GELENEKSEL KALIPLAR YIKILIYOR
“Sinema ve televizyonların değiştirici ve dönüştürücü etkisi var!”

24 Aralık 2020 Perşembe 16:08
Üsküdar Üniversitesi Politik Psikoloji Merkezi, Film Okumaları etkinliği kapsamında son dönemin çok konuşulan “Bir Başkadır” dizisini ele aldı. Analiz programı Zoom Webinar üzerinden gerçekleşti. Dizi psikolojik, sosyolojik ve yapım gibi konuların çerçevesinde ele alındı. Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan, birçok konuda artık geleneksel kalıpların yıkıldığını söyleyerek, “Şimdilerde de başka bir şeyle karşı karşıyayız. Psikolojik bağlamda bizi baskı altına alan endişeler ve kaygılar var. Türkiye’de kültürler birbirine karıştı ve fay hatları yeni baştan çizilmeye başlandı. Bu dizi de bu durumun başlangıcına ayna tutmak üzere geldi. Alışa geldiğimiz o geleneksel kalıpların yıkıldığı, yeni bir takım fay hatlarının ortaya çıkmaya başlayacağı bir yerde geldi” dedi.
Moderatörlüğünü Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan’ın yaptığı programın konukları Üsküdar Üniversitesi Psikoloj Bölümü Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Meltem Narter, Sosyoloji Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Aydın Öztürk ve Gazeteci - Televizyon Yapımcısı Elif Dağdeviren oldu.
Arıboğan: “Geleneksel kalıplar yıkılıyor, yeni fay hatları ortaya çıkıyor!”
Dizilerin insanların yaşamına, görüş ve davranışlarına çok fazla etki ettiğine ve bazı dizilerin toplumda büyük yankı uyandırdığına dikkat çeken Prof. Dr. Deniz Ülke Arıboğan; “Bir Başkadır dizisi ilginç bir biçimde çok büyük bir seyirci kitlesine ulaştığı gibi üzerinde çok tartışılan, yazılan ve çok kafa yorulan bir şeye dönüştü. Bazı diziler hakikaten hayatımıza girdiği zaman hayatımızı sallayabiliyorlar. Bu dizi belki de zamanın ruhunu yansıtıyor. Hatırladığım kadarıyla Kurtlar Vadisi de ilk başladığı zaman ders olarak bile işlenmişti. Belli bir nesli hakikaten yönlendirdi ve onların kafasındaki devlet algısını şekillendirdi. Siyasete bakışı, mafyayı ya da illegal devlet yapılarının nasıl şekillendiği üzerine yorum yapmalarına imkan sağladı. Daha sonra Osmanlı dizileri başladı ve hala daha var hayatımızın içerisinde. Bir anda bizim kendi yaşamlarımızı, dünyalarımızı Osmanlı’ya taşıdı. Hep beraber eski tarihlerde yaşar duruma geldik. Bu örnekte olduğu gibi dizilerle tarihin içine gömülmek de mümkün olabiliyor. Şimdilerde de başka bir şeyle karşı karşıyayız. Bizi baskı altına alan psikolojik bağlamda endişeler ve kaygılar var. Türkiye’de kültürler birbirine karıştı ve fay hatları yeni baştan çizilmeye başlandı. Bu dizi de bu durumun başlangıcına ayna tutmak üzere geldi. Alışa geldiğimiz o geleneksel kalıpların yıkıldığı, yeni bir takım fay hatlarının ortaya çıkmaya başlayacağı bir yerde geldi” dedi.
Elif Dağdeviren: “Sinema ve televizyonların değiştirici ve dönüştürücü etkisi var!”
Gazeteci- TV Yapımcısı Elif Dağdeviren, sinema ve televizyonların toplumlar üzerinde değiştirici ve dönüştürücü bir etkisinin olduğunu söyledi. Dağdeviren; “Sinemanın ana hedefi insanları hem birbirlerine hem kendilerine göstermektir. Başarılı dediğimiz filmlerin bir çoğunun seyirciler karşısında bu kadar etkili olmasının en önemli nedeni ya empati kurmaları ya da kendi çaresizliklerini veya kendi güçlerini anti kahramanlar üzerinden temize çekmeye çalışmaları. Başarılı dediğimiz filmler bunları gerçekleştiren filmlerdir. Sinema ve televizyonların toplumlar üzerinde değiştirici ve dönüştürücü etkisini çok çok iyi biliyoruz. Mesela Hulusi Kentmen’in o çok severek izlediğimiz zengin kız fakir oğlan tarzı aşk filmlerinin çok ciddi bir zarar verdiğini düşünüyorum. Biz kendimizi geliştirebiliriz ve bu gelişimin içinde elbette üniversite okumak, kariyer sahibi olmak ve elbette para kazanmak da var. Bunda da kötü bir şey yok. Para kazanabiliriz ve bu parayı nasıl harcadığınızla ilgili sorunlar ortaya çıkabilir. Bu tip hikayeler tehlikeli çünkü bizim kendimizi ileri götürmek için motivasyona ihtiyacımız var. Ve bu motivasyonun içinde de zenginler hep kötüdür kendini okumaya verenler aslında çok kötü hale gelirler hiç kimseyi anlamazlar anlayışı çok yanlış” İfadelerini kullandı.
Narter: “Dizilerin psikoloji ile ilgili olmasının büyük nedenlerinden biri de merak”
Dizilerde psikoloji konusunun işlenmesinin nedeni insanların psikolojiden medet ummasından kaynaklı olduğunu ve dizilerde halkın bunu görmek istediğini belirten Dr. Öğr. Üyesi Meltem Narter sözlerini şöyle sürdürdü:
“Psikoloji son dönemlerde hem eğitim açısından tercih edilen hem de yüksek lisans programları açısından çok yüksek düzeyde tercih edilen bir alan. Bunun nedeni insanların psikolojiden medet ummaları ile alakalı. Zaten psikoloji bir medet umma alanıdır. İnsanlara iyilik vermek, insanların ruhsal sağlığını yerine getirmek gibi bir gayreti vardır. Genel olarak baktığımızda halkın istediği şey budur. Özellikle ulusal kanallarda yayınlanan dizilerin çoğunun psikoloji ile ilgili olmasının büyük nedenlerinden biri de meraktır. Bir Başkadır dizisi çok güzel bir zamanlamaya denk geldi. Bu mesleğin ne kadar güç olduğunu, insan ruh sağlığının uzun zaman içerisinde ve çok büyük evrelerden geçerek ciddi hastalıklar doğurabildiğini göstermesi açısından da son derece kıymetli buluyorum. Fakat eleştirilecek tarafları şüphesiz var.”
Öztürk: "Ayakkabısını çıkarıp terliği giydiği anda işte budur dedim"
Bir Başkadır dizisinin gerçeği yansıttığını, gerçek hayattan izleri çokça taşıdığını ve izlemesinin sebebinin tamamen bu olduğunu söyleyen Dr. Öğr. Üyesi Tuğba Aydın Öztürk; “Mutlaka konuşulması gereken bir dizi. Fark etmeden film dememiz bile film kalitesinde bir dizi olduğunu gösteriyor. Gittikçe bir kitlenin özellikle televizyon dizilerinden uzaklaştığı bir dönemde belki de ilaç gibi geldi. Mahalle ve mekân farklılığı, gördüğümüz o kişinin yelek giymesi, çocukların durumu, onları okuldan gidip almak ve benzeri sahneler çok etkileyiciydi. Aslında benim ilk ben bu diziyi izlerim dediğim sahne Meryem karakterinin İstanbul’un daha kırsal diyebileceğimiz bir kısmından yola çıkarak akbilini basıp otobüse binmesi, üstgeçitten geçmesi ve bambaşka bir rezidans hayatına gittiğinde ayakkabısını çıkarıp terliği giydiği andı. O zaman ‘İşte budur!’ dedim. Dizi gerçeği çokça yansıtıyor” ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Anne sütünün 10 faydasıTarih boyunca anne sütü, bebekler için...20 Ağustos 2025 Çarşamba 15:20YAŞAM
Nasır deyip geçmeyin!Ayağa tam oturan, yumuşak ve nefes alabilen ayakkabılar tercih edin!20 Ağustos 2025 Çarşamba 15:17YAŞAM
Eklem kireçlenmesi gitgide artıyorEklem kireçlenmesi görülme sıklığı artıyor20 Ağustos 2025 Çarşamba 15:03YAŞAM
Bitkisel yağ koruyor, hayvansal yağ bozuyorHayvansal yağlar kanserle savaşan hücrelerin fonksiyonlarını bozarken bitkisel yağlar bu hücreleri koruyor20 Ağustos 2025 Çarşamba 15:00YAŞAM
Kaza riskini 23 kat arttırıyor!Direksiyonda mesaj kaza riskini 23 kat artırıyor!20 Ağustos 2025 Çarşamba 14:56YAŞAM
Bitki çayı tüketirken dikkatBitki çaylarında yanlış tüketim sağlığı tehdit ediyor20 Ağustos 2025 Çarşamba 14:49YAŞAM
Yürürken aksıyorsa dikkatAksama sandığınız önemli bir hastalığın habercisi olabilir20 Ağustos 2025 Çarşamba 14:44YAŞAM
Sıvı ihtiyacını ihmal etmeyinBursa Şehir Hastanesinde görevli Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Emre Erkuş...20 Ağustos 2025 Çarşamba 14:34YAŞAM
Alzheimer kadınları daha çok etkiliyorAlzheimer'ın kadınları neden daha çok 'vurduğunun' arkasındaki 4 neden!20 Ağustos 2025 Çarşamba 14:27YAŞAM
Tiroit hastalıkları çocuklarda da yaygınlaşıyor!Sinsice seyrediyor, ciddi tehlikelere yol açabiliyor!20 Ağustos 2025 Çarşamba 14:19YAŞAM
''İdeal ağırlık 5 kilo, üst sınır 8 kilo''8 kiloyu aşan çantalar tehlike saçıyor.20 Ağustos 2025 Çarşamba 13:12YAŞAM
Deprem korkusu kronikleşebilir!Deprem sonrası beyin 'sürekli tehlike' modunda kalabilir!20 Ağustos 2025 Çarşamba 12:50YAŞAM
Erkeklerde daha çok görülüyor... Öksürürken kasıkta beliren şişliğe dikkat!Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Özgen Işık, kasık fıtığının tüm fıtıkların yüzde 75’ini oluşturduğunu belirterek, özellikle erkeklerde görülme oranının kadınlara göre 25 kat fazla olduğunu ifade ediyor.20 Ağustos 2025 Çarşamba 12:22YAŞAM
Türklerde kutsal sayılan anne sütünün 10 faydasıTarih boyunca anne sütü, bebekler için en doğal ve vazgeçilmez besin olarak görülmüştür. Eski Mısır’dan kalma papirüslerde bile, bebeklerin yalnızca anne sütüyle beslenmesi ve üç yaşına kadar emzirilmesi gerektiği belirtilir.20 Ağustos 2025 Çarşamba 12:16YAŞAM
Yaz aylarında ıslak mayo tehlikesiYaz aylarında deniz ve havuz keyfi yaparken en sık yapılan hatalardan biri olan ıslak mayo ile uzun süre kalmak, kadın sağlığı açısından ciddi riskler taşıyor.20 Ağustos 2025 Çarşamba 10:16YAŞAM
Çocuğun önünde tartışmayınEvlilikle birlikte artık çift olarak devam ettiğiniz hayatınıza...18 Ağustos 2025 Pazartesi 10:08YAŞAM
Gizli yaz riski: Apandisit!Karın ağrınızın nedeni basit de olabilir, apandisit de!18 Ağustos 2025 Pazartesi 10:04YAŞAM
Spor yaparken sağlığınızdan olmayınOrtopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Serdar Söylev, spor sakatlanmalarını önlemek için dikkat edilmesi gerekenler hakkında önemli ipuçları paylaştı.18 Ağustos 2025 Pazartesi 09:57YAŞAM
%67’si 8 yaş öncesi İngilizceye başlıyorAvrupa’da çocukların yabancı dil öğrenme yaşı giderek düşüyor...16 Ağustos 2025 Cumartesi 22:05YAŞAM
Susuzluk hissi olmasa da su içinSıvı kaybı fark edilmeden ilerleyebilir!16 Ağustos 2025 Cumartesi 21:49YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış