Son günlerde Rus savaş uçaklarının desteğiyle havadan ve karadan rejimin ele geçirmek için saldırdığı İdlib'de yaşayan siviller tedirginlik yaşıyor. Saldırılara inat muhaliflerin son kalesi olan İdlib sokaklarında günlük yaşamlarını sürdüren siviller, dünya kamuoyunu Esad rejiminin katliama dönüşecek harekatını engellemeye çağırıyor.

Hatay'ın karşısında bulunan ve terör örgütü Heyeti Tahriri Şam (HTŞ) denetimindeki İdlib, son günlerde rejimin hedefi oldu. Son iki yıldır ülkenin birçok yerinde İran ve Rusya'nın desteğiyle kontrolü sağlayan Esad rejimi, muhaliflerin denetimindeki Deraa kent merkezinde de denetimi eline geçirmesinin ardından yeni operasyon adresinin İdlib olduğunu açıkladı. Ülkede muhaliflerin denetimindeki son kent merkezi olması açısından önem taşıyan İdlib'i son günlerde havadan ve karadan başlayan saldırılar ile tüm dünya gözlerini çevirdi.

Esad rejiminin kontrolü sağladığı bölgelerdeki muhaliflerin gelmesiyle nüfusu 4 milyona yükselen İdlib’de, hem yapılacak bir operasyon hem de kimyasal silah kullanılacağına yönelik iddialar sivillere büyük tedirginlik yaşatıyor. İdlib'de aralarında husumet bulunan ve geçmişte fikir ayrılıkları nedeniyle zaman zaman birbiriyle çatışan muhalif gruplar, Esad rejimine karşı ortak hareket etmeye başladı.

Rejimin kente yönelik yapacağı ve hava saldırıları ile sivil-muhalif ayırımı yapmadan düzenleyeceği askeri bir harekatın katliama dönüşeceği endişesini taşıyanlar tüm dünyayı olası bir harekatı engellemeye davet ediyor. Buna karşın muhalifler, rejim karşıtlarının son kalesi olan İdlib’i Esad’a teslim etmek yerine direnme ve çatışmaya karar verdi. Bu kararın ardından muhalif gruplar, yaptıkları ortak toplantılar sonunda rejimin başlatacağı kara harekatına karşı savunma hatları oluşturulması kararına vardı. Bir yandan İdlib kırsalında savunma hatları oluşturan ve hava saldırılarından korunmak için sığınak ve tüneller inşa eden muhalifler, diğer yandan en kötü senaryoda sivillerin kentten çıkışı için Türkiye sınırının yanı sıra Afrin ve Cenderis bölgesine koridor açma konusunda mutabakata vardı.

REJİM GÜÇLERİ SALDIRILARINI SÜRDÜRÜYOR

Muhaliflerin her türlü harekata karşı hazırlıklarını yoğun şekilde sürdürdüğü İdlib’in güneyi ile Hama’nın kuzeyinde kalan kırsal bölgelere rejim güçleri saldırılarını sürdürüyor. İdlib kent merkezinin kırsalındaki köy ve kasabalara Rus savaş uçaklarının desteğiyle bombardıman düzenleyen rejim güçleri, bu bölgelerde savunma hattı oluşturan muhaliflerin bulunduğu alanları karadan da sürekli tank, havan ve roketlerle ateş altına alıyor. Bu saldırılara muhalifler de zaman zaman denetimindeki bölgelerden rejim birliklerinin bulunduğu alanlara ve hassas noktalara Grad füzeleriyle misilleme yapıyor.

GÜNLÜK YAŞAM SÜRSE DE HALK TEDİRGİN

Tüm dünyanın yakından takip ettiği 4 milyon sivilin yaşadığı İdlib’de günlük yaşam devam etse de insanların tedirginliği dikkat çekiyor. Sokaklarında işyerlerinin açık olduğu, çarşı ve meydanlarının canlı olduğu görülen İdlib kent merkezinde insanlar hava ve kara saldırılarına inat evlerine kapanmak yerine günlük yaşamlarına geçmişte olduğu gibi devam ediyor. Tedirginlikleri dikkat çeken ancak rejimin saldırılarına boyun eğmeyeceklerinin mesajını veren siviller, en büyük isteklerinin dünyanın Esad rejiminin katliama dönüşmesi kaçınılmaz saldırılarını engellemesi olarak ifade etti. Evlerine kapanmak yerine sokaklara çıkarak günlük yaşamlarına devam ettiklerini dile getiren siviller, rejimin saldırılarına ve tehditlerine boyun eğmeyeceklerini belirtiyor. Dünyayı, kente yönelik saldırıda milyonların ölümüne seyirci kalmaması için katliama engel olmaya çağıran siviller, özgürlük ve demokrasi isteklerinin karşılığının bomba olmaması gerektiğini vurguladı.

Kırsal bölgelerde yaşayan ve hava saldırılarından kaçanların da kente geldiğini anlatan İdlibliler, birçok yardıma muhtaç durumda olduklarını ve rejim saldırılarının engellenerek temel yaşam malzemesi yardımı yapılmasını istedi.

Rejimin hava saldırılarının en çok etkilediği noktalardan birisi olan İdlib’in Cisr Eş Şuğur ilçesinde de halk, günlük yaşamına dönmeye başladı. Saldırıların ardından binlerce kişinin göç ettiği ilçede kalanlar, normal hayatlarına kaldıkları yerden devam ediyor. İlçede kurulu olan Mahalli Meclis’in başkanlığını yapan Emin Kahvacı, saldırıların ardından elektrik şebekelerinin hedef alındığını söyledi. Halkın ihtiyacı olan elektriği jeneratörler ile temin etmeye çalıştıklarını anlatan Kahvacı, sivillerin yaşamlarını sürdürebilmek adına yapılması gereken yardımların kendilerine ulaşmadığını, ilçede binlerce kişinin ekmek ve gıdaya ihtiyaç duyduğunu ifade etti.

Cisr Eş Şuğur’da kurulu olan Önderler Meclisi Başkanı İsmail Hisnavi ise saldırıların ardından hedef olabileceği endişesiyle okulları boşaltıp eğitime ara verdiklerini ifade etti. Kimyasal silah kullanılacağı yönündeki söylentilerin ardından binlerce kişinin ilçeden ayrıldığını vurgulayan Hisnavi, rejimin saldırılarında teröristleri hedef aldığını iddia ettiğini ancak Cisr Eş Şuğur’da sadece sivillerin bulunduğunu ve hedefin insanları göçe zorlamak olduğunu kaydetti. Hisnavi, rejimin İdlib’e bir adım yaklaşmak adına yaptığı bu hamleyi duyarlı sivillerin evlerini terk etmeyerek boşa çıkaracaklarına inandığını sözlerine ekledi.