HER GÖĞÜS AĞRISI KALP KRİZİ İLE Mİ İLGİLİDİR?
Kalp krizlerinin en önemli belirtilerinden biri göğüs ağrısı!...
15 Mart 2023 Çarşamba 10:24
Kalp krizlerinin en önemli belirtilerinden biri göğüs ağrısı! Pekiyi her göğüs ağrısı kalp krizini mi işaret eder? Kalp krizi engellenebilir mi? Kadınları bekleyen gizli tehlike ne? Erken yaşta kalp krizi vakaları nasıl önlenir? Tüm bu soruların cevaplarını Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. İsmail Ateş yanıtladı.
Dünyada ve ülkemizde en önemli ölüm nedenleri arasında yer alan kardiyovasküler hastalıklar ve bunların sonuçlarından biri olan kalp krizlerinin en önemli belirtilerinden biri göğüs ağrısı. Her göğüs ağrısının kalp krizi işareti olmadığını belirten Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. İsmail Ateş, ”Her göğüs ağrısı kalp krizi ile ilgili değildir. Ancak burada hastaları değerlendirirken, koroner kalp hastalıkları ile ilgili belirli risk faktörlerini değerlendiririz. Onların olup olmaması önemlidir. Hastanın erkek olması, 40 yaşını geçmiş olması, şeker hastalığı, yüksek kolesterol, sigara kullanımı, yüksek tansiyon, ailede erken yaşta kalp krizi hikayesi, sedanter yaşam gibi risk faktörleri varsa ve hastanın bahsettiği ağrı göğüste ağırlık ve baskı hissi uyandıran, giderek şiddetlenen ağrı şeklindeyse bunu detaylı değerlendirmek lazım. Bazen sadece hastanın telefonda tarif ettiği ağrı şeklinden hastanın hemen hastaneye yatırılıp ileri tetkik için değerlendirilmesi gerektiğini, anjiyosunun gerekli olduğunu anlarız. Bazen de yüz yüze daha detaylı bir değerlendirme yapabiliriz. EKG (elektrokardiyografi) ve ekokardiyografi dediğimiz kalp ultrasonu ile kalbine bakabilir veya bazı kan testleri ile bunu anlayabiliriz.” Dedi.
Kriz gelişmeden hastaneye başvurmakta fayda var.
Dr. Ateş hayati nitelikte olabilecek 3 belirtiye dikkat çekerek, ”Hastalara benim en önemli tavsiyem şudur. Hasta belli risk faktörlerini taşıyorsa, belli yaşın üzerindeyse, göğsünde tarif edemediği bir ağrı hissetiyse mutlaka bir acil servise uğrayıp EKG ve diğer gerekli tetkiklerle değerlendirilmesi gerekir. Kalp krizi geçiren hastaların yüzde 20-25’i hastaneye ulaşamıyor. Hastaneye ulaşanların da kriz öncesine nazaran yüzde 5-10 riski bulunuyor. Dolayısı ile kriz gelişmeden hastaneye başvurmakta fayda var.” şeklinde uyarılarda bulundu.
Kalp krizini hafif atlatmanın yolları nelerdir?
‘Kalp krizini hafif atlatabilir miyiz?’ sorusuna da yanıt veren Dr. İsmail Ateş, ”Öncelikle Kalp krizinin ne demek olduğunu açıklamaya çalışayım. Kalbin kendisini besleyen 3 tane ana damar bulunmaktadır, bunlara biz koroner arterler diyoruz. Damar duvarının zaman içerisinde yağlanmasına ve kireçlenmesine bağlı ufak ufak daralmalar başlamaktadır. Çamaşır makinesinin borularına biriken kireç gibi düşünün bunu. Bu damarlardaki yavaş yavaş tıkanmalarda risk daha azdır ama ani tıkanmalarda kalp krizi gelişir. Aslında kalp krizlerinin büyük çoğunluğu kalp damarlarında yüzde 50 oranlarında darlık varken orada biriken plağın ani olarak yırtılması sonucu pıhtı oluşmasına bağlıdır. Bu pıhtılar damar duvarında oluşan çatlakları yamamak için oluşuyor aslında, ancak bu aşırıya gittiği zaman kalp krizine neden oluyor. Bundan dolayı risk faktörleri önemli bir yere sahip. Özellikle erken yaş kalp krizlerinde belli risk faktörleri var. Erkek olmak, 40 yaşını geçmiş olmak, sigara kullanmak, şeker hastalığı, ailede erken yaşta kalp rahatsızlığı hikayesi bulunması, yüksek tansiyon, hareketsiz yaşam tarzı, kolesterol yüksekliği gibi. Bunların içerisinde bizim düzeltebileceğimiz risk faktörleri var. Sigarayı bırakmak, şekeri, kolesterolü ve tansiyonu kontrol etmek gibi... Bu risk faktörleri azaltıldığı zaman kalp krizi geçirme riskiniz ciddi oranda düşer.” İfadelerini kullandı.
Kalp krizi açısından kadınlar mı erkekler mi daha büyük risk altında?
Kadınlarda kalp krizlerinin daha sinsi geliştiğinin altını çizen Dr. İsmail Ateş, menopoz sonrası için uyarılarda bulundu. “Menopoz öncesi risk kadınlarda erkeklere göre daha düşük iken, 50-55’li yaşlardan sonra kadınlarda risk ciddi oranda artıyor. Hatta daha da riskli konuma gelebiliyorlar çünkü kadınlarda şikayetler erkekler nazaran daha atipik gelişiyor. Kadınlarda tipik ağrı olmayabiliyor bunun yerine sadece nefes darlığı gelişebiliyor. Dolayısı ile kadınları daha dikkatli değerlendirmek gerekir. Çarpıntı, terleme, mide bulantısı gibi belirtiler de kadınlarda koroner kalp hastalığı belirtisi olabilir. Bu yüzden bu gibi belirtilere karşı kadınların uyanık olması gerekir.”
20’li yaşlarda kalp kontrolü yapılmalı.
Dr. Ateş uyarılarına şu sözlerle davam etti. “İlk kontrollerin 20-25’li yaşlarında yapılasının bize kalbimizin durumu ile ilgili bilgi vereceğinden, ileriki döneme göre önlem alma konusunda bize yol haritası çizecektir. Her hastanın durumuna bireyselleştirilmiş yaklaşım çerçevesinde değerlendirme gerekir. Bu başlangıç noktası açısından büyük avantajdır. Risk faktörleri varsa ona göre tedbir almasına yardımcı olacaktır. Yoksa da 5-10 yıl aralıklarla kontroller yaptırabilir. 35 yaşını geçenlerde mutlaka ayrıntılı bir kardiyak checkup yapılması lazım. Bu da risk faktörleri varsa onların kontrol altına alınması açısından büyük önem taşımaktadır.”
- İlk yardım hayat kurtarırKızılay her evde bir ilk yardımcı hedefine eğitimlerle yaklaşıyor...04 Mayıs 2024 Cumartesi 12:16YAŞAM
- Vitrin hastalığı kimlerde görülür?Vitrin Hastalığı nedir? Nasıl belirti verir?...04 Mayıs 2024 Cumartesi 12:11YAŞAM
- Orta yaş krizi nedir?Orta Yaş Krizi İle Nasıl Başa Çıkılır ?...04 Mayıs 2024 Cumartesi 12:07YAŞAM
- Yanlış diyetler zayıflatmıyorŞok diyetler kesinlikle uygulanmaması gereken diyetler!...03 Mayıs 2024 Cuma 13:01YAŞAM
- Fibromiyalji belirtileri nelerdirFibromiyalji Hastaları Bunlara Dikkat...03 Mayıs 2024 Cuma 12:06YAŞAM
- ‘Çevrimiçi egzersiz’ yaparken dikkatPilates ve yoga sağlık katıyor ama!...03 Mayıs 2024 Cuma 11:45YAŞAM
- Mutluluk varılacak son noktaAileler iyi bir kariyerin mutluluk getireceğini düşünüyor!...03 Mayıs 2024 Cuma 11:40YAŞAM
- Yaza formda girmek için önerilerBu yaz sağlığınızı ve beden ağırlığınızı kontrol altına alın...03 Mayıs 2024 Cuma 11:35YAŞAM
- Droolingin en çok çocuklarda görülüyorÇocuklarda salya akmasının nedeni geniz eti büyümesi!...02 Mayıs 2024 Perşembe 13:41YAŞAM
- Lösemi hakkında 8 bilgiLösemi sadece genetik bir hastalık değil!02 Mayıs 2024 Perşembe 12:28YAŞAM
- Çölyak Vakfı kuruluş yıldönümünü kutladıTürkiye’de hala teşhis alamayan 1 milyon çölyak hastası var...02 Mayıs 2024 Perşembe 12:23YAŞAM
- Çocuklarda ortodonti tedavisiÇocuğunuzda bu sorunlar varsa bir ortodonti uzmanına danışın...02 Mayıs 2024 Perşembe 10:33YAŞAM
- Yapay zeka işsizlik endişesini tetikliyorYapay zeka, mavi yakalılardan sonra beyaz yakalıları tehdit ediyor!...02 Mayıs 2024 Perşembe 10:29YAŞAM
- Yaşlanmayla ağız ve diş problemi artıyorTükürük azalması ve ağız kuruluğu yaşlılarda daha sık görülüyor!...02 Mayıs 2024 Perşembe 10:18YAŞAM
- Uyku felcine dikkat!Uyku felci korkutucu bir deneyim olabilir çünkü...02 Mayıs 2024 Perşembe 08:55YAŞAM
- Antibiyotik kullanırken dikkat‘Nezle ve grip tedavisinde bilinçsiz ilaç kullanmayın’...01 Mayıs 2024 Çarşamba 10:45YAŞAM
- Soğuk içecekler dişlerinizi sızlatıyor mu?Diş hassasiyeti tedavisi oldukça basit!...01 Mayıs 2024 Çarşamba 09:12YAŞAM
- Çocuklar neden yalan söyler?Çocuğunuz yalan söylediğinde ne yapmalısınız?...01 Mayıs 2024 Çarşamba 09:08YAŞAM
- Yanlış epilasyon uygulamalarına dikkatBir hastalık değil ama kadınların özgüvenini olumsuz etkiliyor…30 Nisan 2024 Salı 13:45YAŞAM
- Yola çıkmadan önce bunlara dikkatArka koltukta takılı kemer ölümleri yüzde 75 azaltıyor!...30 Nisan 2024 Salı 12:15YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.