UYGAR MERT ZEYBEK: LÜGATİMDE PES ETMEK YOK
Fenerbahçe'nin 20 yaşındaki oyuncusu Uygar Mert Zeybek çalışmayı sevdiğini belirterek, lügatinde pes etmek olmadığını söyledi. (Foto: tff.org)
Fenerbahçe'nin 20 yaşındaki oyuncusu, bu sezon hazırlık maçlarındaki performansıyla göz doldururken, kısa süre görev yaptığı Bursaspor karşılaşmasındaki oyunuyla da beğenilmişti. Uygar Mert Zeybek, çalışmayı sevdiğini belirterek, lügatinde pes etmek olmadığını söyledi.
Zorlu Bursaspor maçıyla çıktığı yeşil zeminde çevresinde dünya yıldızları varken sanki takımın gerçek yıldızıymış gibi sorumluluk alan, oyunu yönlendiren, etkili driplingiler yapan genç oyuncu otoritelerden de olumlu not almıştı. Bu sezon Fenerbahçe formasıyla her şans bulduğunda çok olumlu işler yaparak kamuoyunun da dikkatini çeken Uygar Mert Zeybek, futbola Bursa'da BOSCH kulübünde başladığı belirterek, "4 Haziran 1995'te Bursa'da doğdum. Annem ev hanımı, babam emekli. Onlar Bursa'da yaşıyor, ben Samandıra'da Fenerbahçe tesislerinde kalıyorum. Bir abim var. O benden daha iyi bir futbolcu olabilirdi ama ciddi bir diz sakatlığı yaşadığı için futbolu bırakmak zorunda kaldı. Kısmet banaymış. 9 yaşındayken, Bursa'da BOSCH Kulübü'nde futbola başladım." diye konuştu.
Futbol Federasyonu Basın Departmanı tarafından hazırlanan TamSaha dergisinden Mazlum Uluç'un soruların cevaplayan Uygar Mert Zeybek, kariyer hikâyesini ve hedeflerini anlattığı röportajda sorulara iştenlikle cevap verdi. İşte, Uygar Mert Zeybek'in röportajının detayları:
Futbolu tercih etmen konusunda ailenin tavrı ne oldu?
Babam da abim de bana çok destek oldu. Her zaman arkamda durdular. Ama babam bir yandan da okul eğitimime devam etmem konusunda beni yönlendirdi. Ben de babamın nasihatini dinleyip okulla futbolu bir arada yürütmeye çalıştım. 4 yıl BOSCH'un altyapısında oynadıktan sonra 13 yaşında Fenerbahçe'ye geldim.
Fenerbahçe mi seni keşfetti, yoksa sen mi Fenerbahçe'nin seçmelerine katıldın?
Bursa'da bir turnuvada başarılı olup Karasu'daki bir turnuvaya gitmiştik. Turnuvada Bursa'dan Bursaspor'la benim oynadığım BOSCH takımları vardı. Önemli bir turnuva olduğu için İstanbul'dan da büyük kulüplerin hocaları izlemeye gelmişti. Turnuva bitip Bursa'ya döndükten sonra Fenerbahçe'den babama bir telefon geldi; "Oğlunuzu istiyoruz" dediler. Böylece Fenerbahçe'ye transferim gerçekleşti.
13 yaşında ailenden ayrılıp İstanbul'a gelmek ve burada tek başına ayakta durmak kolay olmamıştır herhalde.
Elbette 13 yaşındaki bir çocuğun ailesinden ayrı kalması çok zordur. Ben de bu yalnızlığa alışana kadar6 ay boyunca zorluklar yaşadım. Bazen annemi çok özlediğim, hatta ağladığım günler de oldu. Ama futbolu çok seviyordum ve "Bu yolda sonuna kadar gideceğim, pes etmek yok Uygar" deyip bütün zorluklara direndim.
Futbolla birlikte eğitimini de sürdürdüğünü söylemiştin. Fenerbahçe Koleji'nde mi okudun?
İki yıl Fenerbahçe Koleji'nde okudum. Ancak okul sabahtan akşama kadardı ve benim futboldaki çalışma tempom arttıkça bu eğitimi sürdürebilmem zorlaştı. Artık antrenmanlara odaklanamaz hale gelmiştim. Bu nedenle ben de açık liseye geçtim. Şimdi son sınıftayım.
Fenerbahçe altyapısında futbolcu kimliğine katkı sağlayan teknik adamlar kimler?
Beni Karasu'da izleyip beğenen ve babamı arayıp Fenerbahçe'ye gelmemi isteyen Semih Özü var en başta. Sonrasında altyapı koordinatörümüz Şenol Çorlu Hocam çok destek çıktı. Bazen kötü performans sergilediğimde de hep arkamda durdular ve "Senin yeteneklerine güveniyoruz, başaracaksın" diyerek beni motive ettiler.
Fenerbahçe'de A takıma yükselme sürecinde neler yaşadın? Seni ilk kez kadroya alan İsmail Kartal'ın senden beklentileri nelerdi?
Altyapıdayken gerçekten çok çalışıyordum. İdmandan önce olsun sonra olsun mutlaka ekstra çalışmalar yapıyordum ki, bugün de halen öyleyim. A2 Takımıyla 13 yıl aradan sonra Türkiye Şampiyonu olmuştuk. Finaldeki Boluspor maçında da galibiyet golünü ben atmıştım. O sezon sonunda da Ersun Hoca bırakmış, yerine İsmail Kartal Hocamız getirilmişti. Ocak ayına kadar zaman zaman A takımla idmanlara çıkmaya başladım. Ocak ayından sonra İsmail Hoca beni A takımda tuttu ve "Artık burada kalacaksın" dedi. "Senin oyun stilini de kişiliğini ve karakterini de beğeniyorum. Bizim için çok uygun bir oyuncusun. Çalışmayı hiçbir zaman bırakma" diye de nasihatte bulundu. Bende teşekkür edip elimden gelenin en iyisini yapmaya çalıştım.
Fenerbahçe ile çıktığın ilk maçı hatırlıyor musun?
Evet. Kayserispor'la oynadığımız Ziraat Türkiye Kupası maçıydı ve o maça ilk on birde çıkmıştım. Saracoğlu'na adım attığım ilk gün büyük bir heyecan duymuştum. Kolay değil, sırtımda Fenerbahçe forması vardı. Ama yapacağıma, başarılı olacağıma inanıyordum. Özgüvenim yerimdeydi. Kendi kendimi "Korkmak yok Uygar, bunlar başlangıç ve başaracaksın" diye motive ettim. Taraftarımız da o gün oynayan genç oyunculara büyük destek verdi, sahip çıktı. Onlar da uzun zamandan beri altyapıdan gelecek oyuncuları bekledikleri için bizi gördüklerinde çok mutlu oldular. Biz de bunu hissederek daha yüksek bir motivasyonla oynadık. Bu destek sadece o maçla da sınırlı kalmadı. Dışarıda karşılaştığımızda da tanıyanlar, "Sen bizim geleceğimizsin, aynen böyle devam et" diyerek yanımızda olduklarını gösteriyor.
Senin bir şansın farklı mevkilerde görev yapabilmen sanırım. Millî Takım'da da orta sahanın her pozisyonunda ve kanatlarda görev yapabiliyorsun. Dolayısıyla takımda bu bölgelerden birisinde açık olduğunda akla gelen ilk isimlerden birisi de sen oluyorsun. Peki, sen en çok hangi bölgede verimli olduğunu düşünüyorsun?
Farklı mevkilerde oynamanın mutlaka avantajları vardır. Dediğiniz gibi, pek çok pozisyondaki boşluklarda benim oynamam gibi bir alternatif doğuyor ve bu da benim için bir avantaj. Ne olursa olsun, hocam hangi pozisyonda görev verirse versin ben görevimi en iyi şekilde yapmaya çalışırım. Ama asıl mevkiim orta saha. İki yönlü oynayabilen bir orta saha oyuncusuyum.
Hocaların senin en çok hangi özelliklerini beğeniyor?
Altyapıdaki hocalarım topu tutmamı, iyi kullanmamı ve dikine gidebilmemi çok beğeniyorlardı. Özellikle dripling özelliğimin ileride çok işime yarayacağını, bir de oyunu iyi okuduğumu ve takımı rahatlattığımı söylüyorlardı.
Altyapıda bu özelliklerini kullanman normal sayılabilir ama sen bu özelliklerini temponun, stresin, fizik gücün çok daha üst seviyede olduğu A takımda da göstermeyi başardın.
Kendimi mental olarak çok iyi hazırladım. Altyapıdaki idmanlar ya da oradaki hava A takımla kıyaslanamaz. Ama ben kendimi yukarısı için mental anlamda çok iyi hazırladığımı düşünüyorum. Biryandan özeleştirimi de yapıyorum ve eksik yönlerimin üzerine de gidiyorum. Mesela fizik gücümü artırmam gerektiğinin farkındayım ve idmandan önce olsun sonra olsun fitness'a giriyorum. Sahada kalıp şut çalışması yapıyorum. Bir orta saha oyuncusu için şut atabilmek çok önemli bir özellik çünkü. Yine sahada dripling çalışmaları yapıyorum. Zaten Fenerbahçe ve Millî Takım kadrosunda yer alan genç bir futbolcu için bunları yapmaktan, ekstra çalışmaktan başka çare de yok.
Fenerbahçe'de altyapıdan bir oyuncunun A takımda forma giymesinin sorumluluğu seni korkutmuyor mu? Ya da ne bileyim belki de tam tersi motive ediyordur…
Babamla konuşurken bazen "Fenerbahçe'de altyapıdan çıkmak kolay değil baba, nasıl olacak acaba?" dediğimde, beni "Oğlum pes etmek yok. Bir gün altyapıdan birisi mutlaka çıkacak. Çok çalışırsan o birisi sen olabilirsin" diyerek beni motive ederdi. Gerçekten de babamın dediğini yaptım ve çok çalışıp belirli bir noktaya geldim.
Ümit Millî Takım kampına gelene kadar sadece iki defa, o da 2012 yılında Genç Millî Takımlarda forma giyebilmişsin. Bunu nasıl değerlendiriyorsun? 2012'den sonra bir duraklama devresi yaşayıp bu sezon mu patlama yaptın?
Bu konu Millî Takımlardaki hocalarımızın tercihidir. Demek ki benim henüz eksiklerim olduğunu düşünmüşler ve çağırmamışlar. Böyle durumlarda "Beni neden çağırmadılar?" diye hocaları eleştirmek yerine "Ben ne yapmalıyım ki bir dahaki sefere o listede olmayı başarmalıyım" diye düşündüm. Çünkü diğer düşüncenin benim gelişimime hiçbir faydası yok. Nitekim işte şimdi buradayım. Demek ki işime odaklanıp çalışarak doğrusunu yapmışım. Bu düşüncem hiç değişmedi. "Oynamıyorsam eksiklik bende" diyorum ve sürekli çalışarak, üzerine koyarak bir yerlere gelmeye uğraşıyorum. Genç bir oyuncu için en doğru yolun da bu olduğunu düşünüyorum. 20 yaşındaki bir oyuncu çalışmaktan başka ne yapabilir ki?
Hem kulüp hem de Millî Takım anlamında gelecekle ilgili nasıl hayaller kuruyorsun?
Öncelikle Fenerbahçe'de uzun vadeli oynayabilen bir oyuncu olmak istiyorum. Ben bütün bireyleri Fenerbahçeli olan bir ailenin üyesiyim. Bu formayı çok seviyorum ve uzun yıllar başarıyla hizmet etmeyi hedefliyorum… En sevdiğim lig Premier Lig ama orada oynamanın da kolay olmadığını biliyorum. Takımımda düzenli oynama başladığımda da inşallah A Millî Takımımızın kapılarının bana açılacağına yürekten inanıyorum.
Futbolun dışındaki hayatında neler var?
Ailem Bursa'da yaşıyor, ben hâlâ tesiste kalıyorum. Ama artık onlar da İstanbul'a gelmek istiyor ve ben de en kısa zamanda bu isteklerini yerine getireceğim. Yine de tesislerde kalmayı sürdüreceğim. Ara sıra hasret gidermeye, annemin yemeklerini yemeye giderim elbette. Ancak gelişimim için tesiste kalmam önemli. Futbolun dışında dışarı çıkıp gezen bir oyuncu değilim. Sadece takımdaki abilerimle haftada bir-iki kez çay, kahve içmeye çıkarım. Kitap okurum. Özellikle futbol üzerine kitaplar okumayı severim. Playstation oynarım ve çok iddialıyım. Şöyle söyleyeyim, ne Volkanabisi ne Nani'si, takımda henüz beni yenebilen birisi yok (gülüyor).
CİHAN
- Kerem Kazaz En Genç Türkiye Ralli ŞampiyonuKerem Kazaz-Corentin Silvestre ekibinin birinciliği ile sona erdi.03 Kasım 2024 Pazar 19:33SPOR
- Acun Ilıcalı: Şampiyonluğa koşacağızAcun Ilıcalı: "Bu sezon sistemi de devirerek şampiyonluğa koşacağız"01 Ekim 2024 Salı 16:37SPOR
- Körfez’de Drift Nefes KestiDrift yarışında nefes kesen eşleşmeler yer aldı.17 Eylül 2024 Salı 18:52SPOR
- Drift coşkusu Körfez'de yaşanacakDrift Şampiyonası15 Eylül Pazar günü TOSFED Körfez Yarış Pisti’nde gerçekleştirilecek...13 Eylül 2024 Cuma 13:30SPOR
- Süper Lig’de 5. hafta heyecanıTrendyol Süper Lig’de 5. hafta yarın oynanacak 4 karşılaşma ile başlayacak....13 Eylül 2024 Cuma 12:44SPOR
- Metin Oktay kabri başında anıldı'Taçsız Kral' vefatının 33. yıl dönümünde kabri başında anıldı...13 Eylül 2024 Cuma 12:28SPOR
- Formula 1'de sıradaki durak AzerbaycanPistte en hızlı turu 2019'da Charles Leclerc yaptı...13 Eylül 2024 Cuma 12:04SPOR
- 1. Lig’de haftanın hakemleri açıklandı1. Lig’de 5. haftanın programı ve müsabakaları yönetecek hakemler açıklandı...11 Eylül 2024 Çarşamba 14:14SPOR
- Ümit Milli Takımı San Marino'yu mağlup ettiUEFA Avrupa U21 Şampiyonası Elemeleri: San Marino U21: 1 - Türkiye U21: 6....11 Eylül 2024 Çarşamba 08:56SPOR
- Kerem'den milli takımda ilk hat-trickA Milli Futbol Takımı, İzlanda’yı 3-1 mağlup etti...10 Eylül 2024 Salı 08:50SPOR
- Ronaldo, 900. golünü attıCristiano Ronaldo, 900. golünü attı, futbol tarihine geçti...06 Eylül 2024 Cuma 10:17SPOR
- Milli boksöre trafikte tokata tutuklamaBusenaz Sürmeneli'yle trafikte tartışan ve tokat atan kamyon sürücüsü tutuklandı....05 Eylül 2024 Perşembe 11:53SPOR
- Beşiktaş'ın kadrosu açıklandıBeşiktaş, UEFA Avrupa Ligi kadrosunu açıkladı...05 Eylül 2024 Perşembe 10:45SPOR
- Galler-Türkiye maçı hakemi belli olduGaller - Türkiye maçını Rohit Saggi yönetecek...03 Eylül 2024 Salı 14:56SPOR
- A Milli Takım, Riva'da toplandı2024-2025 UEFA Uluslar Ligi'ndeki mücadele 6 Eylül'de başlıyor...02 Eylül 2024 Pazartesi 15:52SPOR
- Kartingte nefes kesen mücadeleKarting 4. Ayakta Nefes Kesen Mücadele Yaşandı...02 Eylül 2024 Pazartesi 13:42SPOR
- Kartingte mücadele Körfez’de sürüyorMOTUL 2024 Türkiye Karting Şampiyonası heyecanı devam ediyor...30 Ağustos 2024 Cuma 09:48SPOR
- Süper Lig’de 4. hafta heyecanıTrendyol Süper Lig’de 4. hafta heyecanı yarın başlıyor...29 Ağustos 2024 Perşembe 10:43SPOR
- Süper Lig’de hakemler belli olduTrendyol Süper Lig’de 4. hafta maçlarını yönetecek hakemler belli oldu...28 Ağustos 2024 Çarşamba 16:33SPOR
- Türkiye’nin en hızlı çocukları Paris’teTürkiye’nin En Hızlı Çocukları Paris’ten Unutulmaz Anılarla Döndü...28 Ağustos 2024 Çarşamba 10:09SPOR
- Geri
- Ana Sayfa
- Normal Görünüm
- © 2015 Bursa Bakış
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.