İŞ STRESİYLE BAŞA ÇIKMANIN YOLLARI
İnsanlar stres altında yaşamlarını sürdürüyor.

18 Ocak 2019 Cuma 14:48
Stresin, insanın bedensel ve ruhsal dengesini etkilediğine dikkat çeken Doç. Dr. Hakan Atalay, stres karşısında alınması gereken önlemleri anlattı.
İnsanoğlu, var olduğundan bu yana hayatta kalma çabası içinde stres altında bir yaşam sürüyor. Bir organın çalışma düzeninin aksaması ya da işe giderken trafikte yaşananlar, havanın durumu, ikili ilişkiler strese neden olabiliyor. Giderek hayatı karmaşıklaşan insanın yaşadıklarıyla başa çıkması için eskisinden farklı beceriler geliştirmesi gerektiğini belirten Yeditepe Üniversitesi Koşuyolu Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Hakan Atalay, iş yerindeki stres kaynağına dikkat çekti.
Stresin iş yerinde daha fazla olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Hakan Atalay, "Çalıştığımız yerler de gerek çalışma biçimleri, gerek çalıştığımız mekânlar, gerekse ilişki biçimleriyle giderek daha fazla stres kaynakları oluşturmaktadır. İş yerleri çok daha kalabalık, evlerimize daha uzak, işler ve ilişkiler daha karmaşık. Dolayısıyla, günümüzün insanının bu yeni meydan okumaları tanıması ve bunlarla başa çıkması için kendine özgü yöntemler geliştirmesi beklenir" dedi.
STRESİN BİYOLOJİK BELİRTİLERİ GÖRÜLÜYOR
Stresin ya da zorlanmanın biyolojik, psikolojik ya da toplumsal birçok işareti ve sonucu olabileceğini ifade eden Doç. Dr. Atalay, "Durumun boyutlarının belirlenmesi ilk adımdır. Biz kişisel olarak stresi günlük hayatta hissettiğimiz yorgunluklar, can sıkıntıları, kaygılar, hatta depresif durumlar, yüksek tansiyon, kalp çarpıntıları, mide-barsak sorunları, hormonal değişmeler gibi bedensel şikâyetler, ilişkilerde tahammülsüzlük, mutsuzluk, çabuk sinirlenme, yalnızlaşma gibi kişiler arası belirtilerle gözlemleyebiliriz. Böyle durumlarda alacağımız önlemleri de çeşitli boyutlarıyla birlikte değerlendirmekte yarar vardır. İlk adım, modern hayatın tüm bu sorunlara yol açabileceğini bilerek hayatımızı baştan itibaren buna uygun olarak düzenlemeye çalışmaktır. Örneğin, sevdiğimizi bir iş seçmek, iş dışındaki hayatımızı ve ilişkilerimizi stres üreten değil dinlendirici alanlar haline getirmek, dünya görüşümüzü zenginleştirmek ve geniş ufuklu bir bakış açısı edinmek bunlar arasında sayılabilir" diye konuştu.
"KENDİNİZİ TANIYIN, HAYATTAN ZEVK ALMAYA ÇALIŞIN"
Doç. Dr. Atalay, önlemlere rağmen stresin geçmemesi durumunda yapılması gerekenleri ise şöyle sıraladı: "Kaçınılmaz nedenlerle bedensel, ruhsal ve toplumsal olarak zorlanma altında olduğumuzu düşünüyorsak söz konusu alanlara ve kendimize özgü başa çıkma yöntemlerimizi geliştirmemiz, hissedilen zorlanma düzeyini azaltarak ortaya çıkabilecek zararları azaltacak, tersine, hayattan zevk almamızı sağlayacaktır. Örneğin, bedensel olarak kapasitemizi gerçekçi bir şekilde değerlendirmek, her şeyi kendimiz yapmaya çalışmak yerine işleri uygun bir şekilde yönlendirmek, iş dışında kendimize zaman ayırmak, dinlenmek, olabildiğince bedenimizi dinginlikten çıkarmak, zararlı alışkanlıklardan uzak durmak, beslenme ve uyuma düzenimize dikkat etmek; biyolojik dengemizin korunmasında işe yarayabilecek tedbirlerdir. Psikolojik olarak, kendimizi daha iyi tanımak, zihinsel becerilerimizi geliştirmek, hayat boyu merak etmek ve öğrenmek, farklı alanlara ilgi duymak, okumak, el becerilerimizi geliştirmek, farklı kültürleri görmek, olaylara farklı açılardan bakabilme yeteneği edinmek, çabalar hissedilen zorlanmanın azalmasına yol açabilir."
Doç. Dr. Atalay, 'nefes terapisti', 'yaşam koçu', 'regresyon terapisti', 'R2ci', 'üfürükçü', 'şifacı', 'biyoenerjici' adıyla ortaya çıkan çeşitli şarlatanlara karşı da dikkat edilmesi konusunda uyardı. Günümüzde "trend" olan bu yeni tip meslek erbaplarının sorunların kaynağını, toplumsal tasarım olarak değil de, bireyin kendi yanlışları, tembelliği, bilgisizliği ve yetersizliği olarak gösterdiğini belirten Doç. Dr. Hakan Atalay, bu tip şarlatanların insanları yüzyıllardır kandırdığını, bilimsel bilginin aydınlatamadığı insanları şarlatanların aldattığını söylüyor.
