Günümüzde artık viral hepatitlere bağlı olarak gelişen siroz yerine alkol nedenli olmayan karaciğer yağlanmasına bağlı olarak gelişen siroz daha ön planda. Alkol nedenli olmayan karaciğer yağlanmasına bağlı siroz görülme sıklığı artık ilk üç sırada.
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Abdullah Ülkü, karaciğer yetmezliğinin en önemli nedenleri arasında hepatit B, C ile alkole bağlı kronik karaciğer hastalıklarının gösterildiğini belirtti. Ülkü, viral hepatitlerin siroz gelişiminde ön planda olduğu görülürken son zamanlarda alkol dışı karaciğer yağlanmasına bağlı siroz gelişiminde çok önemli artışlar yaşandığına dikkati çekti.

Karaciğer yağlanmasının başlıca nedenleri arasında obezitenin ve dengesiz beslenmenin sayılabileceğinin altını çizen Ülkü, alkol dışı karaciğer yağlanmasında karaciğerde yağ depolanması oluştuğunu dile getirdi.
Günümüzde beslenme alışkanlarının değişmesiyle birlikte egzersizden uzak bir yaşam ile beraber insanların hareketsiz kaldığına değinen Ülkü, bu durumun beraberinde karaciğerde yağlanmayı getirdiğine dikkati çekti.

Öncelikle karaciğer yağlanmasını önlemek için obeziteden kaçınılmasını ve düzenli egzersiz yapılmasını öneren Ülkü, egzersizin cilt altında ve karaciğerdeki toplam yağ miktarını azalttığını ve böylece metabolizmayı düzenlediğine vurgu yaptı.

Hastanın çoğu kez karaciğer yağlanması öyküsünde alkol kullanmadığını ifade ettiğine de değinen Ülkü, zaten günümüzün adeta salgın düzeyine gelen ve alkole bağlı olmayan ancak obezitenin birinci faktör olduğu karaciğer yağlanmasıyla karşı karşıya olunduğunu belirterek, eğer hastalığın önüne geçilemezse hastanın doğrudan karaciğer nakli ile karşı karşıya kalabileceğini vurguladı.