Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu Zonguldak'ın Ereğli ilçesine bağlı Kandilli beldesinde Türkiye Taş Kömürü Kurumu (TTK) Armutçuk müessesini ziyaret ederek, geçen gün göçükte hayatını kaybeden Erkan Seyhan için başsağlığı diledi. Kılıçdaroğlu, madendeki ölümlerin ülkeyi yönetenlerce 'kader' denilerek geçiştirilmesini eleştirdi.

Kılıçdaroğlu, Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Armutçuk Şube Başkanı Ali Eşitmez ve madenden çıkan madenci tarafından çiçekle karşılandı. Kılıçdaroğlu, kendisine çiçek veren yüzü kömür karası madenciyi öperek çiçekleri aldı. Armutçuk Müessese müdürü Ömer Demir'den kurum ile ilgili bilgiler alan Kılıçdaroğlu, daha sonra madencilere hitaben konuşarak, başsağlığı dileklerini iletti.

Dış ülkelerde madene girmeden önce gerekli incelemelerin yapılması ve risk bölgesindeki riskin kaldırıldıktan sonra işçilerin ocağa indirildiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, Türkiye'de bu durumun tam tersi olduğunu kaydetti. İş kazalarında Avrupa'da birinci, dünyada üçüncü olan ülkenin Türkiye olduğunun altını çizen Kemal Kılıçdaroğlu, "Zonguldak'la ilgili beni etkileyen söylemleri rahmetli Ecevit'ten dinledik. Rahmetli Ecevit alın terine önem verirdi. Kömürün nasıl çıkarıldığını, emeğin nasıl harcandığını zorlukları defalarca ama defalarca dile getirdi. Onun siyaset geleneğini sürdürmeye çalışıyoruz. Geçen haftaydı. Arkadaşlarım hatırlattılar. Bir maden şehidimiz daha olmuş. Allah rahmet eylesin. Bizim merak ettiğimiz ve çözmekte kararlılık gösterdiğimiz bir konu var. İş kazalarında Türkiye Avrupa birincisi ve dünya üçüncüsü. Neden? Gerekli önlemler alınmadığı için. Gerekli önlemleri zamanında alabilirsek çok şeyi çözebiliriz. Batı ile bizim aramızdaki fark şu değerli arkadaşlar, Batı'da ülkeyi yöneten siyasetçilerle Türkiye'de ülkeyi yöneten siyasetçiler arasındaki temel fark şu: Onlar işçiyi yer altına indirmeden önce risk alanlarını tek tek belirlerler, bütün riskleri giderirler, ondan sonra işçiyi aşağıya indirirler. Bizde ise tam tersi. Risk alanları belirlenmez. İşçiyi aşağıya indiririz. İnsanlar ölür. Bu işe de kader olarak deriz. Ya, işte 'bu işin fıtratında var. Çalışmasın kardeşim' der. Ölümler gerçekleştikten sonra önlemler almaya kalkarız. Aramızdaki temel farklılık bu. Onlar insan hayatına çok büyük değer veriyorlar. Maalesef bizim ülkemizde insan hayatı çok ucuz. Benim sizden tek isteğim var. Siyasete ilgi gösterin. Bu eski siyasetçiler, bu sadece cebini düşünen eski siyasetçilerden bu ülkeyi kurtarın. Beraber kurtaracağız. Birlikte yaparak emin olun bu ülkede herkesin işi ve herkesin aşı olur. Yer altında maden var. Yer üstünde de işsiz var. Bunları bir araya getirelim. Maden çıksın. Hem onun işi olsun hem de dışarıdan kömür getirmeyelim yahu. Bu ülkede kömür yok mu? Yani farklı bir pencereden Türkiye'ye bakmamız lazım." dedi.

Madencilerle vedalaşan Kemal Kılıçdaroğlu, Zonguldak'a hareket etmek üzere aracına bindi. Bu sırada yanına gelen maden işçisi, Kılıçdaroğlu'na bir avuç kestane verdi.