Alışverişlerin ve bilgiye erişimin büyük ölçüde online ortamda gerçekleştirilmesi, dijital dolandırıcılık girişimlerinde artışa yol açtı. 2022 Küresel Dijital Dolandırıcılık Trendleri Raporu'nda 5 kişiden ikisinin dijital dolandırıcılık hedefi olduğuna dikkat çekilirken uzmanlar sahte internet sitelerine ve reklamlara karşı dikkatli olunması gerektiğini hatırlattı. 

Online alışveriş mecralarının, bilgi kanallarının ve finansal uygulamaların yaygınlaşması, siber güvenlik tehditlerini son kullanıcı düzeyine indirdi. Pek çok sektörde görülen dijitalleşme, dijital dolandırıcılık vakalarında da artışa yol açtı. 2022 Küresel Dijital Dolandırıcılık Trendleri Raporu’nda 2019-2021 periyodunda 5 kişiden ikisinin dijital dolandırıcılığa maruz kaldığına dikkat çekilirken, tüketicilerin %35'inin sahte internet sitelerinin hedefi olduğu belirtildi. Ayrıca belirtilen süreçte küresel çapta dijital dolandırıcılık şüphesi oranında %52’lik bir artış gözlemlendi. 

Konuyla ilgili değerlendirmelerini paylaşan dijital ve performans pazarlama ajansı IQUEEM Kurucusu Berkun Meral, “E-ticaret, finansal hizmetler ve devlet kurumlarının online servisleri dahi sahte internet siteleri ve reklamlarla taklit edilebiliyor. Dijital okuryazarlık konusunda eksikleri olan veya o an için dikkati dağılan pek çok kullanıcı, sahte site ve reklamları gerçeğinden ayırt edemeyebiliyor” dedi. 

Seyahat odaklı dolandırıcılık girişimleri 2 yılda %110 arttı

Siber suçluların, genelde tüketicilerin zayıf yönlerine veya isteklerine yönelik dolandırıcılık girişimlerinde bulunması da dikkat çekti. Rapora göre seyahat odaklı dijital dolandırıcılık girişimleri 2 yılda %110 artarken, ABD Federal Ticaret Komisyonu'nun verilerine göre yalnızca ABD'de toplam maliyeti 95 milyon doları bulan seyahat odaklı dijital dolandırıcılık vakası raporlandı. 

Sahte reklam ve internet sitelerinin indirim, tatil fırsatı gibi tüketicilerin kolayca ikna olma eğilimi gösterebileceği öğelerle tasarlandığında dikkat çeken Berkun Meral, “Geçtiğimiz aylarda yerli bir siber güvenlik şirketinin Türkiye’de gerçekleştirdiği araştırmada 30 bin kişinin ‘ücretsiz Maldivler tatili’ senaryosuna inandığı görüldü. Sahte olduğunu fark etmeyen kullanıcılar, bu reklamlara tıkladıklarında kişisel bilgi çaldırma, zararlı yazılım indirme, dolandırılma, tehlikeli ve yasa dışı içeriklerle karşılaşma gibi risklere maruz kalıyor. Turizm sektörüne özel hizmetler sunan ve Google’a göre alanında dünyadaki en iyi 2.375 şirket arasında gösterilen bir ajans olarak, bu gibi vakalarla sıkça karşılaşıyoruz. Siber saldırganlar Google gibi kapsamlı reklam ağlarını ve sosyal medya mecralarını hedefliyor” diye konuştu. 

Araç, bungalov, tekne kiralama sitelerini de taklit ediyorlar

Kiralama dolandırıcılığı yapmak isteyen suçluların tek hedefi tatil rezervasyonları değil. Daha birkaç gün önce bir kullanıcının tanınan bir araç kiralama markasını taklit eden sahte internet sitesi tarafından dolandırıldığını paylaştığını belirten Berkun Meral, “Yine geçtiğimiz aylarda 160 kişiyi dolandıran bir bungalov çetesi çökertilmişti. İnternet üzerinden erişilebilen her hizmet dolandırıcıların hedefi olabiliyor. Tasarım ve web teknolojilerinin olanaklarıyla oldukça profesyonel bir imaj çizen, yüksek bütçeli sahte reklamlarla en üst sıralarda yer alan bu sahte sitelere karşı dikkatli olunması gerekiyor" dedi. 

“Sahte reklamlardan korunmak zor değil”

Kullanıcıların bir siteyle kişisel verilerine veya kredi kartı bilgilerini paylaşmadan önce almaları gereken ilk önlemin sitelerin bağlantı adreslerini kontrol etmek olduğunu vurgulayan IQUEEM Kurucusu Berkun Meral, değerlendirmelerini şu ifadelerle sonlandırdı: “Güncel antivirüs programı kullanmak da güvenli internet deneyimi için olmazsa olmazlar arasında öne çıkıyor. Ayrıca kullanıcıların şüphelendikleri internet sitelerinin markaya ait Google İşletme kartındaki adresle aynı olup olmadığını kontrol etmesi, form doldurmadan önce siteden tam anlamıyla emin olması, güvenli kaynaklardan indirme yapması, sosyal medyadan yönlendikleri internet sitelerinin doğruluğunu teyit etmesi ve tatil reklamı aracılığı ile telefon aramasına yönlendirildiyse arama yaptığı  telefon numarasını mutlaka işletmenin web sitesinden veya Google İşletme kartından kontrol etmesi gerekiyor. Şayet internet tarayıcıları bir siteyle ilgili uyarı veriyorsa bu uyarıyı dikkate alarak siteyi terk etmek de güvenli elden bırakmamak açısından önem taşıyor.”