BAĞIMLILIK HASTALIK OLARAK GÖRÜLMELİ
Şiddet eğiliminin temellerine bakılmalıdır...

30 Eylül 2022 Cuma 12:02
İstanbul Bağcılar’da yaşanan vahşi cinayet, bağımlılık ve şiddet ilişkisini gündeme getirdi. “Salt madde kullanımı, kişiyi bu kadar şiddet uygulamaya itmez ya da salt ruhsal birtakım bozukluklar kişiyi bu kadar yoğun şiddet uygulamaya itmez” diyen Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Onur Noyan, “Bu kadar yoğun bir şiddet tablosu ancak bireyin genetik yüklülüğü, çocukluktan itibaren edindiği bazı davranışsal özellikleri, ergenlik döneminde başlayan madde kullanımı, madde kullanımına bağlı nörobilişsel bozukluklar ve madde kullanımı ile ilişkili ortaya çıkan ciddi psikiyatrik hastalıkların bir araya gelmesi ile karşımıza çıkıyor.” dedi. Bağımlılığın tedavisi olan bir beyin hastalığı olduğunu hatırlatan Noyan, bağımlılığın hastalık olarak değerlendirilmediği sürece kişinin hem kendisi hem de çevresi tarafından etiketleneceği uyarısında bulundu.
Psikiyatri Uzmanı Doç. Dr. Onur Noyan, Bağcılar’da annesini feci şekilde katleden ve uyuşturucu bağımlısı olduğu öne sürülen Ali S. İle birlikte gündeme gelen bağımlılık ve şiddet ilişkisi hakkında değerlendirmede bulundu.
Bağımlıların hepsi şiddet eğiliminde değil
Yaşanan olayı sadece bağımlılıkla ilgili değerlendirmenin yetersiz olacağını belirten Doç. Dr. Onur Noyan, “Bu vahşi şiddet olayını sadece bağımlılıkla ilişkili değerlendirmek gerçekten çok üstünkörü bir yaklaşım olacaktır. Bu davranışı sadece bağımlılıkla ilişkilendirmek, öncesi ve sonrasındaki bazı yapılması gerekenlerin ve alınması gereken önlemlerin arka plana atılmasına sebep olabilir. Olaya geniş bir pencereden bakmamamız gerekiyor. Bağımlılık, tedavisi olan bir beyin hastalığıdır ve birçok başka psikiyatrik hastalıkla birlikte görülebilir. Şiddet davranışı, kendine ya da çevreye zarar verme davranışı alkol/madde kullanım bozukluğu tanısı almış hastalarda görülebilmektedir. Lakin “bağımlı” diyerek ötekileştirdiğimiz bireylerin hepsi şiddet göstermiyor ya da şiddet gösteren tüm bireyler de “bağımlı” değiller. Burada başka bir pencere açılıyor. Bu olayı sadece “bağımlılık” üzerinden değerlendirirsek bir hasta grubunu ötekileştirmiş ve damgalamış oluyoruz aslında, bu sebeple şiddet davranışa sebep olan tüm durumlar ayrıntılı bir şekilde incelenmelidir. Şiddet davranışının bireysel sebepleri, toplumsal olarak şiddetin normalleştirilmesi, madde kullanımının giderek yaygınlaşması, madde kullanımının sebep olduğu biyolojik etkilerle ortaya çıkan psikiyatrik hastalıkların varlığı, madde kullanımına karşı yapılan etiketlemeler sebebiyle tedaviye erişim konusunda isteksizlik, tedaviye erişim zorlukları, ailelerin bu konudaki çaresizliği gibi birçok konunun ayrıntılı bir şekilde değerlendirilmesi gerekmektedir” diye konuştu.
Bağımlılık hastalık olarak görülmeli
Bağımlılığın tedavisi edilmesi gereken bir hastalık olarak görülmesi gerektiğini kaydeden Doç. Dr. Onur Noyan, şunları söyledi:
“Bağımlılık bir beyin hastalığı olarak görülmediği; kişilik bozukluğu, ahlaki zayıflık ya da bir irade eksikliği olarak değerlendirildiği zaman hem bireylerin ve ailelerin tedavi olma konusunda çekimserlikleri olduğu hem de tüm dünyada bu alanda çalışmayı isteyen gönüllü uzman bulmakta zorlanıldığı görülmektedir. Bağımlılığı farklı bağlamlarda değerlendiren her türlü yaklaşım, bağımlılık tanılı hastaların damgalanmasına ve ötekileştirilmesine neden olmaktadır. Tüm toplumlarda zaten bağımlılığa karşı olumsuz bir algı bulunmaktadır. Psikiyatrik olarak etiketlemeyi azaltmak için 7 yıl önce uluslararası tanı sınıflamalarına göre “bağımlılık” tanısı yerine “Alkol/Madde Kullanım Bozukluğu” tanımı kullanılmaya başlanmıştır. Bu durum seçilecek kelimelerin bile ne denli önemli olduğunu göstermektedir. Etiketlendiğini düşünen bir birey çevresinden ya da profesyonel birinden yardım alma konusunda isteksiz olacak, sağlık sicilinde bu hastalığın gözükmesinden çekinerek hastaneye müracaat etmekten imtina edebilir. Hasta yakınları da hastalık olarak görmediklerinde alkol ve maddeyi bilerek ve isteyerek kullandığını, istemediği için de bırakmadığını düşünerek uygunsuz yaklaşımlarda bulunabilecektir. Bağımlılığı olan bireyler, zaman zaman suçlanmaları nedeniyle kendilerini damgalama eğilimindedir. Örneğin aile üyeleri madde kullandıkları için “bağımlılığı” olan kişileri suçlama eğilimindedir. Bu suçluluk duygusu “bağımlılık” teşhisi konan bireyi tedavi ve destek aramaktan uzaklaştırır ve madde kullanımının artmasına, eşlik eden psikiyatrik hastalıklara ve devamında bazı davranış problemlerine sebep olabilmektedir. Bu haber özelinde de medyanın rolü bağımlılığın imajını daha da olumsuz hale getirmek ve pekiştirmek yönünde olmamalı, haber içeriklerinin ve seçilecek kelimelerin ahlaki yargılardan veya önyargılardan uzak şekilde verilmesini sağlamak yönünde olmalıdır. Buradaki esas ihtiyacımız ise şiddet içeren davranışların altındaki olası sebeplerin açıklanmasına ilişkin duyarlı yaklaşımlardır.”
Madde kullanımı başka psikiyatrik sorunlara yol açabilir
Toplumsal olarak şiddetin normalleştirmesi toplumun her bireyine farklı seviyelerde yansımaktadır. Şiddet bir birey normal bir tepki haline geldiyse sadece madde kullanımı ya da başka bir tıbbi durum ile ilişkilendirmenin çok doğru olmayacağını ifade eden Doç. Dr. Onur Noyan, “Elbette ki madde etkisi altında kişinin gerçeği değerlendirme yetisinin bozulmasına, kendini yönetme kabiliyetinin zayıflamasına ilişkin olarak dürtü ve duygu kontrolünde zorluklar ve nihayetinde şiddet davranışı ortaya çıkmaktadır. Madde kullanımı şizofreniye, duygudurum bozukluğu ya da bipolar bozukluk gibi diğer psikiyatrik hastalıklara da sebep olabilmektedir. Bu hastalıklarda da şiddet davranışı görülebilir. Ama bu hastalıklarda da şiddet davranışının gözükebiliyor olması hiçbir zaman için bu davranışın sadece hastalığa bağlı olduğunu düşündürmemelidir. Böyle durumlarda yapılması gereken en önemli davranış bir an önce tedavi için bir merkeze müracaat etmek olmalıdır. Bağımlılık için her ne kadar tedavisi olan bir hastalık olarak değerlendirilse de hastaların tedaviye erişimlerinde sıkıntılar ortaya çıkmaktadır. Bazen hastanın hatalığı kabul etmemesi, bazen damgalama/etiketleme sebebi ile hastanın bir sağlık kuruluşuna müracaat etmemesi, bazen tedaviyi reddetmesi gibi sorunlar sebebi ile hastalar tedaviden mahrum kalmakta ve hastalığın alevlenmesi ile başta şiddet içeren davranışlar olmak üzere riskli davranışların görülme olasılığı artmaktadır. Bu durumu gözlemleyen ailelerin de çoğu zaman eli kolu bağlanmaktadır. Durumun tehlikesini fark etseler bile tedaviye ikna etmekte zorlanıyorlar, nereye müracaat edeceklerini bilmiyorlar maalesef. Hem hastaların tedaviye erişimlerini kolaylaştırmak, tedavi merkezlerinde ayaktan ya da yataklı tedavi imkânlarını arttırmak hem de ailelerin neler yapabileceğine ilişkin yöntemler belirlenmelidir” dedi.
Şiddet eğiliminin temellerine bakılmalıdır
Şiddet eğiliminin bağımlılığın ötesinde değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Doç. Dr. Onur Noyan, “İlk başta bireysel özellikler ön plandadır. Doğumdan itibaren bireyin şiddet ile ilişkisi ne durumdaydı acaba? Travmatik bir yaşantısı mı var, şiddete maruziyet ile mi büyüdü, yaş aldıkça kendini savunmak için hep şiddet içeren davranışlarda mı bulundu? Bu duruma sebep olabilecek alkol/madde kullanımı, psikiyatrik hastalıklar ve diğer tıbbi durumların eşlik edip etmediği ayrıntılı bir şekilde değerlendirilmelidir” dedi.
Şiddet normalleştirilmemeli
Şiddetin zaman zaman maalesef hayatın her alanında görüldüğünü kaydeden Doç. Dr. Onur Noyan, “Ne yazık ki her gün farklı bir şiddet olayına şahitlik ediyoruz. Suç ve ceza dengesinin adil bir şekilde uygulanması, caydırıcı önlemler alınmasının şiddet davranışının azalmasında katkı sağlayacaktır. Bireylerin bağımlılığının arkasındaki neden ne olursa olsun bağımlı olmayı kendilerinin seçmediğini akılda tutmak önemlidir. Bağımlılığı önlemenin en önemli yolu madde ile temasının önlenmesidir. Bağımlılık gelişen durumlarda da geç kalmadan müdahale edilmeli ve tedaviye başlanmalıdır. Tedaviye kabul etmeyen hastaların aileleri için de destekleyici ve yol gösterici hukuki önlemler alınmalıdır. Bağımlılıktan uzaklaşmak mümkündür. Aynı diğer tıbbi durumlarda olduğu gibi bağımlılık sürecinde de doğru tanı, tedavi ve destek sistemi ile bireyin iyileşme yolculuğu başlayabilmektedir” dedi.
Çocuğunuzun dişlerini kış sebzeleriyle koruyunÇocuk Diş Hekimi Nurgül Demir, kış mevsimiyle birlikte çocukların diş sağlığını destekleyen kalsiyum açısından zengin sebze ve meyvelere dikkat çekiyor.13 Aralık 2025 Cumartesi 10:24YAŞAM
Sürekli susama ve yorgunluk diyabet habercisi olabilirİç Hastalıkları Uzmanı Dr. Halil Eşenli, "Sürekli susama, sık idrara çıkma, yorgunluk ve yaraların geç iyileşmesi çoğu zaman önemsenmiyor. Oysa bunlar diyabetin erken sinyalleridir.12 Aralık 2025 Cuma 10:14YAŞAM
Kış hastalıklarına dikkat! İşte korunmak için 10 etkili öneriTürkiye’de kış döneminde acil servislere yapılan başvuruların yaklaşık yüzde 40’ı solunum yolu enfeksiyonları nedeniyle oluyor.11 Aralık 2025 Perşembe 11:15YAŞAM
Yeni yılda ruh sağlığını güçlendirmenin 10 yoluGünlük yaşamın rutinleri ve koşturmacası devam ederken her yeni yıl yeni bir başlangıç anlamı taşıyor.11 Aralık 2025 Perşembe 11:10YAŞAM
İşte genç yaşta kalp krizinin 8 önemli nedeniDünya Sağlık Örgütü’nün 2022 yılı verilerine göre, dünya genelinde yaklaşık 19 milyon 800 bin kişi kalp ve damar hastalıkları nedeniyle hayatını kaybetti.09 Aralık 2025 Salı 10:27YAŞAM
Yemek sonrası tatlı krizi nasıl önlenir?Bazı günler yemeği bitirir bitirmez tatlı arayışına girmek neredeyse bir refleks gibi hissedilir. Bu dürtü genellikle; kan şekeri, karbonhidrat türü, bağırsak hormonlarının etkisi ve ödül merkezi aktivasyonu ile ilişkili olduğu açıklandı.08 Aralık 2025 Pazartesi 10:38YAŞAM
Google, 2025’in en çok merak edilenlerini açıkladıHer yıl sonunda dünya çapında ve ülkeler bazında öne çıkan popüler arama trendlerini paylaşan Google, 2025’in en çok merak edilenlerini açıkladı.06 Aralık 2025 Cumartesi 10:54YAŞAM
Dikkat! Uyku apnesinin 9 önemli belirtisiModern çağın salgın hastalığı obezite nedeniyle günümüzde gençlerde de hızla yaygınlaşan uyku apnesi yaşam kalitesini düşürüp ciddi hastalıklara zemin hazırlarken, ani ölüme de yol açabiliyor!06 Aralık 2025 Cumartesi 10:52YAŞAM
Mevsim geçişinde artan ağrılara dikkat!Mevsim geçişleri pek çok kişi için yalnızca hava şartlarının değişmesi anlamına gelirken, fibromiyalji ve kronik ağrı sendromları yaşayanlar için zorlayıcı bir döneme işaret ediyor.04 Aralık 2025 Perşembe 10:57YAŞAM
“Dozunda içilen kahve, kanser riskini azaltıyor”Acıbadem Üniversitesi’nde seminer veren ve deri kanseri alanındaki öncü araştırmalarıyla tanınan Doç. Dr. Masaoki Kawasumi, kahvenin deri kanseri üzerindeki çarpıcı etkilerini açıkladı:03 Aralık 2025 Çarşamba 10:24YAŞAM
Küçük önlemler, boğaz ağrısını önleyebilirKış aylarında sıkça görülen boğaz ağrısı ve tahrişi, günlük yaşamı olumsuz etkileyebildiğini belirten uzmanlar, bazı doğal yöntemlerin de ilaç tedavisinin de kullanılabileceğini söyledi.03 Aralık 2025 Çarşamba 09:57YAŞAM
Çocuklar mikroplarla doğal yollarla tanışmalıGünümüz çocukları steril yaşam, ekran karşısında uzun zaman geçirme, hareketsizlik ve yetersiz beslenme gibi nedenlerle, bağışıklığı güçlendiren doğal uyaranlarla geçmişe göre daha az karşılaşıyor.02 Aralık 2025 Salı 11:03YAŞAM
İşte gripten korunmanın en etkili yolları...Grip hastalığının çok kolay bulaşabildiğini belirten uzmanlar, özellikle çocuklar, yaşlılar ve kronik hastalığı olan kişilerde ciddi komplikasyonlara yol açabileceğini söylüyor.01 Aralık 2025 Pazartesi 10:30YAŞAM
Sanal kumar gençliği tehdit ediyor!Uzman Klinik Psikolog Sedef Koç Bal, gençler arasında hızla yayılan ve masumane gibi görünen mobil uygulamaların, sanal kumar bağımlılığı riskini beraberinde getirdiğini belirtti.29 Kasım 2025 Cumartesi 10:35YAŞAM
Bu virüse dikkat! Aralık ve ocakta yoğunlaşıyorSonbahar ve kış mevsiminde havaların soğuması ve kapalı alanlarda geçirilen sürenin artması enfeksiyonların hızla ve kolaylıkla yaygınlaşmasına neden oluyor.29 Kasım 2025 Cumartesi 10:30YAŞAM
Evdeki toz burun eti büyümesine yol açabilirSağlıklı bir nefes alışverişi, yaşam kalitesinin artmasında kilit bir rol oynar.27 Kasım 2025 Perşembe 10:00YAŞAM
İşte saç dökülmesine neden olan 9 etkenSaç dökülmesi son yıllarda hem kadınlarda hem de erkeklerde giderek artan bir sorun olarak karşımıza çıkıyor.26 Kasım 2025 Çarşamba 10:21YAŞAM
Kontakt lens kullananlar için 4 altın kuralGöz sağlığını korumak için kontakt lensler ve kozmetik ürünler arasındaki etkileşimlerin göz önünde bulundurulması gerekiyor. Prof. Dr. Zeynep Özbek kontakt lens kullanırken dikkat edilmesi gerekenler hakkında bilgi verdi.24 Kasım 2025 Pazartesi 10:53YAŞAM
Sokak lezzetleri besin zehirlenmesi riskini artırıyorSokak lezzetleri doğru ortamda hazırlanıp saklanmadığında ciddi besin zehirlenmelerine yol açabiliyor.22 Kasım 2025 Cumartesi 10:06YAŞAM
Ekran bağımlılığı ağız sağlığını tehdit ediyor!Günümüzde gençlerin ekran başında geçirdiği sürenin birçok sağlık sorununa neden olduğunu belirten uzmanlar, ağız sağlığının da bu durumdan olumsuz etkilendiğini söylüyor.20 Kasım 2025 Perşembe 11:13YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış

Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.