SİNÜZİT BELİRTİ VE TEDAVİ YÖNTEMLERİ
Şakaklarda baş ağrısı, gerginlik, doluluk hissi sinüzitin habercisi...
01 Ekim 2021 Cuma 19:58
Toplumda baş ağrısı deyince akla ilk gelen sinüzit oluyor. Fakat yapılan çalışmalar bunun aksine baş ağrılarının yüzde 5 ile 10’unu sinüzitin oluşturduğunu gösteriyor.
Müzmin (kronik) sinüzitte baş ağrısının yok denecek kadar az olduğunu, sinüzite bağlı baş ağrısının yeni başlayan (akut) sinüzitte görüldüğünü belirten Türkiye İş Bankası grup şirketleri arasında yer alan Bayındır Sağlık Grubu, Bayındır İçerenköy Hastanesi Kulak Burun Boğaz, Baş ve Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ethem Şahin, sinüzit belirti ve tedavi yöntemleri hakkında detaylı açıklamalarda bulundu.
Sinüsler doğumdan itibaren herkeste bulunan ve gelişimini ergenlik döneminde tamamlayan kafa içindeki hava boşlukları olarak biliniyor. Her sinüsün toplu iğne başı kadar deliği bulunuyor ve bunlar buruna açılıyor. Sinüsler ve burun günde 600 ml’ye yakın salgı (mukus) üretimi yapıyor. Bu salgı önce buruna, oradan da geniz bölgesine doğru hareket ediyor ve farkında olmadan yutuluyor. Sinüsler sesin şekillenmesinde rol alıyor, bakterileri ve toz partiküllerini temizliyor, alınan havanın nemlendirilmesini sağlıyor. Bunu yapması için sağlam bir mukoza (örtü), sağlam titrek tüyler ve fonksiyonel deliğe ihtiyaç duyuyor.
Sinüslerin fizyolojisinde bir sorun olduğunda ise mukusun sinüs içinde biriktiğini belirten Bayındır İçerenköy Hastanesi Kulak Burun Boğaz, Baş ve Boyun Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ethem Şahin, eğer patoloji devam ederse mukus birikiminin devam ettiğini ve bakteriler için rezervuar görevi yaptığını, bunun da enflamasyona ve iltihaba yol açarak sinüzit başlattığını söylüyor.
‘BİLİNENİN AKSİNE BAŞ AĞRISI FAZLA OLMAZ’
Sinüzitte en önemli şikâyet, burun tıkanıklığı ve dirençli geniz akıntısı olarak karşımıza çıkıyor. Bilinenin aksine sinüzitte baş ağrısı fazla olmuyor. Baş ağrısı sadece yeni oluşmuş sinüzitte bulunuyor. Özellikle şakaklarda baş ağrısı, gerginlik, doluluk hissi oluyor. Gözaltlarında şişlik olabilirken, tekrarlayan öksürük nöbetleri de yaşanıyor.
Şikâyetler 3 haftadan kısa sürer ve tedaviye yanıt verirse akut (basit) sinüzit olarak adlandırıldığını ve burun akıntısının genelde açık sarı renkli olup baş ağrısı yaşandığını belirten Doç. Dr. Ethem Şahin, “Şikâyetler 3 haftadan uzun sürer, tedaviye cevap vermezse kronik (müzmin) sinüzit olarak adlandırılır. Kronik sinüzitte baş ağrısı pek olmaz ve koyu sarı renkli burun akıntısı mevcuttur. Tanı için doktorun muayene bulgusu ve şikâyetler yeterlidir. Normal KBB muayenesinde kesin tanı konulamadığında radyolojik tetkiklere (sinüs grafisi, sinüs tomografisi gibi) ihtiyaç duyulabilir” dedi.
BURNUN AÇIK KALMASI TEDAVİDE ÇOK ÖNEMLİ
Sinüzit tedavisi başlangıçta ilaç tedavisiyle yapılıyor. Burnun açık kalmasının tedavinin en önemli basamağı olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Ethem Şahin; “Serum fizyolojikli yıkamalar yapılmalı, burun açıcı birtakım spreyler kullanılmalıdır. Bunun yanında burun açıcı dekonjestan denilen haplar, kortizonlu burun spreyleri, mukus çıkarılmasını kolaylaştırıcı şurup veya haplar kullanılabilir. Sinüzitin bakteriyel olduğu düşünülüyor ise antibiyotik tedavisi verilmelidir. Hastalar 2-3 hafta antibiyotik tedavisiyle takip edilir ve şikâyetler gerilemezse hastanın sinüs tomografisi çekilir. Sinüs BT’de patolojinin devam ettiği gözlenirse ameliyat olasılığı doğar” dedi.
ENDOSKOPİK SİNÜS CERRAHİSİ EN ÇOK KULLANILAN TEDAVİ YÖNTEMİ
Endoskopi, KBB alanında en çok burun çevresindeki sinüslere yapılan ameliyatlarda kullanılıyor ve buna ‘endoskopik sinüs cerrahisi’ deniliyor. Bu ameliyatın uzun yıllardır tüm dünyada sinüzit cerrahisinde kullanılan neredeyse tek yöntem olduğunu belirten Doç. Dr. Ethem Şahin konu hakkında şu açıklamalarda bulundu: “Endoskopik sinüs cerrrahisi, lokal ya da genel anestezi altında kolayca yapılıyor. Ameliyatların hepsi burun deliğinden girilerek yapılır. Sinüs cerrahisi ortalama 1 saat sürer. Ameliyatın amacı, hastalıklı sinüslerin ağzını açıp, var olan iltihabı ya da hastalıklı dokuyu buradan uzaklaştırmak ve sinüslerin burun ile beraber aynı anda havalanmasını sağlamaktır.”
BELİRLİ ARALIKLARLA TAKİP ŞART
Ayrıca uzman ellerde yapılan endoskopik sinüs cerrahisinde başarı oranının yüksek ve nüks ihtimalinin düşük olduğunu açıklamalarına ekleyen Doç. Dr. Ethem Şahin sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Endoskopik sinüs cerrahisinin başarı oranı yüzde 70-90 arasında olmakla beraber, ameliyat sonrası iyi takip edilmesi ve var ise alerjik rinitin tespit edilip tedavi edilmesi, kronik sinüzitin tekrarlamasını neredeyse sıfıra yakın hale getirir. Bu nedenle, hastanın varsa şikâyeti mutlaka alerji testi yapılıp, bu yönde tedaviye başlanmalıdır.”
ALERJİK SİNÜZİT NEDİR?
Alerjik rinit genetik bir hastalık olup, tetikleyici bir faktör ile her yaş grubunda şikâyete yol açabilir. Tekrarlayan hapşırık nöbetleri, burun tıkanıklığı, burun kaşıntısı ve öksürükle seyreden bir hastalıktır. Alerjik rinitin uzun dönemde en korkulan sonuçları astım ve sinüzittir. Alerjik rinitte astıma dönüşme riski yüzde 25-30 arasıyken, sinüzite dönüşme riski yüzde 45-60 arasındadır.
ALERJİK RİNOSİNÜZİTTE CERRAHİ TEDAVİ
Hastada eğer var ise burun kemik eğriliği (nazal septum deviasyonu), burun eti büyümesi (konka hipertrofisi), nazal polip ve tedaviye dirençli sinüzit durumunda, bu hastalıkların cerrahi olarak tedavisi şarttır. Bu cerrahiler alerjiyi tedavi etmez ancak mekanik olan sorun ortadan kalktığında alerjen ile savaşmak daha kolaylaşacak ve hastanın genel şikâyetleri ortalama yüzde 40-60 arasında azalacaktır.
Alerjik rinitte sinüzit cerrahisi artık çok daha kısa süre içinde ve belli yeni teknolojik cihazlar ile yapılmaktadır. Hasta ameliyatın olduğu gün hastaneden taburcu olup bir sonraki gün dışarı çıkabilmekte ve isterse üçüncü-dördüncü günde işinin başında olabilmektedir. Fakat cerrahi tedaviyle beraberinde yapılacak alerjik deri testi, sonrasında alınacak önlemler ve diğer tedaviler ile uzun yıllar alerjik rinit şikâyetlerinden korunulabilir. Hastaları zaman zaman bıktıran bu hastalıktan, doğru tanı ve doğru tedavi ile kurtulmak mümkündür. Alerjik rinosinüzitin çözümsüz bir hastalık olmadığı unutulmamalıdır.
- Türk Eğitim Vakfı 57 yaşındaTürk Eğitim Vakfı 57. Yılını TEV Türkiye Virtüözleri Oda Orkestrası Konseri ile Kutladı11 Mayıs 2024 Cumartesi 11:33YAŞAM
- Migreni tetikleyen faktörlerTipik migren baş ağrısı özellikleri nelerdir?...11 Mayıs 2024 Cumartesi 11:29YAŞAM
- Kemik sağlığına iyi gelen besinlerKemik işlemlerini desteklemeye yardımcı olabilecek besinler....11 Mayıs 2024 Cumartesi 11:19YAŞAM
- Yazın tüketilmesi gereken 6 meyveYaz mevsimi yalnızca deniz, kum ve güneşten ibaret değil....10 Mayıs 2024 Cuma 12:43YAŞAM
- Ağız kokusuna iyi gelen besinlerİşte ağız kokusuna yardımcı olacak bazı beslenme önerileri...10 Mayıs 2024 Cuma 12:30YAŞAM
- Üniversite sınavında son bir aya girildiSınava bir ay kala en etkili çalışma bol bol deneme sınavı çözme!...10 Mayıs 2024 Cuma 11:48YAŞAM
- Çocuk gelişiminde anahtar rol ailedeAile, çevre ve okul çocuğun gelişimine önemli katkılar sağlıyor!..10 Mayıs 2024 Cuma 11:17YAŞAM
- Kalp krizinde bu hataları yapmayın!Sigara kalp krizi riskini 3 kat artırıyor!...10 Mayıs 2024 Cuma 11:01YAŞAM
- Kalp damar hastalıkları artıyorTürkiye'de 1.445 hasta kalp nakli bekliyor...09 Mayıs 2024 Perşembe 13:17YAŞAM
- Sağlığı etkileyen 13 hataSağlığımızı tehdit eden bu alışkanlıklar çok yaygın!...09 Mayıs 2024 Perşembe 12:17YAŞAM
- Omurga tümörü belirtileri nelerdir?Sırt ağrısı omurga tümörü habercisi olabilir...09 Mayıs 2024 Perşembe 12:09YAŞAM
- Doğru hareket etmenin 9 yoluÇağın en büyük sağlık sorunlarından biri hareketsiz yaşam...09 Mayıs 2024 Perşembe 11:41YAŞAM
- Grip salgınına dikkatUzmanlar uyarıyor...09 Mayıs 2024 Perşembe 11:36YAŞAM
- Travmanın travması olur mu ?Uzmanından konu hakkında önemli bilgiler...09 Mayıs 2024 Perşembe 09:50YAŞAM
- Crohn hastaları nasıl beslenmeliNasıl beslenmeliyiz? Nelerden kaçınmalıyız?...08 Mayıs 2024 Çarşamba 11:42YAŞAM
- Sekonder İnfertilite nedir?Uzmanından önemli bilgiler...08 Mayıs 2024 Çarşamba 11:24YAŞAM
- Fazla D vitamini zehirleyebilir!Ülkemizde her 2 kişiden 1’inin D vitamini eksik!...08 Mayıs 2024 Çarşamba 09:07YAŞAM
- Uzmanlar uyarıyor!‘Saman nezlesi’ olarak da bilinen mevsimsel alerjik rinit zamanı!...07 Mayıs 2024 Salı 13:02YAŞAM
- Epilepsi ihmale gelmezBeyin-Damar hastalıkları epilepsiye neden olabilir...07 Mayıs 2024 Salı 11:33YAŞAM
- Bal arıları tehdit altındaArıların azalması da gıda güvenliğini tehdit ediyor!...07 Mayıs 2024 Salı 09:00YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.