GEBELİK ZEHİRLENMESİNE DİKKAT!
Gebelik zehirlenmesi erken doğuma neden olmasın...

11 Nisan 2023 Salı 09:58
Halk arasında ‘gebelik zehirlenmesi’ olarak bilinen preeklampsi, anne ve bebeğin sağlığını tehdit eden ciddi bir sağlık problemi. Gebeliğin 20. haftasından sonra tansiyon yükselmesiyle (140/90 üzeri) birlikte idrarda protein atılımına ‘preeklampsi’ deniyor. Hamileliklerin yüzde 2-8’ini etkileyen preeklampsi anne adaylarında başta böbrek ve karaciğer olmak üzere pek çok organda hasarlara, bebeklerde de gelişim geriliğine neden olabiliyor. Dahası anne ile bebek ölümlerinin en önemli sebeplerinden biri olarak tanımlanıyor. Prof. Dr. Hüsnü Görgen, bu nedenle gebelik döneminde yapılan rutin kontrollerin son derece önemli olduğuna dikkat çekerek, “Normal bir gebeliğin takibinde gebelik boyunca annede meydana gelen fizyolojik değişiklikler ve bebeğin gelişimi izleniyor. Tüm bu süreç çoğu zaman normal şartlarda sorunsuz seyrederek doğum gerçekleştiriliyor. Ancak bazı annelerde gebeliğe bağlı istenmeyen durumlar ortaya çıkabiliyor. Bu nedenle takiplerde, gebeliğe bağlı anne veya bebek açısından riskli durumların tespit edilip takip edilmesi anne ve bebek sağlığı açısından önem taşıyor. Preeklampsi de gebeliğe özgü plasenta kaynaklı bir hastalıktır. Hafif ve ağır formları vardır. Yakın takip yapılarak riskli durum gelişmeden doğumun sağlıklı bir şekilde gerçekleştirilmesi gerekiyor” diyor.
Gelişme geriliğine neden olabiliyor
Preeklampsi tedavi edilmezse gebelik sırasında anne ve bebekte ciddi sağlık problemlerine neden olabiliyor. Öyle ki preeklampsi bulgularının ağırlaşması anne adayında sara nöbeti gibi şuur kaybı ile çırpınma, beyin kanaması, kanda pıhtılaşma bozukluğu, akciğer ödemi ve karaciğerde kanama şeklinde çok ciddi durumlara yol açabiliyor. Bebekte ise plesantanın erken ayrılması, erken doğuma bağlı prematürite, yeterli oksijen ile besin alamadığı için gelişme geriliği, oksijen azalmasına bağlı olarak nörolojik sorunlar gelişebiliyor.
Risk faktörlerine dikkat!
Gebelikte gelişen ve pek çok organı içeren sistemik bir hastalık olan preeklampsi plasenta (bebeğin eşi) kaynaklı bir hastalık. Öyle ki doğumla birlikte plasentanın da vücuttan çıkmasıyla annenin sorunları geçiyor. Önceki gebeliklerinde preeklampsi sorunu yaşamak, çoğul (ikiz) gebelikler, diyabet, kronik hipertansiyon ve böbrek hastalıkları ile otoimmun hastalıklar, gebelik zehirlenmesinin önemli risk faktörlerinden. İlk gebelik, 35 yaş üzerinde hamile kalmak, obezite (Vücut kültle indeksi > 30) ile ailede preeklampsi hikayesi de orta derecede risk faktörlerini oluşturuyor. Risk faktörü olan anne adaylarında hamileliğin erken dönemlerinde başlanan düşük doz kan sulandırıcı, preeklamspsi riskini yüzde 17 oranında azaltıyor. Prof. Dr. Hüsnü Görgen, düşük doz kan sulandırıcı ilaca hamileliğin 16. haftasından önce başlandığına ve bu tedavinin doğuma kadar devam ettiğine işaret ederek, “Düşük doz kan sulandırıcı kullanımı ağır preeklampsi tablosunda bebekte gelişme geriliği riskini de düşürüyor. Aynı şekilde preeklampsi riskini azaltmak için kalsiyum tedavisi de uygulanabiliyor.” diyor.
Düzenli tansiyon ölçümü çok önemli
Preeklampsi başlangıçta genellikle belirti vermediği için rutin gebelik kontrolleri tanı konulmasında büyük önem taşıyor. Teşhis ve takibinde en önemli nokta ise anne adayına muayenelerde düzenli olarak tansiyon ölçümü yapılması. Ayrıca yüksek tansiyon (140/90 üzeri), el, ayak ve yüzde ödem, baş ağrısı, görmede bulanma, karnın sağ üst kısmında ağrı, bulantı ile kusma gibi sorunlarda zaman kaybetmeden hekime başvurmak yaşamsal öneme sahip oluyor. Prof. Dr. Hüsnü Görgen, preeklampsi tanısının tansiyon takibi ve kan-idrar testleriyle konulduğunu belirterek “Yüksek tansiyon tanısı için kan basıncı en az 2 kez 4-6 saat arayla ölçülüyor. Ayrıca tansiyon yükselmesiyle birlikte kanda trombosit sayısının düşük olması, böbrek ve karaciğer fonksiyonlarında bozulma olması preeklampsi tanısını koyduruyor. Gebelik öncesi kronik hipertansiyonu olan anne adaylarında 20. gebelik haftasından sonra idrarda protein görülmesi de preeklampsi olarak değerlendiriliyor.” diyor. Normal gebelik takipleri sırasında yüksek tansiyon saptanan hastalar bebek ve anne sağlığı açısından yakın takibe alınıyor.
Hastaneye yatış gerekebiliyor!
Hafif preeklamsi tablosunda anne adaylarının düzenli olarak takip ve tedavi edilmeleri yeterli geliyor. Anne ve bebeğin sağlığında olumsuz bir gelişme olmadığı takdirde, doğum gebeliğin 37. haftasından sonrası için planlanıyor. Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Hüsnü Görgen, ağır preeklampsi durumunda ise tedavinin hastanede sürdürüldüğünü belirterek sözlerine şöyle devam ediyor, “Sara nöbetini önlemek amacıyla magnezyum ve yüksek tansiyon için antihipertansif tedavilerine başlanıyor. Ağır preeklamptik anne adaylarında doğum 34. hamilelik haftasında planlanıyor. Ancak anne veya bebeğin sağlık durumunda kötüleşme olursa doğum tarihi öne çekiliyor.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Erken yaşta makyajın 5 zararıDermatoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Güldehan Atış, erken yaşta makyaj malzemesi ve diğer kozmetik ürünlerin kullanılması sonucu ortaya çıkan sorunlar hakkında bilgi verdi.07 Nisan 2025 Pazartesi 17:10YAŞAM
Hamileler dikkat! İşte kaçınmanız gereken 10 önemli hataKadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Burak Güler, hamilelik sürecinin sağlıklı ilerleyebilmesi için kaçınılması gereken hatalar hakkında bilgi edinmenin son derece önemli olduğunu vurguladı.07 Nisan 2025 Pazartesi 17:02YAŞAM
Kanatlı etleri pişirildikten sonra hemen tüketilmeliArtvin Çoruh Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Hüdayi Ercoşkun, kırmızı ete göre daha çabuk bozulan kanatlı etinin pişirilmesinden tüketilmesine kadar her aşamasında dikkatli olunması gerektiğini söyledi.07 Nisan 2025 Pazartesi 13:14YAŞAM
Telefonu yatakta şarj etmeyin! Yangın riskini arttırıyorTelefonu gece şarjda bırakmak yangın riskini artırıyor. Uzmanlar, özellikle düşük kaliteli veya hasarlı şarj aletleri, batarya problemleri ile uygun olmayan şarj ortamlarının önemli tehlike unsurları olduğunu söylüyor.04 Nisan 2025 Cuma 11:35YAŞAM
İşte C vitaminin 5 faydasıBeslenme ve Diyet Uzmanı Tuba Örnek, “C vitamini veya bir diğer adıyla askorbik asit, vücudumuzdaki çeşitli hastalıklara yol açan zararlı moleküllerle savaşma konusunda önemli bir antioksidandır” dedi.02 Nisan 2025 Çarşamba 15:32YAŞAM
Diyabet riski taşıyor musunuz?8 sorudan oluşan diyabet testi hazırlayan İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Edvin Murrja, bu belirtilerden birinin bile olması durumunda mutlaka doktora başvurmak gerektiğini belirtti, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.02 Nisan 2025 Çarşamba 10:57YAŞAM
İşte bel fıtığı hakkında doğru bildiğiniz 7 yanlışBeyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ziya Akar,bel fıtığı hakkında doğru sanılan 7 yanlışı anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.28 Mart 2025 Cuma 09:47YAŞAM
Bayramda tatlı ve şeker tüketimine dikkat!Dr. Öğr. Üyesi Işıl Doğruer, tatlı ve şeker tüketiminin diş sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini vurgulayarak, bayramda dikkat edilmesi gereken önemli noktaları paylaştı.27 Mart 2025 Perşembe 16:09YAŞAM
Sağlık bayram için 9 öneriRamazan ayında sindirim sistemi uzun süreli oruca alışır, öğün sayıları azaldığı için beslenme düzeninde değişiklikler olur.27 Mart 2025 Perşembe 14:35YAŞAM
Geleceğin keman virtüözü Kıvanç Sakder’ den bir başarı dahaTürkiye’nin önemli keman virtüözlerinden İlhan Özsoy’un kendisi gibi keman virtiözü olan kızı Prof.Dr Aslı Özsoy’un öğrencisi Kıvanç Sakder; müzik eğitimini Bursa Uludağ Üniversitesi Devlet Konservatuarı’nda başarıyla sürdürüyor.24 Mart 2025 Pazartesi 11:44YAŞAM
Dikkat! Oruç ruh sağlığını da etkiliyorUzman Psikolog Jülide Unutmaz, “Ramazanda görmezden gelinen duygulardan yemek yiyerek geçici de olsa uzaklaşılamaması, stres ve kaygıyı daha çok artırabilir" dedi.21 Mart 2025 Cuma 13:07YAŞAM
Ramazanda tok tutan 8 besinBeslenme ve Diyet Uzmanı Elif Gizem Oğuz, oruç tutarken tok kalmanıza yardımcı olan 8 güçlü besini ve nasıl tüketmeniz gerektiğini anlattı; önemli öneriler ve uyarılarda bulundu.17 Mart 2025 Pazartesi 09:22YAŞAM
Ramazan’da ağız ve diş sağlığınızı koruyun!Ramazan ayının gelmesiyle birlikte oruç tutan bireylerde uzun süre susuz kalmaya bağlı olarak ağız ve diş sağlığında bazı olumsuz etkiler görülebilir.11 Mart 2025 Salı 17:15YAŞAM
Ramazanda uyku sorunlarına karşı 8 öneriGöğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Yelda Başbuğ, Ramazan’da uyku sorunlarına karşı almanız gereken önlemleri anlattı...10 Mart 2025 Pazartesi 14:30YAŞAM
10 kadından 7'si şiddet ve mobbinge uğruyorHürriyetçi Sendikalar Konfederasyonu’nun, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle 81 ilde 3 bin 418 kadın çalışanla yaptığı anket kadınların karşılaştığı acı tabloyu ortaya koydu07 Mart 2025 Cuma 11:36YAŞAM
Ramazan ayında sağlıklı beslenmenin ipuçlarıDiyetisyen Miray Abaza, ramazan ayı beslenmesi ile ilgili ilgili ipuçları verdi. Miray Abaza, sahur ve iftarda dikkat edilmesi gerekenler ile özellikle su tüketiminin önemine dikkat çekti.05 Mart 2025 Çarşamba 16:38YAŞAM
Oruç tutmak kalbe iyi geliyorKardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. İbrahim Baran, oruç tutmanın kalp damar sağlığı için yararlı olduğunu ifade etti.04 Mart 2025 Salı 10:20YAŞAM
Ramazanda ağız bakım uyarısı: "Alkollü gargaradan uzak durun"Ramazanın gelmesiyle ağız ve diş bakımı hakkında yapılması gerekenleri anlatan Diş Hekimi Ece Çalışkan, alkollü gargara kullanmanın ağız kuruluğuna neden olabileceğini belirterek "Alkollü gargara yerine hafif tuzlu suyu tercih edebilirsiniz" dedi.04 Mart 2025 Salı 10:10YAŞAM
Oruç tutan hastalar uykusuzluktan kaçınmalıKardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Şerafettin Demir, kalp hastalarının uykusuzluktan kaçınması gerektiğini, 6-7 saatin altına düşen uykunun strese yol açacağını söyledi.03 Mart 2025 Pazartesi 11:19YAŞAM
Sahur yapmadan oruç tutmayınBeslenme ve Diyet Uzmanı Diyetisyen Veysel Ciğerli, "Sahur yapmadan tutulan oruç, bitkinlik, sinirlilik, baş dönmesi ve aşırı susama gibi sorunlara yol açabilir" dedi.02 Mart 2025 Pazar 15:09YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış