01 Mayıs 2024- Bursa15°C▼
- İstanbul14°C
- Ankara16°C
BİZ PORTAKAL HANÇERLERKEN...
Murat Sarıçam
18 Mart 2017 Cumartesi 20:29
Kabul edelim, Hollanda'nın tutumu hatalıdır.
Tarih boyunca hiç karşı karşıya gelmediğimiz bir ülke Hollanda.
Hatta Hollanda'yı ülke olarak tanıyan ilk devlet 400 sene evvel Osmanlı İmparatorluğu.
400 senedir problem yaşamadığımız, üstelik ticarette birçok alanda ortaklık yaptığımız, içiçe geçmiş ekonomimiz olan,16 milyon nüfusu ile turizmimize destek katan, her yıl %10 vatandaşını yani 1,5 milyon kişiyi ülkemize turist olarak gönderen bir ülkeden bahsediyoruz...
Aslında biz, Hollandalıları O kadar çok severdik ki, daha iki hafta evvel Türkiye'nin en büyük 2. Şirketi Petrol Ofisini onlara teslim ettik.
Hatta o kadar benzeriz ki, o sarı laleyi kullanır simge olarak biz ise turkuaz rengini...
Şimdi bir gecede düşman belleyiverdik! O kadar kızdık ki ülkenin simgesi bile olmayan, milli forması oranj rengi diye portakal hançerliyor, damızlık getirttiğimiz Hollanda ineklerini sınırdışı ediyoruz!
"Duyarlı" vatandaşımız kalan ineklerden süt sağarken memelerini daha bir hınçla sıktığından da eminim....
Hollanda'nın simgelerinden birinin yel değirmeni olduğunu öğrenen "duyarlı vatandaşların" atlarına atlayarak eski Foça civarındaki yel değirmenlerine satırla saldırmasından korkuyorum! Cervantes mezarında doğrulur yeminle!
Sonuçta belli ki bir dış politika hatası yapılmıştır.
Zaten Başbakan Binali Yıldırım'da, Bakanı fırçalayarak; "Ben size Hollanda'daki seçimlerden önce gitmeyin demedim mi? Adamlar bize seçimlerden sonra gelin dediler" diyerek "sert" tepkisini ortaya koydu.
Gerçi Hollanda'ya giden bakan Fatma kaya, kardeşine devletten üç kaymak ihale alarak yol harcırahını tamamladı.
Bizim yaptığımız hatanın üzerine hata ekleyen Hollanda yönetimi ise işin tuzu biberi oldu...
Ben Atatürk'ün düsturu olan "Yurtta sulh, cihanda sulh" ilkesinden yola çıkarak 400 senedir dost bellediğimiz Hollanda ile ilişkilerin bu hale gelmesinden üzüntü duyarken, iktidar kanadının milletvekili Hüseyin Kocabıyık'ın, göbeğini kaşıyarak; "Hollanda krizi #evet oylarını %2 arttırdı" açıklaması, bugüne kadar oy toplamak uğruna mağduru oynama, düşman belleyip, belletme politikasından vazgeçmediklerinin teyidi oldu.
Daha sonra gelen "misli ile cevap verilecektir, görür onlar!" açıklamaları ise çok da telkin etmedi beni.
Malum ben bu boş salvoları, askerlerimin başına çuval geçirildiğinde, İsrail "Mavi Marmara"yı vurduğunda, Rusya krizinde, Esad'tan Esed'e sonra tekrar Esad'a geçişte, Mısır'da Sisi olayında, YPG-ABD ile masaya oturduğunda da gördüm.
Umarım 400 senelik dostluk böyle bir çırpıda bitmez herkes kendi hatasını görür ve aklıselim kazanır.
Hollanda krizi yaşanıp, biz portakal HANÇERLERKEN neler oldu bir bakalım:
- İşsizlik oranı %15,5 oldu!
- Türkiye ye gelen turist sayısı geçen yıla oranla %12 düştü!
- Dolar 3,70 seviyesinden aşağıya düşmüyor.
- Ülkemize gelen Barzani,bayrağını havaalanımızda dalgalandırdı, Kerkük de özerkliğini ilan etti, BOP projesinin ikinci adımını atarak #evet kampanyasına desteğini açıkladı!
- Türkiye'nin uluslararası kredi notu düşürüldü!
- İran vatandaşlarını Türkiye'ye gitmeme konusunda uyardı!
- Rusya Kürtlere Astana'da özerklik önerdi, ABD ve Rusya'yı arkasına alan PYD özerklik ilan etmeye hazırlanıyor!
- Doğalgaz tüketimi geçen yıla oranla %12 düşmüş, bu sanayi üretiminin düştüğünü işaret etmekte.
- Bahar Candan dondurma şarkısından sonra duş şarkısı ile listelere girdi.
- Zuhal Topal'ın programındaki Hanife koca bulamadı, köyüne döndü!
- Survivor'dan Eser West diskalifiye oldu...
İşte, gündem kısaca böyle...
Bütün bu kötü gidişatın tek sorumlusu ise sadece Erdoğan değil, vasıfsız kalan, aynı iktidar gibi bahane uyduran muhalefettir aynı zamanda.
Şimdi ise söz sırası senin, bu gidişata dur demek için evet de desen #hayır da desen mutlaka git oyunu ver.
Düzen değişmez rehavetini at üstünden!
Yorumlar
Yazarın Diğer Yazıları
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.