20-30 YIL SONRA ‘SU KITLIĞI’ YAŞAYABİLİRİZ
Su sıkıntısının temel nedeni iklim değişikliği...

18 Kasım 2023 Cumartesi 12:59
Ani ve şiddetli yağışların hem barajlara hem de yeraltı suyunun beslenmesine düşük katkı sağladığını dile getiren uzmanlar, günümüzde pek çok bölgede su sıkıntısı yaşanmasının temel sebebinin de bu durum olduğunu söylüyor.
20 yılda uzun kuraklık dönemleri ve şiddetli yağışlar görüldüğünü kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Adiller, günümüzde su sıkıntı yaşanmasının en temel sebebinin iklim değişikliği olduğunu vurguladı.
Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Adiller: “Ülkemiz kişi başına düşen su miktarı değerlendirildiğinde ‘su stresi’ yaşayan bir ülke ve yapılan çalışmalara göre önümüzdeki 20-30 yıllık süreçte, nüfus artışı da göz önünde bulundurularak, ‘su kıtlığı’ yaşayan bir ülke olmamız bekleniyor.”
Çevre Sağlığı Program Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Adiller, İstanbul’daki barajların doluluk oranlarını değerlendirdi.
“İstanbul’un ülkemizin en yüksek nüfuslu şehri olmasından dolayı, doğal olarak su ihtiyacı da oldukça fazla.” diyen Adiller, resmi verilere göre nüfusun 16 milyonu bulduğu şehirde doğal olarak çok yüksek miktarda su kullanıldığını dile getirdi.
İstanbul’da günlük ortalama su kullanımının miktarı 3 milyon metreküpün üstünde
Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2020 verilerine göre İstanbul’da kişi başına günlük su kullanım miktarının 190 litre olduğunu ifade eden Adiller, “Ortalama değerlerle bile hesapladığımızda günlük su kullanım miktarının 3 milyon metreküpün üzerinde olduğunu görüyoruz. 2023 yılı temmuz ayında ise İSKİ tarafından yapılan bir açıklamada, su kullanımında rekor kırıldığı ve bir günde yaklaşık 3,6 milyon metreküp su kullanıldığı bilgisi paylaşıldı. Bu miktardaki suyun temin edilmesi de özellikle su kaynakları açısından zengin olmayan Marmara Bölgesi’nde oldukça güç.” dedi.
Bu yıl yaşadığımız susuzluk önümüzdeki yıllarda tekrarlanabilir
Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Adiller, son 10 yıllık baraj doluluk oranlarına bakıldığında özellikle içinde bulunulan 2023 yılı Kasım ayında barajların doluluk oranının geçmişte bu kadar düşmediğinin görüldüğünü anlatarak, şöyle devam etti:
“15 Kasım itibariyle değerlendirdiğimizde baraj doluluk oranımız yüzde 17 seviyelerinde. Önceki yıllara baktığımızda ise en son 2020 yılının aynı tarihlerinde yüzde 28 seviyelerinde olduğunu görüyoruz. Bu da bize bu yıl yaşadığımız susuzluk her ne kadar olağanüstü gibi görünse de önümüzdeki yıllarda tekrarlanabileceği hakkında fikir veriyor.”
Suyun yeniden kullanımı konularında çalışmalar yapılmalı
Yüksek nüfus yoğunluğuna sahip Ankara’da kişi başına tüketilen günlük su miktarının 246 litre, İzmir’de ise 221 litre olduğunu belirten Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Adiller, “Bu açıdan bakıldığında İstanbul’daki vatandaşımız çok yüksek seviyede su kullanıyor demek doğru olmaz. Ama yine de su tasarrufu yapmamız, su kullanımını daha düşük seviyelere çekmemiz pek çok açıdan önemli. Bu durumun kökünden çözülmesi için özellikle nüfusun artmaya devam ettiği göz önünde bulundurulursa sadece su tasarrufu yeterli olmayacak. Su tasarrufu yanında hem su potansiyelinin verimli kullanımı, suyun yeniden kullanımı konularında çalışmalar yapılmalı, hem de İstanbul için etkin nüfus politikaları üzerinde çalışılmalı.” dedi.
Yağmur yağmasına rağmen zaman zaman neden bazı barajların su seviyeleri düşüyor?
Öncelikle tüm yağışların doğrudan barajlara dolmadığını belirten Adiller, “Barajlar sadece kendi, yüzeylerine yağan yağışı doğrudan alırlar. Karalara düşen yağışların da bir kısmı belirli bir süre gecikmeli olarak barajları besler. Barajları besleyen su miktarı da yağışın nasıl düştüğüne bağlı olarak değişiyor. Barajların yağış suları tarafından yüksek oranda beslenebilmesi için yağışların ya kar şeklinde yağmaları ya da sık aralıklarla düşük şiddetli yağmurlar şeklinde düşmeleri gerekiyor.” diye konuştu.
Geçmişten günümüze yağış miktarlarında çok ciddi bir düşüş yok
Ahmet Adiller, ani ve şiddetli yağışların hem barajlara hem de yeraltı suyunun beslenmesine düşük katkı sağladığını dile getirerek, şunları kaydetti:
“Maalesef günümüzde pek çok bölgede su sıkıntısı yaşamamızın temel sebebi de bu durum. Geçmişten günümüze yağış miktarlarını incelediğimizde çok ciddi bir düşüş olmadığını görüyoruz. Hatta bölgesel olarak arttığı yerler bile var. Ancak bu noktada yağışın düşme şeklinde ciddi değişimler gözlemleniyor.
Türkiye’de ortalama olarak 1,2°C’lik bir sıcaklık artışı var
Maalesef ülkemizin bulunduğu coğrafya iklim değişikliğinden çok etkileniyor. Yapılan çalışmalar dünya genelinde 1951-2012 dönemi için ortalama 0,72°C’lik sıcaklık artışı olduğunu ortaya koyarken, 1979-2010 arasındaki 32 yılda, Türkiye’de ortalama olarak 1,2°C’lik bir sıcaklık artışı belirliyor.
Son 20 yılda da bunun etkilerini uzun kuraklık dönemleri ve şiddetli yağışlar ile görüyoruz. Bu durum da farklı şekillerde maddi ve manevi zarara uğramamıza sebep oluyor. Günümüzde su sıkıntı yaşamamızın en temel sebebi iklim değişikliğinin etkilerini derinden hissediyor olmamız.”
Su seviyelerinin düşmesinin tarım, enerji üretimi ve su temini üzerindeki etkileri neler?
İnsan faaliyetlerinin tamamında suya ihtiyaç duyulduğunu da ifade eden Adiller, “Bu faaliyetlerin bir kısmında doğrudan bizler suyu kullanıyoruz. Bir kısmını da biz doğrudan kullanmasak da ihtiyaç duyduğumuz besin maddelerinden giysilere, eşyalardan enerji üretimine kadar pek çok farklı alanda su bizim için kullanılıyor. Bu yüzden su olmazsa olmazlarımızdan.” dedi.
Baraj, gölet gibi yüzeysel su kaynakları ile yeraltı sularının pek çok sektörün doğrudan hammaddesi durumunda olduğunu da hatırlatan Adiller, şöyle devam etti:
“Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 2022 yılı verilerine göre ülkemizin 57 milyar metreküplük su kullanımının 44 milyar metreküplük (yüzde 77) kısmı sulama amaçlı kullanılıyor. Sulama amaçlı kullanılan bu su miktarı 5 yıl öncesinde 40 milyar metreküp, 10 yıl öncesinde ise 32 milyar metreküp. Yıllara göre gerçekleşen bu artış sadece suyun tarımsal amaçlı kullanımıyla kısıtlı değil. Son 10 yılda hem içme-kullanma suyu ihtiyacı hem de sanayide su kullanımı arttı ve tahminler önümüzdeki yıllarda da artmaya devam edeceğini ortaya koyuyor. Sulama amaçlı ihtiyacın artmasının öngörüldüğü önümüzdeki yıllarda iklim değişikliğinin etkilerinin artması da bekleniyor.”
Enerji üretiminin yaklaşık yüzde 20’lik kısmı hidroelektrikten
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının 2022 verilerine göre ülkemizin enerji üretiminin yaklaşık yüzde 20’lik kısmının hidroelektrik enerji üretiminden geldiğini de belirten Adiller, sözlerini şöyle tamamladı:
“Bu durum su kaynaklarında meydana gelebilecek zararların enerji üretimini de etkileyebileceğini göz önüne seriyor. Ancak ülkemizin hidroelektrik enerji potansiyelinin oldukça yüksek olması yapılacak yatırımlarla bu durumun önlenebileceğini gösteriyor.
‘Su stresi’ yaşayan bir ülkeyiz
Ancak genel bir değerlendirme yaptığımızda; ülkemiz, kişi başına düşen su miktarı değerlendirildiğinde ‘su stresi’ yaşayan bir ülke ve yapılan çalışmalara göre önümüzdeki 20-30 yıllık süreçte nüfus artışı da göz önünde bulundurularak ‘su kıtlığı’ yaşayan bir ülke olmamız bekleniyor. Aslında günümüzde de bölgesel değerlendirmeler yapıldığında Marmara, Sakarya ve Küçük Menderes havzalarımızın bu durumla yüzleştiğini söyleyebiliriz.
İçinde bulunduğumuz durumda su kaynaklarımızı doğru kullanmaz ve yönetemezsek önümüzdeki yıllarda bizi çok daha zor günlerin beklediğini söyleyebiliriz.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Anne sütünün 10 faydasıTarih boyunca anne sütü, bebekler için...20 Ağustos 2025 Çarşamba 15:20YAŞAM
Nasır deyip geçmeyin!Ayağa tam oturan, yumuşak ve nefes alabilen ayakkabılar tercih edin!20 Ağustos 2025 Çarşamba 15:17YAŞAM
Eklem kireçlenmesi gitgide artıyorEklem kireçlenmesi görülme sıklığı artıyor20 Ağustos 2025 Çarşamba 15:03YAŞAM
Bitkisel yağ koruyor, hayvansal yağ bozuyorHayvansal yağlar kanserle savaşan hücrelerin fonksiyonlarını bozarken bitkisel yağlar bu hücreleri koruyor20 Ağustos 2025 Çarşamba 15:00YAŞAM
Kaza riskini 23 kat arttırıyor!Direksiyonda mesaj kaza riskini 23 kat artırıyor!20 Ağustos 2025 Çarşamba 14:56YAŞAM
Bitki çayı tüketirken dikkatBitki çaylarında yanlış tüketim sağlığı tehdit ediyor20 Ağustos 2025 Çarşamba 14:49YAŞAM
Yürürken aksıyorsa dikkatAksama sandığınız önemli bir hastalığın habercisi olabilir20 Ağustos 2025 Çarşamba 14:44YAŞAM
Sıvı ihtiyacını ihmal etmeyinBursa Şehir Hastanesinde görevli Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Emre Erkuş...20 Ağustos 2025 Çarşamba 14:34YAŞAM
Alzheimer kadınları daha çok etkiliyorAlzheimer'ın kadınları neden daha çok 'vurduğunun' arkasındaki 4 neden!20 Ağustos 2025 Çarşamba 14:27YAŞAM
Tiroit hastalıkları çocuklarda da yaygınlaşıyor!Sinsice seyrediyor, ciddi tehlikelere yol açabiliyor!20 Ağustos 2025 Çarşamba 14:19YAŞAM
''İdeal ağırlık 5 kilo, üst sınır 8 kilo''8 kiloyu aşan çantalar tehlike saçıyor.20 Ağustos 2025 Çarşamba 13:12YAŞAM
Deprem korkusu kronikleşebilir!Deprem sonrası beyin 'sürekli tehlike' modunda kalabilir!20 Ağustos 2025 Çarşamba 12:50YAŞAM
Erkeklerde daha çok görülüyor... Öksürürken kasıkta beliren şişliğe dikkat!Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Özgen Işık, kasık fıtığının tüm fıtıkların yüzde 75’ini oluşturduğunu belirterek, özellikle erkeklerde görülme oranının kadınlara göre 25 kat fazla olduğunu ifade ediyor.20 Ağustos 2025 Çarşamba 12:22YAŞAM
Türklerde kutsal sayılan anne sütünün 10 faydasıTarih boyunca anne sütü, bebekler için en doğal ve vazgeçilmez besin olarak görülmüştür. Eski Mısır’dan kalma papirüslerde bile, bebeklerin yalnızca anne sütüyle beslenmesi ve üç yaşına kadar emzirilmesi gerektiği belirtilir.20 Ağustos 2025 Çarşamba 12:16YAŞAM
Yaz aylarında ıslak mayo tehlikesiYaz aylarında deniz ve havuz keyfi yaparken en sık yapılan hatalardan biri olan ıslak mayo ile uzun süre kalmak, kadın sağlığı açısından ciddi riskler taşıyor.20 Ağustos 2025 Çarşamba 10:16YAŞAM
Çocuğun önünde tartışmayınEvlilikle birlikte artık çift olarak devam ettiğiniz hayatınıza...18 Ağustos 2025 Pazartesi 10:08YAŞAM
Gizli yaz riski: Apandisit!Karın ağrınızın nedeni basit de olabilir, apandisit de!18 Ağustos 2025 Pazartesi 10:04YAŞAM
Spor yaparken sağlığınızdan olmayınOrtopedi ve Travmatoloji Uzmanı Op. Dr. Serdar Söylev, spor sakatlanmalarını önlemek için dikkat edilmesi gerekenler hakkında önemli ipuçları paylaştı.18 Ağustos 2025 Pazartesi 09:57YAŞAM
%67’si 8 yaş öncesi İngilizceye başlıyorAvrupa’da çocukların yabancı dil öğrenme yaşı giderek düşüyor...16 Ağustos 2025 Cumartesi 22:05YAŞAM
Susuzluk hissi olmasa da su içinSıvı kaybı fark edilmeden ilerleyebilir!16 Ağustos 2025 Cumartesi 21:49YAŞAM
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış