AHEF Basın Yayın Medya Komisyonu Üyesi, Aile Hekim Dr. Canan Tanrıver, pandemi döneminin sona ermediğini hatırlatarak “Covid-19 tehlikesi sona ermiş gibi davranamayız. Aile Hekimlerine ekipman desteğinde maalesef tekrar sorunlar yaşıyoruz, kendi başımıza bırakıldığımızı hissediyoruz. Bu bizleri büyük tehlikeye atıyor. Halkımızı da hassasiyete ve tedbiri elden bırakmamaya davet ediyoruz. Maske ve mesafeden vazgeçmemeli, ellerimizi çok iyi yıkamalı, çok gerekli haller dışında evde kalmalı, kendi güvenliğimizi sağlamalıyız. Aksi taktirde tüm sağlık çalışanları da büyük tehlikeye atılmış oluyor” dedi.

11 Mart 2020 tarihinde yayınlanan ilk vakanın bildirimi ile ülkemizi de etkisi altına alan Corona Virüs salgını, Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) Pandemi ilanıyla birlikte sağlık sisteminin her alanında ciddi değişimlerin yaşanmasına neden oldu. Özellikle sağlık çalışanlarının virüsten korunması, sağlık sisteminin aksamadan işlemesi ve sorunsuz hizmet verilmesi için zorunluluk haline geldi.

Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF), Pandemi sürecinde Sağlık Bakanlığının aldığı kararlar ve sağlık çalışanlarının özverili çalışması sonucu virüs vakalarında azalma olmasını “sevindirici” olarak nitelendirdi. Aile Hekim Dr. Canan Tanrıver; “Lakin halkımızın özlediği sosyal hayata kavuşması için hala almamız gereken tedbirlere ihtiyacımız vardır. Halkımızın sosyal hayatın içinde olması nedeniyle vaka sayılarımızda artışlar yaşanmaktadır. Hala sosyal mesafe, kişisel hijyen ve maske kullanımı konusunda vatandaşımızın duyarlı olması hatta bazı illerde zorunlu virüs koruma kurallarına uyması gerekmektedir. Bunu Sayın Bakanımızın halkımıza yönelik açıklamalarında da sık sık duyuyor ve önemsiyoruz. Yani sosyal anlamda Pandemi bitmemiştir” dedi.

Dr. Tanrıver, süreç boyunca sayısını tam olarak bilmedikleri çok sayıda sağlık çalışanının enfekte olduğunu, bu sağlık çalışanlarının yoğun bakım süreçleri yaşayarak bazılarının hayatını kaybettiğine dikkat çekti. “Pandemi döneminde aile hekimleri, kişisel koruyucuların zamanında sahaya verilmemesi nedeniyle her gün aramızdan kim enfekte olacak, kimi kaybedeceğiz endişesiyle çalıştı ve bu kaygı devam ediyor. İller arasında standart bir uygulama ne yazık ki yok.

Yeni süreçle birlikte aile hekimliğine virüs taşıyıcı özellikli hastaların başvuru sıklığı arttı. Aile Hekimliği çalışanlarının viral yükü her geçen gün artmakta dolayısı ile kişisel koruyucu ekipmanlarını kullanım gerekliliği devam etmektedir. Kişisel koruyucuların kullanımı virüs bulaşmasını önlemek için zorunluluktur. Bu nedenle kişisel koruyucuların dağıtımının sağlanması ihtiyatlılık değil mecburiyettir.”

Dr. Tanrıver, Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu olarak bazı İl Sağlık Müdürlükleri nezdinde Aile Hekimliği çalışanlarının kişisel koruyucu ekipmanlarının dağıtımında aksamalar olduğuna vurgu yaptı ve “Pandemi sürecinin başında talihsizlik olarak nitelendirdiğimiz çalışanların koruyucu ekipmanlarının kendilerinin temin etmesi gerektiği uygulamalarının yine yeniden başladığını görüyoruz” şeklinde konuştu.

“DSÖ’nün bıkkınlığa, rehavete kapılmadan her alanda olduğu gibi sağlık alanında da tedbirlerin sürekliliği konusunda uyardığı, virüsün yayılma hızında azalma olmadığı, seyahat özgürlüğü ile bulaş yolunun da artacağı, Eylül ayı için küresel risk beklentimizin devam ettiği bilinciyle, Aile Hekimliği çalışanlarının da diğer sağlık çalışanlarından ayrılmadan eşit ve yüksek derecede korunmaya devam etmesi bir zorunluluktur. Talihsiz uygulamalardan Sağlık Bakanımızın haberi olmayabileceği düşünülerek İl Sağlık Müdürlüklerine Pandeminin bitmediği hatırlatması yapılmalıdır.”