CHP Genel Sekreteri Gürsel Tekin, Manisa’da başörtülü kadınlara kelepçe takılmasına ve Özgür Bugün gazetesine yönelik polis baskınına tepki gösterdi. Tekin, Manisa’daki olayda asıl kelepçenin Manisa Valisi'nin diline vurulması gerektiğini söyledi.

Mazbatasını almak için İstanbul Adalet Sarayı’na gelen Gürsel Tekin, gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Burs verdikleri gerekçesiyle Manisa’da gözaltına alınan başörtülü kadınlara kelepçe takılmasına tepki gösteren Tekin, “Dün basına da yansıdı, sadece Manisa’daki uygulama değil ama iktidarın son yıllardaki bu ceberut uygulamalarını hepiniz biliyorsunuz. Aslında bu uygulamayı şiddetle kınıyoruz. Kim olursa olsun insan haklarına, insan onuruna aykırı bir uygulamadır.” dedi.

Olayla ilgili Manisa Valiliği'nin açıklamasında başörtülü kadınlar için ‘toplumda çok olumlu bir imajla algılanan’ ifadesinin kullanılmasına atıfta bulunan Tekin, “Ama asıl kelepçe vurulması gereken valinin dilidir. Valinin kullanmış olduğu üslup hani kabahati özründen büyük derler ya gerçekten kabahati özründen büyük bir söylemle, bir ifadesi var. Ya sürçü lisan etmiştir ya da büyük bir kabahat işlemiştir. Şiddetle kınıyorum o dili, ayrıştırıcı bir dildir. Onu kabul etmek mümkün değildir. Sayın Davutoğlu sadece o uygulamayı yapan emniyet müdürleriyle ilgili değil, bu cümleyi kullanan valiyle ilgili de gereğini yapacak diye düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.

Dün gece saatlerinde Özgür Bugün gazetesinin basımıyla ilgili Feza Gazetecilik’in matbaasında arama yapılması hatırlatılan Tekin, “Değerli arkadaşlar dünyanın her yerinde anayasaların temel kuralları insanların can ve mal güvenliğidir. Bir ülkede can ve mal güvenliği yoksa gazetelerin basılması, insanların kelepçelenmesi, gözaltına alınması son derece doğal bir duruma gelir. Şimdi ben çok merak ediyorum bu kadar Anayasa'yı yok sayan, her şeyin bir kişinin dudağı arasında olan bir sistemin ötesinde nasıl bir sistem arzu ediyorlar onu da çok merak ediyorum.” diye konuştu.

'İKTİDAR ANAYASA TARTIŞMASINI YİNE ZEHİRLEMEK İSTİYOR'

Başkanlık tartışmasına da değinen Tekin, Türkiye’de son dönemde iş cinayetleri, kadın cinayetleri işlendiğini ve şehitlerin geldiğini hatırlattı. Türkiye’de çok ciddi sıkıntıların olduğunu herkesin bildiğini kaydeden Tekin, “Ne yazık ki bunların hiçbiri olmuyormuş gibi sayın Davutoğlu ve AKP yöneticileri fıstık yeşili ile meşgul. Bir anayasa tartışması, anayasa tartışmasında bir başkanlık tartışması. Elbette CHP olarak baştan itibaren uzun yıllardır, özellikle 2010 yılında katletmiş olduğunuz o hukuk sisteminin yeniden inşa edilebilmesi için her türlü çabayı sarf ettik. Ama maalesef iktidar bu başkanlık sevdasıyla bir önceki uygulamada çalışmaların tamamını zehirledi. Aynı yöntemi tekrar uygulamaya başladılar.” şeklinde konuştu.

'BAŞKANLIK TARTIŞMASI SORUNLARI KAPATMAK İÇİN ÇIKARILIYOR'

AK Partili Mehmet Ali Şahin’in ‘yeni anayasa konusu başkanlık tartışmalarının gölgesinde kalmamalı’ şeklideki ifadesine katıldıklarını belirten Tekin, şunları söyledi: “Nihayet dün AKP’de bir yönetici sayın Şahin aklıselim bir insan olarak Türkiye’nin bu kadar içeride dışarıda sorunları varken, bir başkanlık tartışmasının doğru olmadığını ifade etti. Aynı inançtayız. Gelin önce içeride ve dışarıdaki bu yangını söndürelim. Her gün televizyonları izlerken, göçmenlerin hangi yöntemlerle hayatını kaybettiğini, İstanbul’da tarihi yarımada, Türkiye coğrafyasında yüz binlerce göçmenin nasıl bir sefalet içinde yaşadığını tüm bunları çözelim. Güneydoğu coğrafyasında çok ciddi sorunlar var. Adeta her taraf sıkı yönetimle yönetilir duruma gelmiş. Bunların hiçbirisi yokmuş gibi Türkiye’nin tek ana sorunu başkanlık sistemiymiş gibi bir tartışma gerçekten bütün bu meseleleri kapatmak gibi bir düşüncedir. Biz önümüzdeki süreçte CHP olarak sürecin ne kadar zorlu olduğunu biliyoruz. Türkiye’nin hangi sıkıntılarla karşı karşıya kaldığını biliyoruz.”
SURİYE’YE ATEŞİNE SİZ BENZİN TAŞIDINIZ

Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın ‘Suriye’ye odun taşıyanlar bu ateşte yanar’ dediğini hatırlatan Tekin, şöyle devam etti: “Suriye’ye siz benzin taşıdınız maalesef. Suriye’nin bugünkü durumda oluşunun, Ortadoğu coğrafyasındaki bu kanamalı sıkıntının baş mimarları da sizlersiniz. Ne yazık ki bu odunu atmaktan siz vazgeçerseniz sadece Türkiye coğrafyasında değil Ortadoğu coğrafyasında da barışın rahatlıkla sağlanabileceği inancı içerisindeyiz.”