, batarya problemleri ile uygun olmayan şarj ortamlarının önemli tehlike unsurları olduğunu söylüyor.04 Nisan 2025 Cuma 11:35YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış