DEMANS HASTASI İLE İLETİŞİM NASIL OLMALI?
Demans hastalarına çocuk gibi davranmayın

21 Mayıs 2019 Salı 13:59
Halk arasında “bunama” olarak bilinen demans hastalığı, beynin zihinsel ve davranışsal işlevlerinin bozulması ile ortaya çıkıyor. Demans hastalarına yaklaşımda bulunurken dikkat edilmesi gereken hususlar hakkında bilgiler veren Uzm. Dr. Celal Şalçini, hastalarla konuşurken ses tonu ve tavırların kontrol edilmesinin önemine dikkat çekti.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Celal Şalçini, demans hastalarına yaklaşımda bulunurken dikkat edilmesi gereken noktalar hakkında önemli bilgiler verdi.
Hastalarla normal hızınızdan yavaş konuşun
“Demans hastalarında bilgi işleme hızı azalmaktadır. Bu sebepten ötürü konuşma hızımızı azaltarak hastanın zihni üzerindeki yükü azaltabiliriz” diyen Uzm. Dr. Celal Şalçini,
“Bu şekilde hastanın zihinsel süreçte işlemesi gereken kelime ve kavram sayısı azalmakta, diyalogunuz daha etkin olabilmektedir. Değişken (multimodal) girdi sağlayın demans hastalarının birçoğundan öncelikli olarak sözel belleğinin bozulduğu ve sözel girdilerinin zor hafızaya alındığı, bu girdiler yazı ve eşlik ile pekiştirilmesi hatırlamayı ve öğrenmeyi kolaylaştıracaktır. Örneğin; bir isim öğretilirken aynı zamanda yazdırılmalı, okutulmalı veya bir resimle ilişkilendirilmelidir” şeklinde konuştu.
Konuşan kişi sayısını azaltın
Birçok kişi beraber konuştuğunda demans hastasının konuşmaları takip etmede ve konuşmaya dâhil olmakta zorlandığını ifade eden Uzm. Dr. Celal Şalçini,
“Böylece hastanın mevcut olan kafa karışıklığı artmakta ve hasta ajite olmakta ve hasta duyduğu endişe sonucunda içine kapanmakta ve konuşmamayı tercih etmektedir. Bu sebepten ötürü demans hastaları ile teke tek konuşmayı tercih etmeli veya konuşan kişi sayısını mümkün olduğu kadar azaltmalısınız” uyarısında bulundu.
Biraz daha yüksek sesle, sesinizi tizleştirmeden konuşun
Uzm. Dr. Celal Şalçini, “Demans olsun olmasın yaşlılar işitmede zorluktan ziyade konuşmayı anlamakta güçlük çeker” diyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bunun sebebi yüksek frekanslı seslerin algılamadaki kayıp ve bilgi işleme hızındaki düşmedir. Mümkün olduğu kadarıyla normal ses tonunuzdan biraz yüksek sesle, sesinizi tizleştirmeden konuşun.
Konuşma tonunuza ve tavrınıza dikkat edin
Demans hastalarının her ne kadar kelime ve kavramları anlama yetkisi kaybolsa da konuşma şeklinizden, tavrınızdan ve tonunuzdan haberdarlar. Hastayla konuşurken sesinizi yükseltmekten, patlayıcı ve çok sesli konuşmaktan, tehditkar ve emir verir tondan konuşmamaya özen gösterin. Böylece hastayla diyalogunuz düzelecek ve hastayı sinirlendirmekten, rahatsız, huzursuz etmekten ya da taşkınlık yapmasından kaçınmış olacaksınız.
Şimdi ve burada hakkında konuşun
Hastalarla şimdiki zaman üzerinden konuşun, gelecek ile ilgili konuşmamaya gayret edin. Ortamda bulunan, hastaların görebildiği veya hissedebildiği şeyler hakkında konuşun. Diğer bir deyişle hasta konuşulan şeyleri hissedebilsin.
Cümle İçeriği- Hasta ile konuşurken birden çok önerme vermeyin. Hastanın zihinsel bilgi işleme süreci bozulduğundan ikinci bir önermeyi anlamakta zorluk çekecektir. Hastaların yakın hafızası bozulmuş olduğundan cümlenin sonundaki önermeye gelindiğinde, birinci önermeyi unutma ihtimalleri yüksektir. Örnek olarak aşağıdaki cümlelerde değişken önermeler mevcut:
1.önerme: Karnım ağrıyor,
2.önerme: Sabah uyandığımda karnım ağrıyordu,
3.önerme: Akşam yediğim yemekten ötürü sabah uyandığımda karnım ağrıyordu.
Böylece 1. önermedeki cümleye benzer cümleler kurulmalı, 2 ve 3. önermedeki gibi uzun ve birçok önerme içeren cümlelerden kaçınılmalı, kullanmak gerekiyorsa cümleleri bölmeli ve 1. cümleyi anladıktan sonra 2. cümleye geçilmelidir. Anlaşılmayan cümleleri gözden geçirip anlaşılabilir hale getirin.
Aktivite içinde konuşulması, anlaşılabilirliği artırıyor
Birçok araştırmada hastayla aktivite içinde konuşulması anlaşılabilirliği artırdığı saptanmıştır. Çiçekleri yerleştirmek, bir şey inşa etmek, dikiş dikme ve boyama aktiviteleri hastaların anlık şeyler üzerinden konuşma üretebilmelerine olanak sağlar.
Basit kelimeler kullanın
Basit ve sık kullanılan kelimelerin anlaşılması daha kolay olacaktır. Bu nedenle bilgilerin sık kullanılan kelimeler kullanarak aktarılması daha verimli olmaktadır. A ve b cümlesi aynı şeyi anlatıyor olabilir ve b cümlesinin anlaşılması daha kolaydır. Anlaşılmayan kelimeleri gözden geçirip anlaşılabilir kelimeler kullanın. (A: Harmonika evladiyelik, B: Ağız mızıkası çok dayanıklı)
Zamir yerine gerçek isim kullanın
Cümle içinde isim yerine zamir kullanmaktan kaçının. Mesela ‘o’ yerine kişinin ismini kullanın. Çünkü zamir kullanıldığı zaman zamirin yerine geçtiği ismiyle hatırlanması gerekir. Bu iş hastanın belleğine ek yük getirmekte ve anlaşılabilirliği zorlaştırmaktadır. Alttaki örnekte olduğu gibi 2.cümleyi kullanmak gerekir. (1.cümle Ayşe ve Mehmet. Hasan’ı okula bıraktı. Onun derse geç kalmasını istemediler. 2.cümle Ayşe ve Mehmet Hasan’ı okula bıraktı. Hasan’ın derse kalmasını istemediler.
Çoktan seçmeli kelimeler kullanmayın
Hastalar serbest hatırlama gerektiren ‘Dün akşam ne yedin?’ veya ’Ne yemek istersin’ gibi açık uçlu soruları cevaplamakta zorlanır. Hastaları serbest hatırlama gerektiren açık uçlu soru sormaktan kaçınmalı, ‘Yemek et mi istersin, tavuk mu istersin?’ vb. çoktan seçmeli sorular sormalısınız.
Hastaya çocuk gibi davranmayın
Demans hastaları beyin yapılarındaki bozulma nedeniyle günlük işlevlerinde yapılanları anlamaları, algılamalarındaki yavaşlama onları adeta bir çocuk gibi savunmasız duruma getirmektedir. Öğrenme süreçlerinde sorun olması nedeniyle hastaya çocuk gibi davranmak bazen hasta tarafından alaycı algılanabilir ve hastayı huzursuz edebilir. Aynı zamanda alaycı tavırlardan kaçınmak ve hastaya gereksiz espri yapmaktan kaçınılmalıdır. Hastaların soyutlamasında yetersizlik ve kavramları algılamadaki yetersizliği nedeniyle espriler zihinsel kapasiteleri aşabilir. Bu nedenlerden ötürü hastaya çocuk gibi davranılması kendisini aciz hissettirecek ve bu durumda huzursuz olmasına sebebiyet verebilir.
Hastaları serbest hatırlama ortamına sokmaktan sakının
Ziyaretçiler geldiğinde ‘bak misafir geldi’ demek yerine ‘Ahmet ve Zeynep ziyarete geldi’ demek daha doğru olur. Böylece hasta hatırlamadığı için kendini sıkıntılı hissetmeyecektir.
Sık sık mekan değiştirmekten kaçının
Demans hastaları yeni bilgileri işleme sürecinde sorun yaşarlar. Bu nedenle önceden öğrendiği durumları değiştirmekten sakının. Hastalar yaşadığı mekanı ve eşyaların yerleri değiştikçe hasta yeni yere ve eşyaların yerine adapte olmakta zorluk çekmekte, yeni mekanı öğrenmekte zorlanmakta ve bu sebeplerden dolayı kafa karışıklığı artmaktadır. Bu sebepten ötürü hastalarda yer değişikliğinden kaçınılmalı, eğer yer değişikliği kaçınılmaz ise yeni odanın iç dizaynını eski odasıyla benzer şekilde düzenlemeli, aynı eşyalar benzer yerler veya görünür yerlere koyulmalı (gözlük, kumada, tarak vb.).
Hastanın hatalarını devamlı olarak düzenlemekten vazgeçin
Demans hastaları sıklıkla hatalı cümleler kurar ve bakım verenler de onları hatalarını özellikle de başka insanların yanında çok sık düzeltir. Hasta bir kere kendini savunma durumuna geçtiğinde sinirlenme, rahatsızlık, huzursuzluk ya da taşkınlık yapma durumu gelişir ve konuşma isteğini yitirir.”
Hastanın yaşam alanını düzenleyin
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Nöroloji Uzmanı Dr. Celal Şalçini, sözlerini şöyle tamamladı:
“Çevresel değişikliklerin amacı hayatı kolaylaştıran, güvenli ve huzurlu ortam yaratmaktır. Hastanın yatak odası ve banyosuna gece lambası koyun. Merdiven boşluğuna bir güvenlik kapısı koyun. Halıları mümkünse kaldırın veya sabitleyin. Yürüme yolu üzerinde dengesizlik esnasında destek alabilecek sabitlenmiş mobilya veya tutunacak barlar monte edin. Takılıp düşmeyi engellemek için elektrik kablolarını saklayın. Hastanın uzaklaşmasını engellemek için kapıları kilitleyin; ancak, hastanın bir yangın halinde çıkabileceğinden emin olun. Hasta yatağının başına uzaktan kumandalı sabit bir ışık kaynağı yerleştirin. Banyo ve duş yerlerine kaymayan banyo havlusu koyun. Hastanın koluna adı, soyadı ve bellek bozukluğu bulunduğu belirten bir kimlik bilekliği takın.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Burun estetiği öncesi bunlara dikkat!Uzman doktordan estetik yaptıracaklara uyarı...27 Mayıs 2025 Salı 09:57YAŞAM
Prostat sorununa yeni nesil cerrahi tedaviİyi Huylu Prostat Büyümesini Yeni Nesil Cerrahi Tedavilerle İyileştirmek Mümkün27 Mayıs 2025 Salı 09:50YAŞAM
Meme estetiğinde doğal sonuçlar elde ediliyorİzi gizleniyor, genel anestezi gerektirmiyor, işlem kısa sürüyor27 Mayıs 2025 Salı 09:47YAŞAM
Burun estetiği 15 yaşa kadar indi ama...Burun estetiği ameliyatı, dünyada ve ülkemizde en sık yapılan estetik operasyonlarında ilk sırada yer almaya devam ediyor. Hatta 15-16 yaşındaki gençler bile ailelerini ikna ederek burun estetiği ameliyatı yaptırmak amacıyla hekimlere başvuruyorlar.22 Mayıs 2025 Perşembe 10:30YAŞAM
Balık keyfiniz kabusa dönüşmesin!Balık, bazı bireylerde bağışıklık sistemi tarafından alerjen olarak tanımlanarak ciddi reaksiyonlara yol açabilir. Balık alerjisi olanlar ne yemeli? Nelere dikkat etmeli?22 Mayıs 2025 Perşembe 10:24YAŞAM
Reflü hakkında doğru sanılan 9 yanlışModern çağın stresli ve yoğun temposunda, sağlıksız beslenme ve yanlış yaşam alışkanlıklarının da etkisiyle reflü hastalığı hızla yaygınlaşıyor.22 Mayıs 2025 Perşembe 10:15YAŞAM
Annenin ve bebeğin sağlığını olumsuz etkiliyor!Hamilelikte en önemli sorunlardan biri: Obezite!20 Mayıs 2025 Salı 12:36YAŞAM
Sağlıklı kalabilmek için hareket edinSağlıklı kalmanın en kolay yolu...20 Mayıs 2025 Salı 12:01YAŞAM
Stresin vücuda 7 zararıStres deyip geçmeyi...20 Mayıs 2025 Salı 11:52YAŞAM
Sağlıklı beslenmenin görünmeyen tehdidi: PestisitÜrünleri zararlılardan korumak amacıyla tarımda pestisit adı verilen ilaçlar kullanıldığını belirten uzmanlar, bu kimyasalların insan sağlığı için tehdit oluşturduğunu söylüyor.13 Mayıs 2025 Salı 13:04YAŞAM
Türkiye olması gerekenden iki kat fazla tuz tüketiyor12-18 Mayıs Tuza Dikkat Haftası...12 Mayıs 2025 Pazartesi 13:10YAŞAM
Önlemlerinize 3 ay önce başlayın“Anne olmaya hazırım” diyorsanız…12 Mayıs 2025 Pazartesi 13:09YAŞAM
Astımı tetikleyen 10 etkenAstım ataklarına karşı 10 etkili öneri!05 Mayıs 2025 Pazartesi 18:06YAŞAM
Zayıflar daha uzun yaşıyorÇok yemek tümörü besliyor05 Mayıs 2025 Pazartesi 18:01YAŞAM
Omurganızı yıllara ezdirmeyin!Modern yaşamın getirdiği uzun süreli oturma, yanlış duruş ve fiziksel hareketsizliğin omurga sağlığını tehdit ettiğini belirten uzmanlar, omurganın, hayati öneme sahip olduğunu söylüyor.30 Nisan 2025 Çarşamba 10:13YAŞAM
Koronavirüs sonrası kalp krizi oranlarında artış! 25-44 yaş arasını etkiliyorKoronavirüsle beraber 25-44 yaş arasında kalp krizi oranı yüzde 30 arttı. Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, kalp krizinin yaşanmadan önce hastaların büyük çoğunluğunda kritik sinyaller verdiğini söylüyor.30 Nisan 2025 Çarşamba 10:07YAŞAM
Gıda hilelerine dikkat! Çocukları zehirliyorUzman Diyetisyen Elif Melek Avcı, tağşiş ve taklit ürünlerin çocuk sağlığı üzerindeki yıkıcı etkilerine dikkat çekiyor: “Ucuz ve kalitesiz gıdalar, sağlıklı bir neslin önündeki en büyük engel!”30 Nisan 2025 Çarşamba 10:01YAŞAM
Çocuklarda diş sıkma alışkanlığına dikkat!Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir “Yetişkinlerde bile diş sıkma alışkanlığını kontrol altına almak veya kalıcı bir tedavi önerisi sunabilmek henüz mümkün değilken, çocuklarda izlenmesi gereken yol hakkında doğru adımlar atmak gerekir.” dedi.24 Nisan 2025 Perşembe 13:38YAŞAM
Ofis çalışanlarını bekleyen gizli tehditFizik Tedavisi ve Rehabilitasyon Prof. Dr. Hasan Dursun, çalışma ve yaşam şartlarının ergonomik ilkelere göre düzenlenmesinin, kümülatif travmalara bağlı yumuşak doku hasarlarının azaltılmasında önemli olduğunu vurguluyor.21 Nisan 2025 Pazartesi 13:53YAŞAM
Enginarların yapraklarını sakın atmayın!Karaciğeri arındırıyor, kalbi koruyor, sindirimi destekliyor… Uzman Diyetisyen Elif Melek Avcı Dursun, bahar aylarının şifa kaynağı enginarın sağlığa faydalarını ve en doğru tüketim yöntemlerini anlatıyor.21 Nisan 2025 Pazartesi 13:46YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış