'TÜRKİYE GİDEREK SU FAKİRİ ÜLKE OLUYOR'

Zonguldak’ta Dünya Kitle İletişimi ve Araştırma Vakfı’nca, Maden Mühendisleri Odası Zonguldak Şubesi’nde ‘Çevre için medya ve iletişim ağı’ konulu çalıştay düzenlendi. Çevre konularının masaya yatırıldığı programda ‘su’ konusu damgasını vurdu. Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi(OMÜ) Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yusuf Demir, insanların su konusunun önemini bilmediğini, özellikle bu konuda bilinçlenme sağlamak için yeni neslin su konusunda özel olarak eğitilmesi gerektiğini vurguladı.

Çevreci olup da suyun öneminin kavranamamasının mümkün olmayacağını kaydeden Demir, “Türkiye’de şu anda 112 milyar metreküplük su var. Bunun 98 milyar metreküpü yerüstü, 44 milyar metreküpü ise kullanılabilir. Yaklaşık 14 milyar metreküp de yer altı suyumuz var. Türkiye’de kullanılan 112 milyar metreküp suyun 33 milyar metreküpünü tarımda kullanıyoruz. Tarımda kullandığımız 33 milyar metreküp suyun 19 milyar metreküpünü yanlış kullanma nedeniyle boşa akıtıyoruz. Yani, 77 milyon insanın evde ve sanayide kullandığı suyun iki katını insanların yanlış kullanımı nedeniyle boşa akıtıyoruz. Bu kadar israf ediyoruz. Sadece tarımda yanlış yöntemlerle ortaya koyduğumuz zararın karşılığı maalesef 19 milyar metreküp. Biz ülkede yanlış bir algıyla ‘su zenginiyiz’ diyoruz,’ hayır su fakiriyiz’. Çünkü bir ülkenin su zengini olabilmesi için kişi başı 8 milyar metreküp su tüketmesi lazım. Nüfusumuz 77 milyon. 112 milyar metreküpe böldüğünüz zaman kişi başı yaklaşık 1300 metreküp su oluyor. Dünyada su fakirliği sınırı ise bin metreküptür. Su fakirliği sınırına yaklaştık. Hesaplamalara göre 2035’de nüfusumuz 100 milyonu geçecek, yani bin metreküpün altına düşeceğiz ve su fakiri olacağız. O yüzden mevcut su kaynaklarımızı kullanmayı, korumayı bilmeliyiz.” dedi.

Prof. Dr. Demir, Türkiye’nin hızlı bir şekilde güneyinden kuzeyine doğru bir kuraklık tehlikesiyle karşı karşıya bulunduğunu kaydetti.

MEB OKULLARA ÇEVRE VE SU DERSİ KOYSA

Su tüketimi konusunda yeni neslin mutlaka bilinçlendirilmesi gerektiğini anlatan Prof. Dr. Demir, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ben bir televizyon programında 'Keşke Milli Eğitim Bakanlığı başka şeylerle uğraşacağına ilk okul birinci sınıflardan başlayarak su ve çevre dersi koysa da biz önce biz evdeki çocuklarımıza önce suyu nasıl kullanacağını, suyun ve çevrenin niye önemli olduğunu anlatsak' demiştim. Emin olun 20-30 yaşını geçen insana bunu anlatmak zor. Bizim öncelikle bu genç jenerasyona bunu anlatmamız lazım. Suyu kirleterek, yanlış kullanarak ve israf yaparak yok ediyoruz. Emin olun hepimiz yapıyoruz. Tuvalette sifona basıyoruz ve her gün 15 litre suyu lağıma yolluyoruz.” .

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Çevre Sorunları Araştırma Merkezi Başkanı Baran Bozoğlu da çevre konusundaki bilinçsizlik, mevzuatlardaki değişiklikler ve hukuki boşlukları ele aldı.