22 Kasım 2024
  • Bursa9°C
  • İstanbul6°C
  • Ankara10°C

'MÜTEAHHİTLER YOLSUZLUK YAPIYOR'

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şehircilik Şurası'nda önemli açıklamalar yaptı

'Müteahhitler yolsuzluk yapıyor'

27 Ocak 2017 Cuma 15:00

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Kot, denilen bir olay var. Bununla ne yazık ki müteahhitler, acımasız bir şekilde yolsuzluk yapıyor. Meyilli bir arazide beyefendi, inşaatı en yüksek noktadan alıyor. Kazanmak istiyorum, derken şehre ihanet ediyorsun. Eğer medeni olacaksak böyle olacağız. Aksi takdirde olamayız." dedi.
 
Şehircilik Şurası'nın açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehirlerin toplumdaki farklılıkları gözeten bir yapıya sahip olduğuna değindi. Erdoğan, "Ülkemizde, 1950'de nüfusumuzun sadece yüzde 25'i şehirlerde yaşarken, bugün bu oran yüzde 90'ı aşmıştır. Tüm çarpıklıklarına, zorluklarına, sıkıntılarına rağmen insanlar şehirlerde yaşamayı tercih etmektedirler. Bir şeyin düzenli, nizami olması; doğru ve güzel olduğu anlamına gelmiyor. Şehirlerimiz toplumumuzdaki farklılıkları gözeten bir yapıya sahiptir. Özellikle Batı ülkelerinde tek tipçi bir mimari anlayış hakimdir. Hepsi birbirine benzeyen sokaklarda aynı tip binalardan yüzlerce görürsünüz. Aralarındaki farkı anlayabilmeniz çok zordur. Düzenli ama karakteri olmayan şehirleşme, bizim modelimiz asla olamaz." diye konuştu.
 
"YATAY MİMARİDEN YANAYIM"
 
Şehircilikte dikey mimariden değil, yatay mimariden yana olduğunu vurgulayan Erdoğan, "Maalesef 1940'lardan itibaren çarpık yapılaşmanın diğer adıyla gecekondulaşmanın yanında aynı kötü, kişiliksiz, çirkin projenin yüzlerce, binlerce uygulaması olan apartmanlar, siteler ortaya çıkmıştır. İmkanların kısıtlı olduğu, insanların sadece başlarını sokacak bir ev haliyle yöneldiği bir yapılaşma tarzı artık son bulmalıdır, diye düşünüyorum. Bu şurada bunun üzerine ısrarla durulmalıdır. Ben dikey mimariden yana değilim. Ben yatay mimariden yanayım. İnsan, topraktan uzak değil; toprağa yakın olarak yaşamalıdır. Böyle düşünüyorum. Bugünün Türkiye'si, böyle bir çirkinliği, böyle bir nobranlığı asla hak etmiyor. Dikey mimarinin altında yatan gerçek, az topraktan çok büyük para kazanmak" dedi.
 
"BU FACİALARA İZİN VERMEMELİYİZ"
 
Binaların, şehirlerin tarihine ve kültürüne göre inşa edilmesi gerektiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "TOKİ binaları başta olmak üzere artık ülkemizde tarihimize, kültürümüze, bölgelerimizin karakteristik yapılarına, hayat tarzına uygun binalar inşa etme dönemi gelmiştir, geçiyor. Sadece beton, demir, tuğla yığınlarından oluşan o çirkin yapılar, bırakın şehirlerimizi; kıyılarımızı, yaylalarımızı da dahi işgal etmeye başlamıştır. Karadeniz'in o güzel yaylalarında, Ege'nin, Akdeniz'in kıyı bölgelerinde gördüğüm çirkinliklerden çok derin üzüntü duyuyorum. Bu facialara bakanlık, belediyeler olarak iş birliği halinde izin vermemeliyiz. Hep birlikte buna karşı set oluşturmalıyız. Sadece kar, rant, kazanç odaklı bir anlayışla şehir inşası gerçekleştiremeyiz" açıklamasında bulundu.
 
"YENİDEN YAPILMASI GEREKEN 6 MİLYON KONUT"
 
Türkiye'de yeniden yapılması gereken 6 milyonun üzerinde konut olduğunu açıklayan Erdoğan, "Binaların ve alt yapının inşasındaki özensizlikler, ihmaller, yanlışlar sebebiyle ülkemizde süratle yakılıp, yeniden yapılması gereken 6 milyonun üzerinde konut, iş yeri tespit edilmiştir. Doğal afetin ne zaman geleceği belli olmaz. Dolayısıyla bizim elimizi çabuk tutup, süratle bu dönüşümü gerçekleştirmemiz gerekiyor. Şu ana kadar 49 ilimizde, 187 yer, riskli alan ilan edilerek, yaklaşık 400 bin konut ve iş yerinin yenilenme süreci başlatıldı. 3 milyonun üzerinde vatandaşımızı ilgilendiren kentsel dönüşüm çalışmaları için bugüne kadar 2.5 milyar lira kaynak kullanıldı" dedi.
 
MÜTEAHHİTLERE TEPKİ: KAZANMAK İSTİYORUM, DERKEN ŞEHRE İHANET EDİYORSUN
 
Bazı müteahhitlerin acımasızca yolsuzluk yaptığını savunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: "Kot, denilen bir olay var. Bununla ne yazık ki müteahhitler acımasız bir şekilde yolsuzluk yapıyor. Kot olayında kesinlikle kotu denizden verme diye bir anlayışı bizim getirmemiz lazım. Meyilli bir arazide beyefendi inşaatı en yüksek noktadan alıyor. Bu işi kökünden kazımamız lazım. Her taraftan bakıldığında ortaya bir güzellik çıkması lazım. Bu konularda belediyelerimizin hassas davranması lazım. Bodrum, güneş görmeyen yerdir. Toprağın altındadır. Kalkıp, etrafını açmak suretiyle bodrumu zemine dönüştüren anlayış da bana göre, ihanet içerisindedir. Kazanmak istiyorum, derken şehre ihanet ediyorsun. Geç o işleri. İnsanın şehirler üzerinden hakkı olduğu gibi şehrin de insanlar üzerinde hakkı vardır. Eğer medeni olacaksak böyle olacağız. Aksi takdirde olamayız. İşte İstanbul Boğazı'nın hali ortada. Boğazı felç ettiler. İstanbul felç. Neden? Bu yüzden. Bakıyorsun o güzelim boğazda 5, 6, 7 kat binalar. Niye? Kararlı bir duruş sergilenmediği için bunlar oluyor. Bununla ilgili çok ciddi bir Boğaz Yasası'nın yeniden çıkartılması lazım. Bunu sıfırlayalım, demiyorum. İnşaatların boğazda yapılmasından da yanayım. Bu çirkin yapılaşmaların yıkılıp, onların yerine inşaat yapılsın ama bunun bir anayasası olsun adeta. Anayasasını kurduğumuz zaman bu mesele biter"
Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Gündem