Hatay'da FETÖ/PDY soruşturması kapsamında 16 kişi hakkında hazırlanan iddianamede ifadesine yer verilen gizli tanık, üniversitede çeşitli görevlerde bulunan bazı sanıkların, sözde projelerle AB'den sağlanan kaynakları yolsuzluk yaparak örgüte aktardığını öne sürdü.

Hatay'da Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel  Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması kapsamında, İskenderun Teknik ve  Mustafa Kemal üniversitelerinde çalışırken meslekten ihraç edilen 16 kişi  hakkındaki iddianamede ifadesine yer verilen gizli tanık, bazı sanıkların sözde  projelerle 
Avrupa Birliği'nden (AB) sağlanan kaynakları yolsuzluk yaparak örgüte  aktardığını belirtti. 
 
Hatay Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan ve 2. Ağır Ceza  Mahkemesince kabul edilen 49 sayfalık iddianamede, 11'i tutuklu, 5'i tutuksuz 16  sanıktan bazılarının, örgütün şifreli haberleşme programı ByLock'u  kullandıklarının belirlendiği kaydedildi.
 
İddianamede ifadesi yer alan "Bayrak" kod adlı gizli tanık, tutuklu  sanık eski Mustafa Kemal Üniversitesi Turizm ve Otelcilik Meslek Yüksekokulu  Müdürü Cevat T'ye ait olan ve örgüt sohbetlerinin yapıldığı 4 katlı villanın  yolsuzluk yapılarak alındığını iddia etti.
 
Villada kimsenin yaşamadığını anlatan gizli tanık, şu ifadeleri  kullandı:
 
"Bu adam bu evde cemaat toplantıları yaptırıyor. Bu 4 katlı villayı da  Cevat T. 2007-2009 yıllarında Avrupa Birliği projeleri kapsamında usulsüz teşvik  paraları, 'komi ve garson yetiştirme' sözde projeleri adı altında elde edilen  yolsuzluk parasıyla satın aldılar. Sanık Cevat T, AB projelerini gerçekte  yapılmayıp ancak yapılmış gibi gösterdi. 300 bin avroluk parayı zimmetine  geçirmek için de öğrencileri kullanarak örgüte mali destek sağladı. Proje  heyetinde yer almayan, mezuniyeti yakın öğrencileri projede görevli eğitmen  olarak gösterip bağlanan bin 100 lira maaşın, bin lirasını geri almak suretiyle  de menfaat elde etmiştir."
 
"Vatan" kod adlı gizli tanık da tutuklu sanıklardan, o dönemde  İskenderun Teknik Üniversitesindeki bir daire başkanlığında görevli Nurten Ç'nin  diğer tutuksuz sanıklardan Ali Osman A. ve Ertuğrul B. ile Pensilvanya'ya  gittiğini ve bu kayıtların emniyette mevcut olduğunu vurguladı.
 
Sanık Nurten Ç'nin maaşının 3 bin civarında olmasına rağmen çok lüks  bir hayat yaşadığını öne süren gizli tanık "Vatan", bu kişinin üst düzey FETÖ  mensubu olduğunu savundu.
 
Tutuklu sanık Halil D'nin ise ileri derecede Amerikan milliyetçisi  olduğu iddiasında bulunan gizli tanık, şunları kaydetti:
 
"Kendisi alenen FETÖ mensubudur. Zaman zaman Türk milletini  aşağılayıcı sözler sarf etmiştir. Bunlara örnek olarak, 'Üç kişi bir araya gelse  memleket için kahramanlık yapmaya kalkarlar ama Amerika böyle değil, oradaki  insanlar böyle değil.' gibi sık sık buna benzer söylemlerde bulunmuştur. Ayrıca  fakülte mensuplarından Hasip E'nin masasının üzerindeki Çanakkale şehitliğinden  hatıra olarak getirilen toprağı görünce sinirlenerek 'Derhal bu toprağı buradan  atacaksınız.' diyerek kızmıştır."
 
Darbecinin telefonunda parmak izi
 
Öte yandan, tutuklu sanıklardan Hüseyin Ç'nin sözde "Hatay sıkıyönetim  komutanı" olarak belirlenen dönemin 39. Mekanize Piyade Tugay Komutanı tutuklu  sanık Tuğgeneral Hasan Polat'ın makamında el konulan cep telefonu bataryasında  parmak izi olduğu bilgisi de iddianamede yer aldı.
 
Haklarında 15 yıla kadar hapis cezası istenen 16 sanık, "silahlı terör  örgütüne üye olmak" ve "terör örgütü kurmak veya yönetmek" suçlarından  yargılanacak.