Bursa Teknik Üniversitesinde (BTÜ) akademisyenlere yönelik “Yükseköğretimde Teknolojinin ve Yapay Zekânın Etkili Kullanımı” başlıklı seminerler düzenlendi. İki ayrı oturumda, yapay zekânın dünden bugüne gelişimi ele alınırken, bu teknolojinin akademik hayatta nasıl etkili kullanılabileceği sorusuna yanıt arandı.

Bursa haber...   

Mimar Sinan Yerleşkesi Erguvan Salon’da düzenlenen etkinliğe BTÜ Rektörü Prof. Dr. Naci Çağlar, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Beyhan Bayhan ile Prof. Dr. Sinan Uyanık, Genel Sekreter Selim Uzun ve akademisyenler katıldı.

Seminerler öncesi açılış konuşması yapan Rektör Naci Çağlar, “Hepimiz değişimin hızını konuşuyoruz. Burada değişimin hızına ayak uydurmak çok önemli. Aynı değişim yükseköğretimde de söz konusu. Biz de üniversite olarak bu değişime uyum sağlamaya çalışıyoruz. Bu anlamda yapay zekâ dersini tüm bölümlerde zorunlu hale getirdik. Gelişen teknolojinin ve yapay zekânın derslerde kullanımını çok önemsiyoruz. Bu seminerlerde, yapay zekânın kullanımı konusunu yeniden değerlendirme fırsatı bulacağız” dedi. Seminerlerin ilk günkü konuğu İbn Haldun Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Özcan Erkan Akgün, ikinci gün ise Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ercan Öztemel oldu. Prof. Dr. Akgün, “Etkili Öğretim İçin Öğrenme Görevleri ve Yapay Zekâ Araçlarının Kullanımı” başlıklı konuyu katılımcılarla paylaştı.

Etkili Öğretimde İyi İletişim Çok Önemli

Etkili öğretimde iletişimin önemi, dikkat edilmesi gerekken hususlar, etkili öğrenmenin nasıl gerçekleştiği, etkili öğrenme için değişen tanımlar ve öğrenme görevlerinden bahseden Prof. Dr. Özcan Erkan Akgün, etkili öğretimin hedeflenen öğrenme sonuçlarına ulaşmayı amaçladığını söyledi. Akgün, “Etkili öğretimde en önemli husus iletişimdir. Çünkü anlatmak istediğimiz hususu karşı tarafa ulaştırmanın yolu, konuşmaktır. Yine öğrenciye bilgi, beceri ve yetkinlikleri kazandırırken önemli olan nokta iletişimdir. Burada da hoca-öğrenci ilişkisinde en kritik nokta bağ kurmak, onlara kıymet vermektir. Daha nitelikli iletişim için bu şart” dedi. Öğrencilere yetkinlik kazandırmanın öneminden de bahseden Akgün, “Öğrenci mezun olduktan sonra inisiyatifini alıp bağımsız bir şekilde işi başarabiliyorsa, ‘yetkinleşmiş’ demektir. Dolayısıyla kendimizi test etmenin, doğru teknoloji kullanıp kullanmadığımızın cevabına buradan ulaşabiliriz” dedi. 

“Yapay Zekâyı Akademik Disiplin İçerisinde Yoğurmalıyız”

Seminerlerin ikinci gün konuğu olan Prof. Dr. Ercan Öztemel ise “Yapay Zekâ ve Son Gelişmeler” konu başlığını paylaştı. Yapay zekâ teknolojilerinin dünden bugüne gelişimini anlatan ve geleceğe doğru gidişatın değerlendirmesini yapan Prof. Dr. Öztemel, “Akademisyenler olarak bu teknolojiyi,‘değere nasıl dönüştürürüz’ bunu bilmemiz şart. Kendi disiplinimizde bugüne kadar izlenmiş olan metotları, farklı bir değere dönüştürebileceğimize inanıyorum. Manuel kullanılan makinelerden, otonom makinelere doğru bir sürece gidiyoruz. Öyle bir hale geldik ki cep telefonlarımız bizler için karar verici asistanlara dönüştü. Dönüşümde; yapay zekâ, enformasyon ve robot teknolojileri alanında ilerliyoruz. Bu üç alanı çok iyi anlayıp, akademik disiplin içerisinde çok iyi yoğurmamız gerekiyor. Gelişen teknolojiye gözümüzü kapatmanın bir anlamı yok. Teknolojiden nasıl istifade edeceğimizin yollarını aramalıyız. Bu gelişmelere kayıtsız kalırsak, bizler öncü değil izleyici konumuna düşeceğiz. Teknolojiyi biz yönetmezsek teknoloji bizi yönetecek” ifadelerinde bulundu.