AŞI TEK BAŞINA KORUMUYOR, ÖNLEMLER SÜRMELİ!
Maske hayatımızdan ne zaman çıkacak!

17 Aralık 2020 Perşembe 11:36
Pandeminin ağır sonuçlarından sonra tüm dünya aşı çalışmalarının tamamlanmasını ve uygulanmasını bekliyor. Aşının öncelikle virüsle hiç tanışmamış olanlara uygulanacağını belirten uzmanlar, aşının tek koruyucu faktör olarak görülmemesi gerektiğini ve bugüne kadar alınan önlemlerin sürdürülmesi gerektiğini söylüyor. 2021 yılının yaz aylarında maske kullanımının bırakılabileceğini öngören uzmanlar, aşı uygulanmış olsa dahi özellikle sosyal mesafe ve düzenli el yıkama önlemlerinin sürdürülmesini tavsiye ediyor.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Beyin Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Songül Özer, pandemiye umut olan aşı konusunda değerlendirmelerde bulundu.
Aşı, bakteri ya da virüse karşı hücre cevabının oluşturulmasıdır
Dr. Songül Özer, aşının bir bakteri ya da virüse karşı vücudun bağışıklık sistemini güçlendirmek amacıyla geliştirildiğini belirterek “Aşı, vücutta ona karşı antikor yani cevap üretilmesi istenen mikroorganizmaların, hastalık yapma etkileri ve hastalık yapma güçleri elinden alınmış yani zararsızlaştırılmış ya da zayıflatılmış hallerinin vücuda verilmesidir. Böylece gerekli antikor cevabının yani immün sistemi uyararak gerekli bağışıklığın sağlanması ve hücre cevabının oluşturulması anlamına gelmektedir” diye konuştu.
Aşı, vücuda bakteri ya da virüsü tanıtıyor
Aşı ile vücudun, zayıflatılmış ya da hastalık yapma gücü olmayan mikroorganizmalarla uyarılmış olduğunu kaydeden Dr. Songül Özer, aşının bir anlamda vücuda o bakteri ya da virüsü tanıttığını ifade ederek “Vücudun hafıza hücrelerine, bu virüsü ya da bakterileri tanıtmış oluyorsunuz. Bir gün bu bakterinin gerçeği ya da bu virüsün gerçeği, yani hastalık yapma yeteneğinde olan, insanın vücuduna girdiğinde vücut onu bir önceki aşı çalışmasından tanıdığı için daha hızlı cevap verebiliyor ve onu tam olarak öldürebilecek antikorları bir an önce virüsün ya da bakterinin üzerine salarak zaman kazanmış oluyor. Aslında aşı hastalık yapan bakterinin ya da virüsün zayıf halinin vücuda tanıtılması işlemidir” dedi.
Aşıyı neden yaptırmalıyız?
Salgın hastalıkların tedavisinde aşılamanın önemli olduğunu belirten Dr. Songül Özer, “Bizim vücudumuzda yani bağışıklık sistemimizde birtakım askerler var. Bu askerlere bu düşmanı yani bakteri ya da virüsü zayıf halini tanıtmak zorundayız ki daha güçlüsü geldiğinde hastalık yapan mikroorganizma vücuda geldiğinde hazırlıklı olalım” diye konuştu.
İlkbaharda enfeksiyon sayısının azalması bekleniyor
Birçok bilim insanının koronavirüsün daha ne kadar süre hayatımızda kalacağı ile ilgili tahminlerini söylediğini ifade eden Özer, “Covid-19 enfeksiyonu bir süre daha bizimle birlikte olacak. 2021’de de koronavirüs enfeksiyonu ile yaşamaya devam edeceğiz. İlk aşamada Biontech firması aralık ayında ürettiği aşıyı dünyaya sunabileceğini, uygulatmaya başlatabileceğini ifade etti. Aralık ayının ortalarında aşı çalışmalarının başladığını varsayalım. İkinci dozlarının da ocak ayında yapıldığını düşünecek olursak ortalama şubat, mart ya da ilkbahar aylarında koronavirüs enfeksiyonu sayısının azalmasını bekliyoruz” dedi.
Aşı olunsa da önlemlere devam edilmeli
Dr. Songül Özer, koronavirüsle ilgili tek olumlu faktörün aşı olmayacağını söyleyerek sözlerine şöyle devam etti:
“Aşı sadece gücümüzü artıracak. Koronavirüse karşı hiçbir zaman elimizdeki tek koruyucu etken aşı olmayacak. Geçmişten bu yana uyguladıklarımızdan bahsedelim. Örneğin sarılık yani Hepatit B cinsel yolla ve kan yoluyla bulaştığını biliyoruz. Bunun bir aşısı var ve yaptırıyoruz. Ancak Hepatit B aşısı olmak, artık tüm hayat boyunca test yapılmadan istenilen kişiye kan verilebileceği veya kan alınabileceği, cinsel yolla bulaşabilecek hastalıklara karşı korumaya sahip olunduğu düşünülerek hiç korunmasız cinsel ilişki kurulabileceği anlamı taşımıyor. O aşının da yüzde 100 korumadığını biliyoruz. Aynı durum koronavirüs aşısı için de geçerli olacak. İnsanların ‘Ben aşıyı yaptırdım, sonsuza kadar korunuyorum. Maske takmama, elimi yıkamama ve mesafeme dikkat etmeme gerek kalmayacak’ diye düşünmemesi gerekiyor. Dünyanın en başarılı aşısında bile mutlaka bir korumama yüzdesi vardır.”
Maske kullanımı gelecek yaz bırakılabilir
Her şey yolunda giderse 2021’in yaz aylarında maske kullanımının bırakabileceğini düşündüğünü söyleyen Özer, “Ancak maske kullanmayı bıraksak bile mesafemize dikkat etmeyi sürdürmeliyiz. Eski normale dönmemiz maalesef 3-4 yılı bulacaktır. Mesafemize dikkat edeceğiz, kalabalık partiler, kalabalık toplantılar yapmayacağız. On, yirmi kişi bir arada olmayacağız, bir arada olsak bile oturduğumuz anda mesafemize dikkat edeceğiz. Aramıza 1 – 1.5 metrelik mesafe koymak zorunda kalacağız. Tabii ki elimizi her zaman yıkayacağız çünkü elimizi sadece koronavirüs enfeksiyonundan korunmak için yıkamıyoruz. Çevremizde var olan birçok bakteri ve virüsten kurtulmak, hem bize bulaşmalarını engellemek hem de diğer insanlara bulaştırmamak için elimizi her zaman yıkamaya devam edeceğiz” dedi.
Aşıda öncelik virüsle tanışmamış olanlara verilecek
Covid -19 atlatan kişilerin aşı yaptırmasının tartışmalı bir konu olduğunu ifade eden Özer sözlerini şöyle tamamladı:
“Aşı yaptırabilmek için öncelikle antikor düzeyinin yani koronavirüsü geçirmiş insanlarda da geçirmemiş insanlarda da immunoglobulin m’nin ve immunoglobulin g’nin negatif olması gerekiyor. Bu virüsle daha önce tanışmamış olmamız gerekir. Eğer koronavirüsü geçirdiysek ve vücudumuzda kalıcı, yüksek düzeyde immunoglobulin g yani koruyucu antikorlar varsa zaten doğal yoldan aşılanmışız demektir. Vücudumuz bu mikroorganizmayı tanımış, hafıza hücrelerine yerleştirmiş ve artık aşılanmış gibi düşüneceğiz. Aşıyı ilk planda bu hastalıkla hiç tanışmamış olan yani hem immunoglobulin m’si hem de immunoglobulin g’si negatif olanlara yapacağız. Ama Covid-19’u geçirmiş olmasına rağmen vücudunda immunoglobulin g seviyesi yükselmemiş olanlar var. Bazı hastalarda bu durumla karşılaştık. İmmunoglobulin g’si yükselmemiş olan veya yükseldikten sonra negatifleşenlere aşı yapılması için çalışma yapılabilir. Kişi yaş, yaşadığı ortam veya mesleği nedeniyle risk grubunda olan bir insansa ikinci aşamada aşı yapılma ihtimali olabilir.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Önlemlerinize 3 ay önce başlayın“Anne olmaya hazırım” diyorsanız…12 Mayıs 2025 Pazartesi 13:09YAŞAM
Türkiye olması gerekenden iki kat fazla tuz tüketiyor12-18 Mayıs Tuza Dikkat Haftası...12 Mayıs 2025 Pazartesi 13:07YAŞAM
Sağlıklı beslenmenin görünmeyen tehdidi: PestisitÜrünleri zararlılardan korumak amacıyla tarımda pestisit adı verilen ilaçlar kullanıldığını belirten uzmanlar, bu kimyasalların insan sağlığı için tehdit oluşturduğunu söylüyor.12 Mayıs 2025 Pazartesi 13:04YAŞAM
Astımı tetikleyen 10 etkenAstım ataklarına karşı 10 etkili öneri!05 Mayıs 2025 Pazartesi 18:06YAŞAM
Zayıflar daha uzun yaşıyorÇok yemek tümörü besliyor05 Mayıs 2025 Pazartesi 18:01YAŞAM
Omurganızı yıllara ezdirmeyin!Modern yaşamın getirdiği uzun süreli oturma, yanlış duruş ve fiziksel hareketsizliğin omurga sağlığını tehdit ettiğini belirten uzmanlar, omurganın, hayati öneme sahip olduğunu söylüyor.30 Nisan 2025 Çarşamba 10:13YAŞAM
Koronavirüs sonrası kalp krizi oranlarında artış! 25-44 yaş arasını etkiliyorKoronavirüsle beraber 25-44 yaş arasında kalp krizi oranı yüzde 30 arttı. Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mustafa Bilge Erdoğan, kalp krizinin yaşanmadan önce hastaların büyük çoğunluğunda kritik sinyaller verdiğini söylüyor.30 Nisan 2025 Çarşamba 10:07YAŞAM
Gıda hilelerine dikkat! Çocukları zehirliyorUzman Diyetisyen Elif Melek Avcı, tağşiş ve taklit ürünlerin çocuk sağlığı üzerindeki yıkıcı etkilerine dikkat çekiyor: “Ucuz ve kalitesiz gıdalar, sağlıklı bir neslin önündeki en büyük engel!”30 Nisan 2025 Çarşamba 10:01YAŞAM
Çocuklarda diş sıkma alışkanlığına dikkat!Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir “Yetişkinlerde bile diş sıkma alışkanlığını kontrol altına almak veya kalıcı bir tedavi önerisi sunabilmek henüz mümkün değilken, çocuklarda izlenmesi gereken yol hakkında doğru adımlar atmak gerekir.” dedi.24 Nisan 2025 Perşembe 13:38YAŞAM
Ofis çalışanlarını bekleyen gizli tehditFizik Tedavisi ve Rehabilitasyon Prof. Dr. Hasan Dursun, çalışma ve yaşam şartlarının ergonomik ilkelere göre düzenlenmesinin, kümülatif travmalara bağlı yumuşak doku hasarlarının azaltılmasında önemli olduğunu vurguluyor.21 Nisan 2025 Pazartesi 13:53YAŞAM
Enginarların yapraklarını sakın atmayın!Karaciğeri arındırıyor, kalbi koruyor, sindirimi destekliyor… Uzman Diyetisyen Elif Melek Avcı Dursun, bahar aylarının şifa kaynağı enginarın sağlığa faydalarını ve en doğru tüketim yöntemlerini anlatıyor.21 Nisan 2025 Pazartesi 13:46YAŞAM
Doğru almazsanız faydadan çok zararı olabilirÖnerilen miktarlarda almak koşuluyla vitamin takviyeleri faydalı!18 Nisan 2025 Cuma 11:01YAŞAM
Belirti vermeden hayatı tehdit ediyorAort Diseksiyonu sinsice hayatı tehdit ediyor...18 Nisan 2025 Cuma 09:50YAŞAM
Kasık fıtığı çocuklarda yaygın görülüyorBoğulmuş fıtık tedaviyi zorlaştırıyor!18 Nisan 2025 Cuma 09:35YAŞAM
Covid-19 kalp krizi ve ani ölümleri tetikliyor mu?Kalp krizi haberleri, toplumda haklı bir endişe iklimi yarattı.Covid-19 pandemisinin bu durumla olan potansiyel ilişkisi ise gündem olmaya devam ediyor.15 Nisan 2025 Salı 09:57YAŞAM
Sezaryen doğum tartışmaları yeniden alevlendi!Türkiye’de doğum oranları hızla düşerken, ilk doğum yaşı 30’un üzerine çıktı.15 Nisan 2025 Salı 09:55YAŞAM
Gözde alerjisi olanlar dikkat! İşte almanız gereken önlemlerProf. Dr. Özlem Evren Kemer, göz alerjisinin kolaylıkla teşhis ve tedavi edilebilen bir hastalık olduğunu ancak tedavi edilmediğinde yaşam kalitesini düşürerek ciddi görme problemlerine yol açabileceğini vurguladı.15 Nisan 2025 Salı 09:47YAŞAM
Obezite Türkiye'de alarm veriyor!Gastroenteroloji Uzmanı Prof. Dr. Can Gönen, Türkiye’de alarm veren obezitede en yeni tedavi yöntemlerini anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.10 Nisan 2025 Perşembe 09:37YAŞAM
Modern çağın yaygın hastalığı: Migren!Modern çağın stresli yaşantısında dünya genelinde olduğu gibi ülkemizde de görülme sıklığı önemli ölçüde artan migren, yaşam kalitesini bozan hastalıklar arasında ilk sıralarda yer alıyor.09 Nisan 2025 Çarşamba 10:08YAŞAM
Erken yaşta makyajın 5 zararıDermatoloji Bölümü’nden Prof. Dr. Güldehan Atış, erken yaşta makyaj malzemesi ve diğer kozmetik ürünlerin kullanılması sonucu ortaya çıkan sorunlar hakkında bilgi verdi.07 Nisan 2025 Pazartesi 17:10YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış