RUH SAĞLIĞINIZ İÇİN DENGE ŞART
Beden, iş ve başarı, ilişkiler ve gelecek beklentilerinize eşit enerji harcayın...

25 Mart 2024 Pazartesi 16:36
Teknolojinin gelişmesiyle hızlanan yaşam, maruz kaldığımız bilgi bombardımanı, pandemi, iklim krizi, ekonomik bunalımlar ve savaşlar hepimizin dengesini bozdu.
Sürekli olarak sinirli, sabırsız, erteleyen, “dönüp duran”; günlük meselelerle başa çıkmakta, uyumakta zorlanan, gelecekteki herhangi bir zorluktan aşırı derecede korkan (her zaman felaket olarak algılanan); bir zamanlar basit görünen durumlar karşısında felç olan insanların sayısı giderek artıyor.
2021 yılında Tıp dergisi 'The Lancet'te yayınlanan araştırmaya göre, pandeminin sert etkisinin hissedildiği 2020'de, küresel çapta depresif ve anksiyete bozuklukları sırasıyla yüzde 28 ve yüzde 26 oranında arttı. Türkiye, Arjantin, Güney Afrika Cumhuriyeti gibi ülkelerde bu oran depresif bozukluklarda yüzde 38,7, anksiyete bozukluklarında ise yüzde 28'in üzerinde artış gösterdi.
Peki, dünyanın dertleriyle dertlenip dengemizi kaybetmek yerine başka bir çıkış yolu var mı? Psikiyatrist ve Psikoterapist Doç. Dr. Rukiye Hayran, çıkış yolunun “pozitif psikoloji”de olduğunu söylüyor. “En genel tabiriyle, pozitif psikolojinin, insanı daha iyiye götürmeyi amaçlayan bir alan olduğunu söyleyebiliriz” diyen Hayran, “Psikoloji bilimi, yıllardır varolan hastalıkları iyileştirmeye, semptomları gidermeye çalışıyor. Fakat son zamanlarda bir hastalığımız olmasa dahi, iyi hissedemediğimizi fark etmeye başladık. Birçoğumuz kendimizi stresle, erteleme problemleriyle, potansiyelini nasıl gerçekleştireceğini bilememenin verdiği iç huzursuzlukla hayatı olabileceğinden daha az kaliteli yaşıyor halde bulduk. İşte pozitif psikoloji de tam olarak bu sorunu hedef alarak genişliyor. Kısaca, geleneksel psikoloji insanlarda neyin “yanlış” olduğuna odaklanırken pozitif psikoloji neyin “doğru” olduğuna odaklanıyor” diyor.
Pozitif psikoterapinin, insanın içinde bulunduğu duruma farklı açılardan bakabilmeyi amaçladığını kaydeden Hayran, şu önerilerde bulunuyor:
Aslında birçok ruhsal problem, Denge Modelindeki enerjinin yeterince dengeli dağıtılmaması nedeniyle olur. Çatışmalar çoğaldığında, insanlar problemleri ile baş edebilmek için bu boyutlardan biri ile tepki vermeye yönelebilirler. Bazı insanlar kaçış yolunu çalışmakta bulurken bazıları ilişkiler kurma ya da bozmada, bazıları da maneviyat ve fantezilerde bulur. Ancak bu durum, bazı problemleri de beraberinde getirir.
Örneğin, bir insan, enerjisinin çoğunu iş ve başarı alanına aktardığında diğer alanlar için yeterli enerjisi kalmayacaktır. Dolayısıyla, iş ve başarı alanında yoğunlaşan insanın, beden veya ilişkiler alanında yeni problemler doğabilir. Sürekli çalışmaya odaklandığı için vücut sağlığı ihmal edilmiş olabilir ya da eşiyle, arkadaşlarıyla arasında iletişim sorunları başlayabilir. Bununla beraber denge problemi, yalnızca tek alana yoğunlaşmaktan kaynaklanmaz. İnsanlar, aynı anda iki ya da üç alana da yoğunlaşabilir. Örneğin; enerjisini iş, beden ve ilişki alanına yoğunlaştırmış olan insan, gelecek ve fantezi alanına enerji ayıramayacaktır. Bu durumda başarılı bir iş hayatı, iyi ilişkileri ve sağlıklı bir bedeni olsa bile geleceğe dair umutsuz ve isteksiz olabilir veya kendini manevi anlamda bir boşlukta hissedebilir. Dolayısıyla, kişinin ruh sağlığı bu dengesizlikten olumsuz bir şekilde etkilenir.
