TİROİD HAMİLELİĞE ENGEL OLUR MU?
Anne olma hayallerinize tiroid yüzünden gölge düşmesin...

25 Mart 2022 Cuma 09:54
Tiroid bezi hastalıkları, üreme çağındaki kadınlarda oldukça sık görülüyor. Özellikle hamilelik döneminde olan ya da bebek sahibi olmak isteyen kadınların sıkça karşılaştığı tiroid sorunları, bu süreci zorlaştırabiliyor. Ancak kontrolleri düzenli ve eksiksiz yaptırmak, takibi yapan doktorların önerilerine harfiyen uymak ve gerekiyorsa gebelik öncesi gerekli ön tedavileri almak, bu büyülü yolculuğun tiroid açısından sorunsuz atlatılmasına olanak sağlıyor. Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümü’nden Prof. Dr. Ayşe Kubat Üzüm, gebelikte sıklıkla yaşanan tiroid sorunları hakkında önemli bilgiler verdi.
Tiroid hormonu bebeğin gelişiminde önemli rol oynuyor
Tiroid bezi boynun orta hattında, nefes borusunun hemen önünde yerleşmiş olan önemli bir endokrin organdır. Üreme çağındaki kadınlarda, tiroid bezi hastalıkları sık görülmektedir. Tiroid hormonları hem gebeliğin sorunsuz sürdürülmesi, hem de anne ve bebek sağlığı üzerinde çok önemli rol oynamaktadır. Gebelikte her endokrin bez gibi tiroid bezi de bir miktar büyür. Tiroid bezi T3 ve T4 olarak adlandırılan iki hormon salınımından sorumludur. Sağlıklı gebelikte gebeliğin 7.haftasından itibaren T4 artmaya başlar ve 16. haftada en yüksek değerlere ulaşır. Bu hormonun artışı, büyümekte olan bebeğin hem zeka gelişimi, hem de vücut gelişimi için çok önemlidir. Gebeliğin erken dönemlerinde, bebeğin tiroid bezi işlev görmediğinden anneden bebeğe geçen tiroid hormonları özellikle de bebeğin merkezi sinir sisteminin gelişmesinde önemli rol oynamaktadır. Gebeliğin 16.-17. haftalarında bebeğin tiroid bezi de hormon yapmaya başlar, ancak unutulmamalıdır ki; neredeyse gebeliğin son haftalarına dek anneden bebeğe tiroid hormonu geçişi devam eder.
Gebelerin günlük 200-250 mcg iyot alması önerilir
İyot, tiroid hormonu yapımı için çok önemli bir maddedir ve bebeğin yeterli miktarda tiroid hormonu yapabilmesi için anneden uygun miktarda iyot geçişinin olması gereklidir. Gebelikte annenin iyot ihtiyacı artmaktadır. Bunun yanında ülkemizde iyot eksikliği halen çok önemli bir sorundur. Hem bebeğin sağlıklı gelişimi, hem de annede guatr oluşumunu engellemek için gebelerin günlük 200-250 mcg iyot alması önerilmektedir. İyot için en önemli kaynak iyottan zengin tuzlardır. Ayrıca doktor kontrolünde iyot takviyesi alınması da gerekebilir.
Bu kriterleri taşıyorsanız…
Eğer bir anne adayı;
30 yaşından daha büyükse
Tiroidi az veya çok çalışıyorsa
Guatr veya Hashimoto tiroiditi gibi bir tiroid hastalığı varsa
Daha önceden tiroid ameliyatı olduysa
Tip 1 diyabet gibi bağışıklık sistemini etkileyen bir hastalığı varsa
Düşük, erken doğum öyküsü, gebelik kayıpları, gebelikte tansiyon yüksekliği varsa
Kısırlık (infertilite) tedavisi görüyorsa
Ailede tiroid hastalığı varsa
Şişman ise
İyot eksikliği bölgesinde yaşıyor ise mutlaka tiroid hormonları ölçülmelidir.
Hipotiroidiye dikkat!
Tiroid bezinin tiroid hormonlarını yeterli miktarda üretememesine hipotiroidi denir ve gebelikte sık görülen bir durumdur. Öte yandan Hashimoto hastalığı ve daha önceden geçirilmiş tiroid cerrahilerinden sonra da hipotiroidi sıkça görülür. Eğer anne adayında hipotiroidi teşhis edildiyse vakit kaybedilmeden tedavisine başlanmalı ve gebelik haftasına göre önerilen tiroid hormon değerlerine ulaşmak hedeflenmelidir. Eğer aşılama ya da tüp bebek gibi yardımcı üreme teknikleri ile gebelik planlanıyorsa, öncesinde tiroid hormonları hedef değerlere getirilmelidir.
Daha önceden size hipotiroidi teşhisi konmuş ve tedavi alıyor iseniz, unutmayın ki gebelik süresince daha yüksek ilaç dozlarına ihtiyaç duyulacaktır. Gebe olduğunuzu anladığınız anda günlük ilaç dozunu %25-30 oranında artırmalı ve en kısa sürede bir iç hastalıkları uzmanı veya endokrinoloji uzmanına başvurmalısınız.
Her 1000 gebeliğin sadece 2’sinde hipertiroidi görülüyor
Tiroid bezinin tiroid hormonlarını fazla miktarda üretmesine ise hipertiroidi denir ve hipotiroidinin aksine her 1000 gebeliğin sadece 2’sinde görülür. En sık sebebi Graves hastalığı (% 85-90) olmakla birlikte bazen tiroid nodülleri de hipertiroidiye neden olur. Hipertiroidi belirti ve bulguları, sinirlilik, titreme, çarpıntı, terleme, sıcak tahammülsüzlüğü, kilo kaybı, uykusuzluk, dışkılama sayısında artış ve guatrdır. Normal gebelikte de bu bulgulara sık rastlandığı için fark edilmeyebilir. Ayırıcı tanıda, tiroid fonksiyon testleri önemlidir. Hipertiroidi uygun tedavi edilmediğinde anne ve bebekte istenmeyen olayların gelişmesine sebep olabilir. Annede düşük, plasenta ayrılması, erken doğum, kalp yetmezliği, hipertansiyon, tiroid fırtınası gelişebilir. Prematüre doğum, düşük doğum ağırlığı, ölü doğuma neden olabilir. Gebelikte hipertiroidisi olan annelerin tiroid testleri, düşük riskinden kaçınmak için sıkı kontrol edilmeli, gerekirse tedavisi başlanmalıdır. Hipertiroid bir kadın gebe kalmayı planlıyor ise öncesinde tiroid hastalığı tercihen cerrahi veya radyoaktif iyot tedavisi ile kalıcı bir çözüme ulaştırılmalı, tiroid hormonları normale geldikten sonra gebelik izni verilmelidir.
Gebelikte tiroid hormon fazlalığı geçici olabilir.
Gebelikte ayırt edilmesi gereken önemli bir durum da gebeliğe bağlı olarak tiroid hormonlarının geçici artması durumudur. Kanda yükselen gebelik hormonunun (beta-hCG) tiroid bezini uyarıcı etkisi vardır ve gebeliğin ilk aylarında bu hormon etkisi ile geçici bir tiroid hormon fazlalığı gelişebilir. Gebeliğin 6-8. haftasında ortaya çıkmakta ve gebeliğin 18-20. haftasında kendiliğinden düzelmektedir. Tüp bebek tedavisi görenlerde, ikiz gebeliklerde görülme sıklığı daha fazladır. Genellikle bulantı, kusma eşlik eder. Bu durumda çoğu kez tiroide yönelik bir tedavi gerekmez, serum, vitamin takviyesi gibi destek tedavileri yeterlidir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Astımı tetikleyen 10 etkenAstım ataklarına karşı 10 etkili öneri!05 Mayıs 2025 Pazartesi 18:06YAŞAM
Zayıflar daha uzun yaşıyorÇok yemek tümörü besliyor05 Mayıs 2025 Pazartesi 18:01YAŞAM
Omurganızı yıllara ezdirmeyin!Modern yaşamın getirdiği uzun süreli oturma, yanlış duruş ve fiziksel hareketsizliğin omurga sağlığını tehdit ettiğini belirten uzmanlar, omurganın, hayati öneme sahip olduğunu söylüyor.30 Nisan 2025 Çarşamba 10:13YAŞAM
Koronavirüs sonrası kalp krizi oranlarında artış! 25-44 yaş arasını etkiliyorKoronavirüsle beraber 25-44 yaş arasında kalp krizi oranı yüzde 30 arttı. Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, kalp krizinin yaşanmadan önce hastaların büyük çoğunluğunda kritik sinyaller verdiğini söylüyor.30 Nisan 2025 Çarşamba 10:07YAŞAM
Gıda hilelerine dikkat! Çocukları zehirliyorUzman Diyetisyen Elif Melek Avcı, tağşiş ve taklit ürünlerin çocuk sağlığı üzerindeki yıkıcı etkilerine dikkat çekiyor: “Ucuz ve kalitesiz gıdalar, sağlıklı bir neslin önündeki en büyük engel!”30 Nisan 2025 Çarşamba 10:01YAŞAM
Çocuklarda diş sıkma alışkanlığına dikkat!Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir “Yetişkinlerde bile diş sıkma alışkanlığını kontrol altına almak veya kalıcı bir tedavi önerisi sunabilmek henüz mümkün değilken, çocuklarda izlenmesi gereken yol hakkında doğru adımlar atmak gerekir.” dedi.24 Nisan 2025 Perşembe 13:38YAŞAM
Ofis çalışanlarını bekleyen gizli tehditFizik Tedavisi ve Rehabilitasyon Prof. Dr. Hasan Dursun, çalışma ve yaşam şartlarının ergonomik ilkelere göre düzenlenmesinin, kümülatif travmalara bağlı yumuşak doku hasarlarının azaltılmasında önemli olduğunu vurguluyor.21 Nisan 2025 Pazartesi 13:53YAŞAM
Enginarların yapraklarını sakın atmayın!Karaciğeri arındırıyor, kalbi koruyor, sindirimi destekliyor… Uzman Diyetisyen Elif Melek Avcı Dursun, bahar aylarının şifa kaynağı enginarın sağlığa faydalarını ve en doğru tüketim yöntemlerini anlatıyor.21 Nisan 2025 Pazartesi 13:46YAŞAM
Doğru almazsanız faydadan çok zararı olabilirÖnerilen miktarlarda almak koşuluyla vitamin takviyeleri faydalı!18 Nisan 2025 Cuma 11:01YAŞAM
Belirti vermeden hayatı tehdit ediyorAort Diseksiyonu sinsice hayatı tehdit ediyor...18 Nisan 2025 Cuma 09:50YAŞAM
Kasık fıtığı çocuklarda yaygın görülüyorBoğulmuş fıtık tedaviyi zorlaştırıyor!18 Nisan 2025 Cuma 09:35YAŞAM
Covid-19 kalp krizi ve ani ölümleri tetikliyor mu?Kalp krizi haberleri, toplumda haklı bir endişe iklimi yarattı.Covid-19 pandemisinin bu durumla olan potansiyel ilişkisi ise gündem olmaya devam ediyor.15 Nisan 2025 Salı 09:57YAŞAM
Sezaryen doğum tartışmaları yeniden alevlendi!Türkiye’de doğum oranları hızla düşerken, ilk doğum yaşı 30’un üzerine çıktı.15 Nisan 2025 Salı 09:55YAŞAM
Gözde alerjisi olanlar dikkat! İşte almanız gereken önlemlerProf. Dr. Özlem Evren Kemer, göz alerjisinin kolaylıkla teşhis ve tedavi edilebilen bir hastalık olduğunu ancak tedavi edilmediğinde yaşam kalitesini düşürerek ciddi görme problemlerine yol açabileceğini vurguladı.15 Nisan 2025 Salı 09:47YAŞAM
Obezite Türkiye'de alarm veriyor!Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Can Gönen, Türkiye’de alarm veren obezitede en yeni tedavi yöntemlerini anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.10 Nisan 2025 Perşembe 09:37YAŞAM
Modern çağın yaygın hastalığı: Migren!Modern çağın stresli yaşantısında dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de görülme sıklığı önemli ölçüde artan migren, yaşam kalitesini bozan hastalıklar arasında ilk sıralarda yer alıyor.09 Nisan 2025 Çarşamba 10:08YAŞAM
Erken yaşta makyajın 5 zararıDermatoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Güldehan Atış, erken yaşta makyaj malzemesi ve diğer kozmetik ürünlerin kullanılması sonucu ortaya çıkan sorunlar hakkında bilgi verdi.07 Nisan 2025 Pazartesi 17:10YAŞAM
Hamileler dikkat! İşte kaçınmanız gereken 10 önemli hataKadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Burak Güler, hamilelik sürecinin sağlıklı ilerleyebilmesi için kaçınılması gereken hatalar hakkında bilgi edinmenin son derece önemli olduğunu vurguladı.07 Nisan 2025 Pazartesi 17:02YAŞAM
Kanatlı etleri pişirildikten sonra hemen tüketilmeliArtvin Çoruh Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Hüdayi Ercoşkun, kırmızı ete göre daha çabuk bozulan kanatlı etinin pişirilmesinden tüketilmesine kadar her aşamasında dikkatli olunması gerektiğini söyledi.07 Nisan 2025 Pazartesi 13:14YAŞAM
Telefonu yatakta şarj etmeyin! Yangın riskini arttırıyorTelefonu gece şarjda bırakmak yangın riskini artırıyor. Uzmanlar, özellikle düşük kaliteli veya hasarlı şarj aletleri, batarya problemleri ile uygun olmayan şarj ortamlarının önemli tehlike unsurları olduğunu söylüyor.04 Nisan 2025 Cuma 11:35YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış