BU ETKENLER DİZ KİREÇLENMESİNİ TETİKLİYOR!
Kontrolsüz spor ve obezite dizlerin düşmanı

06 Aralık 2017 Çarşamba 11:40
Önce merdiven inip çıkmayla başlayan, hareketle belirginleşen ağrı giderek istirahat halinde de gelişiyor. Ağrıya zamanla diz çevresinde şişlik, takılma ve kilitlenme gibi sorunlar da eşlik ediyor. Tüm bunların sonucunda hastayı her gün ağrı kesici ilaç kullanmaya zorlayan, ilerleyen zamanda sosyal yaşamdan koparabilecek kadar şiddetli hareket kısıtlılığı yaratabilen hastalığın adı: Diz ekleminde kireçlenme! Eklem kıkırdağının aşınması anlamına gelen dizde kireçlenme sadece ileri yaş sorunu olarak görülüyordu. Acıbadem Altunizade Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Alper Kaya hastalığın son yıllarda artık genç yaştaki kişileri de etkilemeye başladığına dikkat çekerek, "Diz ekleminde kıkırdağın aşınması eskiden 35 yaşın altındaki kişilerde en fazla yüzde 2 oranında görülürken, yapılan bazı araştırmalar bu oranın günümüzde yüzde 8'lere ulaştığını gösteriyor. Bu artışın en önemli nedenleri ise bilinçsizce yapılan spor ve obezite " diyor. Prof. Dr. Alper Kaya diz ekleminde kıkırdağın aşınmasına ait belirtiler ortaya çıkmaya başladığında ise zaman kaybetmeden hekime başvurmak gerektiği uyarısında bulunuyor. Çünkü hastalık ilerledikçe tedavi hem daha zorlaşıyor hem de ameliyat gibi daha girişimsel işlemlere ihtiyaç duyulabiliyor.
En temel belirtisi ağrı
"Dizdeki kireçlenmenin en temel belirtisi ağrıdır" diyen Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Alper Kaya önce yüklenmeyle, merdiven inip çıkmayla ve hareketle belirgin olan ağrının giderek istirahatte de görülmeye başladığına işaret ederek diğer yakınmaları şöyle sıralıyor: "Ağrıyı zamanla hareket kısıtlılığı takip ediyor. Diz çevresinde şişlik, ses gelmesi, takılma, kilitlenme gibi şikayetler de görülebiliyor. Daha da ileri aşamalarda diz eğrilme başlayabiliyor. Oluşan bu tablo sonucunda hasta her gün ağrı kesici ilaçlar kullanmak zorunda kalabiliyor, hareket kısıtlılığı nedeniyle evden dışarıya çıkamaz noktaya gelebiliyor"
Bu etkenler diz kireçlenmesini tetikliyor
Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Alper Kaya dizde kireçlenmenin nedeni bilinen ve bilinmeyen olmak üzere iki gruba ayrıldığını belirtiyor. Özellikle romatoid artrite bağlı gelişen romatizmal hastalıklar, eklemi ilgilendiren kırıklar sonrası gelişen kireçlenmeler nedeni bilinen kireçlenmeler arasında bulunuyor. Prof. Dr. Alper Kaya "nedeni tam olarak bilinmeyen" kireçlenmenin ise en sık görülen tipi oluşturduğunu belirterek, "Bu tip kireçlenmede genetik etkenlerin rol aldığı ve ileri yaş, kadın olmak, fazla kilo, kontrolsüz sporlar ile diğer nedenlerle dize yapılan aşırı yüklenmelerin etkilediği, kasların zayıf olması ile diz travmaları gibi bazı etkenlerin de kıkırdağın bozulmasını hızlandırdığı düşünülüyor" diyor.
Kontrolsüz spor ve obezite dizlerin düşmanı
Diz kireçlenmesi eskiden 35 yaşın altındaki kişilerde sadece yüzde 1-2 oranında görülürken yapılan bazı araştırmalar bu oranın günümüzde yüzde 8'e yükseldiğini gösteriyor. Prof. Dr. Alper Kaya diz kireçlenmesinin artık genç yaştaki kişileri de etkilemesindeki en önemli etkenlerden birinin ise bilinçsizce yapılan spor olduğuna işaret ederek sözlerine şöyle devam ediyor: "Spora olan eğilim günümüzde gittikçe artıyor. Spor bilinçli yapıldığında çok önemli faydalar sağlıyor. Ancak kontrolsüz, aşırı yüklenme içeren ve yeterli ısınma yapılmadan uygulanan spor diz eklemlerinde kireçlenmeye neden olabiliyor. Bunun yanı sıra günümüzün önemli problemlerinden biri olan obezite, dizde bağ ve menisküs yaralanmalarının zamanında tedavi edilmemesi gibi nedenler de genetik yatkınlığı olan kişilerde hem hastalığın daha erken görülmesine yol açıyor, hem de özellikle tedavi edilmeyen diz yaralanmaları doğrudan kıkırdağın aşınmasına neden olabiliyor"
Tek bir tedavisi yok
Prof. Dr. Alper Kaya dizlerde kireçlenmenin tek bir tedavisinin olmadığını belirtiyor. Hangi tedavinin uygulanacağı hastanın yaşı, ağrısının şiddeti, günlük aktivitelerinin etkilenme durumu, diğer hastalıkları ve sosyal durumu göz önüne alınarak veriliyor.
1-Hastalığın başlangıç aşamasında egzersizler, kilo verilmesi ve ağrı kesiciler yararlı olabiliyor. Kıkırdak destekleyici ilaçlar da hastaların bir kısmında ağrıyı azaltabiliyor.
2-Fizik tedavi uygulamaları ve eklem içi enjeksiyonlar yapılabiliyor. Bu enjeksiyonlar kıkırdak yüzeylerin kayganlığını arttıran, sürtünmeyi azaltan ve kıkırdağı bir miktar besleyen ilaçlar, kortizon, hastanın kendisinden alınan kandan hazırlanan trombositten zengin plazma (PRP) veya daha kompleks bir işlem olan kök hücre enjeksiyonları oluyor. Uygun hastalarda başvurulan kök hücre enjeksiyonlarıyla sorun tümüyle ortadan kalkmasa da, yapılan araştırmalar hastaların şikayetlerinde azalma ve fonksiyonlarında iyileşme olduğunu gösteriyor.
3-Daha ileri aşamadaki veya önceki tedavilerin yetersiz kaldığı hastalarda eklem içinde bir miktar temizlik ve kıkırdak yüzeylerdeki bozukluğun kısmen düzeltildiği kapalı yöntemle yapılan artroskopi ameliyatı, kemik yük taşıma ekseninin bozulduğu durumlarda bu ekseni düzelten kemik ameliyatları yapılabiliyor. Kireçlenmenin daha fazla olduğu ve kemik yüzeyinde hiç kıkırdak dokusu kalmadığı durumlarda ise kısmi veya tam diz protezi ameliyatıyla hastanın ağrısının giderilerek normal aktivitesini kazanması amaçlanıyor.
Sürekli susama ve yorgunluk diyabet habercisi olabilirİç Hastalıkları Uzmanı Dr. Halil Eşenli, "Sürekli susama, sık idrara çıkma, yorgunluk ve yaraların geç iyileşmesi çoğu zaman önemsenmiyor. Oysa bunlar diyabetin erken sinyalleridir.12 Aralık 2025 Cuma 10:14YAŞAM
Kış hastalıklarına dikkat! İşte korunmak için 10 etkili öneriTürkiye’de kış döneminde acil servislere yapılan başvuruların yaklaşık yüzde 40’ı solunum yolu enfeksiyonları nedeniyle oluyor.11 Aralık 2025 Perşembe 11:15YAŞAM
Yeni yılda ruh sağlığını güçlendirmenin 10 yoluGünlük yaşamın rutinleri ve koşturmacası devam ederken her yeni yıl yeni bir başlangıç anlamı taşıyor.11 Aralık 2025 Perşembe 11:10YAŞAM
İşte genç yaşta kalp krizinin 8 önemli nedeniDünya Sağlık Örgütü’nün 2022 yılı verilerine göre, dünya genelinde yaklaşık 19 milyon 800 bin kişi kalp ve damar hastalıkları nedeniyle hayatını kaybetti.09 Aralık 2025 Salı 10:27YAŞAM
Yemek sonrası tatlı krizi nasıl önlenir?Bazı günler yemeği bitirir bitirmez tatlı arayışına girmek neredeyse bir refleks gibi hissedilir. Bu dürtü genellikle; kan şekeri, karbonhidrat türü, bağırsak hormonlarının etkisi ve ödül merkezi aktivasyonu ile ilişkili olduğu açıklandı.08 Aralık 2025 Pazartesi 10:38YAŞAM
Google, 2025’in en çok merak edilenlerini açıkladıHer yıl sonunda dünya çapında ve ülkeler bazında öne çıkan popüler arama trendlerini paylaşan Google, 2025’in en çok merak edilenlerini açıkladı.06 Aralık 2025 Cumartesi 10:54YAŞAM
Dikkat! Uyku apnesinin 9 önemli belirtisiModern çağın salgın hastalığı obezite nedeniyle günümüzde gençlerde de hızla yaygınlaşan uyku apnesi yaşam kalitesini düşürüp ciddi hastalıklara zemin hazırlarken, ani ölüme de yol açabiliyor!06 Aralık 2025 Cumartesi 10:52YAŞAM
Mevsim geçişinde artan ağrılara dikkat!Mevsim geçişleri pek çok kişi için yalnızca hava şartlarının değişmesi anlamına gelirken, fibromiyalji ve kronik ağrı sendromları yaşayanlar için zorlayıcı bir döneme işaret ediyor.04 Aralık 2025 Perşembe 10:57YAŞAM
“Dozunda içilen kahve, kanser riskini azaltıyor”Acıbadem Üniversitesi’nde seminer veren ve deri kanseri alanındaki öncü araştırmalarıyla tanınan Doç. Dr. Masaoki Kawasumi, kahvenin deri kanseri üzerindeki çarpıcı etkilerini açıkladı:03 Aralık 2025 Çarşamba 10:24YAŞAM
Küçük önlemler, boğaz ağrısını önleyebilirKış aylarında sıkça görülen boğaz ağrısı ve tahrişi, günlük yaşamı olumsuz etkileyebildiğini belirten uzmanlar, bazı doğal yöntemlerin de ilaç tedavisinin de kullanılabileceğini söyledi.03 Aralık 2025 Çarşamba 09:57YAŞAM
Çocuklar mikroplarla doğal yollarla tanışmalıGünümüz çocukları steril yaşam, ekran karşısında uzun zaman geçirme, hareketsizlik ve yetersiz beslenme gibi nedenlerle, bağışıklığı güçlendiren doğal uyaranlarla geçmişe göre daha az karşılaşıyor.02 Aralık 2025 Salı 11:03YAŞAM
İşte gripten korunmanın en etkili yolları...Grip hastalığının çok kolay bulaşabildiğini belirten uzmanlar, özellikle çocuklar, yaşlılar ve kronik hastalığı olan kişilerde ciddi komplikasyonlara yol açabileceğini söylüyor.01 Aralık 2025 Pazartesi 10:30YAŞAM
Sanal kumar gençliği tehdit ediyor!Uzman Klinik Psikolog Sedef Koç Bal, gençler arasında hızla yayılan ve masumane gibi görünen mobil uygulamaların, sanal kumar bağımlılığı riskini beraberinde getirdiğini belirtti.29 Kasım 2025 Cumartesi 10:35YAŞAM
Bu virüse dikkat! Aralık ve ocakta yoğunlaşıyorSonbahar ve kış mevsiminde havaların soğuması ve kapalı alanlarda geçirilen sürenin artması enfeksiyonların hızla ve kolaylıkla yaygınlaşmasına neden oluyor.29 Kasım 2025 Cumartesi 10:30YAŞAM
Evdeki toz burun eti büyümesine yol açabilirSağlıklı bir nefes alışverişi, yaşam kalitesinin artmasında kilit bir rol oynar.27 Kasım 2025 Perşembe 10:00YAŞAM
İşte saç dökülmesine neden olan 9 etkenSaç dökülmesi son yıllarda hem kadınlarda hem de erkeklerde giderek artan bir sorun olarak karşımıza çıkıyor.26 Kasım 2025 Çarşamba 10:21YAŞAM
Kontakt lens kullananlar için 4 altın kuralGöz sağlığını korumak için kontakt lensler ve kozmetik ürünler arasındaki etkileşimlerin göz önünde bulundurulması gerekiyor. Prof. Dr. Zeynep Özbek kontakt lens kullanırken dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.24 Kasım 2025 Pazartesi 10:53YAŞAM
Sokak lezzetleri besin zehirlenmesi riskini artırıyorSokak lezzetleri doğru ortamda hazırlanıp saklanmadığında ciddi besin zehirlenmelerine yol açabiliyor.22 Kasım 2025 Cumartesi 10:06YAŞAM
Ekran bağımlılığı ağız sağlığını tehdit ediyor!Günümüzde gençlerin ekran başında geçirdiği sürenin birçok sağlık sorununa neden olduğunu belirten uzmanlar, ağız sağlığının da bu durumdan olumsuz etkilendiğini söylüyor.20 Kasım 2025 Perşembe 11:13YAŞAM
Gıda zehirlenmesini önlemek için 7 etkili önlemSon haftalarda Türkiye genelinde peş peşe yaşanan gıda zehirlenmesi haberleri toplumda tedirginlik yarattı.Uzm. Dyt. Ceren Turan, gıda güvenliğinin mevsim fark etmeksizin günlük yaşamda kritik bir öneme sahip olduğunu belirtiyor.19 Kasım 2025 Çarşamba 11:07YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.