ÇOCUKLARIN ODAKLANMASINI SAĞLAYAN 7 ADIM!
Suçlama dilinden kaçının!
14 Ekim 2020 Çarşamba 11:42
Pandemi ile birlikte evden çalışan ebeveynler ve eğitimlerine online olarak devam etmeye çalışan çocukların dönemi başladı. Bu dönemde pek çok yeni davranışı öğrenmemiz ve birçok alışkanlığımızı da bırakmamız gerekti. Hayatlarımız değişti ve yeni normal hayatın akışına uyum sağlamaya çalıştık. Özellikle çocuklarımızın alıştıkları sosyal yaşamdan uzaklaşmaları ve arkadaşlarından ayrı kalmaları ile hayatlarına giren “sosyal mesafe” kavramı arasında bocalama yaşamalarını gözlemledik. Tüm bu değişkenlerin arasında odaklanma konusunda en çok sorunu da çocuklarımızın yaşadığını deneyimledik. Bu konuda eğitmen, koç, yazar ve gelişim lideri Yasemin Sungur’un önerileri, çocuklarımızın odaklanmasını sağlamak üzere hepimize yol gösteriyor.
Son yıllarda toplum olarak her yaştan bireyler odaklanma konusunda sorun yaşıyor. Birden çok işi bir arada ve farklı uyaranların arasında yapmaya çalışıyor, sonucundan verim alamıyor. Pandemi sürecinde teknolojinin daha çok kullanılmasıyla birlikte odaklanamama ve uyaranlar nedeniyle online derslerden ve çalışmalardan verim alamama konusunda çocuklarımızın yaşadığı sorunları daha çok gözlemliyoruz.
İşte çocuklarımızın odaklanmayı öğrenmelerini ve geliştirmelerini sağlayacak 7 önemli adım.
1-Ailece sohbet edin
Çocuklarımızın birey olduğunu hep hatırlayın. Onların görüşlerini almak, onların önemsendiğini göstermek ve bir konuda ortak kararlar almak için aile sohbetleri düzenleyin. Bu sohbetlerde herkesin kendi fikrini belirtmesini sağlayın. Bu sohbetlerde odaklanma konusundan bahsedin. Sizin neler yaptığınızı, nasıl ilerlediğinizi ve nasıl verim aldığınızı paylaşın. Bu sohbetlerde odaklanma konusunda hep birlikte kararlar alın ve bu kararları birlikte uygulamayı hedefleyin.
2-Çocuğunuzun odaklanma tarzını belirleyin
Herkesin odaklanma tarzı farklı olabilir. Anne baba olarak sizin odaklanma tarzınızı çocuğunuzdan beklemeyin. Çocuğunuz öğrenen ve gelişen bir birey. Onun özelliklerine ve doğasına uygun çalışma şeklini gözlemleyerek tanımlayabilirsiniz. Bir konuda kaç dakika dikkatini toplayabiliyor, etraftan bir uyaran geldiğinde tepkisi nasıl oluyor, kaç dakika ara verdiğinde daha fazla konuda odakta kalabiliyor? Bunları siz de onlarla birlikte oyun şekline getirip belirleyin.
3-Suçlama dilinden kaçının
Çocuklarımızı değerlendirirken suçlama dilinden kaçının, yargılayıcı olmayın. Yapmıyorsun, yapamıyorsun yerine “Başka hangi şekilde yapman daha iyi olur, bak bir de böyle bir yol var, bunu denemek ister misin, birlikte deneyelim mi, bak ben böyle yapıyorum, beni izleyip sonra sen de yapmak ister misin?’’ gibi motive edici, onları durumun içine çektiğimiz olumlu bir dille gelişim sürecini başlatabiliriz. Yaşadığı sorunları da bizimle rahatlıkla konuşmasını sağlayabiliriz. Böylece sorunun çözümüne daha sağlıklı ulaşabiliriz.
4-Birlikte hedef belirleyin
Hedef olmadan odakta kalamayız. Her yaş için geçerli olan bu durumu hem kendiniz hem de çocuklarınızın çalışma planını yaparken göz önünde bulundurun. Başarılı insanların her zaman bir hedefleri vardır. Hedefe odaklı olduğumuz zaman çalıştığımız konunun da içinde kalırız. Çocuklarımız için de aynı şekilde çalışmalarının öncesinde işleyecekleri konu, çalışmanın süresi ve çalışmanın sonunda elde edilecek sonuç konusunda önceden bilgilendirme yapmalıyız ve bunu çocuklarımızla birlikte hazırlamalıyız. Bu şekilde onları odakta tutmamız daha kolay olacaktır.
5-Sık ama belirli sürede mola verin
Teknolojik ortamda ve ekran karşısında odaklanma süresi hepimiz için farklıdır ve daha kısadır, çünkü gözlerimizi yoran bir ışıkla karşı karşıya kalıyoruz. Ekran ışığı daha sık göz kırpmamıza neden oluyor. Göz kırpması arttıkça dikkatimiz dağılıyor. Bu nedenle çocuklarımız için ders çalışma süreleri belirlenirken arada küçük molalar da belirlenmeli. Çocuklarımızın alışkanlıklarına göre belirlenecek sürelerde molalar vererek rahatlamalarını sağlamalıyız. 20 dakikada bir 5 dakikalık bir mola süresi olabilir. Ancak süreler her çocuk için değişir, bunları önceden deneyerek belirleyelim. Molalarda da dinlenmelerini ve kişisel ihtiyaçlarını gidermeleri için yönlendirelim.
6-Destekleyici olun
Çocuklarımız farklı bir dönem yaşıyor ve alışkın oldukları birçok şey değişti. Bu değişime çok çabuk adapte olduklarını gözlemlesek bile, içlerinde yaşadıkları çok farklı duygular olabilir. Çocuklarımızın odaklanması için onlara yol gösterirken onları gerçekten desteklediğimizi hissettirelim. Onları zorlamadan ve yormadan yapacağımız küçük egzersizler ve oyunlarla onların yanında yer alalım. Çocuklarımızı ekranın karşısından tek başına bırakmak ve ders saatini tamamladığını bilmek yeterli değil. Onların her adımını destekleyerek onları yönlendirmek de yine biz ebeveynlere düşüyor.
7-Süreci alışkanlığa dönüştürün
Bu adıma kadar her şey düzenli, sürekli ve coşkulu şekilde yapılmalı. Çocuklarımız bu düzeni hissetmeli ve coşkuyu da yaşamalı. Birlikte rutin olarak ilerleyeceğiniz tüm adımları devam ettirin. Çocuklarınıza rutini öğretin ve bunu her çalışma konusunda bir alışkanlığa dönüştürün. Bu şekilde çocuklarınız çalışma konusunda ne yapacaklarını öğrenecek ve alışkanlıkla birlikte çalışma süreleri de uzayacaktır.
Odaklandığımız konuda iyi olur, o konuda gelişim sağlarız.
Yasemin Sungur Hakkında
Kendisini “hayat öğrencisi, eğitmen, yazar, sohbetçi, harekete geçiren” olarak tanımlayan Yasemin Sungur, Gelişim Enstitüsü kurucusu olarak 40 yılı aşan süredir bireysel ve kurumsal gelişim odaklı Yönetim, Liderlik, İletişim ve Kariyer konularında eğitim programları hazırlıyor ve sunuyor, gelişime liderlik yapıyor. Kariyer koçluğu ve rehberlik yapıyor. Sürekli okumayı, öğrenmeyi ve gelişimi hayatının merkezine koyan Sungur, Martı Kitap Kulübü’nü kuruyor bu kapsamda kitaplara olan tutkusunu “Kitap ile Sohbet” konulu bir etkinlikle paylaşıyor. Aynı zamanda “Yazar ile Sohbet” ve “Şiir ile Sohbet” etkinliklerini de hayata geçiren Sungur’un, “Hayat ile Sohbet” başlıklı kapsamlı bir sohbet programı da bulunuyor. Martı Dergisi isimli blog dergi yayınlayan, gelişim odaklı yazı kampları düzenleyen Yasemin Sungur, “Harekete Geç!” ile aktif online gelişim programı ile eğitimlerine devam ediyor. ‘’Kariyerim Gelecek’’ isimli bir de kitabı bulunan Sungur üretmeye, paylaşmaya ve öğrenme yolculuğuna devam ediyor.
- Hipertansiyon hastalığı artıyorTüm dünyada ölümün önde gelen nedenlerinden biri: Hipertansiyon...18 Mayıs 2024 Cumartesi 12:13YAŞAM
- Bizi bu havalar mahvetti!İklim değişikliğinin pek çok sağlık sorununa sebep olduğunu biliyor muydunuz?...18 Mayıs 2024 Cumartesi 12:08YAŞAM
- ‘Nuh Sendromu’ nedir?Evini evcil hayvanlarla doldurmak da bir hastalık!...18 Mayıs 2024 Cumartesi 12:03YAŞAM
- Kronik ağrıların nedenleri nelerdir?Kronik ağrılarla başa çımanın 8 yolu...18 Mayıs 2024 Cumartesi 09:55YAŞAM
- Vitamin kokteyllerinde ölümcül tehlikeEzbere birtakım kokteyllerin kullanılması ölümle dahi sonuçlanabilecek sağlık sorunlarına yol açabilir...17 Mayıs 2024 Cuma 12:12YAŞAM
- Mutsuzluğa zemin hazırlayan faktörlerMutsuzluk, kişinin kendini huzursuz, memnuniyetsiz ve umutsuz hissetme halidir....17 Mayıs 2024 Cuma 11:56YAŞAM
- LGS ve YKS öncesi kritik önerilerLiseye ve Üniversiteye giriş sınavları için geri sayım başladı…17 Mayıs 2024 Cuma 11:39YAŞAM
- İletişim sanal, duygular gerçekBirilerine hadlerini bildirmek için tetikte bekleyen binlerce insan var!...17 Mayıs 2024 Cuma 11:31YAŞAM
- Çocuklarda obezite neden arttı?Çocuklarda aşırı kilo ve obez olma durumu sağlık problemi haline gelmiştir...17 Mayıs 2024 Cuma 11:15YAŞAM
- Sessiz katil hipertansiyonBu belirtiler ihmale gelmez...16 Mayıs 2024 Perşembe 13:02YAŞAM
- Sabahları yorgun kalkıyorsanız dikkatUyku apnesi erken yaşta kalp krizine neden oluyor!...16 Mayıs 2024 Perşembe 11:43YAŞAM
- Karaciğer yağlanmasına dikkatKaraciğer hayati organlarımızdan biri olup birçok işlevi vardır...16 Mayıs 2024 Perşembe 11:21YAŞAM
- Tansiyonu kontrol etmek mümkün mü?Tansiyonu kontrol altına almak için 6 “doğal” öneri...16 Mayıs 2024 Perşembe 11:01YAŞAM
- Bahar alerjisi astıma dönüşebilirÜlkemizde her 10 kişiden 2’sinde görülüyor!...16 Mayıs 2024 Perşembe 09:43YAŞAM
- Hipertansiyon gençlerde hızla artıyorHipertansiyonunu görülme yaşı 20'ye indi...15 Mayıs 2024 Çarşamba 13:07YAŞAM
- Neden çabuk sinirleniriz?Sinirimiz nasıl geçer?...15 Mayıs 2024 Çarşamba 10:58YAŞAM
- Doğum sonrası depresyon belirtileriUzmanından önemli bilgiler...15 Mayıs 2024 Çarşamba 10:53YAŞAM
- Çocuklarda dental anksiyete artıyorDiş hekimi fobisi kalıcı travmaya sebep olabilir…15 Mayıs 2024 Çarşamba 10:36YAŞAM
- Tuvalette uzun oturmak hasta ediyorHareketsiz yaşam tarzı olanlar hemoroid tehlikesiyle karşı karşıya!...14 Mayıs 2024 Salı 13:02YAŞAM
- Hamilelere yüksek şeker uyarısı100 gebeden 10’nda yüksek şekerle karşı karşıya kalınıyor...14 Mayıs 2024 Salı 12:10YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.