Antalya’da 15-16 Kasım’da gerçekleşecek olan G20 Liderler Zirvesi’ne yönelik protesto gösterileri kapsamında Antalya’da gözaltılar başladı. Halkevleri üyesi bazı eylemcilerin afiş asma ve yazılamalardan dolayı polis tarafından karakola götürüldüğü öğrenildi. Emniyetin kendilerini korkutarak gözdağı vermeye çalıştığını ifade eden Halkevleri Üyesi Gujan Ceyhan, 15 Kasım’da G20 liderlerine bir mektup götürmek istediklerini söyledi.

Halkevleri Antalya Şubesi’nde basın toplantısı düzenleyen bir grup, yapacakları eylemlerle ilgili açıklamada bulundu. Grup üyelerinden Gujan Ceyhan, G20’nin bir suç örgütü olduğunu ve dağıtılması gerektiğini ifade etti. Ceyhan, “G20 zirvesine katılan liderler ve ülkeler bu sorunlara sebep olan insanlar. Bu toplantı dünya halklarına sömürü düzenlerini entegre etmek için, dünya halklarını daha fazla sömürebilmek için, ekonomik krizleri ortaya çıkartmak için kısacası sorun yaratmak için bu zirveler, toplantılar lokomotif görevi görmektedir.” şeklinde konuştu.

Pazar günü yapacakları eylem hakkında bilgi veren Ceyhan, şunları kaydetti: “Biz bu eylemimizde dünya haklarının taleplerine Antalya halkının taleplerini ve eleştirilerini içeren bir mektup ileteceğiz liderlere. Akreditemiz yok. Biz normal vatandaş olarak gidip liderlere mektubu vermek isteyeceğiz. Antalya Emniyeti'nin son dönemlerde takındığı tutum ve tahammülsüzlüğü ortada özellikle afişlere ve yazılamalara yönelik yaptırımları oluyor. Antalya Emniyeti özel bir tim kurdu bunun için dışarıya çıkarak afişleri sökmeye yazıları karalamaya, karaladıkları yazıların üstüne cinsiyetçi küfürler yazmaya başladılar. Bizimle alakalı ne tutum takınacaklar bilmiyoruz ama biz yasal bir eylem yapacağız. Bu hakkımızı da Anayasa’dan alıyoruz. Bunu da göz önüne almalarını öneriyoruz. Sadece burada bulunan 4 kişi bu eylemi gerçekleştirecek.”

Mektubu götürecek grup içerisinde Serpil Ecrin, Hüseyin Cebir, Gözde Ayna da yer alacak. Mektubun içeriği hakkında bilgi vermeyen Ceyhan, “G20’den taleplerimiz şu; G20 bizim gözümüzde kapitalist sistemin başlıca aktörlerin yer aldığı bir zirve. Halkları yoksulluğa sürükleyen sömüren emperyalizmi yükselten bir zirve olacak bu. Bizim başlıca talebimiz bu zirvenin dağıtılması ve bir daha toplanmaması.” dedi.

Halkevleri Antalya Şubesi Başkanı Kutay Meriç, mektup götürme eyleminin pazar sabahı başlayacağını belirterek, şu ifadeleri kullandı: “Bir süredir emniyet teşkilatının sürekli Serik’te gözaltılar için spor salonu ayarladık, baroya avukat bulundurun diye talimat verdik, basına pompaladıkları çeşitli eylemciler gelecek. Olay yapmak isteyenler gelecek gibi ifadeler, çeşitli kitle örgütlerini arayarak hiçbir eyleme müsaade etmeyecekleri konusunda beyanları ile kentte bir baskı havası estiriyorlar.”

Antalya’da 15 bin polisin görev yaptığına işaret eden Meriç, şöyle konuştu: “Sözde G20’nin güvenliğini sağlamak adı altında. Bu kadar gençler afişler yaparken gözaltına alınıyor. Asıl bu ülkede terör örgütü yaratan IŞİD’çiler insanları katledenlere yönelik gözaltılar da aldıkları insanları hemen geri serbest bırakıyorlar. Aslına bakarsanız doğru düzgün önlem aldıkları da yok. Kendi yarattıkları canavardan korumaları lazım. Antalya Emniyeti ve Valiliği Antalyalıların demokratik protesto hakkına saygı göstermeye davet ediyoruz. Kimse şiddet kullanmayacak. İnsanlar demokratik haklarını kullanacaklar ama buda müdahale ederlerse esas şiddeti terörü kendileri yaratmış olacaklar. Şu ana kadar 5 kişi afiş yapıştırdığı gerekçesi ile gözaltına alındı. Biri Halkevleri'nden. Çeşitli gruplar kentte afişlerini yapıştırmaya yönelik faaliyetlerini sürdürüyor. 'Önleyici gözaltı yapabiliriz' diye açıklamaları vardı Emniyet'in. Bekliyoruz, herkes evinde bekliyor, 'acaba bizi de alırlar mı' diye. Bu tür beklentiler var. Kendileri terör havası estiriyorlar açıkçası. Niyetleri belli ki Türkiye’de böyle sorunsuz sıkıntısız sokakta hiçbir ses çıkmıyor. 'Hiç kimsenin protesto etmediği aksi fikirleri söylemediği G20 zirvesi yapalım, geçelim' diyorlar. 'Dünyaya örnek olalım' diyorlar. Çok açık ki AKP iktidarı kendilerini pazarlayacaklar. Önceki gün açıklandı Türkiye ilerleme değil gerileme sağlamış ve zirvede konulacak konulardan bir tanesi de bu. Mülteci pazarlığı yapacaklar. Kendileri sardı bu mülteci krizini başımıza. Şimdi de nasıl çözebiliriz diye uğraşıyorlar.”