UĞUR KURT DAVASINDA GÖRÜNTÜLER İZLENDİ

Okmeydanı'nda çıkan olaylarda polis kurşunuyla ölen Uğur Kurt'un davasında olay anına ait polisin ve basının kaydettiği görüntüler izlendi. Kurt'un anne ve babası aynı acıyı yaşamak istemediklerini belirterek görüntüleri izlemeden salondan çıktı.

İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuksuz sanık polis memuru Sezgin K., avukatı Tolga Yurdakul ile Kurt'un eşi Narin Kurt, babası Kemal Kurt ve annesi Güllünaz Kurt katıldı. CHP milletvekilleri Sezgin Tanrıkulu, İlhan Cihaner, Hilmi Yarayıcı, Gürsel Tekin ve Enis Berberoğlu ile HDP milletvekili Filiz Kerestecioğlu da salona geldi.

Duruşmada, dosyada olay gününe ait görüntüler izlendi. İzleme sırasında avukatlar, görüntüleri ara ara durdurarak olaylara ilişkin savunma yaptı. Sanık avukatı Tolga Yurdakul, "Tanık olarak dinlenen Yusuf Gülen, saldırı yapılan aracın sol tarafında ve 15-20 cm mesafede olduğunu ifade etmiştir. Ancak görüntülere baktığımızda olaydan 3 dakika sonra olay yerine geldiği görülmektedir. Ayrıca tanık, gaz atıldığı sırada da orada olduğunu söylemiştir. Görüntülere göre ise bu esnada olay yerinde değildir." dedi.

Bunun üzerine söz alan sanık polis, "Kameradaki görüntüler, ters açıyla kaydedilmiştir. Ben normalde aracın sol tarafından değil, sağ tarafından ateş etmiş oldum." ifadelerini kullandı.

Avukat Yurdakul tekrar söz olarak, "Bu görüntülerde FN silahının olay sırasında aracın sağ ön kapısından sarkmış vaziyette bulunduğu, tanık Şahabettin'in araçtan inerken bu silahı panikle düşürmüş olduğu ve silahın iddia edildiği gibi aracın arka tarafında olmadığı anlaşılmaktadır. Bu hususa dikkat çekiyoruz. Ayrıca olay yeri inceleme görevlilerince çekilen fotoğraflarda da aracın arkasındaki koltuk üzerinde bulunan siyah şeylerin, FN silahı olmayıp, emniyet kemerleri olduğunu görmekteyiz. Yine bu görüntülerde mevcut yelek de FN silahının ve tüpün araçtan inildiği zaman kullanılması sırasında giyilmesi gereken yelektir. Zira tüp ağır olduğu için elde taşınabilir değildir. Bu yeleğe takılarak kullanılması gerekmektedir. Ayrıca bu yeleğin de yine fotoğraflara göre yanan bölgede bulunduğu anlaşılmaktadır." şeklinde konuştu.

Avukat Aslı Kazan, "Sanık, ifadesinde kendisinin olası bir olaya karşı FN silahı ile aracın arkasında beklediğini söylemiştir. Bu hususa dikkat çekeriz. Olay yeri inceleme tutanağında FN silahı ile ilgili bir tespite yer verilmemektedir. Bu da bizim tutanağın baştan itibaren usulsüz düzenlendiğine ilişkin iddialarımızı doğrulamaktadır." diye konuştu.

Uğur Kurt'un eşi Narin Kurt, sanığın ülkeye hizmet ettiği düşünülerek olay nedeniyle alması gereken cezanın indirilmeye çalışıldığını savundu. Kurt, "Buna ilişkin deliller ve hileler yapılıyorsa ben de bu ülke için gururla hizmet ediyorum. Mahkemenin bana bu konuda yardımcı olmasına ve sanığı hak ettiği şekilde cezalandırmasını ve tutuklanmasını talep ediyorum." dedi.

Polis aracındaki kameranın kaydettiği görüntüler, polis kamerasının, basın mensuplarının ve Kurt'un bahçesinde bulunduğu cemevinin güvenlik kamerasının görüntüleri izlendi. Görüntülerde; polis aracına molotof isabet etmesiyle birlikte araçtaki polisler hızla dışarı çıkıyor. Polislerin daha sonra silahlarını çektikleri, sanık polisin ise araca tekrar girerek silahını aldığı görülüyor. Polis kamerasında ise polislerin ateş ettiğine dair sesler duyuluyor. Bir kişinin vurulduğuna dair ifade de duyuluyor. Cemevi tarafından polislere doğru gelen bir vatandaş ile polislerin tartışması kayıtlarda yer alıyor. Sanık polisin "ambulans, adam vuruldu yaa" dediği duyuluyor. Sanık Sezgin K. daha önceki ifadesinde çevredekilerin birinin vurulduğunu söylenmesi üzerine bu ifadeyi kullandığını savunmuştu.

Duruşma savcısı, sanık polisin tutuklanmasına ilişkin taleplerin reddi yönünde görüş belirtti. Mahkeme, Jandarma Genel Komutanlığı'nın görüntülere ilişkin hazırlayacağı raporun beklenmesine karar verdi. Sanığın tutuklanması talebini reddeden mahkeme duruşmayı erteledi. Uğur Kurt'un babası Kemal Kurt ve annesi Güllünaz Kurt, görüntülerin izlenmesine geçildiği sırada salondan çıktı. Kurt çifti, aynı acıyı tekrar yaşamamak için görüntüleri izlemek istemediklerini belirtti.