HER 6 ÇİFTTEN BİR TANESİ YALNIZLIK HİSSİ YAŞIYOR
İki saatten fazla sosyal medya kullanımı ilişkideki yalnızlığı artırıyor...
20 Ağustos 2021 Cuma 12:21
Yönetilmeyen yalnızlık ilişkiye zarar veriyor
İlişkilerde ortaya çıkan yalnızlık hissinin iyi yönetilmesi gerektiğini belirten uzmanlar, “Her altı çiftten bir tanesinde yalnızlık hissi olduğu istatistiklerde görülmektedir. Bu his yönetilmediği zaman da ilişkiye zarar verecek hale gelebiliyor.” uyarısında bulunuyor. Kadınların, yalnızlığa erkeklerden daha duyarlı olduğunu belirten uzmanlar, günde iki saatten fazla sosyal medya kullanımının da ilişkideki yalnızlığı artırabildiğine dikkat çekiyor. Uzmanlar, çocukluk çağında sağlıklı bir bağlanma gerçekleşiyorsa erişkinlikte de bu bağlanmanın görüldüğünü ve yalnızlık hissedilmediğini vurguluyor.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Gül Eryılmaz,
Prof. Dr. Gül Eryılmaz, ilişkilerdeki yalnızlığa ilişkin değerlendirmede bulundu.
İçerisinde bulunduğumuz bilgi çağında dijital ortamlara ve haber kaynaklarına ulaşımın fazlasıyla artmasına karşın ironik bir şekilde yalnızlığın da artmış durumda olduğunu kaydeden Prof. Dr. Gül Eryılmaz, yalnızlığın geniş bir yelpazeye sahip olduğunu söyledi.
Yalnızlığın pek çok çeşidi bulunuyor
Psikolojik çalışmaların, özellikle son zamanlarda yalnızlığın nedeni ile ilgilendiğini kaydeden Prof. Dr. Gül Eryılmaz, “Yalnızlık, ilk olarak hoş olmayan, öznel psikolojik bir durum olarak açıklandı. Fakat daha sonrasında kişinin ihtiyaç duyduğu sosyal ilişkilerinin yetersiz olmasına veya var olan sosyal ilişkilerinde kişinin arzu ettiği yakınlığın, duygusallığın ya da samimiyetin olmamasına gösterilen bir tepki olarak özetleniyor. Bu açıdan bakıldığında kişilerarası yalnızlık, sosyal yalnızlık, kültürel yalnızlık, psikolojik yalnızlık, kişinin kendi içerisinde kurmuş olduğu dinamikler açısından yalnızlık gibi çeşitleri de var. Bazen duruma bağlı olabiliyor, bazen yalnızlık kronikleşebiliyor ya da toplumsal bir parçanın yansıması olarak da gelişebiliyor.” diye konuştu.
Yalnızlık ve tek başına olmak farklı şeyler
Yalnızlığın anlamının içerisinde bulunulan duruma göre değişebileceğini kaydeden Prof. Dr. Gül Eryılmaz , “Kocaman bir kalabalık içinde tek başına olmak başka bir şey, kalabalık içinde nahoş, istenmeyen, sizin canınızı yakan, keyifsiz bir duygu vermesi başka bir şey. Tek başına olup da psikolojik olarak iyi hissedebilirsiniz, bunun adı yalnızlık değil. Kötü hissettiğiniz noktada yalnızlık olabilir.” dedi.
6 çiftten bir tanesi yalnızlık hissi yaşıyor
İlişkilerde yalnızlığa kadınların daha duyarlı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Gül Eryılmaz, “Her altı çiftten bir tanesinde yalnızlık hissi olduğu istatistiklerde görülmektedir. Bu his yönetilmediği zaman da ilişkiye zarar verecek hale gelebiliyor. Böylelikle kişinin psikolojisine iyi gelmeyen bir durum ortaya çıkıyor. Özellikle kadınların buna daha yatkın olduğu çalışmalarda gözükmektedir. Yani, kadınlar yalnızlığa erkeklerden daha duyarlılar.” dedi.
Bağlanmaya ihtiyacımız var
Bireylerin bir ilişki yaşarken neden yalnız hissettiklerini de değerlendiren Prof. Dr. Gül Eryılmaz, “Bu durum bireysel nedenlerden, çevresel nedenlerden ve ilişkiden kaynaklanıyor. Hem biyolojik olarak hem de psikolojik yapılanmamız için yalnızlığa değil, bağlanmaya ihtiyacımız var. Bunun içinde şefkat, görülme, ilgilenilme var. Tüm bunlar çocukluk çağından itibaren oluyor. Eğer ki çocukluk çağında sağlıklı bir bağlanma gerçekleşiyorsa erişkinlikte de bu bağlanmayı görüyor ve yalnızlık hissetmiyoruz.” diye konuştu.
Yalnızlık bulaşıcıdır
Yalnızlığın bulaşıcı bir duygu olduğunu belirten Prof. Dr. Gül Eryılmaz, “İlişkide karşı tarafla kurduğumuz duygusallığın yeterince konuşulmaması, yansıtılmaması, sosyal sorunlar, ekonomik sorunlar gibi geçici ya da kalıcı olarak bireyin psikolojisini etkileyen etmenler de ilişkiye yansıyabilir. Yalnızlığın bulaşıcı olduğu da söylenebilir. Çok yakın ilişkinizdeki bireyden sizlere de yalnızlık bulaşabilir. Bir diğer faktör de bireylerin sorun çözme mekanizması. Yakın ilişkilerdeki sorun çözme becerisi de yalnızlığı artıran veyahut azaltabilen bir etki yaratabiliyor. Sorun olduğu zaman kaçmak da yalnızlığı artırıyor.” diye konuştu.
İki saatten fazla kullanım yalnızlığı artırıyor
Yapılan çalışmalara göre günde iki saatten fazla sosyal medya kullanımının da ilişkideki yalnızlığı artırabildiğine dikkat çeken Prof. Dr. Gül Eryılmaz, “Özellikle sosyal medyanın bu kadar aktif kullanıldığı bir dönemde yalnızlığın da bu kadar ortaya çıkması insanı şaşırtmıyor. Sosyal medyada kurulan ilişkiler ‘mış’ gibi ilişkiler ve bu ilişkiler, gerçekte olan ilişkiden daha farklı etki ediyor. Beyin buna alışırsa, gerçekten çıkma, fanteziye kayma, dolayısıyla da yalnızlık ortaya çıkabiliyor. Böylelikle de gerçek ilişkileri kaybetmeye sebep olabiliyor.” uyarısında bulundu.
Sanal gerçeklik üzerinden ilişki gerçek değildir
Arkadaş bulma sitelerinin bireylerin yalnızlığını gidermesinin bilimsel bir dayanağı olmadığını kaydeden Prof. Dr. Gül Eryılmaz, “Çalışmalara bakmak gerekiyor. Kişisel olarak sosyal medya üzerinden kurulan ilişkilerde bir başlangıç yani tanışma açısından bakıyorsanız burada bir sorun yok ama orta ve uzun vadede ilişkilerin nasıl gelişeceğini sosyal medya belirliyorsa orada bir sıkıntı olabilir. Yani her zaman bir sanal gerçeklik üzerinden ilişki kuruyor, bunu devam ettiriyorsak bu gerçek bir ilişki olmayacaktır. Dolayısıyla ilişkilere zarar verecektir.” uyarısında bulundu.
Sağlıklı ilişki her yönüyle düzenleyici oluyor
Sağlıklı bir ilişkinin biyolojik olarak da kişiyi düzenlediğine dikkat çeken Prof. Dr. Gül Eryılmaz, “Çiftler birbirinden uzaklaştıkça mide – bağırsak sistemiyle ilgili şikayetlerin arttığını görürüz. Yakın ilişkideki çiftler fiziksel olarak uzaklaşıldığında bedensel olarak bir tepki veriyor çiftler. Bu durum da ayna nöronlarla alakalı bir durum. Daha aktif olan ayna nöronlar sayesinde gönderilen uyarılarla birlikte karşılıklı düzenleme sağlanıyor ve gelen uyarılarla birlikte bedensel olarak da psikolojik olarak da rahatlama sağlanıyor. Bu, sanal ortamda mümkün olmuyor.” dedi.
İlişkilerdeki yalnızlığı önlemek için bu önerilere kulak verin
Çiftlerin ilişkilerindeki yalnızlığı ortadan kaldırabilmesi için önerilerini de sıralayan Prof. Dr. Gül Eryılmaz, şunları söyledi:
Farkında olun: İlk olarak farkındalık. Farkında olmak gerekiyor. Bunun evrensel bir şey olduğunu bilmek gerekiyor. Bu sadece o kişilerin başına gelmiyor ve yaşanılabilmesi muhtemel bir şey. Ama daha sonrasında bunu çözmek için araştırmaya girmek gerekiyor. Bu konuda sadece düşünmek bile iyilik katıyor, bir farkındalık sağlıyor.
Duyguları konuşmayı öğrenin: Bir diğer önerim ise duyguları konuşmayı öğrenmek. Ailelerde de anne babalar duygularını göstermiyor, küsüyorlarsa, bir sorun çözme mekanizması uzaklaşma üzerinde oluyorsa ergenler de bunun üzerinden dünyayı böyle yorumluyor ve küsmeye, duygularını konuşmamaya başlıyorlar. Yapılan şeyler, bir sonraki jenerasyonu da etkiliyor. Hem genetik hem davranışı öğrenmeyle ilgili aktarım oluyor. Bunu değiştirmek sizin elinizde. Duyguları konuşmak zor ama öğrenilen bir şey. Yalnız başınıza yapamıyor iseniz destek de alabilirsiniz.
Kolektif ortamlara geçilmeli: 2014’te önemli bir hayvan deneyi yapılıyor. Fareyi bir süre izole, yani yalnız bırakıyorlar. Bir süre sonra beynindeki hücrelerde bir değişimi mikroskobik olarak görüyorlar. Daha sonrasında fareyi sosyal ortamına geri gönderiyorlar. Bir müddet sonra nörona tekrar bakıyorlar ve radyolojik bulgularda nöronda bu değişimin gittiğini görüyorlar. Yani nöron hücresi bile değişebiliyor, yalnızlığa biyolojik bir yanıt veriyor. O fare izole ortamında kalsa ve orada üreseydi bir sonraki nesle de yalnızlığı geçecekti. Beyin kendini değiştirebiliyor. İzole ortamdan ağların olduğu, kolektif ortama geçmek gerekiyor.
- TMS yöntemi Alzheimer’a umut olabilir mi?Alzheimer’ın ilerlemesini yavaşlatabilir…19 Kasım 2024 Salı 12:08YAŞAM
- Faydalarının yanında riskler de bulunuyorAtom meyve suları bağışıklığı güçlendiriyor ama tüketirken dikkat!19 Kasım 2024 Salı 11:54YAŞAM
- Sinan Meydan’ın Lozan kitabı çıktıSinan Meydan’ın Kaleminden Onurlu Barış: LOZAN18 Kasım 2024 Pazartesi 10:10YAŞAM
- Sinüzit tanısını kendiniz koyabilirsiniz"Çocuklarda ihtiyaç olmadığı sürece film çektirmeyi önermiyoruz."17 Kasım 2024 Pazar 13:06YAŞAM
- Aile içi iletişim koptu!Zayıf iletişim boşanma nedeni17 Kasım 2024 Pazar 12:51YAŞAM
- Mutlu olmak için iyilik yapmak şartİyilik yapan, iyilik görenden daha mutlu oluyor!17 Kasım 2024 Pazar 11:11YAŞAM
- Retina dekolmanı kör edebiliyor!Retina dekolmanı körlüğe neden olabiliyor13 Kasım 2024 Çarşamba 20:36YAŞAM
- Çocuklarda baş ağrısının nedeni Bruksizm olabilirKulak ağrısı, baş ağrısı, uyku düzensizlikleri varsa dikkat!13 Kasım 2024 Çarşamba 20:35YAŞAM
- Soğuk duş sizi kışa hazırlıyorSoğuk duş hasta eder mi?13 Kasım 2024 Çarşamba 20:22YAŞAM
- Haktan Akdoğan’dan “Kozmik YankıYeni Bir Kozmik Bilinç Kapısı Aralanıyor13 Kasım 2024 Çarşamba 20:17YAŞAM
- İşte migreni tetikleyen nedenlerBu etkenler migreni tetikliyor11 Kasım 2024 Pazartesi 13:41YAŞAM
- Geçmeyen öksürük ihmale gelmezRisk faktörlerine dikkat!11 Kasım 2024 Pazartesi 13:34YAŞAM
- Doom Spending Sendromu olabilirsiniz!Doom Spending bir kaçış mekanizması olarak da ortaya çıkabiliyor11 Kasım 2024 Pazartesi 13:22YAŞAM
- Lösemi ilk 5 yaşta daha sık görülüyor"Lösemi tedavisi 2 yıl sürebilir"06 Kasım 2024 Çarşamba 17:31YAŞAM
- Hipospadias mutlaka tedavi edilmeliHipospadiasın kesin bir nedeni bulunmuyor06 Kasım 2024 Çarşamba 17:21YAŞAM
- Kasıktan dize inen ağrıya dikkat!Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç.Dr.Ahmet İnanır konu hakkında önemli bilgiler verdi.06 Kasım 2024 Çarşamba 17:14YAŞAM
- Bağışıklığınızı mutlaka güçlü tutunMevsimsel hastalıklara karşı bağışıklığı güçlendirmek şart04 Kasım 2024 Pazartesi 18:31YAŞAM
- Bu belirtiler Polikistik Over Sendromu olabilir"Tanı konulması için şu 3 belirtiden 2 tanesinin olması gerekir"04 Kasım 2024 Pazartesi 18:23YAŞAM
- Oyun bağımlılığı giderek artıyorÇocuklarda hangi yaş grubunda hangi bilgisayar oyunları tercih edilmeli?04 Kasım 2024 Pazartesi 18:08YAŞAM
- Boyun ağrısı migreni tetikleyebiliyor!İki durumun birbirini etkileyebileceğini söylüyor.31 Ekim 2024 Perşembe 18:51YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.