BU YÖNTEMLERİ SAKIN DENEMEYİN
Bel fıtığı hakkında bilgiler...

06 Haziran 2020 Cumartesi 18:34
Fazla kilolu olmak, ağır yük kaldırmak veya ters hareket yapmak… Bu tür etkenlerle diskleri bir arada tutan bağ dokusunda oluşan gevşeme ve yırtılmalar nedeniyle disk omurilik kanalına doğru yer değiştiriyor. Bu diskin sinire bası yapması sonucunda bel bölgesi başta olmak üzere bacak ve kalçalarda şiddetli ağrıya neden olabilen tabloya da ‘bel fıtığı’ adı veriliyor. Acıbadem Fulya Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Halit Çavuşoğlu bel fıtığında erken teşhisin çok önemli olduğunu belirterek,
“Bel fıtığı dikkate alınmazsa veya bilimsel olmayan, yanlış yöntemlerle zaman kaybedilirse önce ilgili kas grubunda güçte azalma, sonrasında ise tam felç gelişebiliyor” diyor. Tahta veya sert yerde yatmak, bel bölgesine bal ve yumurta bağlamak, sülük yapıştırmak gibi bilimsel olmayan yöntemlerle sorunu gidermeye çalışmanın ardında ise toplumda bel fıtığı hakkında kulaktan kulağa yayılan hatalı bilgiler büyük rol oynuyor. Acıbadem Fulya Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Halit Çavuşoğlu bel fıtığında doğru sanılan 10 yanlış bilgiyi anlattı, önemli uyarılarda bulundu!
Yanlış: Sert yerde yatmak bel fıtığına iyi gelir
Doğrusu: 2-3 haftalık yatak istirahati, basit fıtıklaşmalarda gelişen şikâyetleri gideriyor. Ancak, tahta veya sert zeminde yatmak sırt ile bel bölgesinde ezilmelere ve ağrının artmasına yol açabiliyor. Dolayısıyla, bel bölgesini vücut ağırlığının baskısından kurtarmak için tercihen yarı ortopedik yatakta istirahat edilmeli.
Yanlış: Bel fıtığında fazla hareket etmemek gerekiyor
Doğrusu: “Sanılanın aksine hareket etmek değil, uzun süre oturmak hastanın şikayetlerini arttırır” uyarısında bulunan Prof. Dr. Halit Çavuşoğlu bunun nedenini ise şöyle anlatıyor: “Çünkü oturduğumuz zaman disk içi basınç en yüksek seviyesine ulaşıyor ve fıtıklaşmış disk sinir köklerine basıyı arttırdığı için hastanın şikayeti artıyor. Bu nedenle her seferinde 20-25 dakikadan fazla oturulmamalı ve sık sık pozisyon değiştirilmeli”
Yanlış: Sülük yapıştırmak, bardak çekmek fayda sağlıyor
Doğrusu: Bel bölgesine; balık, bal ve yumurta gibi besinlerin bağlanmaları veya sürülerek masaj yapılması, sülük yapıştırılması, bardak çekilmesi, hacamat denilen yöntemle cildin kesilerek kan akıtılması, ciltten iğneyle dikiş ipliği geçirilmesi gibi bilimsellik dışı uygulamaların tedavide yeri yok. Bu uygulamaların bir kısmı, bel kaslarındaki kan dolaşımını artırdığı için kas spazmında geçici çözülme ve rahatlama sağlasa da, fıtık üzerinde hiçbir etkisi olmuyor. Üstelik yüzeysel cilt enfeksiyonundan derin apse oluşumuna varabilen ciddi sorunlara neden olabiliyor.
Yanlış: Beli çekmek bel fıtığı için birebir
Doğrusu: Bilimsellik dışı uygulamaların en tehlikelisi olan bel çektirme, bel fıtığı olan kişilere yapıldığında fıtığın kopmasına ve bunun sonucunda da; bacaklarda felç oluşumu, idrar ve dışkıyı tutamama ile cinsel fonksiyonların sona ermesi gibi son derece ciddi problemlerin gelişmesine sebep olabiliyor.
Yanlış: Bel fıtığında korse kullanmalı
Doğrusu: Omurganın desteğini arttırmak bele binen yükü azaltıyor. Bu destek yapılacak olan basit egzersizler yardımıyla bel ve sırt kaslarını güçlendirerek mümkün oluyor. Korse kullanmak ise kaslarımızı zayıflatarak istenmeyen duruma yol açabiliyor. Prof. Dr. Halit Çavuşoğlu “Bu nedenle bel fıtığı hastalarına korse takmaları kesinlikle önerilmiyor” diyerek hastaların ancak omurga kırıklarında ve gerektiği süre kadar korse kullanmaları gerektiğini belirtiyor.
