Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, dirençli kentler inşa etmenin yaşanan çağın bir sorumluluğu olduğunu belirterek, "Sağlıklı gelecek için riskleri önceden görebilen ve bu riskleri yönetebilen kentler olmak zorundayız" ifadesini kullandı.

Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen 2025 Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Avrupa Sağlıklı Şehirler Ağı yıllık iş toplantısı ve konferansına farklı ülkelerden ve kentlerden gelenler yoğun ilgi gösterdi. İnsanlık adına anlamlı bir programda buluşmaktan onur ve mutluluk duyduğunu belirten Başkan Bozbey, Bursa'da 2005'te de bir araya gelindiğini ve sağlıklı kentler hareketine güçlü katkı sunulduğunu söyledi. Bozbey, "Aradan geçen 20 yılda dünya, kentler değişti ve buna paralel sorumluluğumuz daha da arttı. Sağlıklı Kentler Ağının 7'inci fazından 8'inci fazına geçişine tanıklık ediyoruz. 8'inci faza bugüne kadar kaydettiğimiz ilerlemeyi güçlü başlangıç yaparak ortak yol haritası oluşturacağız. Bu yıl konferansın ana teması olan 'dirençli sağlıklı kentler herkes için sürdürülebilir kentsel gelecekler' başlığı altında ele alacağımız her konu hayati önem taşımaktadır. İklim krizinden, sağlık politikalarına ve refah ekonomisine, insan ve halk sağlığını ilgilendiren konular dahil olmak üzere uzman konuşmacılarla bu konuları değerlendirip tartışacağız" dedi.

"Kendimize şu soruları sormamız gerekiyor; kentler nasıl hem dirençli hem de sağlıklı gelişebilir" diyen Bozbey, "Peki bunu yaparken doğayı, insanı ve toplumu nasıl koruyabiliriz. Pandemiler, savaşlar ve özellikle son yıllarda derinleşen iklim krizi de dünyamızın kaçınılmaz dönüşüme sürüklendiğini gösteriyor" ifadelerini kullandı.

"Bin 200 fidan dikilecek"

Dirençli kentler inşa etmenin bir tercih olmadığına dikkati çeken Bozbey, şöyle devam etti:

"Bu, yaşadığımız çağın sorumluluğudur. Sağlıklı gelecek için riskleri önceden görebilen ve bu riskleri yönetebilen kentler olmak zorundayız. Toplantılarımız süresince yapacağımız oturumlar, yayınlar ve sunulan bilgiler nedeniyle ne yazık ki kağıt kullanımından tamamen vazgeçemiyoruz. Bu gezegene karşı önemli sorumluluğumuz var. Bunu da unutmamamız gereği yok. Bu nedenle toplantı boyunca karbon salınımını hesaplayarak bin 200 fidanı toprakla buluşturacağız. Umarım bu örnek olur. Hep birlikte daha duyarlı geleceği imza atarız. Burada kurulacak her temas her ilişki, kurulacak işbirliği ortak geleceğimize ışık tutacaktır."

Bozbey, Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak DSÖ ile işbirliğini güçlendirmeye, bölgesel ve küresel ölçekte iyi uygulamaları yaygınlaştırmaya, birlikte iyileştirmeye ve büyütmeye kararlılıkla devam edeceklerini belirterek, "Gelecek hepimizin. Bu dünya sadece biz insanlara ait eğil. İçindeki tüm canlarla birlikte bizden sonraki canlıların da ortak yaşam alanıdır. Sorumluluğumuz büyük yükümüz ortak" dedi.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ise Türkiye'de insanların yüzde 7'sinin kırsal bölgede yaşadığını söyledi. Dünyanın her yerinde nüfusun yaşlandığını vurgulayan Tugay, şöyle konuştu:

"Türkiye de bu etkinin altında. Bütün veriler genç nüfusun azaldığını gösteriyor. Türkiye'de doğum hızı yavaşlamış ve yaşlı nüfus oranı yüzde 10'u geçmiş durumda. Türkiye'de 2075 yılında her 3 kişiden birinin yaşlı olacağı tahmin ediliyor. Şu anda her 4 haneden birinde yaşlı yaşıyor. Şehirlerimizde ciddi sosyoekonomik sorunlar yaşıyoruz. Nüfusumuzun dörtte biri sağlıksız gece kondu hanelerinde yaşıyor. Buralarda suya, hijyene, yeterli yaşam alanlarına erişimle ilgili sorunlar yaşanıyor."

Dünyada 3,6 milyar insanın küresel iklim değişikliğinden etkilenme yaşayan hassas bölgelerde yaşadığını belirten Tugay, "2030-2050 arasında yetersiz beslenme, sıtma ishal ve ısı stresi nedeniyle ilave olarak yılda yaklaşık 250 bin insan ölecek. 74 ülkede 343 milyon kişi akut gıda güvensizliği yaşıyor. Son 4 yılda gıda fiyatları küresel olarak 26 ülkede iki katından fazla arttı" dedi.

Konuşmalarından ardından oturumlara geçildi.