Halkların Demokratik Partisi (HDP) Gaziantep milletvekili adayı Osman Demirci, sorunların silahlı güçler tarafından değil, seçilmiş güçler tarafından çözülmesini istediklerini bildirdi.

Demirci, yaptığı açıklamada savaşarak sorunların çözülmesinin mümkün olmadığının görüldüğünü belirtti. Demirci, çoğulcu demokrasi, kalıcı barış ve çözümde ısrarcı olduklarını vurgulayarak, “Dünyada bunun örnekleri çok. Savaşarak, ölerek, öldürerek bir yere varamayız. İstiyoruz ki, kimse ölmesin. Ocaklara ateş düşmesin. Savaşa mahkum değiliz. Savaştan çok daha güzel, çok daha insani bir seçeneğimiz var: Barış. Bunun için silahlar bir an önce susmalı. Sorunlar silahlı güçler tarafından değil seçilmiş güçler tarafından çözülmeli. Siyaset bunun için vardır. Silah değil siyaset diyeceğiz. Savaş değil barış diyeceğiz.” dedi.

Türkiye’nin geleceğinin, ortak yaşamdan geçtiğini kaydeden Demirci, şöyle devam etti: “7 Haziran’dan sonra başlayan çatışmalı süreçte onlarca canımızı kaybettik. Bunlar hiç yaşanmayabilirdi. Derhal silahların iki taraflı susturulması, akan kanın durdurulması ve yeniden müzakere masasına dönülmesini istiyoruz. ‘Sonuna kadar savaş’ diyenlere karşı biz de, ‘Sonuna kadar barış’ demeye devam edeceğiz. Elbette farklılıklarımız olabilir. Farklı ırk, dil, din ve inançlar bir zenginliktir. Farklılıklarımızı zenginlik kabul ederek ortak yaşama destek vermeliyiz. Her koşulda barış çağrısında bulunmaya, silahsız çözüm ve demokratik siyaseti savunmaya devam edeceğiz.”

SADECE TÜRKİYE İÇİN DEĞİL TÜM DÜNYA İÇİN BARIŞ

Sadece Türkiye için değil başta Ortadoğu olmak üzere tüm dünyada barış istediklerini anlatan Osman Demirci, şu ifadeleri kullandı: “Ne yazık ki, bugün başta Ortadoğu ülkeleri olmak üzere dünyanın dört bir yanında savaşlar devam ediyor. Komşumuzda ya da uzak bir ülkede savaş varken, insanlar boş yere ölürken bizim kendi ülkemizde mutlu olmamız düşünülemez. Bu nedenle barışı sadece Türkiye için değil tüm dünya için istiyoruz. Tüm dünya halklarının kendi siyasi geleceklerini özgürce belirlemeleri ve halkların kendi kendilerini yönetecekleri demokratik, eşitlikçi ve özgürlükçü bir yönetim anlayışını geliştirmelerini savunuyoruz.

Komşusu ile kavgalı birisinin evinde mutlu huzurlu yaşaması mümkün değildir. Bu nedenle tüm komşularımızla yeniden iyi ilişkiler kurmalı, komşularımızda da barış ve huzurun tesis edilmesine katkı sağlamalıyız. Suriye’deki iç savaşı sona erdirecek politikalara destek olmalı, halkların kardeşliğine ve eşitliğine dayalı demokratik bir çözümün ortaya çıkarılması için mücadele etmeliyiz. İsrail hükümetlerinin katliamcı, işgalci politikalarına herkes karşı duymalı, tepki vermeliyiz. Mazlum Filistin halkına karşı uygulanan zulüm bir an önce sona ermeli, Filistinliler’in bağımsız bir devlet kurmasına destek olmalıyız.”