Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "65'inci Hükümet bir reform, atılım ve icraat hükümetidir. Hedefimiz; siyaset kurumlarını, bürokrasiyi, ekonomiyi ilgilendiren bütün çözüm ortaklarını paydaş hale getirerek önümüzdeki süreyi en iyi şekilde kullanabilmektir. Amacımız Türkiye'yi süper lige çıkararak dünyanın en büyük 10 ekonomisinden biri yapmaktır." dedi.

TBMM'de 65. Hükümet Programı üzerinde görüşmeleri başladı. Hükümet adına konuşan Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, konuşmasında bugünün 27 Mayıs darbesinin yıl dönümü olduğunu hatırlattı.

65. Hükümet programının beş ana direk üzerinde yükseldiğini belirten Kurtulmuş, bunlardan birincisinin ekonomide faz değişimini gerçekleştirmek olduğunu ifade etti. Kurtulmuş, "Türkiye'yi yatırımlarımızla, projelerimizle, hava-deniz limanlarımızla, duble yollarımızla ileri götüreceğiz. Ar-geye, patentlere, markalara özel bir önem vererek Türkiye'nin rekabet gücünü artıracağımızı söylemek isterim. Kobilere destek vermek de önceliklerimiz arasındadır. "Üreten Türkiye" sloganıyla özetlenebilir." diye konuştu.

Terörün sona erdirilmesinin Hükümet programının ikinci önemli ayağı olduğunu ifade eden Kurtulmuş şöyle konuştu: "Bu ülkede terörle 40 yıldır mücadele ediliyor. Artarak, azalarak dışarıdan destek alarak her zaman Türkiye'nin başına bela olmuştur. Hep beraber bir millet politikası olarak terörü sona erdireceğiz ve terör örgütlerinin hiç birini hareket edemez hale getireceğiz. Ne oldu da 22 Temmuz'dan sonra düğmelerine basılmış şekilde bütün terör örgütleri harekete geçirildi? Terörle mücadele meselesi milletimizin ortak meselesi haline gelmiştir. Terör örgütleriyle mücadele, terör örgütlerinin arkasındaki yerli ve yabancı ortaklarını da görmek onlarla eş zamanlı bir mücadeleyi yürütmeyi zorunlu kılıyor. Güvenlik güçlerimiz ve terör örgütlerine destek vermeyen Kürt kardeşlerimize de teşekkürü bir borç biliyoruz."

Paralel yapıyla mücadelenin artarak devam edeceğini belirten Numan Kurtulmuş şunları ifade etti: "Bu örgütlenme de Türkiye'de ve yurt dışında elindeki bütün imkanları seferber ederek Türkiye'nin karşısında kim varsa ona destek olmakta. Türkiye'nin aleyhinde çalışan bu örgütlenmeyle mücadele bütün yasal imkanlar çerçevesinde devam edecek ve bu mücadeleyi başarıyla neticelendireceğiz."

Hükümet programının üçüncü büyük alanının "hukuki ve siyasi reformların tamamlanması" olduğunu ifade eden Kurtulmuş, "Türkiye'nin üzerine giydirilen bu siyasal sistem, bu milletin üstüne dar gelen bir deli gömleği gibidir. Türkiye Anayasasıyla, siyasi partiler yasasıyla, Meclis İç Tüzüğüyle 1960 ve 1980 darbesinin Türkiye'ye hediyesi olan bu deli gömleğinden kurtulacak ve çöp tenekesine atacaktır. Türkiye'de yeni bir anayasa yapacağız. Yeni anayasa sadece AK Parti grubunun, hükümetin kendisini bağladığı bir sorumluluk değildir. Bu parlamentonun görevidir.

'Anayasayı sadece kanla değiştirirsiniz" anlamına gelen sözler de asla demokrasiyle bağdaşmaz. "Anayasa değişimine Cumhuriyet Halk Partisi asla imkan vermeyecektir" Bu cümle ne demek? İmkan verecek olan yer CHP değil TBMM'dir. Anayasa talebini dile getiren vatandaşlarımızdır.

Anayasanın tartışıldığı yerde "bunu asla yapamazsınız" demek millet iradesine saygısızlıktır. Konuyu dönüp dolaştırıp kana getirmek asla kabul edilemez. Bu çerçevede Türkiye siyasi ve hukuki reformlarını tamamlayacaktır. Bu anayasa değişikliğiyle birlikte diğer yasaların da demokratikleşmesi için sizlere müracaat edeceğiz. Bu parlamento iç tüzük, siyasi partiler yasası, seçim yasası yapacaktır." ifadelerini kullandı.

Başkanlık sistemiyle ilgili de konuşan Kurtulmuş şunları kaydetti: "Başkanlık sistemini söylüyoruz. Bu milletle olan taahhütümüzün bir parçasıdır. Anayasal reform sürecinin bir parçası olduğunu söylüyoruz. Türkiye'de etkin bir yürütmenin sağlanabilmesi, denge mekanizmasının kurularak vatandaşın iradesinin daha etkin temsil edilmesini istemekten daha doğal ne olabilir. Sizlerin de destekleriyle inşallah Türkiye, kendisine yakışır yeni bir anayasayla yoluna devam edecektir."

Hükümet programının dördüncü temel direğinin toplumsal bütünlüğün sağlanması olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, "Bölgemizde bir oyun oynanıyor. Irak'ın işgaliyle başlayan süreçte halklar birbirine düşman hale getirilmeye çalışılıyor. Etnik ve mezhep kimlikleri üzerinden ülkeler milletler birbirine düşülüyor. Bu oyuna asla gelmeyeceğiz. Bu ülkede etnik mezhep ayrımcılığı üzerinden ülkenin bölünmesine müsaade etmeyeceğiz. Toplumsal bütünlüğün sağlanması önünde atılması gereken adımları atacağız. Vatandaşlarımız kendisini özgür ve eşit Türkiye vatandaşı olarak hissedecektir" diye konuştu.

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, hükümet programının beşinci ana direğinin ise dış politikada sorunların çözümüne ilişkin yeni perspektiflerin ortaya konulması olduğunu belirtti.

TBMM Genel Kurulu, 65. Hükümetin güven oylaması için 29 Mayıs pazar günü saat 11.00'de toplanacak.