Mevcut üretim ilişkileri ve modern çalışma biçimi insan doğasına aykırı olduğundan genel çalışma ve örgütlenme biçimi, amacı ve işleyişi değişmedikçe, strese karşı bütün önlemler geçici, "idare etme kabilinden" öneriler olarak kalacağını belirten Doç. Dr. Atalay şunları da sözlerine ekliyor: "İnsanların doğasına daha uygun, yeryüzünün doğasıyla bütünlük içinde, kar etmeyi değil de birlikte yaşamayı ve üretmeyi temel alan bir çalışma tarzına geçene kadar biz ruh sağlığı uzmanları da böyle "idare edici önerilerle idare edeceğiz" sanırım. Bence "bu koşullarda" her işyeri, her çalışma biçimi stres üretmeye devam edecektir."
STRESİNİ AZALTMAK İÇİN...
Doç. Dr. Hakan Atalay, stresin verebileceği zararları en aza indirmek için her yerde bulunabilecek önlem ve önerileri ise şöyle sıralıyor:
KİŞİLİK ÖZELLİKLERİNE GÖRE BAŞA ÇIKMA YÖNTEMLERİNİZİ FARKLILAŞTIRIN
Mesleğimizle ilgili her konuda olduğu gibi bu konuda da başa çıkma yolları kişiye özel olmalıdır. Örneğin, saplantılı bir kişi verilen işleri iyi yapmaya çalışır ve yeni işlere itiraz edemediği için sürekli iş yükü altında kalırken, narsisistik bir kişi işin sadece görünen kısımlarıyla ilgilenip çok iş yapıyor gibi bir izlenim yaratabilir. Böyle durumlarda hem yöneticilere, hem de diğer çalışanlara düşen görev, işini yapanları desteklemek, iş yapar görünenleri engellemektir. Saplantılı kişilerin yapması gereken en önemli işlerden biri, fazla gelen iş yükünü kabul etmeyip iş yaptığı için angarya olarak verilen görevleri asıl sahiplerine refere etmeyi öğrenmektir. Sosyal anksiyetesi yüksek olan kişilerin kendi yaptıklarına odaklanmaları ve diğer insanlarla ilişkilerini geliştirme pratikleri yapmaları işe yarayabilir. Bağımlı kişilerin daha çok destekleyici yöneticilerle çalışmaları sağlanabilir.
BEDENİ MUTLAKA DİNLENDİRİN
Genel olarak bedenimizi ve beynimizi dinlendirici önlemleri ihmal etmemek gerekir. (Örneğin, iyi bir uyku, çalışmaya aralar verme, kısa egzersizler, uygun nefes çalışmaları, oturma biçimine dikkat etme, iş dışında dinlenme/kendini geliştirme alanları yaratma, yürüyüş/gezi, okuma/izleme faaliyetlerini ihmal etmeme, toplumsal ilişkileri sürdürme, gibi...)
GERÇEKÇİ BEKLENTİLER İÇİNDE OLUN
Beklenti, öfkenin yoğunluğunun artmasına neden olabilir. İşteki durumun gerçekçi bir şekilde değerlendirilmesi ve beklentilerin buna göre ayarlanması, ayrıca başkalarının ruh haline yönelik empati hissinin geliştirilmesi öfke denetimini kolaylaştırabilir ve böylece stres düzeyini düşürebilir. Ayrıca, durumun geniş bir açıdan değerlendirilmesi öfkenin yerine mizahın kullanılmasını sağlayarak beyin ve beden sağlığının korunmasına yardımcı olabilir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Çocuklarda diş sıkma alışkanlığına dikkat!Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir “Yetişkinlerde bile diş sıkma alışkanlığını kontrol altına almak veya kalıcı bir tedavi önerisi sunabilmek henüz mümkün değilken, çocuklarda izlenmesi gereken yol hakkında doğru adımlar atmak gerekir.” dedi.24 Nisan 2025 Perşembe 13:38YAŞAM
Ofis çalışanlarını bekleyen gizli tehditFizik Tedavisi ve Rehabilitasyon Prof. Dr. Hasan Dursun, çalışma ve yaşam şartlarının ergonomik ilkelere göre düzenlenmesinin, kümülatif travmalara bağlı yumuşak doku hasarlarının azaltılmasında önemli olduğunu vurguluyor.21 Nisan 2025 Pazartesi 13:53YAŞAM
Enginarların yapraklarını sakın atmayın!Karaciğeri arındırıyor, kalbi koruyor, sindirimi destekliyor… Uzman Diyetisyen Elif Melek Avcı Dursun, bahar aylarının şifa kaynağı enginarın sağlığa faydalarını ve en doğru tüketim yöntemlerini anlatıyor.21 Nisan 2025 Pazartesi 13:46YAŞAM
Doğru almazsanız faydadan çok zararı olabilirÖnerilen miktarlarda almak koşuluyla vitamin takviyeleri faydalı!18 Nisan 2025 Cuma 11:01YAŞAM
Belirti vermeden hayatı tehdit ediyorAort Diseksiyonu sinsice hayatı tehdit ediyor...18 Nisan 2025 Cuma 09:50YAŞAM
Kasık fıtığı çocuklarda yaygın görülüyorBoğulmuş fıtık tedaviyi zorlaştırıyor!18 Nisan 2025 Cuma 09:35YAŞAM
Covid-19 kalp krizi ve ani ölümleri tetikliyor mu?Kalp krizi haberleri, toplumda haklı bir endişe iklimi yarattı.Covid-19 pandemisinin bu durumla olan potansiyel ilişkisi ise gündem olmaya devam ediyor.15 Nisan 2025 Salı 09:57YAŞAM
Sezaryen doğum tartışmaları yeniden alevlendi!Türkiye’de doğum oranları hızla düşerken, ilk doğum yaşı 30’un üzerine çıktı.15 Nisan 2025 Salı 09:55YAŞAM
Gözde alerjisi olanlar dikkat! İşte almanız gereken önlemlerProf. Dr. Özlem Evren Kemer, göz alerjisinin kolaylıkla teşhis ve tedavi edilebilen bir hastalık olduğunu ancak tedavi edilmediğinde yaşam kalitesini düşürerek ciddi görme problemlerine yol açabileceğini vurguladı.15 Nisan 2025 Salı 09:47YAŞAM
Obezite Türkiye'de alarm veriyor!Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Can Gönen, Türkiye’de alarm veren obezitede en yeni tedavi yöntemlerini anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.10 Nisan 2025 Perşembe 09:37YAŞAM
Modern çağın yaygın hastalığı: Migren!Modern çağın stresli yaşantısında dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de görülme sıklığı önemli ölçüde artan migren, yaşam kalitesini bozan hastalıklar arasında ilk sıralarda yer alıyor.09 Nisan 2025 Çarşamba 10:08YAŞAM
Erken yaşta makyajın 5 zararıDermatoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Güldehan Atış, erken yaşta makyaj malzemesi ve diğer kozmetik ürünlerin kullanılması sonucu ortaya çıkan sorunlar hakkında bilgi verdi.07 Nisan 2025 Pazartesi 17:10YAŞAM
Hamileler dikkat! İşte kaçınmanız gereken 10 önemli hataKadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Burak Güler, hamilelik sürecinin sağlıklı ilerleyebilmesi için kaçınılması gereken hatalar hakkında bilgi edinmenin son derece önemli olduğunu vurguladı.07 Nisan 2025 Pazartesi 17:02YAŞAM
Kanatlı etleri pişirildikten sonra hemen tüketilmeliArtvin Çoruh Üniversitesi Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Hüdayi Ercoşkun, kırmızı ete göre daha çabuk bozulan kanatlı etinin pişirilmesinden tüketilmesine kadar her aşamasında dikkatli olunması gerektiğini söyledi.07 Nisan 2025 Pazartesi 13:14YAŞAM
Telefonu yatakta şarj etmeyin! Yangın riskini arttırıyorTelefonu gece şarjda bırakmak yangın riskini artırıyor. Uzmanlar, özellikle düşük kaliteli veya hasarlı şarj aletleri, batarya problemleri ile uygun olmayan şarj ortamlarının önemli tehlike unsurları olduğunu söylüyor.04 Nisan 2025 Cuma 11:35YAŞAM
İşte C vitaminin 5 faydasıBeslenme ve Diyet Uzmanı Tuba Örnek, “C vitamini veya bir diğer adıyla askorbik asit, vücudumuzdaki çeşitli hastalıklara yol açan zararlı moleküllerle savaşma konusunda önemli bir antioksidandır” dedi.02 Nisan 2025 Çarşamba 15:32YAŞAM
Diyabet riski taşıyor musunuz?8 sorudan oluşan diyabet testi hazırlayan İç Hastalıkları Uzmanı Dr. Edvin Murrja, bu belirtilerden birinin bile olması durumunda mutlaka doktora başvurmak gerektiğini belirtti, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.02 Nisan 2025 Çarşamba 10:57YAŞAM
İşte bel fıtığı hakkında doğru bildiğiniz 7 yanlışBeyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Ziya Akar,bel fıtığı hakkında doğru sanılan 7 yanlışı anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.28 Mart 2025 Cuma 09:47YAŞAM
Bayramda tatlı ve şeker tüketimine dikkat!Dr. Öğr. Üyesi Işıl Doğruer, tatlı ve şeker tüketiminin diş sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini vurgulayarak, bayramda dikkat edilmesi gereken önemli noktaları paylaştı.27 Mart 2025 Perşembe 16:09YAŞAM
Sağlık bayram için 9 öneriRamazan ayında sindirim sistemi uzun süreli oruca alışır, öğün sayıları azaldığı için beslenme düzeninde değişiklikler olur.27 Mart 2025 Perşembe 14:35YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış