29 Kasım 2024
  • Bursa8°C
  • İstanbul10°C
  • Ankara3°C

KADINLARA MİYOM UYARISI

Kadınlara miyom ile ilgili doktordan miyom tembihi geldi.

Kadınlara miyom uyarısı

Kadınlara miyom ile ilgili doktordan miyom tembihi geldi. Alanda araştırmalarıbulunan Prof. Dr. Bülent Tıraş, miyomları rahim iç kas dokusunda beliren selim huylu yapılar olarak tanımladı. Tıraş, “Üreme döneminde olan kadınların yarıya yakınında miyom vardır. Miyomlar belirti vermektedir ancak kimi durumlarda herhangi bir belirtiye neden olmamaktadır. Belirti veren miyomlar çoğunlukla adet dönemlerinde aşırı kanama, kasık ağrısı ve adet dışı kanamalar ile ortaya çıkmaktadır.” dedi.

Miyomların sorunlar doğurabileceğini belirten Tıraş, şöyle devam etti:

“Yerleşim bölgelerine göre 3 tür miyom vardır. Rahim iç dokusuna yerleşen miyomlar submuköz, rahim dış yüzeyine yerleşen miyomlara subseröz, rahim kas tabakasına yerleşen miyomlara ise intramural denir. Miyomlar kısırlığa doğrudan bir şekilde neden olmaz. Ancak kısırlık sorunu olan kadınların yüzde 40’ında miyom belirlenmiştir. Bilhassa rahim iç tabakasına yerleşen submuköz miyomları doğurganlığı olumsuz etkilediğini, rahim dış yüzeyine yerleşen subseröz miyomların ise bu tür bir etkisinin bulunmadığı yönünde fikirler vardır. Rahim iç kas dokusuna yerleşen intramural miyomların ise rahim iç tabakasına baskı yapması nedeniyle olumsuz etkiler yaratabileceği belirtilmiştir. Miyomlar, cerrahi müdahale olmaksızın histereskopi ile alınabilmektedir. Bu sayede miyomların doğurganlıkta olumsuz etkileri giderilebilmektedir. Rahim kas tabakasında bulunan miyomlarda laparaskopi yani kapalı ameliyatla ya da açık ameliyatla çıkarılabilmektedir. Ancak bu eylemler, mikro cerrahi yöntemleri ile uygulanmaktadır. Onun için ameliyatın mutlaka tecrübeli bir doktor tarafından yapılması gerekmektedir. “

Tıraş, miyomların doğurganlığı olumsuz etkileyebileceğini vurguladı ve “Bilhassa tüplere yakın yerde bulunan miyomlar sperm ve yumurta hücresinin birleşmesini engelleyebilir. Bu nedenle de gebelik için olumsuz etki yapabilir. Muhtelif durumlarda ise bu miyomlar gebeliklerin olumsuz noktalanmasına neden olabilir. “ ifadelerini kullandı.

Prof. Dr. Tıraş, gebelik döneminde miyomlarda büyüme görülebileceğini anlattı; bu durumu hormonlara bağladı. “Ancak büyümenin kesin şekilde olabileceğine dair bir veri yoktur. Anne adaylarının miyom boyutları gebelik döneminde sabit de kalabilmektedir. Ancak miyomu olan anne adaylarının gebelik dönemi boyunca sıkı takip altında tutulması önemlidir.” dedi.

Tıraş, miyomlar ve gebeliğe etkileri ile ilgili şu açıklamalarda bulundu:

“Miyomların herhangi bir etkisinin olup olmadığı miyomun yerleştiği bölgeye, büyüklüğüne ve sayısına göre belirlenir. Miyomlar, kimi zaman gebelik döneminde herhangi bir etkiye sahip değilken, bazı gebeliklerde şikâyetlere sebep olabilir. Gebelik döneminde ortaya çıkan miyomlar erken doğuma, gebelik kayıplarına ve plasentanın yani bebeğin eşinin yerinden erken ayrılmasına neden olabilmektedir. Bu olumsuzlukların dışında miyomların gelişim potansiyeline göre doğumdan sonra rahmin kasılmasına yol açabilir. Bunun dışında doğum sırasında kanamaya da sebep olabilmektedir. Miyomu olan kadınların düşük riski, miyomun yerleştiği alana göre bir miktar daha artabilmektedir.
Erken doğum şüphesiyle hastaneye başvuran kadınların çoğunlukla miyoma sahip olduğu gözlemlenmektedir. Bundan dolayı da miyomların erken doğum riskini nispeten arttırabileceği düşünülmektedir.
Şayet miyomlar doğum kanalında ise ve normal doğuma engel teşkil edebilecek yapıda ise doğumun sezaryen yapılması söz konusu olabilmektedir. Ancak bebeğin sağlığı ve doğumun gidişatı için herhangi bir engel teşkil söz konusu değilse doğum normal yolla yapılabilir. “

Tıraş, ilk olarak miyomların ele alınmasının tüp bebek tedavisini olumlu katkı sunacağını sözlerine ekledi.


Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Yaşam