Yanlış: Bel fıtığına kesin bir çözüm yok, ağrıyı hep çekeceğim
Doğrusu: Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Halit Çavuşoğlu günümüzde bel fıtığı tedavisinde oldukça başarılı sonuçlar elde edildiğini vurgulayarak, “Modern tedavi yöntemlerini uygulamak, kurallara uygun yaşam tarzı oluşturmak ve günde 15-20 dakikalık basit egzersizler bel fıtığında kesin çözüm sağlayabiliyor” diyor.
Yanlış: Bel fıtığı sadece ameliyatla geçer
Doğrusu:“Her bel ağrısı bel fıtığı anlamına gelmediği gibi, her bel fıtığı da ameliyat gerektirmiyor” diyen Prof. Dr. Halit Çavuşoğlu şu bilgileri veriyor: “Bel ve bacak ağrılarının ancak yüzde 1-3’ü ameliyat edilmesi gereken bel fıtıklarından kaynaklanıyor. Bel fıtıklarının yüzde 97-99’u ameliyatsız yöntemlerle tedavi edilebiliyor”
Yanlış: Bel fıtığı ameliyatı olursam felç kalırım
Doğrusu: Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Halit Çavuşoğlu günümüzde bel fıtığı tedavisinde ‘mikrocerrahi tekniği’ uygulandığını belirterek, “Bu teknik doğru yapıldığı takdirde felç riski olmuyor. Mikrocerrahi yönteminde disk aralığına girilerek omurilik ve sinir dokuları rahatlatılıyor. Omurganın yük taşıyabilme ve hareket edebilme gücü bozulmadığı için hastalar ameliyattan 3 saat sonra yürüyebiliyor ve yine ameliyattan 4 saat sonra taburcu olabiliyor” diyor.
Yanlış: Ameliyattan sonra artık spor yapamam
Doğrusu: Bel fıtığında cerrahi tedavinin amacı; omurilik ve buradan çıkan sinirlerin sıkışıklığını giderirken, birçok anatomik yapıyı ve bel omurgasının hem yük taşıyabilme hem de hareket edebilme fonksiyonunu korumak. Prof. Dr. Halit Çavuşoğlu bel fıtığı ameliyatından sonra hastaların spor yaşantılarına kaldıkları yerden devam edebildiklerini söylüyor.
Yanlış: Bel fıtığı ameliyatı cinsel sorunlara yol açıyor
Doğrusu: “Toplumda bel fıtığı ameliyatının cinsel hayatı olumsuz etkilediğine dair bir kanı var. Tam aksine, bel fıtığı ameliyatında yaşanan gecikme cinsel problemlere neden olabiliyor, hatta bu tablo idrar ve dışkı tutamamaya kadar ilerleyebiliyor” uyarısında bulunan Prof. Dr. Halit Çavuşoğlu sözlerine şöyle devam ediyor: “Ayrıca sanılanın aksine ameliyattan sonra en az 3 ay cinsel ilişki kısıtlaması da söz konusu değil. Ameliyat bölgesinin iyileşmenin ardından, yani 2 hafta sonra, hasta eski hayatına dönebiliyor”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Astımı tetikleyen 10 etkenAstım ataklarına karşı 10 etkili öneri!05 Mayıs 2025 Pazartesi 18:06YAŞAM
Zayıflar daha uzun yaşıyorÇok yemek tümörü besliyor05 Mayıs 2025 Pazartesi 18:01YAŞAM
Omurganızı yıllara ezdirmeyin!Modern yaşamın getirdiği uzun süreli oturma, yanlış duruş ve fiziksel hareketsizliğin omurga sağlığını tehdit ettiğini belirten uzmanlar, omurganın, hayati öneme sahip olduğunu söylüyor.30 Nisan 2025 Çarşamba 10:13YAŞAM
Koronavirüs sonrası kalp krizi oranlarında artış! 25-44 yaş arasını etkiliyorKoronavirüsle beraber 25-44 yaş arasında kalp krizi oranı yüzde 30 arttı. Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, kalp krizinin yaşanmadan önce hastaların büyük çoğunluğunda kritik sinyaller verdiğini söylüyor.30 Nisan 2025 Çarşamba 10:07YAŞAM
Gıda hilelerine dikkat! Çocukları zehirliyorUzman Diyetisyen Elif Melek Avcı, tağşiş ve taklit ürünlerin çocuk sağlığı üzerindeki yıkıcı etkilerine dikkat çekiyor: “Ucuz ve kalitesiz gıdalar, sağlıklı bir neslin önündeki en büyük engel!”30 Nisan 2025 Çarşamba 10:01YAŞAM
Çocuklarda diş sıkma alışkanlığına dikkat!Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir “Yetişkinlerde bile diş sıkma alışkanlığını kontrol altına almak veya kalıcı bir tedavi önerisi sunabilmek henüz mümkün değilken, çocuklarda izlenmesi gereken yol hakkında doğru adımlar atmak gerekir.” dedi.24 Nisan 2025 Perşembe 13:38YAŞAM
Ofis çalışanlarını bekleyen gizli tehditFizik Tedavisi ve Rehabilitasyon Prof. Dr. Hasan Dursun, çalışma ve yaşam şartlarının ergonomik ilkelere göre düzenlenmesinin, kümülatif travmalara bağlı yumuşak doku hasarlarının azaltılmasında önemli olduğunu vurguluyor.21 Nisan 2025 Pazartesi 13:53YAŞAM
Enginarların yapraklarını sakın atmayın!Karaciğeri arındırıyor, kalbi koruyor, sindirimi destekliyor… Uzman Diyetisyen Elif Melek Avcı Dursun, bahar aylarının şifa kaynağı enginarın sağlığa faydalarını ve en doğru tüketim yöntemlerini anlatıyor.21 Nisan 2025 Pazartesi 13:46YAŞAM
Doğru almazsanız faydadan çok zararı olabilirÖnerilen miktarlarda almak koşuluyla vitamin takviyeleri faydalı!18 Nisan 2025 Cuma 11:01YAŞAM
Belirti vermeden hayatı tehdit ediyorAort Diseksiyonu sinsice hayatı tehdit ediyor...18 Nisan 2025 Cuma 09:50YAŞAM
Kasık fıtığı çocuklarda yaygın görülüyorBoğulmuş fıtık tedaviyi zorlaştırıyor!18 Nisan 2025 Cuma 09:35YAŞAM
Covid-19 kalp krizi ve ani ölümleri tetikliyor mu?Kalp krizi haberleri, toplumda haklı bir endişe iklimi yarattı.Covid-19 pandemisinin bu durumla olan potansiyel ilişkisi ise gündem olmaya devam ediyor.15 Nisan 2025 Salı 09:57YAŞAM
Sezaryen doğum tartışmaları yeniden alevlendi!Türkiye’de doğum oranları hızla düşerken, ilk doğum yaşı 30’un üzerine çıktı.15 Nisan 2025 Salı 09:55YAŞAM
Gözde alerjisi olanlar dikkat! İşte almanız gereken önlemlerProf. Dr. Özlem Evren Kemer, göz alerjisinin kolaylıkla teşhis ve tedavi edilebilen bir hastalık olduğunu ancak tedavi edilmediğinde yaşam kalitesini düşürerek ciddi görme problemlerine yol açabileceğini vurguladı.15 Nisan 2025 Salı 09:47YAŞAM
Obezite Türkiye'de alarm veriyor!Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Can Gönen, Türkiye’de alarm veren obezitede en yeni tedavi yöntemlerini anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.10 Nisan 2025 Perşembe 09:37YAŞAM
Modern çağın yaygın hastalığı: Migren!Modern çağın stresli yaşantısında dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de görülme sıklığı önemli ölçüde artan migren, yaşam kalitesini bozan hastalıklar arasında ilk sıralarda yer alıyor.09 Nisan 2025 Çarşamba 10:08YAŞAM
Erken yaşta makyajın 5 zararıDermatoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Güldehan Atış, erken yaşta makyaj malzemesi ve diğer kozmetik ürünlerin kullanılması sonucu ortaya çıkan sorunlar hakkında bilgi verdi.07 Nisan 2025 Pazartesi 17:10YAŞAM
Hamileler dikkat! İşte kaçınmanız gereken 10 önemli hataKadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Burak Güler, hamilelik sürecinin sağlıklı ilerleyebilmesi için kaçınılması gereken hatalar hakkında bilgi edinmenin son derece önemli olduğunu vurguladı.07 Nisan 2025 Pazartesi 17:02YAŞAM
Kanatlı etleri pişirildikten sonra hemen tüketilmeliArtvin Çoruh Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Hüdayi Ercoşkun, kırmızı ete göre daha çabuk bozulan kanatlı etinin pişirilmesinden tüketilmesine kadar her aşamasında dikkatli olunması gerektiğini söyledi.07 Nisan 2025 Pazartesi 13:14YAŞAM
Telefonu yatakta şarj etmeyin! Yangın riskini arttırıyorTelefonu gece şarjda bırakmak yangın riskini artırıyor. Uzmanlar, özellikle düşük kaliteli veya hasarlı şarj aletleri, batarya problemleri ile uygun olmayan şarj ortamlarının önemli tehlike unsurları olduğunu söylüyor.04 Nisan 2025 Cuma 11:35YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış