"AĞRINIZ GEÇER DİYE BEKLEMEYİN"
Girişimsel yöntemlerle ağrılarınızı yok edebilirsiniz!
04 Kasım 2020 Çarşamba 15:27
Bireylerin uyku düzenini, aile yaşantısını, sosyal yaşantısını, iş verimini ve günlük yaşam aktivitelerini sürdürmesini etkileyerek yaşam kalitesini düşüren ağrılar, kişilerin hayatlarını pek çok anlamda olumsuz etkiliyor. Bu nedenle ağrının kontrol altına alınması; bireyin rahatlaması, yaşam kalitesinin yükseltilmesi ve komplikasyonların azaltılması açısından büyük önem taşıyor. Konuya ilişkin açıklamalarda bulunan Türkiye İş Bankası iştiraki Bayındır İçerenköy Hastanesi Ağrı Merkezinden Uzm. Dr. Serdar Çatav ve Bayındır Söğütözü Hastanesi Ağrı Merkezinden Uzm. Dr. İsmail Gökyar, girişimsel tedavi yöntemlerine dikkat çekti.
Çeşitli sebeplerle yaşanan ağrılar kişilerin hayatlarını pek çok anlamda olumsuz etkiliyor. İnsanların geçmişteki deneyimleriyle bağlantılı, duyusal, hoş olmayan bir duygu olan ağrı, bireyleri fiziksel, ruhsal ve sosyal yönden etkilediği için kontrol altına alınması gerekiyor. Kronik ağrılar hastalarda anksiyete, hareketlilikte azalma, iştah bozukluğu, sosyal bozukluklar, depresyon, uyku bozukluğu ve iş hayatında kısıtlamalar gibi pek çok fiziksel ve psikolojik etkiye yol açarak yaşam kalitesini düşürüyor. Bu yüzden kronikleşen ağrıda, psikolojik mekanizmalar ağırlıklı olarak rol oynuyor ve tıbbi tedaviler öncesinde sıklıkla psikolojik-psikiyatrik değerlendirme gerekli oluyor.
Ağrılar genellikle süresine göre akut ve kronik ağrı olarak ikiye ayrılırken, akut ağrı, doku hasarı ile oluşuyor ve iyileşme sürecine uyumlu olarak ortadan kalkıyor. Hastalık veya hasar ortadan kalktığı halde ağrı devam ediyorsa, ağrının gerçek sebebinin araştırılması gerekiyor. Hastalık ortadan kalktıktan sonra ağrının üç aydan daha fazla devam etmesi halinde ise buna kronik ağrı deniyor. Kronik ağrı, iyileşme sürecinden sonra da devam eden ağrı olarak biliniyor.
GİRİŞİMSEL YÖNTEMLER İLE AĞRINIZI YOK EDİN
Ağrı çeken bir hastaya ilaç, istirahat ve fizik tedavi yöntemleriyle yeterince yararlı olunamıyor ve hastaya cerrahi girişim yapılamıyorsa, girişimsel yöntemler ideal bir çözüm olabilir diyen Bayındır İçerenköy Hastanesi Ağrı Merkezinden Uzm. Dr. Serdar Çatav, konu hakkında şu açıklamalarda bulundu: “Girişimsel yöntemler fizik tedaviye ya da ameliyata alternatif değildir. Bir hastada girişimsel tedaviye karar verilebilmesi için daha önce ağrı kesiciler ve diğer ilaçlarla çeşitli tıbbı tedavilerin denenmiş ve sonuç alınamamış olması gerekir.”
Girişimsel ağrı tedavisinde amacın, farklı tekniklerle ağrıyı ileten sinir yollarındaki iletinin durdurulması olduğunu söyleyen Dr. Çatav, sözlerine şu şekilde devam etti: “Girişimsel ağrı tedavisi alanında her geçen gün yeni teknolojik gelişmeler olmakta, buna bağlı olarak da sinirlerin iletisini durdurmak için yapılan girişimlerdeki başarı yüzdesi artmaktadır. Günümüzde ağrı bilimin geldiği nokta ile ağrıların yaklaşık % 80-90’ı tedavi edilebilmektedir. İş hayatında aktif çalışma yaşı olan 25-45 yaş arasında özellikle iş gücü kaybı göz önüne alındığında, ağrının ivedilikle tedavi edilmesi, yaşam kalitesinin hızla geri getirilmesi amaçlanmalıdır. Çünkü kişinin hayatı boyunca, yemek yeme, yürüme, uyku gibi en insancıl ihtiyaçları ancak ağrısız yaşantı ile sağlanabilmektedir.”
HANGİ AĞRIDA, HANGİ GİRİŞİMSEL TEDAVİ YÖNTEMLERİ UYGULANIYOR?
Ağrı tedavisinde kullanılan yöntemlerin başında gelen ilaç tedavileri günümüzde yerini girişimsel tedavilere bırakmaya devam ediyor. Daha önceki zamanlarda girişimsel tedavi yöntemleri ancak ilaç tedavisi etkin olmadığında yapılırken günümüzde durumun çok farklı olduğunu belirten Bayındır Söğütözü Hastanesi Ağrı Merkezinden Uzm. Dr. İsmail Gökyar, bazı durumlarda ilaç tedavilerinin yetersiz kalması ve yüksek dozda uzun süre ilaç kullanımının vücuda verdiği zararların da hiç azımsanmayacak kadar fazla olması, hastaları girişimsel tedaviye yönlendirdiğini belirtti.
İlaç veya girişimsel tedavilerden hangisinin öncelikle kullanılacağı hastalığa, şiddetine, kişiye göre birçok faktör göz önüne alınarak karar verilmeli diyen Uzm. Dr. İsmail Gökyar, ağrının türüne göre uygulanabilecek girişimsel tedavi yöntemleri hakkında bilgiler verdi:
· Nöropatik Ağrı Tedavisi: Nöropatik ağrı sinirin zedelenmesi sonucunda yanıcı, batıcı, huzursuz edici tipte ağrı ile kendini gösterir. Ağrı şiddetlidir ve genellikle klasik ağrı kesiciler etkisizdir. Beyin sürekli, anlamsız ve şiddetli ağrı hissedeceği korkusuyla koruma mekanizmaları bulmaya çalışır. Ağrı beyinde hafıza oluşturur ve beyin her an o ağrı gelebilir kaygısıyla ağrıyı unutmaz. Bu yüzden nöropatik ağrı ancak multidsipliner bir yaklaşımla tedavi edilebilir. Hatta oluşan ağrı hafızasını ortadan kaldırabilmek için epilepside kullanılan bazı ilaçlardan da faydalanmak gerekebilir.
· Kanser Ağrısında Tedavi: Kanserde ağrı tedavisi kanserin tedavisi kadar önemlidir. Kanser hastasında ağrı hastayı umutsuzluğa sürükleyen en önemli faktördür. Geç başlanan ağrı tedavisinin etkinliği oluşan hafıza nedeniyle yeterli olamaz. Öncelikle ilaç tedavileri başlanır, yeterli olmadığında vakit geçirmeden girişimsel yöntemlerle ağrı bölgesindeki ağrı sinirinin devre dışı bırakılması hedeflenir. İlk hedef hastada ağrısız ve düzenli uykunun sağlanabilmesidir. Kanser tedavisinde girişimsel ağrı tedavileri ilaç tedavisi ile birlikte, doğru zamanlama ile uygulanmalıdır.
· Myofasial Ağrı Sendromu Tedavisi: Bu sendromu vücudun iflas ettiğinde bir yakarışı olarak düşünebiliriz. Kötü ve zararlı beslenme, düzensiz uyku, stresli yaşam tarzı gibi birçok faktör ile tetiklenen myofasial ağrı sendromunda da hedef ağrının değil, sendromun ve neden olan faktörlerin tedavisidir. Destek tedavinin beraberinde akupunktur, nöral terapi, davranış terapisi, egzersiz gibi birçok yardımcı tedavi yönteminden faydalanmak gerekebilir.
· Siyatik Ağrısı Tedavisi: Alt bel omurlarından bacağa uzanan sinirin zedelenmesi sonucu
ortaya çıkan ağrıya siyatik ağrısı veya siyatalji deniyor. Diz altında, ayak ve parmaklara kadar uzanan bir ağrıya neden olan siyatik ağrısı en sık bel fıtığında görülüyor. Bel fıtığında görülebilen düşük ayak veya ayakta felç siyatik sinirin zedelenmesi ve tedavi edilmemesi ile ortaya çıkar. İlaç tedavisi, girişimsel ağrı tedavileri ve gerekirse cerrahi ile basının ortadan kaldırılması siyatik ağrısının tedavi seçenekleridir.
· Akupunkturun, nöral terapi, ozon tedavisi gibi diğer yöntemlerle birlikte kullanılabilecek bütünleyici tedavi yöntemleri olarak düşünülmesi daha doğrudur.
· Lazerle Ağrı Tedavisi: Lazer ile tedavide bir enerji akımının ısı, kesme, soğutma gibi etkilerinden faydalanarak dokuda istenilen müdahalenin yapılması esasına dayanır. Radyo frekans enerjisinin ısıya dönüştürülmesi yöntemi en sık kullanılan tekniktir. Sadece sınırlı küçük bir alana etkisi nedeniyle çevre dokuya zarar verme ihtimali azaltılmıştır. Akımın büzüştürme, küçültme veya sinir dokusu üzerinde iyileştirici etkilerinden faydalanabilir. Günümüzde fıtığın cerrahi dışı tedavisinde tercih edilen radyofrekans tedavisinde, ilgili bölgeye özel problarla (borucuk) görüntüleme cihazları eşliğinde girilir. İşlemde cerrahi kesi kullanılmadığı için iyileşme hızlı olur.
