CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz gecesi Genelkurmayın özel kaleminden arandığını söyledi. Gelen darbe yapıldığına ilişkin bilgiye hiçbir şekilde itibar etmediklerini belirten Kılıçdaroğlu, "Darbelerden bu kadar acının çekildiği bir ülkede geçmişten ders çıkararak,bizi yönlendirmeye çalışan bir çaba bizim nezdimizde hiçbir etki yapamadı. Çünkü biz demokrasiden yanayız" dedi.

Özel bir televizyon kanalında konuşan Kılıçdaroğlu, 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını anlattı. O gece İstanbul'a gitmek üzere uçakta olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Doğrudan kimseyle bir iletişimimiz yoktu ama ne olup bittiğini biz de merak ediyorduk. İstanbul'a iner inmez telefonları açtık ve olayın vahametini anladık. Parlamento akşam açık tutuldu. Sonra gecenin ilerleyen saatlerinde Genelkurmay'ın özel kaleminden bilgi geldi. Şimdi tutuklu bulunan özel kalemden. Böyle bir süreç yaşadık ama dediğim gibi acı olanı, çok sayıda insan hayatını kaybetti, güzel olanı da şu parlamentoda olan 4 siyasi partinin, parlamentoda olmayan partilerin ve STK'ların bu olaya karşı çıkması."

Genelkurmayın özel kaleminden gelen darbe yapıldığına ilişkin bilgiye hiçbir şekilde itibar etmediklerini belirten Kılıçdaroğlu, "Darbelerden bu kadar acının çekildiği bir ülkede geçmişten ders çıkararak, bizi yönlendirmeye çalışan bir çaba, bizim nezdimizde hiçbir etki yapamadı. Çünkü biz demokrasiden yanayız. Darbeye karşı bütün siyasi partilerin ortak tavır takınmaları çok değerli" diye konuştu.

"PARLAMENTO DEMOKRASİNİN KABE'SİDİR"

OHAL'e ilişkin de konuşan Kılıçdaroğlu, darbe girişiminin parlamenter rejime karşı yapıldığını belirterek, sonrasında çok sayıda gözaltı kararı alındığını ve uygulandığını, o sırada OHAL olmadığını anlattı. Meclis'in bombalandığı sırada dahi çalıştığına işaret eden Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bombalama bittikten sonra niye çalışmasın? Bu Meclis, Kurtuluş Savaşı'nda çalışmış bir Meclis. Darbe konusunda hangi yasayı getirdiler de gecikti?

4 siyasi parti de, "hangi düzenlemeyi istiyorsunuz, getirin" dedik. Darbeyi yürüten bir parlamento, darbe sonrasını yönetemeyecek kadar aciz midir? Başbakana da söyledim, bu parlamentoda birilerinin özgürlüğü savunması da lazımdır. Parlamento demokrasinin Kabe'sidir. Hiçkimse gecikir bahanesinin ardına saklanmasın. Hukuk içinde biz güçlü bir devletiz. Demokrasi açısından zaman zaman aksamalar oldu ama Türkiye yüzünü hep demokrasiye çevirmiştir."

"HÜKÜMET SOKAĞA TESLİM OLMAMALI"

Darbe girişimine karışanlara idam istenmesi konusuna da değinen Kılıçdaroğlu, "Bir kişi bir şey söyler arkasından binlerce kişi söyler. Sokaktan idam sesleri yükseliyor ama devlet sağduyulu davranmalı. Alacağınız kararın uluslararası alanda da etkilerine bakmak zorundasınız. Bakalım hükümet sokağa mı teslim olacak, yoksa oturup sağduyuyla düşünecek mi?" değerlendirmesinde bulundu.

BU DURUM İSTİHBARAT ZAFİYETİ DEĞİL, YÖNETİM ZAFİYETİ"

İstihbarat zafiyeti olup olmadığı konusunda Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

"Ben bunu eniştemden öğrendim demek tabi ki istihbarat zafiyeti. İstihbarat zafiyeti varsa yönetimde zafiyet var demektir. Bu kurumun en başına birini getiriyorsunuz, bu kurum darbe girişimini haber alamıyorsa istihbarat zafiyetinden öte yönetimde zafiyet var demektir."

"DEVLET KURUMLARI SICAK SİYASETE KURBAN GİTTİ"

Hükümetin, yeni bir hedef belirleyip, millete söz vermesi gerektiğini savunan CHP lideri, "Kişi işini iyi yapıyorsa onu işin başına getireceksin. Herkesin inancına saygım var ama benim inancım yükselmeme vesile olmamalı, sadece bilgim ve saygın duruşumla yükselmeliyim" dedi.

Genelkurmay Başkanlığı'nın Milli Savunma Bakanlığı'na bağlanması hakkında ise Kılıçdaroğlu, "Arasında ne fark var? Milli Savunma Bakanı'na bağladığınızda ne değişecek? Sıcak siyaseti kurumlara sokmamak gerekiyor. Her kurumun kendi kültürü vardır. Ama devletin bütün kurumları sıcak siyasete kurban gitti. Hak edenin hak ettiği yere gelmesi gerekiyor" şeklinde konuştu.