Günümüz siyasetçileri; seçimden seçime, başka bir deyişle işi düştüğü zaman halkın kapısını çalar. Sadece oy kullanılacağı dönem seçmeni anımsar, hal hatır sorar! Ondan sora ara ki bulasın!

 

Mazbatalar alındıktan sonra işin rengi değişir, siyah olur! Makam arabaları, korumalar, eskortlar, danışmanlar...Seçilen siyasetçi, dokunulmazdır artık, yurttaşlarla arasına kalın duvarlar örer. Kendisine vekalet verenin onlar olduğunu unutup, kendini asil, koltuğu baki zanneder!

 

Hangi makamda olduğu hiç fark etmez, milletvekili, belediye başkanı, bakan, il başkanı...Hatta isteyen varsa, şimdi arasın Ak Parti Bursa İl Başkanlığı'nı. Başkan Cemalettin Torun'la telefonla konuşabilen, randevu alabilen sade vatandaş var mı görelim?

 

Allah aşkına; çarşıda, pazarda, caddede gezerken Recep Altepe ile karşılaşanınız var mı? Lüks makam otomobiliyle, eskortlar eşliğinde bile olsa, mahalleleri, sokakları gezdiğine rastladınız mı? Ramazan ayında verilen iftar yemeğinde dahi, yanına vatandaş yaklaşabiliyor mu?

 

"Halka hizmet edeceğim" diye o makamlara gel, halkın ödediği vergilerle en yüksek maaşları al, vatandaşın cebinden ye-iç-eğlen, ama sıra halkın talebine gelince, sırtını dön, onları tanıma!

Recep Altepe'si de böyle, Cemalettin Torun'u da. Al birini, vur ötekine! O kadar kibirliler ki, burunlarından kıl aldırmıyorlar! Sivil toplum örgütlerine, mahalle temsilcilerine, basın kuruluşlarına randevu vermeyen İlçe başkanlarını saymıyorum bile. Hepsi Recep Altepe'nin izinde!

 

YAZININ TAMAMI İÇİN TIKLAYIN: https://www.bursabakis.com/bursada-ozlenen-tablo-107yy.htm