EPİLEPSİ RİSKİNİ 40 KAT ARTIRIYOR!
Epilepsi hastalığı her yaşta ortaya çıkabilir...

25 Mart 2019 Pazartesi 17:25
Beyindeki ritim bozukluğu olarak tanımlanan epilepsinin, her yaşta ortaya çıkabildiğini hatırlatan Yeditepe Üniversitesi Rektörü ve Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl, akraba evliliklerinin epilepsi riskini artırdığını söyledi. Türkiye'de yaptıkları bir araştırmaya dayanarak verdiği bilgilere göre, epilepsinin, akraba evliliği yapan bireylerde 40 kat daha fazla görüldüğünü belirtti.
Beyinde elektriksel aktivitenin bozulmasıyla birlikte belli nöbet ataklarıyla görülen epilepsi yılda 100 bin kişiden 50'sini etkiliyor. Bu oranın, doğum sırasındaki zorluklar ya da tedavi edilmesi gereken hastalıklardaki gecikmeler nedeniyle, gelişmemiş ülkelerde 80 ila 100'e kadar çıkabildiğini ifade eden Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl, Epilepsi Farkındalık Günü dolayısıyla önemli açıklamalarda bulundu.
İLK 5 YAŞA VE 40 YAŞ SONRASINA DİKKAT!
Hastalığın her yaşta ortaya çıkabildiği gibi, ilk 5 yaş içinde görülme oranının daha sık olduğunu belirten Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl, "10 yaşına kadar belli bir oranda gözlenir. 10-40 yaş arasında daha az rastlanır. 40'lı yaşlardan sonra ise, damar ve beyin hastalıklarının görülme sıklığına paralel olarak epilepsi görülme sıklığı da artar" diye konuştu.
AKRABA EVLİLİĞİ RİSKİ ARTIRIYOR
Akraba evliliğinin hastalık riskini 40 kat artırdığını belirten Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl, konuyla ilgili gerçekleştirdikleri araştırmaya dayanarak şu bilgileri verdi:
"Epilepside genetik bir yatkınlık olabiliyor. Ancak bugün itibariyle tanımlanmış, genetik tanısı konmuş çok az bir grup epilepsi hastalığı var. Özellikle akraba evliliklerinin görülme oranını artırdığını biliyoruz. Geçmiş yıllarda Türkiye'de yaptığımız bir araştırmada, akraba evlilikleri olan 7 aileden yaklaşık 2000 kişilik bir grubu inceledik.Araştırmamızın sonucunda, epilepsi hastalığının akraba evliliği yapanlarda, yapmayanlara göre 40 kat fazla olduğunu gördük. Çünkü genetik olarak yatkınlığı olan kişilerde hastalık ortaya çıkmayabiliyor. Ancak akraba evliliği yapan çiftlerde genlerin bir araya gelmesiyle hastalık görülebiliyor. Bununla birlikte ülkemizde son yıllarda akraba evliliklerinin azalması nedeniyle bununla ilgili olan epilepsilerin oranında azalma olabilir."
"GENETİK ETKİ"
Yapılan ayrıntılı genetik çalışmalarda da belirli bir gen tespit edilmediğini ifade eden Yeditepe Üniversitesi Rektörü ve Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl, "Epilepsinin özellikle tanımlanmış bir geni olmadığını ancak genlerden etkilendiğini biliyoruz. Bazı epilepsilerde yaşa, epilepsi tipine, EEG özelliklerine göre değişmekle birlikte, tanımlanmış bazı genler bulunuyor. Yani, hangi gende nasıl bir bozukluk sonucu oluştuğu bilinen epilepsi tipleri var. Ancak bunlar toplam epilepsi hastalarının yüzde 1'inin bile altındadır. Bunun dışındaki epilepsilerde belirli bir gen tespit edilmemiştir. Ancak genetik yapımızın, hastalıklara yakalanmamızda ya da onlara eğilim göstermemizde etkin olduğu biliniyor." diye konuştu.
"AŞIRI UYKUSUZLUK NÖBETLERİ TETİKLİYOR"
Epilepsiyi beyindeki bir ritim bozukluğu olarak ifade eden Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl, bu bozukluğun çocukluktan ileri yaşlara kadar her zaman ortaya çıkabileceğini hatırlatarak sözlerine şöyle devam etti: "Hastalığın belirtileri, ortaya çıktığı yaşa göre değişebilir. Bununla birlikte nöbetleri tetikleyen çevresel bazı etkenlerin olduğu biliniyor. Örneğin uyuşturucu kullanımı nöbetleri tetikliyor. Ayrıca, aşırı uykusuzluk, stres, alkol ve bazı ilaçların nöbetleri tetiklediğini biliyoruz. Vücuda kimyasal olarak etkisi olabilecek birçok şey nöbetleri tetikleyebilir."
ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜNÜN ALTINDA EPİLEPSİ YATABİLİR!
Öğrenme güçlüğü yaşayan çocukların tanısında epilepsinin de değerlendirilmesi gerektiğini belirten Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl, "Dışarıdan fark edilmeyen epilepsi nöbetleri, öğrenme güçlüğü ve bellek problemleri yaratabiliyor. Bu durumda, çocuğun okul başarısı düşüyor. İlişki kurmakta zorlanıyor. Öğrenme güçlüğü yaşayan çocukları, psikolog ve nörologlar beraber değerlendirerek, epilepsiyi ayırt etmeye çalışırız. Öğrenme güçlüğü, dikkat eksikliği ile gelen çocukları epilepsi tanısıyla tedavi ettiğimizde okul başarısı ve arkadaşlarıyla ilişkilerinin düzeldiğini; akranlarıyla aynı noktaya geldiklerini görüyoruz. " dedi.
"EPİLEPSİYİ, MİGREN GİBİ DÜŞÜNÜN"
Epilepsi nöbetlerinin hastada depresyona neden olabileceğini belirten Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl, bunun nedeninin çevreden görülecek tepkiler olduğunu ifade etti. Epilepsi hastalarının toplumdan dışlanma korkusu yaşadıklarını söyleyen Prof. Dr. Bingöl, kişinin bu durumu migren gibi görmesi gerektiğini belirterek hastalara şu tavsiyelerde bulundu:
"Genelde bu kişiler akıl hastalığı ile eş değer tutulur, toplumda dışlanır. Bu durumda, depresyon, yalnızlık hastaların en önemli sorunu halini alır. Hayatında 3 kez nöbet geçirip de depresyondan çıkmayan hastalarımız var. Çünkü bir kez bu tanıyı alan kişiler kolay kolay üstlerinden atamazlar. Hastalık ilaçla tedavi edilse dahi, sadece ismi bile kişiyi depresyona itmeye yetebilir. Bu konuda en önemli uyarı noktası, kişinin tüm çevresinin bu durumu migren hastalığı gibi görüp, ilaçlarla kontrol altına alınacağını bilmesi ve hastaya destek olmasıdır. "
"HASTALARIN YÜZDE 70'İ İLAÇLA KONTROL EDİLEBİLİYOR"
Hastaların yüzde 70'inin ilaçlarla tedavi edilebileceğini kaydeden Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl, yüzde 15'lik grubu oluşturan hastalarda ise cerrahi ya da sinir stimülasyon yöntemlerini kullanarak nöbetlerin kontrol edilebildiğini anlattı. Cerrahi olan hastaların, daha sonra nöbet geçirme riskleri azaldığı için biraz daha şansı olduğunu belirten Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl, "Cerrahi tedavi, ilaca cevap vermeyen yüzde 15'lik kısımda kullanılıyor. Nöbetler başladıktan sonra ne kadar erken zamanda tedavi değerlendirilir ve gerekiyorsa cerrahiye yönlendirilirse, sonrasındaki başarı, yani nöbetlerin tekrar etmeme durumu, o kadar iyi olabiliyor. Dolayısıyla hastaların iyi değerlendirilmesi ve hastaların doğru merkezlere yönlendirilmesi son derece önemlidir."
NÖBET GEÇİREN KİŞİYE NASIL YAKLAŞMALI?
Nöbet geçiren bir kişiye nasıl yaklaşılması gerektiği konusunda Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl şu bilgileri verdi:
"Burada bilinmesi gereken en temel nokta, bu nöbetin bir boşalım olduğu ve çok kısa süre içinde sonlanacağıdır. Bu boşalım sırasında hastanın beyninde ya da vücudunda kendiliğinden bir hasar oluşmaz. Ancak düşerek koluna ya da başını bir yere çarpması durumunda bir zarar oluşabilir. Genelde hastaların bu durumda nefes almadığı fark edilse de, beyinde oksijensiz kalmaları gibi bir durumları yoktur. Bu nedenle, nöbet sırasında vücudunda herhangi bir zarar oluşmayacak şekilde hastayı konumlandırmak, kafasını yana çevirmek ve tehlikelerden korumak yeterlidir. Nöbetler en fazla bir-iki dakika sürer. Ancak o anı yaşamak kolay olmadığı için hastaya çok daha uzunmuş gibi gelebilir. Nöbet sonrasında 15-20 dakika içinde hastanın bilincinin yerine gelmesi gerekir. Eğer hasta kendine gelmiyorsa hastaneye götürmek gerekir. Ancak özellikle altının çizilmesi gereken nokta, nöbet sırasında sakin olup, beklemek gerektiğidir."
"ZAYIFLAMA AMAÇLI KETOJENİK DİYETİN TEDAVİDE YERİ YOK"
Epilepsi tedavisinde beslenmenin de önemli olduğunu belirten Nöroloji Uzmanı Prof. Dr. Canan Aykut Bingöl, son yıllarda popüler olan ketojenik diyet hakkında ise şunları söyledi:
"Öncelikle kişinin aç kalmaması gerekiyor. Öğün atlamak, aç kalmak ve kan şekerinin düşmesi nöbetleri tetikliyor. Ketojenik diyet, ilaçla tedavide zorlandığımızda ve özellikle çocuklarda kullandığımız bir yöntem. Bu tedavi yöntemini, hastayı hastanede yatırarak uygularız. Katkı maddesi olan yiyeceklerden uzak durmak bizim önerdiğimiz bir durumdur. Ama özellikle zayıflamak amacıyla kullanılan ketojenik diyetin epilepsi tedavisinde yeri yoktur."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Çocuklarda boy uzaması için neler yapılmalı? *Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç.Dr.Aybars Kıvrak...04 Ağustos 2025 Pazartesi 01:29YAŞAM
Emzirmeyi engelleyen 6 hurafe!Emzirme hakkında doğru sanılan yanlışlara dikkat!04 Ağustos 2025 Pazartesi 01:20YAŞAM
Felaketler çocuklara nasıl anlatılmalı?Uzmanı cevapladı: Büyük felaketler çocuklara nasıl anlatılmalı?04 Ağustos 2025 Pazartesi 01:14YAŞAM
Sıcaklarda rahat uyku için altın önerilerSıcak gecelerde rahat uyku için 10 altın öneri04 Ağustos 2025 Pazartesi 01:08YAŞAM
Alzheimer tedavisinde umut veren gelişmeYeni nesil mitokondri hedefli ilacın faz 1 sonuçları açıklandı!30 Temmuz 2025 Çarşamba 14:16YAŞAM
Hem serinletiyor hem bağışıklığı destekliyorAyran hem serinletiyor hem bağışıklığı destekliyor30 Temmuz 2025 Çarşamba 14:14YAŞAM
Yaz aylarında dizleri bekleyen tehlikelerYaz aylarında dizleri bekleyen 3 önemli tehlike30 Temmuz 2025 Çarşamba 14:11YAŞAM
ALS hastalığında erken tanı önemiALS hastalığında erken tanı ve tedavinin önemi30 Temmuz 2025 Çarşamba 14:09YAŞAM
Yetersiz beslenmenin gizli işaretleriSağlıksız ve yetersiz beslenmenin gizli işaretleri...30 Temmuz 2025 Çarşamba 14:06YAŞAM
Çocuklarda klimaya dikkat!Uzmanlar, yüksek sıcaklıkların çocuklarda halsizlik...30 Temmuz 2025 Çarşamba 14:03YAŞAM
Kulak zarı neden yırtılır?Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Yavuz Selim Yıldırım konu hakkında önemli bilgiler verdi.30 Temmuz 2025 Çarşamba 13:58YAŞAM
Kadınları tehdit eden yaz hastalıklarıYaz risklerinden korunmak için...30 Temmuz 2025 Çarşamba 13:56YAŞAM
Duruş bozukluğunun sebebi diş sıkma olabilirToplumda en sık karşılaşılan problemlerden biri olan diş sıkma yani bruksizmde...30 Temmuz 2025 Çarşamba 13:50YAŞAM
Genç “Yaşlanmanın” SırlarıAcıbadem Üniversitesi’nden Prof. Dr. Filiz Onat sağlıklı yaşlanmanın püf noktalarını anlattı…30 Temmuz 2025 Çarşamba 13:48YAŞAM
Hamilelikte sağlıklı beslenme şifreleriHamilelik hem anne hem de bebeğin sağlığı için dikkatli olunması...28 Temmuz 2025 Pazartesi 15:59YAŞAM
Sıcaklarda burun kanamalarına dikkatYaz aylarında sıcak havanın etkisi, klimaların yoğun kullanımı ile...28 Temmuz 2025 Pazartesi 15:58YAŞAM
Zihinsel yük kadınları sessizce yoruyor!Zihinsel iş yükünün günlük yaşamın görünmeyen organizasyonu olduğunu...28 Temmuz 2025 Pazartesi 15:51YAŞAM
Olumlu düşün, beynini koru!Olumlu düşün, sağlıklı beslen, beynini koru!28 Temmuz 2025 Pazartesi 15:48YAŞAM
Tetik Parmak Belirtilerine DikkatOrtopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç.Dr.Aybars Kıvrak konu hakkında önemli bilgiler verdi.28 Temmuz 2025 Pazartesi 15:45YAŞAM
İnmeyi Önlemenin 8 YoluBirçok riskin kontrol altına alınarak felçten korunabileceğini belirten...28 Temmuz 2025 Pazartesi 15:43YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış