Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Yavuz Selim Yıldırım konu hakkında bilgiler verdi.Bademcikler vücudumuzun savunma sisteminin ağız içindeki organlarından bir tanesidir. Ağız yoluyla aldığımız besinlerdeki ve havadaki mikropları virüsleri vücuda tanıtarak bunlara karşı antikor oluşmasında önemli rol oynar.

Bademcikler ağız içerisindeki yerleşim yeri nedeniyle kavşak görevi görür. Vücudumuzun savunma sisteminin tam gelişmesi için bir çok noktada görev yapan dokuları vardır.Dil kökünde, yutakta ve boğaz arka duvarında bademcik ile birlikte çalışan lenfoid dokular bademcikle aynı görevi yapmaktadır. 

Doç. Dr. Yavuz Selim Yıldırım,'' Eskilerde daha sık yapılan bademcik ameliyatları artık günümüzde çok daha dikkatli incelenmektedir.Gelişen laboratuvar teknolojileri sayesinde bademcik ameliyatlarının gerekli olup olmadığı yapılan kültür ve antijen testleri ile daha kolay anlaşılmaktadır. Böylelikle gereksiz ameliyatların önüne geçilmesini sağlıyor.''dedi.

Boğaz ağrısı, halsizlik,yüksek ateş, yutma güçlüğü ile hastaneye gelen erişkin ve çocuk hastalarda,öncelikle boğazdan kültür ve antijen testleri ile var olan sebebin ortaya konması doğru biçimde sağlanıyor.Eskilerde boğaz ağrısı, ateş ve yutma güçlüğü ile hastaneye giden her hastaya antibiyotik yazıp gönderiliyordu.Gereksiz antibiyotik kullan kişilerde antibiyotik direncini artırıyor ve virüslere de antibiyotik tedavileri uygulanıyordu. 

Dr. Yıldırım,'' Genel endişe bademcikler alındıktan sonra boğaz yoluyla alınan bakteri ve virüslerin akciğere inerek kişileri daha fazla hasta edeceği düşüncesi bademcik ameliyatlarına korku ile yaklaşmayı düşündürüyor.Bu güne kadar yapılan bilimsel çalışmalarda İnsanların bu endişesini haklı çıkaracak bilimsel dayanak elde edilememiştir..Ancak vücuttaki organlarımızın sonuna kadar korunması ve fonksiyonlarını tam olarak yapması için gereksiz ve aşırı tedavilerden de kaçınmamız gereklidir.''diye ifade etti. 

Bademcikler ne zaman alınmalıdır? 

Tekrarlayan ateş, boğaz ağrısı yutma zorluğu çeken hastalarda 1 yıl içerisinde 5-6'dan fazla ve ayda bir defa ateşleniyorsa dikkatli bir şekilde değerlendirilmelidir.

Sürekli hasta olmaya bağlı büyüme gelişme geriliği, okuldan geri kalma, fazla antibiyotik kullanımına bağlı direnç gelişmesi varsa artık alınması düşünülebilir.

Ağız içerisinde apse yapacak kadar bir bademcik enfeksiyonu oluşuyorsa alınması düşünülebilir.

Antibiyotik tedavisine cevap vermeyen çok yüksek ateşle seyreden ve tekrarlayan hastalarda yine bademcik alınması düşünülebilir. 

Geçirilen bademcik enfeksiyonlarından sonra eklemlerde, böbrekte ve kalpte herhangi bir risk oluşması durumunda bademciklerin alınması daha uygun olacaktır. 

Bazı hasta gruplarında herhangi bir bademcik enfeksiyonu olmadan bademcikler aşırı derecede büyük olduğu zaman, hava yolunu tıkayarak nefes almayı engelliyor ve özellikle geceleri uykuda nefesin durmasına neden olarak uyku apnesine neden oluyor.Buna benzer bir durumla karşılaşan hastalarda bu bademciklerin küçültülmesi veya alınması düşünülebilir. 

Erişkinlerde bademciklerde herhangi bir kötü hastalık olduğu şüphesi olursa tanı koymak ve tedavi etmek amacıyla da bademciklerin alınması gerekli olabilir. 
Bazı bademcikler yapısı gereği çok girintili olup bu girintilere giren yemek artıkları burada kalarak boğaz ağrısı ve kötü koku yapabiliyor ve bu durumdada bademciklerin küçültülmesi ile bu sorundan kurtuluyoruz. 

Bademcikler alınırsa ne olur?

Bağışıklık sistemi açısından bademciklerin görevini yapan başka dokular olduğundan dolayı, immün sistemin zayıflaması veya kişilerin daha fazla hastalanması söz konusu değildir.Yani bademcikler alındıktan sonra akciğer enfeksiyonlarının sıklığında bir artış saptanmamıştır yine aynı şekilde boğazın diğer kısımlarında enfeksiyon sıklığında bir artış saptanmamıştır.

Yine günümüzde ailelerin bu endişesini gidermek amacıyla tüm bademcik dokularını almadan bademciklerin bir kısmını almak bir kısmını bırakmak da enfeksiyon sıklığını belirgin derecede azaltmaktadır. Doç. Dr. Yavuz Selim Yıldırım''Ağız kokusu yapan nefes almayı engelleyen ve antibiyotik etki etmeyen hastalarda bademciklerin küçültülmesi ile sorunu tamamen de çözebilir.'' diye belirtti.