01 Kasım 2024
  • Bursa10°C
  • İstanbul13°C
  • Ankara6°C

AĞLARSA ANALAR AĞLAR, GERİSİ YALAN AĞLAR!

Kemal Cankaya

11 Şubat 2018 Pazar 17:17

Suriye’de 7 yıldır yaşanan savaş dramı, sonunda sınırlarımıza kadar dayandı.

Zamanın Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun derin strateji tezi ile başlayan süreçte sorunsuz olan komşu ülke ilişkileri, dört bir yandan sorunlu hale geldiği günden itibaren Ortadoğu, Türkiye ikliminde yangın yerine döndü.

'Arap Baharı' adı altında Ortadoğu halklarına barış demokrasi getireceğini söyleyen emperyalist ülkeler, Ortadoğu’ya yıkım getirmişlerdir.

Irak'ta ABD emperyalizmi, sözde Saddam diktatörlüğünü yıkıp, yerine demokrasi getirme yalanı ile ülkeyi cehenneme çevirmiştir.

Milyonlara varan Irak vatandaşına işkence, tecavüz, ölüm, yoksulluk, gözyaşı acı çekme getirmişlerdir.

Türkiye, Irak iç savaşı ile birlikte Ortadoğu bataklığına çekilmek istenmiştir.

Bu süreçte sağduyulu olan Türkiye Büyük Millet Meclisi, 1 Mart tezkeresine ret oyu vererek, TSK’nın yabancı ülkelere girmesini reddetmiştir.

Bu duruma bozulan ABD’de, Kuzey Irak’ta görev yapan askerlerimizin kafasına çuval geçirerek itibarsızlaştırmak istemiştir.

Emperyalizmin nihai hedefi, Ortadoğu'yu işgal ederek tüm enerji kaynaklarının üzerine yatmaktır.

Büyük Ortadoğu Projesi süreci ile başlayan stratejik planların başında, Türkiye’de ABD’nin taleplerini yerine getirecek bir  iktidar partisi gerekiyor.

DSP, MHP, ANAP koalisyonu ile oluşan 57’inci hükmetin yıkılması için MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli,  Kocayayla’da erken seçim çağrısı yaparak, BOP projesi içerisine dahil olmuştur.

BOP’ un hayata geçirilmesi için her türlü plan uygulandı.

Öncelikle kendilerine ayak bağı olarak gördükleri TSK’ya ayar vermeleri gerekiyordu.

FETÖ ‘cülerin kumpasları sonucu yalan, sahte delillerle TSK’nın komuta kademesi dahil, operasyonlar yapılarak tutuklandılar, aslı astarı olmayan suçlamalarla uzun yıllar tutuklu kaldılar.

Ergenekon benzeri operasyonların da BOP projesinin bir parçası olduğunu unutmayalım.

Buradaki amaç, ordu içerisinde bulunan FETÖ terör örgütü unsurlarının komuta kademesini ele geçirip, ABD emperyalizminin amaçlarını gerçekleştirmektir.

17-25 Aralık'ta AK Parti’ye yönelik başlayan darbe sürecinde, 15 Temmuz 2016’da yapılan kanlı darbe girişim sonucunda gerçek amaçları ortaya çıkmıştır.

Türkiye iç ve dış siyaseti garip ve karmaşık bir hal aldı.

Çözüm süreci adı altında HDP ile başlayan diyaloglar hendeklerde yok olup gitti.

Çözüm aranırken, PKK, İŞİD terörü ülkenin batısından doğusunda can almaya devam etti.

Çözüm dedikleri olayın sonunda şehitler verilerek analar ağlamaya devam etti.

Suriye’de yaşanan iç savaşta Esat'a muhalif olan hangi örgüt olursa olsun onlara destek verildi.

Selefi radikal dinciler, Kürt devleti kurma hayali içinde olan PYD, YPG’li Kürt terör örgütü lideri Salih Müslim ile diplomatik görüşmeler yapıldı, hatta Türkiye Cumhuriyeti pasaportu verildi.

Dahası olarak, Esat rejimi ile savaşmaları için YPG peşmergeleri ülkemizden araçları, silahları ile törenle Kobani’ye gönderirken ikramlarda bulunup karınlarını doyurduk.

Onlar sınırımızdan geçerken, 'Biji Obama, Biji Kürdistan' sloganları ile geçip mevzilerini aldılar.

Şimdi ne oluyor?

Ülkemiz sınırlarında emperyalist ülkelerin güdümünde bir Kürt devleti kurma derdinde oldukları tabiki biliniyordu.

Neymiş, Suriye rejimine karşı savaştıkları için destek veriliyormuş.

Şimdi Afrin operasyonu ile kendi ellerimizle beslediğimiz, emperyalizmin uşaklarına karşı savaş halindeyiz.

Afrin operasyonunda her gün şehit haberleri alıyoruz.

Türkiye’nin dört bir yanında ocaklara ateş düşüyor, anaların yüreği yangın yeri gibi.

Her gün şehit haberleri gelmesine rağmen, televizyon kanalları rutin yayınlarını sürdürüyor.

Ülke olarak şehit haberlerini kanıksamış, pervasızca düğün dernek, eğlencenin dibine vuruyoruz.

Şarkılı türkülü açılışlar, protokol törenleri devam ediyor.

Görüyorum ki, bizlerin vicdanları nasırlaşmış, insani duygularımız körelmiş.

Ağlarsa  analar, babalar, bacılar ağlar, gerisi hepsi yalan ağlar.

Afrin bataklığında bugünden yarına çıkmak mümkün görünmüyor.

 

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazarın Diğer Yazıları