Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ’ın  "Mansur Bey'e bizim adayımız olmasını teklif edebiliriz” sözlerine ilişkin, “Hiçbir zaman cevap vermeyeceğim. Çünkü ben siyasetin içinde bir insan değilim. Kendimi kamu görevlisi olarak görüyorum. Bu şekilde de devam edeceğim” dedi.   

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ı makamında kabul etti. İki isim görüşmenin ardından ortak basın açıklaması yaptı. Mayıs başında ‘3 yılda ne yaptık ne ettik, hangi hizmetleri nasıl yaptık’ konulu bir çalışma planlandığını ve bu çalışmaya davet için Yavaş’ın ziyarette bulunduğunu açıklayan Akşener, “Kendisine çok teşekkür ediyorum. Elbette o davete icabet edeceğiz ve başarılı çalışmalarının, sosyal belediyecilik anlayışının Türkiye’de nasıl olması gerektiğini somut olarak gösteren, hem pandemide hem ekonomik zorluklar yaşanan şu dönemde yoksulun, zorda olanın yanında olarak belediye kaynaklarını çarçur etmek yerine, birilerinin cebini doldurmak yerine fakir fukaranın, yoksulun yanında olarak, onların nefes almasını sağlayarak somut adımlar atıp sosyal belediyecilik nasıl olmalıdır herkese göstermiş bir belediye başkanımız. Dolayısıyla bu çalışmalarını sizlerle ve bizlerle paylaşacak. Çok teşekkür ediyorum bu nezaketi için” diye konuştu. 

Başkan Yavaş ise Ankara’da 3 yılda zihniyet olarak nelerin değiştiğini, nelerin yapıldığını anlatmak üzere çalışma düzenleneceğini bildirerek, “Ankara halkının da bunları duyup, varsa beklentileri mutlaka onlar bize ‘şunları da yetiştirin’ diyeceklerdir. Genel başkanımızı da davet etmek için geldim” açıklamasında bulundu. 

Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ'ın “6 lider kendisini seçmezse Zafer Partisi olarak Mansur Bey'e bizim adayımız olmasını teklif edebiliriz” açıklamasını da değerlendiren Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Yavaş şunları söyledi: 

“Ben biliyorsunuz bu tür şeylere hiç yorum yapmıyorum. Benim belediyecilik anlayışıma göre bir belediye başkanı seçildiği andan itibaren sadece görevlerini yapmalı. Ne diğer siyasi partilere, siyasi partilerin genel başkanlarına laf söylemeli, onların iç işlerine karışmamalı. İşini gücünü yapmalıdır. Ben seçilmeden önce ‘bize oy vermeyenleri düşman gözüyle görmüyoruz, seçim kazanırsak zafer kazanmış olmayacağız’ diye söz vermiştim. Bu tavrımı aynen devam ettiriyorum. Böyle bazen siyasi maruzların bu tür konuşmalarına da şahit oluyoruz ama o çizgimi de hiç bozmadım. Hiçbir zaman cevap vermeyeceğim. Çünkü ben siyasetin içinde bir insan değilim. Kendimi kamu görevlisi olarak görüyorum. Bu şekilde de devam edeceğim. Rızamın dışında, bilgim dışında, görevimin başındayım.”