22 Kasım 2024
  • Bursa22°C
  • İstanbul18°C
  • Ankara16°C

TMMOB'DAN VARLIK FONU TEPKİSİ

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği...

TMMOB'dan varlık fonu tepkisi

09 Şubat 2017 Perşembe 08:48

TMMOB Bursa İl Koordinasyon Kurulu (İKK), 11 büyük kamu kurum ve kuruluşu ile Antalya, Aydın, İstanbul, İzmir, Muğla ve Isparta başta olmak üzere birçok ildeki devlet arazilerinin Türkiye Varlık Fonu'na devredilmesine ilişkin basın toplantısı gerçekleştirdi.
 
TMMOB Bursa İKK Sekreteri Fikri Düşünceli tarafından yapılan açıklama Bursa Akademik Odalar Birliği (BAOB) yerleşkesinde gerçekleştirildi.
 
"Türkiye Varlık Fonu Yönetimi Anonim Şirketinin Kurulması İle Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun", 19.08.2016 tarihinde TBMM'de benimsenmiş ve 26.08.2016 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdiğini hatırlatan Düşünceli, "İlgili kanun tasarısı TBMM'de görüşülürken, darbe girişimini bastırma atmosferinden yararlanıldığını belirtmiş ve tüm ülke servetinin hukuk dışı, Anayasa'ya aykırı bir şekilde bir anonim şirkete teslim edilmesinin sakınca ve yanlışlarını vurgulamıştık" ifadelerini kullandı.
 
Siyasal iktidarın, yeni bir KHK ile birçok kamu kurum ve kuruluşunun hisselerini Varlık Fonu'na aktarma kararı aldığını, böylece, TÜRKSAT, PTT, TELEKOM, BOTAŞ, TPAO, ETİ Maden, ÇAYKUR, Borsa İstanbul, THY, Ziraat Bankası ve Halk Bankası gibi ülkemizin 11 büyük kamu kurum ve kuruluşu ile Antalya, Aydın, İstanbul, İzmir, Muğla ve Isparta başta olmak üzere birçok ildeki devlet arazileri Varlık Fonu'na aktarıldığını söylen Düşünceli, "konuyu değerlendirirken, öncelikle, kamu kurum ve kuruluşlarının, OHAL ile ilgisi bulunmayan bir KHK ile ve Varlık Fonu aracılığıyla merkezi yönetim bütçesinin ve meclis denetiminin dışında tutulmasıyla, iktidarın hukuk dışı uygulamalarına bir yenisinin eklenmiş olduğunu belirtmek isteriz" dedi.
 
_dsc0431.jpg
 
"Bu uygulama, açık bir şekilde Anayasa'ya aykırıdır; kamu yararı eksenli sosyal hukuk devleti ilkesinin tasfiyesi niteliğindedir" diyen Düşünceli açıklamaya şöyle devam etti:
 
"Diğer yandan söz konusu kanun gerekçesinde belirtilen, başka ülkelerde varlık fonlarının ülkemiz için örnek oluşturamayacağı da açıktır. Zira örnek gösterilen ülkelerde cari açık değil, fazlalık bulunmaktadır. Ülkemizde kurulan Türkiye Varlık Fonu AŞ ise herhangi bir gelir fazlalığına dayanmamaktadır. Tam tersine Türkiye, bütçe açığı ve cari açık veren bir sisteme sahiptir.
 
Fon, Kamu İktisadi Kuruluşları ve İktisadi Devlet Teşekkülleri hükümlerine tabi olmayacaktır. Şirket, özel hukuk hükümlerine göre faaliyet gösterecektir.
Hazine garantisine sahip olan "mega projelerin" yatırımına, çalışanların birikimi ve kamusal varlıklar da tahsis edilecektir.
Türkiye Varlık Fonu AŞ, kendisine devredilen kamu kaynak ve varlıklarını satabilecek, rehin ve ipotek verebilecektir.
Varlık Fonu AŞ'de istihdam edilecek personel seçiminde ve yargılanmasında kamu personel rejimi uygulanmayacaktır.
İhale mevzuatı-Kamu İhale Kanunu hükümleri uygulanmayacak, şirket faaliyetleri Sayıştay dolayısıyla yasama organının denetimine tabi olmayacaktır.
Uzun bir süredir açıkça izlendiği gibi, Türkiye ekonomisinin istihdam ve gelir yaratan istikrarlı bir ekonomi olma olasılığı özellikle son yıllarda atılan yanlış adımlarla tamamen aşındırılmış, sanayi hamleleri yerini siyasal iktidarın popülist tercihlerine bırakmıştır.
 
Bunun sonucu olarak, "mega projeler" denilen bir dizi maceracı ve Türkiye'nin öncelikleri arasında yer almayan projelerde karar kılınmıştır. Dış finansman bulmakta sorun yaşayan "Kamu-Özel Ortaklığı"na dayalı, "Mega proje" batağına saplanan firmaları ve garantör yapılan Hazine'yi bu bataktan çıkarmak için akla gelen son araç, Varlık Fonu olarak kamuoyuna sunulmuştur. OHAL şartlarında bir torba yasa ile uygulanmaya başlanan bu model ile, elde avuçta kalan kamu varlıklarının Varlık Fonu'nda toplanması ve fon harcamalarının kamu denetiminden ve Sayıştay'dan kaçırılarak, bu batık projelerin kurtarılması amaçlanmaktadır. Ancak bu yolla bir sonuç alınması mümkün değildir. Fona aktarılan kamu kuruluşlarının varlıkları rant peşinde koşan yatırımcılara kısa sürede yem edilecektir.
 
Ülkemiz ve halkımızın kaynak ve varlıkları sahipsiz değildir!
 
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği TMMOB, böylesi bir kamusal-toplumsal yoksullaşmaya karşı kamusal üretim, kamu mülkiyeti, kamu işletmeciliği ve kamusal denetimi kararlılıkla savunacak, kamu kurum ve kuruluşlarının yeniden merkezi bütçenin ve Sayıştay'ın denetim yetki kapsamına alınması gerektiğini dile getirecektir.
 
TMMOB, ülkemizin yeraltı ve yerüstü kaynaklarına, kamu kuruluşlarına, kamu arazilerine ve üzerinde halkın alın teri olan tüm varlıklara sahip çıkılması için elinden geleni yapacaktır.
 
Ülkemiz ve halkımızın kaynak ve varlıklarının talanına kararlılıkla "hayır" diyoruz."
Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bursa