İSTANBUL - Türkiye'yi sarsan 17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet soruşturmalarının ardından başlatılan operasyonlar kapsamında tutuklanan eski İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Nazmi Ardıç, 17 Aralık'ta neler gördüğünü, neden hedef gösterildiğini yayınlanan videoda anlattı.

Nazmi Ardıç, 17 Aralık 2013'den itibaren tarihte büyük bir yolsuzluğun varlığını görülmeye başladığını söyleyerek devletin ve milletin imkanlarının yandaşlara seferber edildiğini tek tek anlattı. Burada ekonomik ve siyasi rantların görüldüğünü anlatarak, ortaya çıkan yolsuzluğun başında dönemin başbakanı ve bazı kabine üyelerinin bizzat bu faaliyetlerde muhatap olduğunu ifade etti.

O günden bu yana millete bu konuda hiç bir şekilde izah gelmediğini belirten Ardıç, sahip olunan kamu gücünü kullanarak özellikle yargı ve hukuk biriminde yapılan tasfiyelerle bu kurumları tamamen siyasi iktidarın kurumlarına dönüştürülerek bu yolsuzlukların örtbas edilmeye çalışıldığını söyledi.
Milletin emanetine ihanet edildiğini anlatan Ardıç, normal şartlarda soruşturma kapsamında itirafta bulunmaları gerektiğini vurguladı. Ardıç, sorumluların adalet karşısında hesap vermeleri gerektiğini ancak bunu yapmadıklarını belirtti.

Adalet karşısında hesap vermedikleri gibi siyasi güçlerini kullanarak yüzlerce masum insanlara iftiralar atıldığını söyleyen Ardıç, yapılan algı operasyonlarıyla insanları mahkum ettiklerini söyledi.
Eski İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Ardıç, yalan ve iftiraları kurulan yandaş medya üzerinden yapıldığını söylerken, bu sayede milletin algısını değiştirmeye çalıştıklarını ifade etti. Videonun sonlarına doğru Yüce milletin vicdanlı olduğuna inanıyorum diyen Ardıç, işin hakikatini insanların anlayacağını belirtti.

İşte Nazmi Ardıç'ın o ifadeleri:

17 ARALIK'TA NEYİ GÖRDÜK?

"Şu anda cezaevinde bulunan vatan evlatlarını sizi casus olarak anlattılar. Aslında kahraman olan bu vatan evlatlarının yanına bende gitmek için yola çıkmış bulunuyorum. Süreçle ilgili bir kaç kelam edip ben de Vatan caddesine gidip teslim olacağım. Süreç, bizim için 17 Aralık'ta başladı. 17 Aralık'ta biz neyi gördük? Dört tane bakanın rüşvet aldığını gördük. Devlet kurumlarının yandaşlara seferber edilmiş olduğunu gördük. Devletin ve milletin değerlerinden, yandaşların peylendiğini gördük. Ve buradan siyasi ekonomik rantların elde edilmiş olduğunu gördük. Cumhuriyet tarihinde görülmemiş büyük yolsuzlukların olduğunu gördük. Daha en başta bizatihi dönemin başbakanın koordinesinde bütün bakanların bu işin muhatabı olduğunu gördük.

1,5 YIL SİZE NE İZAH GETİRDİLER?

Aradan geçen 1 buçuk yıl boyunca bu işin muhataplarını size ne izah getirildi? Bir buçuk yıl boyunca kamu gücünü kullanarak bu yolsuzlukların örtbas edildiğini izledik. Verilmiş olan devletin emanetlerine adım adım ihanet edildiğini izledik. Onlardan beklenen suçları itiraf edip çıkıp kamu önünde yargı önünde hesap vermeleriydi. Ama onlar masum vatan evlatlarına yaftaladılar oradan oraya sürgüne gönderdiler. Fakat altını dolduramadılar. Kurdukları yandaş medyalarından havuz medyalarından milletime yalan söylediler. Ey milletim, senin aldığın yönlendirmek için aymazlıktır içine girdiler."
CİHAN