Dünyada 500 milyondan fazla kullanıcıyı koruyan Bitdefender Antivirüs, Covid-19 salgını sırasında kullanıcıların sıklıkla karşılaştığı en büyük küresel siber tehditleri ve süreç içerisindeki gelişimlerini içeren yeni 2020 Tüketici Tehdit Görünümü Raporu’nu yayınladı. Kayda değer birçok bilgiye erişildiğini belirten Bitdefender Antivirüs, kullanıcıların dikkat etmesi gereken 5 önemli bulguyu paylaşıyor.

Covid-19 pandemisi ile birlikte birçok şirket ve kullanıcı, iş ve kişisel hayatını yeniden şekillendirirken, belirsizliği fırsat bilen hackerlerin saldırıları tüm dünyaya yayılmaya devam ediyor. Dünyada 500 milyondan fazla kullanıcıyı koruyan Bitdefender Antivirüs tarafından yayınlanan 2020 Tüketici Tehdit Görünümü Raporu’na göre; fidye yazılımı saldırıları, kötü amaçlı spam yazılımları ve mobil tehditler artarken, maddi kazancını artırmanın yollarını arayan hackerler saldırılara ara vermiyor. Fidye yazılımı saldırılarının ve IoT cihazlara yönelik risklerin arttığına dikkat çeken Bitdefender Antivirüs, 5 önemli bulguyu sıralıyor.

“Siber Saldırganlar Ceplerini Doldurmak için Hiçbir Şeyden Vazgeçmeyecekler”

"2020 bulgularımız, küresel salgına eşlik eden korku ve toplumsal belirsizlikten yararlanmak isteyen siber suçluların sürekli saldırısına maruz kalan tüketicileri tasvir ediyor." ifadelerinde bulunan Bitdefender Tehdit Araştırma ve Raporlama Direktörü Bogdan Botezatu, “Siber suçlular; ceplerini doldurmak, alışılmadık olayları ve insan empatisini kullanmak için hiçbir şeyden vazgeçmeyecekler. Salgın devam ederken kötü amaçlı yazılım dağıtım mekanizmaları, yaratıcı sosyal mühendislik ve yeni açıklardan yararlanma yoluyla saldırıların sürekli olarak geliştiğini görüyoruz." dedi.

2020 Tüketici Tehdit Görünümü Raporu’na Ait Temel Bulgular

Rapor, milyonlarca uç noktada her gün milyarlarca sorgu gerçekleştiren ve çeşitli tehditleri ve saldırıları tanımlamak için gelişmiş algoritmalar kullanan Bitdefender Anvirüs’ün elde ettiği verilerin analizine dayanmaktadır. Dünyada 500 milyondan fazla kullanıcıyı koruyan Bitdefender Antivirüs, 2020 Tüketici Tehdit Görünümü Raporu’nda elde edilen 5 önemli bulguyu sıralıyor.

1. Fidye yazılımı saldırıları dünya çapında hızla artıyor. Rapora göre, fidye yazılımı saldırıları 2020'de, 2019 yılına kıyasla %485 oranında arttı. 2020'nin ilk ve ikinci çeyreğindeki saldırılar, tüm saldırıların %64'ünü oluştururken 2019'un ilk iki çeyreğinden %19 daha fazlasını oluşturdu.

2. IoT cihazlar için tehlike arz eden tescilli işletim sistemleri ile karşılaşıldı. Tescilli işletim sistemlerine sahip cihazlar, tüketicilerin sahip olduklarının %34'ünü oluşturur ve tespit edilen tüm güvenlik açıklarının %96'sından sorumludur. Bitdefender raporunda ise, 2019'a kıyasla akıllı TV güvenlik açıklarında %338'lik yüksek bir artış görüldü. Kullanıcıların cihazla gelen şifreleri değiştirmeleri ve güncellemeleri düzenli olarak yapmaları gerekiyor.

3. Kötü amaçlı yazılımları ve kötü amaçlı uygulamaları yaymak için Android kullanıldı. Kullanıcıların birçoğu video konferansa akın edip Covid-19 hakkında bilgi ararken, siber suçlular kullanıcıları gözetlemek ve kişisel verileri çalmak için sahte uygulama indirme siteleri oluşturarak avantaj elde etti. Tespit edilen tüm Android kötü amaçlı yazılımlarının %35’i Android.Trojan.Agent ailesinden geldi ve onu %10 ile Android.Trojan.Downloader ve %7 ile Android.Trojan.Banker izledi. Kullanıcılar Android işletim sistemi güncellemelerine her zamankinden daha fazla dikkat etmeli.

4. Ağa bağlı depolama (NAS) cihazları, güvenlik açığı sayısına önderlik etti. NAS cihazlarında bulunan güvenlik açıklarının sayısı, 2020’de 2019’a kıyasla %198 oranda arttı. NAS’lar, evlerde kullanılan en yaygın cihazlar arasında yer almasa da en fazla sayıda yamalanmamış güvenlik açığı içeren cihaz oldu.

5. Potansiyel olarak istenmeyen uygulamalar (PUA) yükselişe geçti. PUA’lar kendi başına kötü amaçlı olmasa da sistemleri yavaşlatarak, beklenmedik reklamlar görüntüleyerek ve hatta ek yazılımlar yükleyerek kullanıcı deneyimini etkileyebilir. Rapor’da, 2020 yılında bir önceki yıla kıyasla PUA'da %320 artış görülürken, üç aylık PUA dağıtım modelleri benzer kaldı ve uygulamalar tutarlı bir büyüme gösterdi.