BEL FITIĞINDA NE ZAMAN AMELİYAT, NE ZAMAN GİRİŞİMSEL TEDAVİ YÖNTEMLERİ TERCİH EDİLMELİDİR? Uzm. Dr. İsmail Gökyar, bel fıtığının tedavisinde ameliyatın ya da girişimsel yöntemlerin ne zaman tercih edileceğine ilişkin de açıklamalardbel fıtığı, a bulundu. Dr. Gökyar, “Bel fıtığında uzamış ağrı, uyuşukluk veya güçsüzlük sinire basının göstergesidir. Tedavide temel prensip basının ortadan kaldırılması veya azaltılmasıdır. Basının iki nedeni olabilir. Fıtığın veya ödemin sinir üzerine basısı. Bası şiddetli ise güçsüzlük gelişebilir. Güçsüzlük gelişmesi ve artıyor olması genellikle ameliyat gerektirir. Güçsüzlük yoksa ameliyatsız girişimsel yöntemlerle tedavi ihtimali yüksektir. Sonuç olarak fıtığın boyutu, ağrının şiddeti aslında açık ameliyat için neden değildir. Muayenede güçsüzlüğün tespiti ve artıyor olması durumunda açık cerrahi düşünülmelidir. Tüm hastalıklarda olduğu gibi fıtığın tedavisinde de vücuda mümkün olduğunca zarar vermeyen, vücudun fizyolojisine uygun tedavi yöntemi ideal tedavi yöntemidir ancak geri dönüşümsüz sinir hasarı ihtimali olduğunda cerrahi tedavi en uygun şartlarda uygulanmalıdır.” diye konuştu.
- TMS yöntemi Alzheimer’a umut olabilir mi?Alzheimer’ın ilerlemesini yavaşlatabilir…19 Kasım 2024 Salı 12:08YAŞAM
- Faydalarının yanında riskler de bulunuyorAtom meyve suları bağışıklığı güçlendiriyor ama tüketirken dikkat!19 Kasım 2024 Salı 11:54YAŞAM
- Sinan Meydan’ın Lozan kitabı çıktıSinan Meydan’ın Kaleminden Onurlu Barış: LOZAN18 Kasım 2024 Pazartesi 10:10YAŞAM
- Sinüzit tanısını kendiniz koyabilirsiniz"Çocuklarda ihtiyaç olmadığı sürece film çektirmeyi önermiyoruz."17 Kasım 2024 Pazar 13:06YAŞAM
- Aile içi iletişim koptu!Zayıf iletişim boşanma nedeni17 Kasım 2024 Pazar 12:51YAŞAM
- Mutlu olmak için iyilik yapmak şartİyilik yapan, iyilik görenden daha mutlu oluyor!17 Kasım 2024 Pazar 11:11YAŞAM
- Retina dekolmanı kör edebiliyor!Retina dekolmanı körlüğe neden olabiliyor13 Kasım 2024 Çarşamba 20:36YAŞAM
- Çocuklarda baş ağrısının nedeni Bruksizm olabilirKulak ağrısı, baş ağrısı, uyku düzensizlikleri varsa dikkat!13 Kasım 2024 Çarşamba 20:35YAŞAM
- Soğuk duş sizi kışa hazırlıyorSoğuk duş hasta eder mi?13 Kasım 2024 Çarşamba 20:22YAŞAM
- Haktan Akdoğan’dan “Kozmik YankıYeni Bir Kozmik Bilinç Kapısı Aralanıyor13 Kasım 2024 Çarşamba 20:17YAŞAM
- İşte migreni tetikleyen nedenlerBu etkenler migreni tetikliyor11 Kasım 2024 Pazartesi 13:41YAŞAM
- Geçmeyen öksürük ihmale gelmezRisk faktörlerine dikkat!11 Kasım 2024 Pazartesi 13:34YAŞAM
- Doom Spending Sendromu olabilirsiniz!Doom Spending bir kaçış mekanizması olarak da ortaya çıkabiliyor11 Kasım 2024 Pazartesi 13:22YAŞAM
- Lösemi ilk 5 yaşta daha sık görülüyor"Lösemi tedavisi 2 yıl sürebilir"06 Kasım 2024 Çarşamba 17:31YAŞAM
- Hipospadias mutlaka tedavi edilmeliHipospadiasın kesin bir nedeni bulunmuyor06 Kasım 2024 Çarşamba 17:21YAŞAM
- Kasıktan dize inen ağrıya dikkat!Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç.Dr.Ahmet İnanır konu hakkında önemli bilgiler verdi.06 Kasım 2024 Çarşamba 17:14YAŞAM
- Bağışıklığınızı mutlaka güçlü tutunMevsimsel hastalıklara karşı bağışıklığı güçlendirmek şart04 Kasım 2024 Pazartesi 18:31YAŞAM
- Bu belirtiler Polikistik Over Sendromu olabilir"Tanı konulması için şu 3 belirtiden 2 tanesinin olması gerekir"04 Kasım 2024 Pazartesi 18:23YAŞAM
- Oyun bağımlılığı giderek artıyorÇocuklarda hangi yaş grubunda hangi bilgisayar oyunları tercih edilmeli?04 Kasım 2024 Pazartesi 18:08YAŞAM
- Boyun ağrısı migreni tetikleyebiliyor!İki durumun birbirini etkileyebileceğini söylüyor.31 Ekim 2024 Perşembe 18:51YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.