CHP Nilüfer Kadın Kolları Başkanı Eve Aktan, "Kadınlar öldürülüyor, tecavüze uğruyor, şiddete uğruyor, işkenceye maruz kalıyor... Her gün bir kadın cinayeti haberi manşetlerden düşmüyor.Son 5 gün içerisinde ilimizde, Nilüfer ve Osmangazi ilçelerimizde 2 kadın arkadaşımızı, 2 kız kardeşimizi erkek terörüne kurban verdik. Elif ve Ulviye... İkisinin de ardından kalan ne mi arkadaşlar; geleceği sözde babaları, özde canileri tarafından çalınmış kimi hala kundakta, kimi hala ilkokul sıralarında gözü yaşlı evlatları... Öfkeliyiz, kızgınız, üzgünüz... En çok da diğerleri gibi Elif ve Ulviye'nin ölümüne neden olanları bildiğimiz için... Kadınların hayatlarına müdahale etmeye çalışanlar duysun ve bilsinler ki; bizim artık bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz yok! Erkek ve devlet şiddetine karşı isyanımız sürüyor ve tüm kararlılığımızla sürecek. Biz de bugün buradan yaşarken koruyamadığımız kız kardeşleriınizin hepsinin en yüksek sesiyle diyoruz ki; şiddetinizle barışmıyoruz, yaşamak istiyoruz" dedi. 

"İSTANBUL SÖZLEŞMESİNDEN DEVLETİN İMZASINI ÇEKMESİ İÇİN UĞRAŞANLAR DA SORUMLUDUR"

Aktan sözlerine, "Kendi hayatımızla ilgili kararlarımızı kendimiz vermek istiyoruz ve inanıyoruz ki; kadınların isyanı İstanbul Sözleşmesine el uzatan, 6284 sayılı kanunu kaldırmak isteyen ve uygulatmayan diktatörleri yenecek. Bugün burada, bu meydanda erkeğin şiddeti, zorbalığı, faşist devlet koruması varsa; kadının isyanı, direnişi, dayanışması var.

Bu güçle soracağız tüm kadın katliamlarının, kadına yönelik şiddetin hesabını ve şu çok iyi bilinsin ki; kadın dayanışmasının gücü ile katillerin aklanmasına, iyi hal ve tahrik indirimi almasına izin vermeyeceğiz.

Boşanan, boşanmak isteyen ya da şartları sebebi ile bu zulme katlanan kadınları suçlayan, boşanmaları ne pahasına olursa olsun engellemek için Meclis'te komisyonlar kuran, aileleri parçalatmayacağız diye dört bir yerden açıklamalar yaptıran, nafakayı kaldımak için yasa hazırlıkları yapan şiddete ilişkin koruma kararları almamızı sağlayan 6284 Sayılı Kanunu kaldırmak isteyen, İstanbul Sözleşmesinden devletin imzasını çekmesi için uğraşan siyasal iktidar aynı diğer erkek terörüne kurban verdiğimiz kız kardeşlerimiz gibi Elif ve Ulviye'nin de ölümünün sorumlusudur" diyerek devam etti.

"ASLA YALNIZ YÜRÜMEYECEĞİZ"

Aktan son olarak, "Değerli arkadaşlar; artık her evin kapısında Ceren Özdemir, reddedilen her korunma başvurusunda Ayşe Paşalı, her şarkıda Değer Deniz, her kuaförde Muhterem Evcil, her smavda Ceren Damar, her kedi sevgisinde Merve Kotan, her plazada Şule Çet vardır.

Her şehirde Özgecan adı verilmiş bir yer, dünyanın ummadığınız bir yerinde 'Ölmek istemiyoru' sözleriyle Emine Bulut ve en olmadık yerlerde karşımıza çıkan, adlarım tek tek sayamayacağımız kadar çok öldürülen kadın vardır.

Artık bu şehrin de tam göbeğinde, vicdanında, nefesimizi aldığımız her havasında maalesef ki Elif ve Ulviye var. Bizler Cumhuriyet Halk Partili Kadınlar olarak Bursa Kadın Meclisleriyle birlikte; bu şiddet susana, bu kan durana kadar mücadele etmekten vazgeçmeyeceğiz ve asla yalnız yürümeyeceğiz" ifadelerini kullandı.