Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun canlı bombaların listesinin ellerinde olduğu yönündeki açıklamalarına sert tepki gösterdi. Yüksekdağ, "Adı sanı bilinen, listeleri elinde tutulan canlı bombalar harekete geçmeden hiçbir şey yapılmaması katliamın onaylanmasından başka bir şey değildir." dedi.

Yüksekdağ, Emek ve Demokrasi Platformu tarafından Ankara'da 97 kişinin hayatını kaybettiği bombalı saldırının protesto edildiği etkinliğe katıldı. İstasyon meydanında başlayan ve Özgür Çocuk Parkı'nda sona eden yürüyüş sonrası kalabalığa hitap eden Yüksekdağ, şu ifadeleri kullandı: "Tespit ettiğimiz MİT'in istihbaratın tespit ettiği 30 canlı bomba var, Türkiye sınırları içerisinde ama tutuklayamayız çünkü eyleme geçmediler daha diyor. Bu nasıl bir yaklaşımdır. Bizim aklımızla bizim kelime dağarcığımızla bunu tarif edebilecek bir şey bulamıyoruz. Bu çok açık bir biçimde siyasi iktidarın devletin bu katliamdaki sorumluğunun itiraf edilmesidir. Gözünüzün içine baka baka onlar sizi katletmeden o bombaları patlatmadan o canlı bombaların adını bile ağzımıza almayız diyor bir ülkenin başbakanı. Ama bu memlekette harekete geçmeden işçiler tutuklanıyor. Savaşa kalkan oldukları için belediye başkanları seçilmişler tutuklanabiliyor. Bugün yine belediye başkanları tutuklandı bölgede."

Katledilen 97 canın hesabını sormak için sokağa çıkanların önüne barikatlar kurularak yürüyüşlerini izin verilmediğini ve gaz bombaları ile müdahale edildiğini öne süren Yüksekdağ, şöyle devam etti: "Bu siyasi iktidar harekete geçmeden barış güçlerini engellemeyi çok iyi biliyor. Ama canlı bombalar, adını, sanını bildiği, listesini elinde tuttuğu canlı bombalar harekete geçmeden insan öldürmeden hiçbir şey yapmıyor. Bu katliamın onaylanmasından başka birşey değildir. Sonrada haşmetliler çıkıp diyorlar ki 'barış ve demokrasi güçleri devlete katil' diyor 'bize katil diyor', ne diyelim başka biz bu siyasi iktidara başka ne diyelim. Bize bu halka söyleyecek söz mü bıraktınız?"

Ankara'da hayatını kaybedenlerin barış mücadelesini hedefe ulaştırmanın artık kendilerinin kutsal görevi olduğunu anlatan Yüksekdağ, şunları kaydetti: "Barış her zaman kutsal bir dava olmuştur. Hep söyledik yine söylüyoruz savaş yapmak kolaydır. İşte bu siyasi iktidar kolay yoldan iktidarda kalmak istiyor. Savaş çıkararak halkamızı çocuklarımızı gençlerimizi kadınların işçilerin emekçilerin ölümü sömürüsü, kıyımı pahasına iktidarda kalmak için savaşta ısrar ediyor. Ama bizler farkındayız; bizler zor olanı seçtik. Böyle bir savaş cehenneminde gözünü iktidar hırsı, başkanlık, diktatörlük hırsı bürümüş böyle bir iktidar karşısında barış demek kolay değildir. İşte bizler barış için direniyoruz. Siyasi iktidar Türkiye haklarını, kanla savaşla çatışmayla birbirinden bölmeye ve parçalamaya çalışıyor. İnadına beraber olacağız. İnadına birlikte olacağız."

Yüksekdağ ve beraberindekiler daha sonra saldırıda hayatını kaybedenlerin bazılarının fotoğraflarının üzerine karanfil bıraktı.