Daha anlaşılır olması için, denge modelindeki bu dört alanı, bir terazi üzerindeymiş gibi düşünebiliriz. Terazinin bir koluna ağırlık çöktüğünde, bu durum, diğer kolda sorunlar olmasına yol açar. Sorunların oluşmasını engellemek veya sorunları ortadan kaldırmak için teraziyi dengede tutmak gerekir. Yaşam dengesi, kişilerin zamanını ve enerjisini bu dört alana, uygun bir biçimde paylaştırması anlamına gelmektedir. Bu dengeyi sağlarken, kişinin benliğini ve özsaygısını gözetmek de son derece önemlidir. Kısacası, yaşam enerjisi, Denge Modelinin dört alanına dengeli bir şekilde paylaştırıldığında, hayattan alınan zevk artar ve kalıcı bir şekilde devam edebilir. Pozitif Psikoterapi, kişiye, bu dengeyi sağlayarak daha huzurlu bir hayata ulaşabilmesi için ihtiyaç duyduğu bilgiyi ve cesareti kazandırmayı hedefler.
Dört Temel Denge Alanı
Beden ve Duygu Alanı: Bütün bedensel ihtiyaç ve faaliyeti kapsayan alandır. Yeme-içme, uyku, cinsellik, hareket etme gibi her türlü bedensel ihtiyaç bu alandadır. Bedensel olarak iyi ve yeterli olmak, diğer alanlara da olumlu olarak yansımaktadır.
İş ve Başarı Alanı: Özgüven, başarı, yetkinlik ve güç gibi ihtiyaçları kapsayan alandır. Hem günlük hayattaki hem iş hayatındaki görev ve sorumluluklar bu alandadır.
İlişki ve Bağlantı Alanı: Sevmek, sevilmek, takdir etmek ya da takdir görmek, bağ kurmak gibi ihtiyaçlarla ilgilidir. Dolayısıyla anne-baba, eş, arkadaş veya iş arkadaşlarıyla kurulan bütün ilişkiler bu alandadır.
Gelecek ve Fantezi: Geleceğe dair düşünce, beklenti ve hayaller bu alanla ilişkilidir. Hayata dair bazı değerlere sahip olunması, hayatı anlamlandırmaya çabası ve bütün manevi inançlar bu alandadır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Burun estetiği öncesi bunlara dikkat!Uzman doktordan estetik yaptıracaklara uyarı...27 Mayıs 2025 Salı 09:57YAŞAM
Prostat sorununa yeni nesil cerrahi tedaviİyi Huylu Prostat Büyümesini Yeni Nesil Cerrahi Tedavilerle İyileştirmek Mümkün27 Mayıs 2025 Salı 09:50YAŞAM
Meme estetiğinde doğal sonuçlar elde ediliyorİzi gizleniyor, genel anestezi gerektirmiyor, işlem kısa sürüyor27 Mayıs 2025 Salı 09:47YAŞAM
Burun estetiği 15 yaşa kadar indi ama...Burun estetiği ameliyatı, dünyada ve ülkemizde en sık yapılan estetik operasyonlarında ilk sırada yer almaya devam ediyor. Hatta 15-16 yaşındaki gençler bile ailelerini ikna ederek burun estetiği ameliyatı yaptırmak amacıyla hekimlere başvuruyorlar.22 Mayıs 2025 Perşembe 10:30YAŞAM
Balık keyfiniz kabusa dönüşmesin!Balık, bazı bireylerde bağışıklık sistemi tarafından alerjen olarak tanımlanarak ciddi reaksiyonlara yol açabilir. Balık alerjisi olanlar ne yemeli? Nelere dikkat etmeli?22 Mayıs 2025 Perşembe 10:24YAŞAM
Reflü hakkında doğru sanılan 9 yanlışModern çağın stresli ve yoğun temposunda, sağlıksız beslenme ve yanlış yaşam alışkanlıklarının da etkisiyle reflü hastalığı hızla yaygınlaşıyor.22 Mayıs 2025 Perşembe 10:15YAŞAM
Annenin ve bebeğin sağlığını olumsuz etkiliyor!Hamilelikte en önemli sorunlardan biri: Obezite!20 Mayıs 2025 Salı 12:36YAŞAM
Sağlıklı kalabilmek için hareket edinSağlıklı kalmanın en kolay yolu...20 Mayıs 2025 Salı 12:01YAŞAM
Stresin vücuda 7 zararıStres deyip geçmeyi...20 Mayıs 2025 Salı 11:52YAŞAM
Sağlıklı beslenmenin görünmeyen tehdidi: PestisitÜrünleri zararlılardan korumak amacıyla tarımda pestisit adı verilen ilaçlar kullanıldığını belirten uzmanlar, bu kimyasalların insan sağlığı için tehdit oluşturduğunu söylüyor.13 Mayıs 2025 Salı 13:04YAŞAM
Türkiye olması gerekenden iki kat fazla tuz tüketiyor12-18 Mayıs Tuza Dikkat Haftası...12 Mayıs 2025 Pazartesi 13:10YAŞAM
Önlemlerinize 3 ay önce başlayın“Anne olmaya hazırım” diyorsanız…12 Mayıs 2025 Pazartesi 13:09YAŞAM
Astımı tetikleyen 10 etkenAstım ataklarına karşı 10 etkili öneri!05 Mayıs 2025 Pazartesi 18:06YAŞAM
Zayıflar daha uzun yaşıyorÇok yemek tümörü besliyor05 Mayıs 2025 Pazartesi 18:01YAŞAM
Omurganızı yıllara ezdirmeyin!Modern yaşamın getirdiği uzun süreli oturma, yanlış duruş ve fiziksel hareketsizliğin omurga sağlığını tehdit ettiğini belirten uzmanlar, omurganın, hayati öneme sahip olduğunu söylüyor.30 Nisan 2025 Çarşamba 10:13YAŞAM
Koronavirüs sonrası kalp krizi oranlarında artış! 25-44 yaş arasını etkiliyorKoronavirüsle beraber 25-44 yaş arasında kalp krizi oranı yüzde 30 arttı. Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, kalp krizinin yaşanmadan önce hastaların büyük çoğunluğunda kritik sinyaller verdiğini söylüyor.30 Nisan 2025 Çarşamba 10:07YAŞAM
Gıda hilelerine dikkat! Çocukları zehirliyorUzman Diyetisyen Elif Melek Avcı, tağşiş ve taklit ürünlerin çocuk sağlığı üzerindeki yıkıcı etkilerine dikkat çekiyor: “Ucuz ve kalitesiz gıdalar, sağlıklı bir neslin önündeki en büyük engel!”30 Nisan 2025 Çarşamba 10:01YAŞAM
Çocuklarda diş sıkma alışkanlığına dikkat!Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir “Yetişkinlerde bile diş sıkma alışkanlığını kontrol altına almak veya kalıcı bir tedavi önerisi sunabilmek henüz mümkün değilken, çocuklarda izlenmesi gereken yol hakkında doğru adımlar atmak gerekir.” dedi.24 Nisan 2025 Perşembe 13:38YAŞAM
Ofis çalışanlarını bekleyen gizli tehditFizik Tedavisi ve Rehabilitasyon Prof. Dr. Hasan Dursun, çalışma ve yaşam şartlarının ergonomik ilkelere göre düzenlenmesinin, kümülatif travmalara bağlı yumuşak doku hasarlarının azaltılmasında önemli olduğunu vurguluyor.21 Nisan 2025 Pazartesi 13:53YAŞAM
Enginarların yapraklarını sakın atmayın!Karaciğeri arındırıyor, kalbi koruyor, sindirimi destekliyor… Uzman Diyetisyen Elif Melek Avcı Dursun, bahar aylarının şifa kaynağı enginarın sağlığa faydalarını ve en doğru tüketim yöntemlerini anlatıyor.21 Nisan 2025 Pazartesi 13:46YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış